handles - Türkçe İngilizce Sözlük

handles

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"handles" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
Computer
handles i. işleçler
handles expr. işleyiciler

"handles" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 28 sonuç

İngilizce Türkçe
General
love handles i. bel simidi
Colloquial
love handles i. aşk tutamakları
love handles i. bel etrafındaki yağlanma
Idioms
love handles i. bel simitleri
it's raining pitchforks and hammer handles f. bardaktan boşanırcasına yapmak
it's raining pitchforks and hammer handles f. bardaktan boşalırcasına yağmak
fly off the handles f. dellenmek
fly off the handles f. kızmak
fly off the handles f. öfkeden kendini kaybetmek
fly off the handles f. öfkeden delirmek
fly off the handles f. küplere binmek
fly off the handles f. sinirlenmek
fly off the handles f. tepesinin tası atmak
Speaking
that handles it all expr. bu hepsinin yerini tuttu
it's raining pitchforks and hammer handles expr. bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyor
it's raining pitchforks and hammer handles expr. bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor
Technical
the vibration occurring at the handles of hand-held power driven impact drills i. elle tutmalı motorlu darbeli matkapların tutamaklarındaki titreşim
front and rear handles i. ön ve arka tutamaklar
Computer
corner handles i. köşe tutamakları
resize handles i. yeniden boyutlandırma tutamakları
resize handles i. yeniden boyutlandırma araçları
out of file handles expr. tanıtıcı aşıldı
Automotive
rear door, deck lid, liftgate and tailgate handles, latches, and mechanisms i. arka kapı, bagaj kapağı, yukarıya açılan arka panel ve arka kapak kolları, mandalları ve mekanizmaları
handles, locks, latches, and mechanisms subsystem i. kollar, kilitler, mandallar ve mekanizmalar tali sistemi
body side door handles, latches, and controls i. yan kapı kolları, kilit mandalları ve kontrollleri
Dentistry
reusable metal dental mirrors and handles i. diş hekimliğinde kullanılan tekrar kullanılabilir metal aynalar ve sapları
Gastronomy
a shallow pan with two handles i. sahan
British Slang
jug handles i. (kepçe/büyük) kulaklar