ihtiyatlı

"ihtiyatlı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	ihtiyatlı	prudent s.
It is a prudent proposal. Bu ihtiyatlı bir öneridir. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	ihtiyatlı	cautious s.
This is a very cautious evaluation, but so far I am confident that the balance of our actions is correct. Bu çok ihtiyatlı bir değerlendirme ancak şu ana kadar eylemlerimizin dengesinin doğru olduğundan eminim. More Sentences
General
3	Genel	ihtiyatlı	chary s.
I'm a little chary about investing so much money in a business I know little about. Hakkında çok az şey bildiğim bir işe bu kadar çok para yatırma konusunda biraz ihtiyatlıyım. More Sentences
4	Genel	ihtiyatlı	vigilant s.
We must therefore maintain a constructive and vigilant attitude for the future. Bu nedenle gelecek için yapıcı ve ihtiyatlı bir tutum sergilemeliyiz. More Sentences
5	Genel	ihtiyatlı	discreet s.
Tom was very discreet. Tom çok ihtiyatlıydı. More Sentences
6	Genel	ihtiyatlı	guarded s.
The report is guarded on a number of issues so that we leave Turkey room for manoeuvre. Rapor, Türkiye'ye manevra alanı bırakmak için bazı konularda ihtiyatlı davranmaktadır. More Sentences
7	Genel	ihtiyatlı	prudential s.
If that prudential plus approach is used, then we may as well not have a pensions directive in Europe. Eğer bu ihtiyatlı artı yaklaşımı kullanılırsa, Avrupa'da bir emeklilik direktifimiz de olmayabilir. More Sentences
8	Genel	ihtiyatlı	prudent s.
It is a prudent, cautious measure which will clarify and, if anything, tighten the rules which already exist. Bu, halihazırda var olan kuralları netleştirecek ve varsa sıkılaştıracak ihtiyatlı ve tedbirli bir önlemdir. More Sentences
Law
9	Hukuk	ihtiyatlı	cautious s.
So, perhaps colleagues should be cautious before we criticise this proposal. Belki de meslektaşlarımız bu öneriyi eleştirmeden önce ihtiyatlı davranmalıdır. More Sentences
10	Hukuk	ihtiyatlı	prudent s.
The Council has adopted a prudent approach taking account of the need to move ahead stage by stage. Konsey, aşamalı olarak ilerleme ihtiyacını göz önünde bulundurarak ihtiyatlı bir yaklaşım benimsemiştir. More Sentences
Politics
11	Siyasal	ihtiyatlı	prudential s.
The implementation of prudential rules and supervisory regulations has to be strengthened. İhtiyat kurallarının ve denetim düzenlemelerinin uygulanması güçlendirilmelidir. More Sentences
General
12	Genel	ihtiyatlı	cagey s.
13	Genel	ihtiyatlı	undemonstrative s.
14	Genel	ihtiyatlı	forethoughtful s.
15	Genel	ihtiyatlı	restrained s.
16	Genel	ihtiyatlı	waiting s.
17	Genel	ihtiyatlı	precautionary s.
18	Genel	ihtiyatlı	deliberative s.
19	Genel	ihtiyatlı	gingerly s.
20	Genel	ihtiyatlı	circumspect s.
21	Genel	ihtiyatlı	provident s.
22	Genel	ihtiyatlı	deliberate s.
23	Genel	ihtiyatlı	fabian s.
24	Genel	ihtiyatlı	wary s.
25	Genel	ihtiyatlı	heedful s.
26	Genel	ihtiyatlı	politic s.
27	Genel	ihtiyatlı	calculating s.
28	Genel	ihtiyatlı	shy s.
29	Genel	ihtiyatlı	temperate s.
30	Genel	ihtiyatlı	well-advised s.
31	Genel	ihtiyatlı	timid s.
32	Genel	ihtiyatlı	cagy s.
33	Genel	ihtiyatlı	canny s.
34	Genel	ihtiyatlı	tentie [scottish] s.
35	Genel	ihtiyatlı	aviseful [obsolete] s.
36	Genel	ihtiyatlı	envious s.
37	Genel	ihtiyatlı	leary [leery] s.
38	Genel	ihtiyatlı	measured s.
39	Genel	ihtiyatlı	hoful [obsolete] s.
40	Genel	ihtiyatlı	holsom [obsolete] s.
41	Genel	ihtiyatlı	moderable [obsolete] s.
42	Genel	ihtiyatlı	ginger [dialect] s.
43	Genel	ihtiyatlı	guardful [obsolete] s.
44	Genel	ihtiyatlı	off your guard s.
45	Genel	ihtiyatlı	cozy s.
46	Genel	ihtiyatlı	forehanded s.
47	Genel	ihtiyatlı	shy s.
48	Genel	ihtiyatlı	skittish s.
49	Genel	ihtiyatlı	softly-softly s.
50	Genel	ihtiyatlı	solid s.
51	Genel	ihtiyatlı	stewardly s.
52	Genel	ihtiyatlı	in conflictwith ed.
Idioms
53	Deyim	ihtiyatlı	on (one's) guard s.
54	Deyim	ihtiyatlı	soft-shoe s.
55	Deyim	ihtiyatlı	like a cat in a strange garret zf.
56	Deyim	ihtiyatlı	on the safe side expr.
Technical
57	Teknik	ihtiyatlı	wholesome s.
Archaic
58	Eski Kullanım	ihtiyatlı	considerate s.
59	Eski Kullanım	ihtiyatlı	curious s.
60	Eski Kullanım	ihtiyatlı	fearful s.
61	Eski Kullanım	ihtiyatlı	discretionary s.
62	Eski Kullanım	ihtiyatlı	provisional s.

"ihtiyatlı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 68 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	aşırı ihtiyatlı	overcautious s.
They do not want Europe to be overcautious. Onlar Avrupa'nın aşırı ihtiyatlı olmasını istemiyorlar. More Sentences
2	Genel	ihtiyatlı bir şekilde	discreetly zf.
Tom discreetly left the party early. Tom ihtiyatlı bir şekilde partiden erken ayrıldı. More Sentences
Trade/Economic
3	Ticaret/Ekonomi	ihtiyatlı yatırım	prudent investment i.
We would lose out largely on the prudent investor principle. Büyük ölçüde ihtiyatlı yatırımcı ilkesini kaybederiz. More Sentences
General
4	Genel	ihtiyatlı olma	chariness i.
5	Genel	ihtiyatlı kullanma	economising i.
6	Genel	ihtiyatlı olma	forethoughtfulness i.
7	Genel	ihtiyatlı iyimser	cautious optimist i.
8	Genel	ihtiyatlı kullanma	economizing i.
9	Genel	ihtiyatlı ve terbiyeli davranma	demureness i.
10	Genel	ihtiyatlı ve terbiyeli davranma	demurity i.
11	Genel	ihtiyatlı kullanım	oeconomy i.
12	Genel	ihtiyatlı gizlilik	closet i.
13	Genel	ihtiyatlı idare etme	pourveyance i.
14	Genel	ihtiyatlı yönetim	providence i.
15	Genel	ihtiyatlı olma	providentness i.
16	Genel	ihtiyatlı davranma ilkesi	prudentialism i.
17	Genel	ihtiyatlı davranan kimse	prudentialist i.
18	Genel	ihtiyatlı idare etme	purveyance i.
19	Genel	çok ihtiyatlı davranmak	feel one's way f.
20	Genel	ihtiyatlı hareket etmek	reef f.
21	Genel	ihtiyatlı davranmak	be on the safe side f.
22	Genel	ihtiyatlı kullanmak	economise f.
23	Genel	ihtiyatlı konuşmak/davranmak	tread warily f.
24	Genel	ihtiyatlı konuşmak/davranmak	tread carefully f.
25	Genel	ihtiyatlı kullanmak	economize f.
26	Genel	ihtiyatlı davranmak	exercise caution f.
27	Genel	ihtiyatlı davranmak	spare one's self f.
28	Genel	ihtiyatlı bir şekilde vermek	dole f.
29	Genel	ihtiyatlı davranmak	precaution f.
30	Genel	ihtiyatlı kullanılmış	economized s.
31	Genel	ihtiyatlı kullanılmış	economised s.
32	Genel	daima uyanık/ihtiyatlı	ever-vigilant s.
33	Genel	aşırı ihtiyatlı	ultracautious s.
34	Genel	yönetimi ihtiyatlı ve tutumlu olan	oeconomical s.
35	Genel	bir şeyi sergileme konusunda ihtiyatlı olan	parsimonious s.
36	Genel	ihtiyatlı bir biçimde	restrainedly zf.
37	Genel	ihtiyatlı bir biçimde	guardedly zf.
38	Genel	ihtiyatlı bir biçimde	temperately zf.
39	Genel	ihtiyatlı tahminle	conservatively zf.
40	Genel	aşırı ihtiyatlı bir şekilde	overcautiously zf.
41	Genel	ihtiyatlı ve dolaylı bir şekilde	crabwise zf.
42	Genel	ihtiyatlı bir şekilde	with reservaiton zf.
Phrasals
43	Öbek Fiiller	ihtiyatlı olmak	leave up f.
Colloquial
44	Konuşma Dili	ihtiyatlı davranmak	be on the safe side f.
45	Konuşma Dili	ihtiyatlı davranmak	play it safe f.
46	Konuşma Dili	ihtiyatlı/hazırlıklı olmak adına	out of an abundance of caution expr.
47	Konuşma Dili	(birine/bir şeye) karşı tedbirli/ihtiyatlı ol	beware of (someone or something) expr.
Idioms
48	Deyim	ihtiyatlı iyimserlik	cautious optimism i.
49	Deyim	ihtiyatlı yaşam	life in the slow lane i.
50	Deyim	ihtiyatlı/şüpheci yaklaşım	wait-and-see i.
51	Deyim	temkinli/ihtiyatlı hareket etmek	haul in (one's) horns f.
52	Deyim	olası tehlikelere karşı ihtiyatlı olmamak	leave (one's) guard down f.
53	Deyim	daima ihtiyatlı olmak	always be on (one's) guard f.
54	Deyim	daima ihtiyatlı olmak	always be on (one's) guard f.
55	Deyim	ihtiyatlı/dikkatli olmak	be looking over (one's) shoulder f.
56	Deyim	ihtiyatlı/dikkatli olmak	be looking over your shoulder f.
57	Deyim	ihtiyatlı/tedbirli olmak	be on guard f.
58	Deyim	çok ihtiyatlı davranmak	feel your way f.
59	Deyim	ihtiyatlı davranan	a little leery s.
60	Deyim	ihtiyatlı iyimser	cautiously optimistic s.
Speaking
61	Konuşma	ihtiyatlı olmalıyız	we must be prudent expr.
Trade/Economic
62	Ticaret/Ekonomi	ihtiyatlı tahmin	conservative estimate i.
63	Ticaret/Ekonomi	ihtiyatlı hareket etme kuralı	prudent man rule i.
64	Ticaret/Ekonomi	ihtiyatlı olma kavramı	prudence concept i.
Politics
65	Siyasal	ihtiyatlı yaklaşım	precautionary approach i.
66	Siyasal	ihtiyatlı denetim	prudential supervision i.
Aeronautic
67	Havacılık	ihtiyatlı iniş	precautionary landing i.
Archaic
68	Eski Kullanım	ihtiyatlı değerlendirmeler	prudentials i.