Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | kaydırak | slide i. | ||
In our park, we have a nice slide for children to play on. Bizim parkta çocukların oynaması için güzel bir kaydırağımız var. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Teknik | kaydırak | slide i. | ||
In our park, we have a nice slide for children to play on. Parkımızda çocukların oynaması için güzel bir kaydırağımız var. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | kaydırak | flat round stone i. | ||
Genel | kaydırak | chute-the-chute i. | ||
Genel | kaydırak | shoot-the-chute i. | ||
Genel | kaydırak | sliding board i. | ||
Technical | ||||
Teknik | kaydırak | scooter i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kaydırak bisikleti | recumbent bicycle i. |
Genel | spiral şekilli yüksek kaydırak | helter-skelter [uk] i. |
Genel | (bir şeyi) kaydırak yapı ile taşıyan kimse | shooter i. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | uzun kaydırak | slippery dip [australia] i. |
Aeronautic | ||
Havacılık | uçaktan acil çıkışlar durumunda kullanılan şişer kaydırak | chute i. |
Agriculture | ||
Tarım | saman balyasının çekildiği kaydırak benzeri düzlem | slide i. |
Tarım | saman balyasının çekildiği kaydırak benzeri düzlem | slide stacker i. |
Volleyball | ||
Voleybol | kaydırak pas | slided pass i. |