Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Siyasal | kölelik karşıtı | abolitionist i. | ||
He was not an abolitionist. Kölelik karşıtı değildi. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kölelik karşıtı hareketler | antislavery movements i. |
Law | ||
Hukuk | abd'de kölelik karşıtı bir eyaletin sınırında olan ve iç savaş öncesi köleliği destekleyen eyalet | border state i. |
Politics | ||
Siyasal | kölelik karşıtı tutum sergileyen bir abd partisi | liberty party i. |
Siyasal | kölelik karşıtı ilkeler | free soil i. |