Geçmiş

in the morning

"in the morning" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	in the morning zf.	sabah
2	Genel	in the morning zf.	sabahleyin
3	Genel	in the morning zf.	sabahları
4	Genel	in the morning expr.	yarın
Phrases
5	İfadeler	in the morning expr.	sabah olunca

"in the morning" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 44 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	meal consumed early in the morning i.	sahur
2	Genel	wake up in the morning f.	sabah kalkmak
3	Genel	early in the morning zf.	sabah erkenden
4	Genel	early in the morning zf.	sabahın köründe
5	Genel	early in the morning zf.	sabah sabah
6	Genel	twice daily once in the morning and once in the evening zf.	sabah bir akşam bir olmak üzere günde iki kere
7	Genel	twice daily once in the morning and once in the evening zf.	sabah 1 akşam 1 olmak üzere günde 2 kere
Proverb
8	Atasözü	red sky in the morning, shepherd's warning	kızıl doğan gün, kötü hava habercisi
Colloquial
9	Konuşma Dili	great day in the morning! expr.	aman tanrım!
10	Konuşma Dili	in the wee small hours of the morning expr.	sabahın ilk ışıklarıyla
11	Konuşma Dili	in the interim between her/his morning and afternoon classes expr.	sabah ve öğleden sonraki dersleri arasında
12	Konuşma Dili	three in the morning expr.	saat sabahın üçü
13	Konuşma Dili	come early in the morning expr.	sabah erken gel
14	Konuşma Dili	at 3:00 in the morning expr.	sabahın üçünde
Idioms
15	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	kırk fırın ekmek yemen lazım
16	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	kırk fırın ekmek yemen lazım
17	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	canını dişine katman lazım
18	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	canını dişine katman lazım
19	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	sen giderken ben dönüyordum
20	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	sen giderken ben dönüyordum
21	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	gidilecek çok yolun var
22	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	gidilecek çok yolun var
23	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to do something expr.	kırk fırın ekmek yemen lazım
24	Deyim	red sky in the morning, shepherd's warning expr.	kızıl gün doğumu, unutma montunu
25	Deyim	red sky in the morning, shepherd's warning expr.	gün doğumunda hava kızıllaşırsa ertesi günün soğuk olacağı anlamında bir söz
26	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için kırk fırın ekmek yemen lazım
27	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için canını dişine katman lazım
28	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	sen giderken ben dönüyordum
29	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için gidilecek çok yolun var
30	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için erkenden hazırlanmalısın
Speaking
31	Konuşma	call me in the morning expr.	beni sabah ara
32	Konuşma	you gotta get up pretty early in the morning to do something expr.	bir şeyler yapmak için erkenden hazırlanmalısın
33	Konuşma	I have breakfast in the morning expr.	sabah kahvaltı yaparım
34	Konuşma	first thing in the morning expr.	sabah ilk iş
35	Konuşma	you were supposed to be here at eight in the morning expr.	sabah 8'de burada olacaktınız
36	Konuşma	I get up at 7 o'clock in the morning expr.	sabah yedide kalkarım
37	Konuşma	I woke up early in the morning expr.	sabah erkenden kalktım
38	Konuşma	you were supposed to be here at eight in the morning expr.	sabah 8'de burada olmalıydınız
39	Konuşma	what time do you get up in the morning? expr.	sabah kaçta kalkıyorsun?
40	Konuşma	I get up at nine o'clock in the morning expr.	sabah saat dokuzda kalkarım
41	Konuşma	it is very early in the morning expr.	sabah çok erken (şu anda)
42	Konuşma	I went to school in the morning expr.	sabah okula gittim
43	Konuşma	see you in the morning expr.	sabah görüşürüz
44	Konuşma	I get up in the morning and wash my hands and face expr.	sabah kalkar elimi yüzümü yıkarım