Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
harm
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"harm"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 38 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
harm
i.
zarar
General
2
Genel
harm
i.
fenalık
3
Genel
harm
i.
hasar
4
Genel
harm
i.
dokunca
5
Genel
harm
i.
halel
6
Genel
harm
i.
ziyan
7
Genel
harm
i.
zarar
8
Genel
harm
i.
felaket
9
Genel
harm
i.
şer
10
Genel
harm
i.
kötülük
11
Genel
harm
i.
beis
12
Genel
harm
i.
bira mayası
13
Genel
harm
i.
haksız hükümler
14
Genel
harm
i.
ahlaksız hükümler
15
Genel
harm
i.
kötüleşme
16
Genel
harm
f.
kötülük yapmak
17
Genel
harm
f.
kötülük etmek
18
Genel
harm
f.
hasar vermek
19
Genel
harm
f.
incitmek
20
Genel
harm
f.
zedelemek
21
Genel
harm
f.
zeval vermek
22
Genel
harm
f.
fena yapmak
23
Genel
harm
f.
fenalık yapmak
24
Genel
harm
f.
dokunmak
25
Genel
harm
f.
fenalık etmek
26
Genel
harm
f.
halel getirmek
27
Genel
harm
f.
zarar vermek
28
Genel
harm
f.
zarara sokmak
29
Genel
harm
f.
zararı dokunmak
30
Genel
harm
f.
zararı olmak
31
Genel
harm
f.
fena etmek
32
Genel
harm
f.
yaralamak
Trade/Economic
33
Ticaret/Ekonomi
harm
kısalt.
1980 ve 1990'larda baskın olan yatırım bankalarının oluşturduğu bir grup
Law
34
Hukuk
harm
i.
hasar
35
Hukuk
harm
i.
zarar
36
Hukuk
harm
f.
hasar vermek
37
Hukuk
harm
f.
zarar vermek
Technical
38
Teknik
harm
i.
bere
"harm"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 168 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
harm animals
f.
hayvanlara zarar vermek
General
2
Genel
grave harm
i.
ağır zarar
3
Genel
social harm
i.
sosyal zarar
4
Genel
intentional harm
i.
bilerek zarar verme
5
Genel
intentional harm
i.
kasti zarar
6
Genel
intentional harm
i.
kasti hasar
7
Genel
harm reduction
i.
zarar azaltma
8
Genel
do as much harm as possible
f.
etmediğini bırakmamak
9
Genel
wish harm on another
f.
kötülük beslemek
10
Genel
do somebody harm
f.
kötülük etmek
11
Genel
cause harm to
f.
zarara yol açmak
12
Genel
see no harm
f.
bir sakınca görmemek
13
Genel
harm one's reputation
f.
itibarıyla oynamak
14
Genel
do more harm than good
f.
faydadan çok zararı olmak
15
Genel
do harm
f.
zarar vermek
16
Genel
undo the harm that has been done
f.
yapılan zararı telafi etmek
17
Genel
do as much harm as possible
f.
etmediğini komamak
18
Genel
see no harm
f.
sakınca görmemek
19
Genel
do more harm than good
f.
ettiği hayır ürküttüğü kurbağaya değmemek
20
Genel
harm someone's reputation
f.
itibarına zarar vermek
21
Genel
do no harm
f.
zararı olmamak
22
Genel
do harm
f.
zararı olmak
23
Genel
escape (from a dangerous situation) with little or no harm
f.
ucuz kurtulmak
24
Genel
escape (from a dangerous situation) with little or no harm
f.
ucuz atlatmak
25
Genel
cause harm
f.
zararı dokunmak
26
Genel
intend to harm
f.
zarar vermek istemek
27
Genel
do harm
f.
zararı dokunmak
28
Genel
want to harm
f.
zarar vermek istemek
29
Genel
not harm
f.
zarar vermemek
30
Genel
get harm
f.
zarar görmek
31
Genel
harm the environment
f.
çevreyi kirletmek
32
Genel
see no harm
f.
bir mahzur görmemek
33
Genel
see no harm
f.
mahzur görmemek
34
Genel
bring harm
f.
zarar getirmek
35
Genel
(not) harm a hair of somebody's head
f.
birinin kılına bile dokunmamak
36
Genel
harm the environment
f.
çevreye zarar vermek
37
Genel
do no harm
f.
zarar vermemek
38
Genel
self-harm
f.
kendi kendine zarar vermek
39
Genel
harm the nature
f.
doğaya zarar vermek
40
Genel
come to no harm
f.
bir zarara uğramamak
41
Genel
come to no harm
f.
hiç zarar görmemek
42
Genel
harm one's health
f.
sağlığına zarar vermek
43
Genel
(harm) to come to
f.
zarar gelmek
44
Genel
see harm in
f.
sakınca görmek
45
Genel
see harm in
f.
beis görmek
46
Genel
give harm to
f.
zarar vermek
47
Genel
harm [south]
s.
saygısız
48
Genel
harm [south]
s.
kaba
49
Genel
harm [south]
s.
zararlı
Phrasals
50
Öbek Fiiller
come to harm
f.
zarar görmek
51
Öbek Fiiller
come to harm
f.
zarara uğramak
Phrases
52
İfadeler
there's no harm in trying
expr.
denemekten zarar gelmez
53
İfadeler
no harm in trying
expr.
denemekten zarar gelmez
54
İfadeler
where's the harm?
expr.
ne zararı var?
55
İfadeler
it wouldn't do (someone) any harm (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmanın) zararı olmaz
56
İfadeler
it wouldn't do (someone) any harm (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmanın) zararı yok
57
İfadeler
it wouldn't do (someone) any harm (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmasında) bir sakınca yok
58
İfadeler
it wouldn't do (someone) any harm (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmasında) bir mahzur yok
59
İfadeler
it wouldn't do (someone) any harm (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmasında) beis yok
Colloquial
60
Konuşma Dili
harm the baby
f.
bebeğe zarar vermek
61
Konuşma Dili
mean (one) no harm
f.
(birine) zarar vermek istememek
62
Konuşma Dili
mean (one) no harm
f.
(birini) üzmek istememek
63
Konuşma Dili
mean (one) no harm
f.
(birini) kırmak istememek
64
Konuşma Dili
mean (one) no harm
f.
(birini) olumsuz etkilemek istememek
65
Konuşma Dili
not mean (one) any harm
f.
(birine) zarar vermek istememek
66
Konuşma Dili
not mean (one) any harm
f.
(birini) üzmek istememek
67
Konuşma Dili
not mean (one) any harm
f.
(birini) kırmak istememek
68
Konuşma Dili
not mean (one) any harm
f.
(birini) olumsuz etkilemek istememek
69
Konuşma Dili
he/she wouldn't harm a fly
expr.
karıncayı bile incitmez
70
Konuşma Dili
he/she wouldn't harm a fly
expr.
sineği bile incitmez
71
Konuşma Dili
it does no harm (for someone) to do (something)
expr.
(bir şey) yapmaktan (birine) zarar gelmez
72
Konuşma Dili
it does no harm (for someone) to do (something)
expr.
(bir şey) yapmanın (birine) bir zararı olmaz
73
Konuşma Dili
it does no harm (for someone) to do (something)
expr.
(bir şey) yapmanın (biri için) bir sakıncası yok
74
Konuşma Dili
it does no harm (for someone) to do (something)
expr.
(bir şey) yapmanın (biri için) bir mahzuru yok
75
Konuşma Dili
there is no harm in
expr.
-in zararı yok
76
Konuşma Dili
there is no harm in
expr.
'-in zararı olmaz
77
Konuşma Dili
what is the harm in (doing something)?
expr.
(bir şey yapmaktan) zarar gelmez
78
Konuşma Dili
what is the harm in (doing something)?
expr.
(bir şey yapmaktan) ne çıkar?
Idioms
79
Deyim
do more harm than good
f.
attığı taş ürküttüğü kurbağaya değmemek
80
Deyim
do more harm than good
f.
iyilikten çok kötülük yapmak
81
Deyim
would not harm a hair on somebody's head
f.
kılına zarar vermemek
82
Deyim
would not harm a hair on somebody's head
f.
kılına bile zarar vermemek
83
Deyim
not harm a hair on somebody's head
f.
kılına zarar vermemek
84
Deyim
not harm a fly
f.
karıncayı bile incitmemek
85
Deyim
wouldn't harm a hair on somebody's head
f.
kılına bile zarar vermemek
86
Deyim
wouldn't harm a hair on somebody's head
f.
kılına zarar vermemek
87
Deyim
not harm a hair on somebody's head
f.
kılına bile zarar vermemek
88
Deyim
do more harm than good
f.
yarardan çok zarar vermek/getirmek
89
Deyim
harm a hair on (one's) head
f.
kılına zarar vermek
90
Deyim
harm a hair on (one's) head
f.
saçının teline zarar vermek
91
Deyim
mean no harm
f.
zarar vermek istememek
92
Deyim
mean no harm
f.
üzmek istememek
93
Deyim
mean no harm
f.
kırmak istememek
94
Deyim
mean no harm
f.
olumsuz etkilemek istememek
95
Deyim
not come to harm
f.
zarar görmek
96
Deyim
not come to harm
f.
zarara uğramak
97
Deyim
not harm a hair of someone's head
f.
birinin kılına bile dokunmamak
98
Deyim
not harm a hair of someone's head
f.
birinin saçının teline bile zarar vermemek
99
Deyim
not harm a hair on (one's) head
f.
(birinin) kılına bile dokunmamak
100
Deyim
not harm a hair on (one's) head
f.
(birinin) saçının teline bile zarar vermemek
101
Deyim
not harm a hair of somebody's head
f.
birinin kılına bile dokunmamak
102
Deyim
not harm a hair of somebody's head
f.
birinin saçının teline bile zarar vermemek
103
Deyim
no harm no foul
expr.
ciddi bir zarar yoksa sorun da yoktur
104
Deyim
wouldn't harm a hair on somebody's head
expr.
kılına bile zarar vermez
105
Deyim
not harm a hair on somebody's head
expr.
kılına zarar vermez
106
Deyim
wouldn't harm a hair on somebody's head
expr.
kılına zarar vermez
107
Deyim
not harm a hair on somebody's head
expr.
kılına bile zarar vermez
108
Deyim
would not harm a hair on somebody's head
expr.
kılına bile zarar vermez
109
Deyim
would not harm a hair on somebody's head
expr.
kılına zarar vermez
110
Deyim
wouldn't harm/hurt a fly
expr.
karıncayı bile incitmez
111
Deyim
wouldn't harm/hurt a fly
expr.
sineği bile incitmez
112
Deyim
there's no harm done
expr.
zararı yok
113
Deyim
no harm, no foul
expr.
zararı yok, bir şey olmadı
114
Deyim
nhnf (no harm, no foul)
expr.
bir şey olmadı
115
Deyim
nhnf (no harm, no foul)
expr.
ciddi bir zarar yoksa sorun da yoktur
116
Deyim
there is no harm in (someone's) doing (something)
expr.
(birinin bir şey) yapmasının bir zararı yok
117
Deyim
there is no harm in (someone's) doing (something)
expr.
(birinin bir şey) yapmasının bir zararı olmaz
118
Deyim
there is no harm in (someone's) doing (something)
expr.
(birinin bir şey) yapmasından bir zarar gelmez
119
Deyim
there's no harm in doing something
expr.
bir şey yapmanın bir zararı yok
120
Deyim
there's no harm in doing something
expr.
bir şey yapmanın bir zararı olmaz
121
Deyim
there's no harm in doing something
expr.
bir şey yapmaktan bir zarar gelmez
Speaking
122
Konuşma
no harm done
expr.
bir şey olmadı
123
Konuşma
don't harm others
expr.
başkalarına zarar verme
124
Konuşma
would not harm a fly
expr.
çok yumuşak
125
Konuşma
wouldn't harm a fly
expr.
karıncayı bile incitmez
126
Konuşma
would not harm a fly
expr.
karıncayı bile ezmez
127
Konuşma
would not harm a fly
expr.
mülayim
128
Konuşma
don't harm anyone
expr.
kimseye zarar verme
129
Konuşma
we don't mean you any harm
expr.
size zarar vermek niyetinde değiliz
130
Konuşma
would not harm a fly
expr.
sineği bile öldürmez
131
Konuşma
there is no harm in that
expr.
zarar yok
132
Konuşma
no harm done
expr.
ziyanı/zararı yok
Law
133
Hukuk
great bodily harm
i.
ağır yara
134
Hukuk
grievous bodily harm
i.
ağır yaralama
135
Hukuk
bodily harm
i.
adam yaralama
136
Hukuk
great bodily harm
i.
ağır müessir fiil
137
Hukuk
grievous bodily harm
i.
ağır müessir fiil
138
Hukuk
actual bodily harm
i.
basit yaralama
139
Hukuk
bodily harm
i.
bedeni zarar
140
Hukuk
bodily harm
i.
cismani zarar
141
Hukuk
great bodily harm
i.
ciddi bedeni hasar
142
Hukuk
bodily harm
i.
cismani zarar
143
Hukuk
bodily harm
i.
fiziksel zarar
144
Hukuk
actual bodily harm
i.
hafif yaralama
145
Hukuk
actual bodily harm
i.
hafif müessir fiil
146
Hukuk
self-harm
i.
kendi kendini yaralama
147
Hukuk
grievous bodily harm with intent
i.
kasıtlı ağır yaralama
148
Hukuk
self-harm
i.
kendisini sakatlama
149
Hukuk
financial harm
i.
mali zarar
150
Hukuk
bodily harm
i.
yaralama
151
Hukuk
cause to harm
f.
zarara neden olmak
152
Hukuk
cause harm
f.
zarara neden olmak
Automotive
153
Otomotiv
bodily harm
i.
bedeni yaralanma
Medical
154
Medikal
grievous bodily harm
i.
ciddi fiziksel yaralanma
155
Medikal
etiological harm
i.
etyolojik hasar
156
Medikal
chemical harm
i.
kimyasal hasar
157
Medikal
mechanical harm
i.
mekanik zedelenme
158
Medikal
thermal harm
i.
termal hasar
Psychology
159
Psikoloji
self-harm
i.
bilerek kendini sakatlama
160
Psikoloji
self-harm
i.
kendine zarar verme
161
Psikoloji
self-harm
i.
kendini sakatlama
162
Psikoloji
harm avoidance
i.
zarardan kaçınma
163
Psikoloji
gbh (grievous bodily harm)
kısalt.
ağır yaralama
164
Psikoloji
gbh (grievous bodily harm)
kısalt.
ağır müessir fiil
Basketball
165
Basketbol
hoop and harm
i.
basket faul
Modern Slang
166
Modern Argo
abh (actual bodily harm) [uk]
i.
basit yaralama
167
Modern Argo
abh (actual bodily harm) [uk]
i.
hafif müessir fiil
168
Modern Argo
abh (actual bodily harm) [uk]
i.
hafif yaralama
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of harm
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy