halkın - Türkçe İngilizce Sözlük

halkın

"halkın" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
halkın demotic s.

"halkın" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 294 sonuç

Türkçe İngilizce
Colloquial
halkın önünde in public expr.
I used to hate singing in public.
Halkın önünde şarkı söylemekten nefret ederdim.

More Sentences
Politics
halkın katılımı public participation i.
During conciliation the Member States undertook to promote practical opportunities for public participation.
Uzlaşma sırasında Üye Devletler halkın katılımı için pratik fırsatları teşvik etmeyi taahhüt ettiler.

More Sentences
halkın partisi people's party i.
The amendments tabled by the Group of the European People's Party are to be regretted.
Avrupa Halk Partisi Grubu tarafından sunulan değişiklikler ise üzüntü vericidir.

More Sentences
General
halkın malı public domain i.
halkın tepkisini öğrenmek için bir plan hakkında verilen ön haber trial balloon i.
erkin bir hükümdarın elinde değil de halkın elinde bulunduğu yönetim biçimi republic i.
halkın yönetime etkisi government publicity i.
halkın katılımı public cooperation i.
halkın koruyucusu lider tribune i.
halkın konuştuğu rumca romaic i.
bir halkın üzerinde yaşadığı toprak parçası homeland i.
halkın sevgilisi beloved of people i.
halkın suçlu tabakası folk devil i.
halkın seçtiği temsilcilerce yönetilen ülke veya devlet democracy i.
halkın oyu popular vote i.
halkın sesi people's voice i.
halkın sesi the voice of the public i.
halkın geniş bir kesimi a vast majority of public i.
halkın öfkesi public anger i.
halkın tepkisi public backlash i.
halkın nabzını ölçen kimse barometer i.
halkın önüne çıkma public appearance i.
halkın denetimi public scrutiny i.
kendine özgü bir halkın parçası olmanın birleştiriciliği peoplehood i.
halkın ihtiyaçları public needs i.
abartılı materyaller kullanarak halkın ilgisini çekmeyi amaçlayan kimse ballyhoo artist i.
meksika'nın yerli bir halkı ve bu halkın dili tarahumara i.
jersey adasında halkın oyuyla üç yıllığına onursal polis seçilen kıdemli polis memuru centenier i.
güneydoğu afrika'da yaşayan siyahi bir halkın konuştuğu bir dil kolu bergdamara i.
balkanlar'da dağınık topluluklar halinde yaşayan bir halkın konuştuğu rumence lehçesi vlach i.
balkanlar'da dağınık topluluklar halinde yaşayan bir halkın konuştuğu rumence lehçesi walach i.
saravak'taki yerli halkın bir üyesi milano i.
saravak'taki yerli halkın bir üyesi milanau i.
orta etiyopya'da yaşayıp kuşitik dili konuşan bir halkın musevi mensubu falasha i.
halkın protesto gibi amaçlarla yaptığı gürültü hue and cry i.
batı orta sudan'da yaşayan bir halkın üyesi mole i.
(gazetecilikte) konunun halkın dikkatini çekecek şekilde kullanımı luridness i.
halkın gözünden kaybolma occultation i.
yeni gine'nin yüksek kesimlerinde yaşayan bir halkın üyesi dani i.
litvanyalılarla akraba olup vistula'nın doğusunda baltık denizi'nin kıyılarında yaşayan eski bir halkın üyesi old prussian i.
halkın seçtiği temsilcilerce yönetilen ülke veya devlet commonalty [obsolete] i.
meksikalı bir halkın mensubu taracahitian i.
pamlico nehir vadisinde yaşayan yerli halkın bir üyesi pamlico i.
yerli halkın çocuğu pickaninny [africa] i.
kırsal kesimde halkın kullanımına ayrılmış alan country park [uk] i.
halkın bir kamu hizmeti veya kurumu hakkında aydınlatılması interpretation i.
halkın adamı inverted snob i.
halkın adamı reverse snob i.
halkın huzuruna çıkma outing i.
halkın kendi adaletini sağlaması street justice i.
halkın nabzını yoklamak poll f.
halkın ilgi odağı olmak be in the limelight f.
halkın gözünde olmak be in the public eye f.
halkın huzurunu bozmak disturb the public peace f.
halkın arasına karışmak mingle freely with the crowd f.
halkın hizmetine açmak bring into use f.
halkın hizmetine açmak bring into service f.
halkın önünde hesap vermek account before the public f.
halkın adalete olan güvenini boşa çıkarmamak maintain public confidence in the judicial system f.
halkın gözünden düşürmek discredit f.
halkın/umumun teşhirine sunulmak be put on public display f.
(müzisyen vb) ilk defa halkın karşısına çıkmak debut f.
halkın teşhirini sunmak desport f.
(bir şeyi) halkın mülkiyeti haline getirmek communalise f.
(bir şeyi) halkın mülkiyeti haline getirmek communalize f.
(bir şeyi) halkın mülkiyeti haline getirmek communalise f.
halkın malı olan communal s.
halkın zevkine uygun popular s.
halkın anlayacağı şekilde kolaylaştırılmış popularized s.
halkın anlayacağı şekilde kolaylaştırılmış popularised s.
halkın anlayacağı biçime getirilmiş popularized s.
halkın anlayacağı biçime getirilmiş popularised s.
sıradan halkın en düşük entelektüel seviyesine yönelik mob s.
sıradan halkın en düşük entelektüel seviyesini yansıtan mob s.
halkın kesesine uygun popular s.
halkın yararıyla ilgilenen civic-minded s.
halkın doğasına ait folklike s.
halkın menfaati bakımından on public grounds zf.
halkın gözünde in the public eye zf.
Phrases
halkın yararına in the public interest expr.
Colloquial
sürekli halkın dikkatini üzerine çekmeye çalışan kişi publicity hound i.
halkın nazarında in the eyes of public expr.
halkın gözünde in the eyes of public expr.
Idioms
halkın kendi yargısını dağıtması a necktie party i.
halkın feryadı public outcry i.
siyaset ve ticarette çok büyük gücü ve etkisi olan ancak halkın tanımadığı perde arkasındakiler the men in grey suits i.
halkın afyonu the opiate of the masses i.
halkın afyonu the opium of the masses i.
halkın afyonu the opium of the people i.
toplumun/halkın alt ve alt orta tabakayı kapsayan büyük/geniş kısmı the unwashed masses i.
halkın gücü people power i.
halkın kolektif iradesinden kaynaklanan politik güç, baskı people power i.
suçlunun ifşa edilmek için halkın arasında yürütülmesi perp walk i.
suçlunun fotoğrafları/vidosu çekilsin diye halkın arasında yürütülmesi perp walk i.
siyaset ve ticarette çok büyük gücü ve etkisi olan ancak halkın tanımadığı perde arkasındakiler grey suits i.
siyaset ve ticarette çok büyük gücü ve etkisi olan ancak halkın tanımadığı perde arkasındakiler the men in gray suits i.
halkın ilgisi public eye i.
savaş için kullanılan kaynakları halkın refahı için kullanmaya başlama swords into ploughshares i.
savaş için kullanılan kaynakları halkın refahı için kullanmaya başlama swords into plowshares i.
savaş için kullanılan kaynakları halkın refahı için kullanmaya başlama swords to ploughshares i.
savaş için kullanılan kaynakları halkın refahı için kullanmaya başlama swords to plowshares i.
halkın gönlünü kazanmaya çalışmak play to the gallery f.
halkın yoğun ilgisini çekmek catch the public imagination f.
savaş için kullanılan parayı halkın refahı için kullanmaya başlamak turn swords into ploughshares f.
savaş için kullanılan parayı halkın refahı için kullanmaya başlamak beat swords into ploughshares f.
çok başarılı olup, halkın ilgisine mazhar olmak create a splash f.
suçluyu fotoğrafları/vidosu çekilsin diye halkın arasında yürütmek perp walk f.
suçluyu ifşa etmek için halkın arasında yürütmek perp walk f.
halkın nabzını tutmak amacıyla anket düzenlemek take a straw poll f.
halkın dikkatini çekmek alert the public f.
halkın gözünü açmak alert the public f.
halkın dikkatini çekmek alert the public f.
halkın gözünü açmak alert the public f.
Trade/Economic
halkın elinde bol olan hisse senetleri large float i.
halkın devlet hizmetlerinden sağladığı yararlar ölçüsünde vergilendirilmesi görüşü consumption possibilities curve i.
halkın emanetçisi public trustee i.
halkın satın almış olduğu hisse senetleri outstanding capital stock i.
ufak bir yerleşim alanındaki halkın ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuş mağazalar kümesi strip location i.
Law
kaçma ve kurtarma operasyonlarında yerel halkın yardımı act of mercy i.
halkın önünde dilenen özür amende honorable i.
halkın önünde dilenen özür amende i.
halkın hukuk bürosu legal bureau of the people i.
eski roma'da valinin halkın onayına sunduğu yasa tasarısı rogation i.
halkın huzurunda in the public domain zf.
Politics
halkın onayı reclame i.
güney afrika’daki zenci halkın gayri resmi marşı olan ve 1991'de resmen kabul edilen marş nkosi sikelel' iafrika i.
göçü ve göçmen girişini engelleyerek yerel halkın etkilenmesini engelleme temeline dayanan siyasal akım nativism i.
halkın katılımı public consultation i.
halkın kararı nation's verdict i.
halkın elinde bulundurduğu egemenlik popular sovereignty i.
halkın duygu ve önyargılara hitap ederek destek arayan siyasi lider rabble-rouser i.
halkın gündemi public agenda i.
halkın onayı public acclaim i.
halkın istediği hükümet sistemini kendisinin belirlemesi national self determination i.
halkın parasının uygunsuz bir şekilde kullanılması improper use of public money i.
halkın muhalefeti public's opposition i.
halkın girişimi popular initiative i.
halkın katılımı toplantısı public participation meeting i.
halkın demokrasi partisi people's democracy party i.
halkın refahı prosperity of people i.
halkın kendi kendini yönetmesi self government i.
halkın gündemi public's agenda i.
halkın emek partisi people's labour party i.
halkın katılımı civil participation i.
(heykellerini yıkarak/yapıtlarını yok ederek) stalin'in fikirlerini ve bu fikirlerin halkın üzerinde yarattığı etkiyi ortadan kaldırma çabası de-stalinisation i.
(heykellerini yıkarak/yapıtlarını yok ederek) stalin'in fikirlerini ve bu fikirlerin halkın üzerinde yarattığı etkiyi ortadan kaldırma çabası destalinization i.
(heykellerini yıkarak/yapıtlarını yok ederek) stalin'in fikirlerini ve bu fikirlerin halkın üzerinde yarattığı etkiyi ortadan kaldırma çabası destalinisation i.
(heykellerini yıkarak/yapıtlarını yok ederek) stalin'in fikirlerini ve bu fikirlerin halkın üzerinde yarattığı etkiyi ortadan kaldırma çabası de-stalinization i.
halkın sesi vox populi i.
halkın mücahitleri örgütü mek (mujahidin-e khalq organization) i.
halkın desteklediği askeri bir diktatörce yönetilen merkezi hükümet sistemi bonapartism i.
(iran'da) halkın mücahitleri örgütü people's mujahidin of iran i.
(britanya'da) halkın yönetimle ilgili şikayetlerini soruşturan yetkili parliamentary commissioner i.
(britanya'da) halkın yönetimle ilgili şikayetlerini soruşturan yetkili parliamentary commissioner for administration i.
halkın oyuna sunmak hold a plebiscite f.
halkın parası çarçur etmek waste public money f.
halkın parası çarçur etmek wasted the public's money f.
halkın oyuna sunmak hold a referendum on f.
yerli halkın çıkarlarını koruyan nativist s.
yerli halkın çıkarlarını koruyan siyasetçilerden oluşan nativist s.
yerli halkın çıkarlarını koruyan nativistic s.
yerli halkın çıkarlarını koruyan siyasetçilerden oluşan nativistic s.
vekillerinki yerine halkın oyları ile sonuçlanan direct s.
halkın mücahitleri örgütü mko (mujahidin-e khalq organization) kısalt.
Advertising
açık artırma ile satılması veya halkın beğenisine sunulması istenen bir şeyin nasıl karşılanacağını anlamak için önceden yapılan test pretest i.
Computer
oluşturucu tarafından ücretsiz olarak halkın kullanımına sunulan fikri mülkiyet open source i.
Textile
arapça konuşulan akdeniz ülkelerinde yoksul halkın giydiği bol bir pelerin veya elbise galabia i.
arapça konuşulan akdeniz ülkelerinde yoksul halkın giydiği bol bir pelerin veya elbise galabieh i.
arapça konuşulan akdeniz ülkelerinde yoksul halkın giydiği bol bir pelerin veya elbise galabeah i.
arapça konuşulan akdeniz ülkelerinde yoksul halkın giydiği bol bir pelerin veya elbise gallabiya i.
Marine
halkın belli bir kesimi için düzenlenmiş deniz seyahati theme cruise i.
Psychology
halkın şeytanları folk devils i.
psikoloji terimlerini ve öğretilerini sıradan halkın ilgisini çekecek şekilde basitleştirilmesi pop psych i.
Botanic
eskiden yerli halkın eklem ağrısı ve iltihabı tedavisinde kullandığı çeşitli kuzey amerika bitkilerine verilen ad rheumatism weed i.
Agriculture
açıkta tozlanan ve bir bölgeye adapte olmuş, yerel halkın elinde bulundurduğu tohum heirloom i.
Social Sciences
güney hindistan’daki tarımla geçinen halkın üyesi olan kimse badaga i.
meksika'nın oaxaca şehrinin güneyinde yaşayan yerli halkın üyesi olan kimse tequistlatec i.
doğu uganda'da yaşayan nilo-hamitik halkın mensubu olan kimse teso i.
afrika'daki çad gölü'nün kuzeydoğusunda bulunan tibesti dağları bölgesinde yaşayan halkın bir üyesi tibbu i.
afrika'daki çad gölü'nün kuzeydoğusunda bulunan tibesti dağları bölgesinde yaşayan halkın bir üyesi tibu i.
ağırlıklı olarak filipinler'de yaşayan putperest halkın bir üyesi tinggian i.
ağırlıklı olarak filipinler'de yaşayan putperest halkın bir üyesi tinguian i.
alaska'nın güneydoğusundaki sahil ve ada bölgelerinde yaşayan amerikan yerlisi halkın bir mensubu tlingit i.
filipinler'de ağırlıklı olarak putperest olan halkın bir mensubu tiruray i.
filipinler'de ağırlıklı olarak putperest olan halkın bir mensubu tirurai i.
meksika'nın tlaxcala eyaletinde yaşayan halkın bir mensubu tlascala i.
meksika'nın tlaxcala eyaletinde yaşayan halkın bir mensubu tlascalan i.
başlıca afrika savanında yaşayan batı afrikalı siyahi bir halkın mensubu tiv i.
onuncu yüzyıla kadar çin'in türkistan bölgesinde yaşayan bir halkın mensubu tocharian i.
onuncu yüzyıla kadar çin'in türkistan bölgesinde yaşayan bir halkın mensubu tokharian i.
meksika'da nahuatl dilini konuşan halkın bir mensubu toltec i.
meksika'nın oaxaca eyaletinin batı kesiminde yaşayan yerli halkın bir mensubu trique i.
kolombiya ve kuzey ekvador'da yaşayan yerli halkın bir mensubu tucano i.
tupi dilini konuşan halkın bir mensubu tupian i.
tierra del fuego'da yerli halkın bir mensubu alikuluf i.
tierra del fuego'da yerli halkın bir mensubu alacaluf i.
tierra del fuego'da yerli halkın bir mensubu alakaluf i.
arjantin'de yaşamış güney amerika yerlisi halkın bir mensubu allentiac i.
arjantin'de yaşamış güney amerika yerlisi halkın bir mensubu allentiacan i.
oregon eyaletinin pasifik kıyılarında yaşayan yerli halkın bir mensubu alsea i.
brezilya'nın kuzeydoğusundaki maranhão eyaletindeki yerli halkın bir mensubu amanayé i.
bölgede yaşayan halkın bir konu ile ilgili düşüncelerinin dinlenmesi community input i.
halkın dini duygularını harekete geçiren vaiz revivalist i.
peru merkezinde yaşayan halkın bir mensubu amuesha i.
umatilla'da yaşayan kızılderili halkın bir mensubu umatilla i.
bir halkın veya sosyal grubun kendi kendine verdiği ad autonym i.
kuzey iskandinavya'da yaşayan ve ren geyiği güden yerli bir göçebe halkın üyesi saame i.
laponya'daki göçebe halkın üyesi olan kimse saami i.
meksika'da mixtecan dil ailesindeki dilleri konuşan bir halkın üyesi mixtec i.
meksika'nın oaxaca, guerrero ve pueblo eyaletlerinde yaşayan bir halkın konuştuğu dil mixtec i.
meksika'da mixtecan dil ailesindeki dilleri konuşan bir halkın üyesi mixteco i.
meksika'nın oaxaca, guerrero ve pueblo eyaletlerinde yaşayan bir halkın konuştuğu dil mixteco i.
meksika'da mixtecan dil ailesindeki dilleri konuşan bir halkın üyesi mixteca i.
meksika'nın oaxaca, guerrero ve pueblo eyaletlerinde yaşayan bir halkın konuştuğu dil mixteca i.
eski zamanlarda ölü deniz'in doğusunda yaşayan bir halkın üyesi moabite i.
eski zamanlarda ölü deniz'in doğusunda yaşayan bir halkın konuştuğu, ibranice'nin lehçesi olan bir sami dili moabite i.
(botsvana'da) okavango deltası'nda yaşayan bir halkın kullandığı ağaç kütüğünden yapılan geleneksel bir kano mokoro i.
batı-orta sudan'da yaşayan bir halkın üyesi mossi i.
halkın en alt ve yoksul tabakası lumpen i.
halkın en alt tabakasında yer alan kimse lumpen i.
halkın en alt ve yoksul tabakası lumpenproletariat i.
orta sudan’da çad gölü’nün güneyinde yaşayan bir halkın üyesi musgu i.
çon dili konuşan halkın bir üyesi chon i.
başlıca afrika savanında yaşayan batı afrikalı siyahi bir halkın mensubu munshi i.
17. yüzyılın sonlarından beri nebraska'nın kuzeydoğusunda yaşayan bir yerli halkın üyesi omaha i.
halkın tutumunu değerlendiren, askeri organizasyonun görevini kamu yararına göre belirleyen ve halkın onayını kazanmak üzere çalışmalar yapan bir program community relations program i.
batı afrika'da yaşayan göçebe halkın bir üyesi fellata i.
sıradan halkın oluşturduğu sosyal sınıf snobbocracy i.
arjantin'de yaşamış güney amerika yerlisi bir halkın karakteristik özelliğini taşıyan allentiacan s.
arjantin'de yaşamış güney amerika yerlisi bir halkın karakteristik özelliğini taşıyan allentiac s.
halkın en alt ve yoksul tabakası ile ilgili lumpen s.
Literature
halkın beğenisine sunulmak appear f.
Linguistics
guam ve kuzey mariana adalarında yaşayan yerli halkın dili chamorro i.
güney hindistan’daki tarımla geçinen halkın konuştuğu kannada lehçesi badaga i.
halkın konuştuğu rumca neo-hellenic i.
meksika'nın oaxaca şehrinin güneyinde yaşayan yerli halkın konuştuğu dil tequistlatec i.
doğu uganda'da yaşayan nilo-hamitik halkın konuştuğu dil teso i.
başlıca afrika savanında yaşayan batı afrikalı siyahi halkın konuştuğu dil tiv i.
meksika'nın oaxaca eyaletinin batı kesiminde yaşayan yerli halkın konuştuğu dil trique i.
meksika'nın oaxaca eyaletinin batı kesiminde yaşayan yerli halkın konuştuğu dili de içeren dil ailesi triquean i.
avustralya'nın orta kesimlerinde bulunan aranda halkın konuştuğu dil aranda i.
umatilla'da yaşayan kızılderili halkın konuştuğu sahaptin dilinin bir lehçesi umatilla i.
namibya ve güney afrika'da yaşayan göçebe bir halkın konuştuğu khoisan dili khoikhoi i.
namibya ve güney afrika'da yaşayan göçebe bir halkın konuştuğu khoisan dili khoikhoin i.
yucatán yarımadası'nda yaşayan yerli halkın dili yucatec i.
yucatán yarımadası'nda yaşayan yerli halkın dili yucateco i.
güneydoğu afrika'da yaşayan siyahi bir halkın konuştuğu dil bergdama i.
güneydoğu afrika'da yaşayan siyahi bir halkın konuştuğu dil damara i.
kuzeybatı ural bölgesinde yaşayan fin kökenli bir halkın konuştuğu dil komi i.
yucatán yarımadası'nda yaşayan yerli halkın dili maya i.
izlerine etrüsk alfabesinde yazılmış az sayıdaki yazıtta rastlanmış, falerii kentinde ve kentin bulunduğu etrürya bölgesinde yaşayan halkın kullandığı, bazen latince'den ayrı bir dil olarak kabul edilen latince lehçesi faliscan i.
mossi halkının ve yukarı volta'daki diğer birçok halkın konuştuğu bir dil mossi i.
fas'da bulunan atlas dağları'nda yaşayan halkın konuştuğu bir berberi lehçesi rif i.
fas'da bulunan atlas dağları'nda yaşayan halkın konuştuğu bir berberi lehçesi riff i.
fas'da bulunan atlas dağları'nda yaşayan halkın konuştuğu bir berberi lehçesi rifi i.
fas'da bulunan atlas dağları'nda yaşayan halkın konuştuğu bir berberi lehçesi rifian i.
fas'da bulunan atlas dağları'nda yaşayan halkın konuştuğu bir berberi lehçesi riffian i.
eskiden peru'da yaşamış olan soyu tükenmiş bir halkın konuştuğu dil chimu i.
dhegiha dilini konuşan halkın üyesi dhegiha i.
güney arizona ve kuzey meksika'da yaşayan bir halkın konuştuğu dil pima i.
sudan'da yaşayan etnik bir halkın konuştuğu nilotik dil shilluk i.
History
m.ö. 1600-1200 yılları arasında babil'i yönetmiş olan kadim halkın üyesi olan kimse cassite i.
m.ö. 1600-1200 yılları arasında babil'i yönetmiş olan kadim halkın üyesi olan kimse kassite i.
(ingiltere'de) 1832, 1867, 1884, 1885'te kabul edilen ve parlamentoda halkın temsilini artıran meclis yasaları reform acts i.
(ingiltere'de) 1832, 1867, 1884, 1885'te kabul edilen ve parlamentoda halkın temsilini artıran meclis yasaları reform bill [brit] i.
(ingiltere'de) 1832, 1867, 1884, 1885'te kabul edilen ve parlamentoda halkın temsilini artıran meclis yasaları reform act [brit] i.
milattan önce yaklaşık 100 yılına kadar jutland'de yaşayan, muhtemelen cermen veya kelt kökenli halkın bir üyesi teuton i.
abd'nin arizona eyaletinin doğusundaki sarp kayalıklarda yaşayan yerli halkın bıraktığı harabeler tonto national monument i.
(geçmişte ingiltere'de) halkın milis kuvvetlerine koşum takımı, davul, boya ve benzeri ürünleri her yıl vergi olarak vermesi trophy money i.
geçmişte her yıl ingiltere'de halkın milis kuvvetlerine koşum takımı, davul, boya ve benzeri ürünleri vergi olarak vermesi trophy tax i.
avrupa'yı 4. ve 5. yy'larda işgal eden savaşçı ve göçebe halkın üyesi hun i.
halkın iradesi people's will i.
halkın iradesi narodnaya volya i.
halkın algısını yöneten lider demagogue i.
halkın algısını yöneten lider demagog i.
kutsal roma imparatorluğu'nda din adamları, soylular ve halkın bir araya gelmesi diet i.
roma imparatorluğu'nun yönettiği italyan şehirlerinde halkın veya senatonun bir bölümü curia i.
doğudan gelip mısır'ı işgal ederek yaklaşık mö. 1700-m.ö. 1550 yılları arasında hüküm sürmüş göçebe bir halkın krallarına verilen ad shepherd kings i.
halkın para ile banyo yaptığı yer slipper bath i.
Archaeology
kuzey italya'nın erken demir çağı kültürüne sahip halkın bir üyesi villanovan i.
moçe kültüründen olan bir halkın üyesi moche i.
moçe kültüründen olan bir halkın üyesi mochica i.
Religious
halkın dini duygularını harekete geçiren vaiz evangelist i.
gece boyunca halkın izlendiği kilise galerisi excubitorium i.
Philosophy
bir halkın bütün tanrıları pantheon i.
Environment
halkın eğlenip dinlenmesi için ayrılmış doğal güzellik alanı scenic reserve [new zealand] i.
Military
kaçma ve kurtarma operasyonlarında yerel halkın yardımı act of mercy i.
savaş sırasında halkın orduya destek olmak için askerlere gönderdiği mektup any service member mail i.
genellikle askeri bir lider olup siyasi kriz dönemlerinde diktatör olabilecek kadar halkın desteğini almış adam man on horseback i.
Mythology
truva'da achilles komutasında savaşan halkın bir üyesi myrmidon i.
Slang
halkın gözünde olumlu bir görüntü çizmeye çalışan politikacı palm presser i.
Anthropology
yarı göçebe halkın bir üyesi seminomad i.
abd'de birçok yerli halkın silah olarak kullandığı bir tür sopa pogamoggan i.
Star Wars
halkın birliği unity of community i.