Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
mücadele eden
"mücadele eden"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Idioms
1
Deyim
mücadele eden
in the throes
expr.
"mücadele eden"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
mücadele eden kimse
contender
i.
2
Genel
zorluklara rağmen bir amaç uğruna mücadele eden kimse
dead ender
i.
3
Genel
mücadele eden kimse
oppugner
i.
4
Genel
devam eden mücadele
ongoing struggle
i.
5
Genel
mücadele eden kimse
contendent [obsolete]
i.
6
Genel
kendi seçtiği meselelerle kişisel bağ kurmadan mücadele eden kimse
free-lance
i.
7
Genel
birbiriyle mücadele eden
waging
s.
8
Genel
marihuanayla mücadele eden
antimarijuana
s.
9
Genel
müstehcenlikle mücadele eden
antiobscenity
s.
10
Genel
ile mücadele eden
in the throes of
ed.
Idioms
11
Deyim
son ana kadar devam eden mücadele
a fight to the finish
i.
12
Deyim
(bir şeyle) mücadele eden
in the throes of (something)
expr.
Trade/Economic
13
Ticaret/Ekonomi
tekellerle mücadele eden federal görevli
trustbuster
i.
14
Ticaret/Ekonomi
enflasyonla mücadele eden
anti-inflationary
s.
15
Ticaret/Ekonomi
enflasyonla mücadele eden
anti-inflation
s.
Politics
16
Siyasal
korsika'nın fransız sömürgesinden bağımsızlığı için mücadele eden ayrılıkçı bir terör örgütü
national liberation front of corsica
i.
17
Siyasal
siyahilere uygulanan şiddete karşı mücadele eden afrika-amerika kökenli bir sivil toplum hareketi
black lives matter
i.
18
Siyasal
parlamentonun çalışmasını engelleyenlerle mücadele eden kimse
antifilibuster [us]
i.
19
Siyasal
eskiden güney afrika'da ırk ayrımcılığıyla mücadele eden bir kadın örgütü
black sash
i.
20
Siyasal
birleşmiş milletler ekonomik ve sosyal konseyi'nin uyuşturucu ticareti ile mücadele eden komisyonu
commission on narcotic drugs
i.
21
Siyasal
suçla mücadele eden
anticrime
s.
22
Siyasal
rüşvetle mücadele eden
antikickback
s.
23
Siyasal
iltimasla mücadele eden
antinepotism
s.
Computer
24
Bilgisayar
korsanla mücadele eden
antipiracy
s.
Social Sciences
25
Sosyal Bilimler
pornografiyle mücadele eden
antipornography
s.
26
Sosyal Bilimler
pornografiyle mücadele eden
antiporn
s.
27
Sosyal Bilimler
tecavüz olayları ile mücadele eden
antirape
s.
Environment
28
Çevre
çöplerin sokağa atılmasıyla mücadele eden (kampanya)
antilittering
s.
29
Çevre
çöplerin sokağa atılmasıyla mücadele eden (kampanya)
antilitter
s.
Military
30
Askeri
devam eden operasyon, savaş veya mücadele yönetimine ilişkin harekat planlaması
implementation planning
i.
Sport
31
Spor
(ragbide) top için mücadele eden oyuncuların yer aldığı ön sırada ve top yakalayıcının solunda bulunan destek oyuncusu
loose head
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of mücadele eden
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy