|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
soğuktan meydana gelen çatlak |
kibe i.
|
|
2 |
Genel |
güneş çekiminden ötürü ayın hareketinde meydana gelen düzensizlik |
evection i.
|
|
3 |
Genel |
kesinti (grev yüzünden meydana gelen) |
stoppage i.
|
|
4 |
Genel |
olay (meydana gelen herhangi bir) |
occurrence i.
|
|
5 |
Genel |
arada meydana gelen madde |
intermediate i.
|
|
6 |
Genel |
hakiki ile farzedilen hız arasındaki kayma neticesi meydana gelen fark |
slippage i.
|
|
7 |
Genel |
bir tabakanın on sekiz yaprak olmak üzere katlanmasından meydana gelen forma veya kitap |
eighteenmo i.
|
|
8 |
Genel |
cilt üzerinde meydana gelen morluk |
tattooing i.
|
|
9 |
Genel |
beş şeyden meydana gelen takım |
quintuplet i.
|
|
10 |
Genel |
birkaç kelimenin baş harflerinin veya ilk hecelerinin birleşmesiyle meydana gelen kelime |
acronym i.
|
|
11 |
Genel |
vücutta meydana gelen kızıllık |
rashness i.
|
|
|
12 |
Genel |
sonucunda meydana gelen zararlar |
consequential losses i.
|
|
13 |
Genel |
meydana gelen gelişmeler |
the emerging developments i.
|
|
14 |
Genel |
sel nedeniyle kara veya demiryolunda meydana gelen çöküntü |
wash-out i.
|
|
15 |
Genel |
bekletilmiş şarapların üzerinde meydana gelen ince tabaka |
beeswing i.
|
|
16 |
Genel |
meydana gelen olumsuz durumda pay sahibi olma |
contributory fault i.
|
|
17 |
Genel |
yüzeyinde yoğuşum meydana gelen bir madde |
adsorbent material i.
|
|
18 |
Genel |
ciltte sürtünme nedeniyle meydana gelen tahriş |
chafing i.
|
|
19 |
Genel |
ilişkili bölümlerden meydana gelen bütünsellik |
unity i.
|
|
20 |
Genel |
makedonya krallığı ile roma arasında m.ö. 3. ve 2. yüzyıllarda meydana gelen dört savaştan biri |
macedonian war i.
|
|
21 |
Genel |
imkansız gibi görülmesine rağmen meydana gelen bir olay |
black swan i.
|
|
22 |
Genel |
(genellikle birleşik halde kullanılır) ince partiküllerin sürtülmesi sonucu meydana gelen aşınma |
blasting i.
|
|
23 |
Genel |
bakır ve çinkodan meydana gelen ve altın imitasyonu olarak kullanılan bir tür pirinç alaşımı |
mannheim gold i.
|
|
24 |
Genel |
düşmana vurmak veya düşmanı kapana kıstırmak için tasarlanmış, uçlarında ağırlıklar bulunan bir zincirden meydana gelen japon silahı |
manrikigusari i.
|
|
25 |
Genel |
bir toplumdaki ana sosyal grubun dışında kalan veya dışına itilen insanlardan meydana gelen topluluğun veya kültürün bir parçası |
margin i.
|
|
26 |
Genel |
bir veya daha fazla sayıdaki sivri uçlu oval taştan meydana gelen yüzük seti |
marquise i.
|
|
27 |
Genel |
bulaşma ile meydana gelen renksiz iz |
blot i.
|
|
28 |
Genel |
suyun set gibi bir yapının altına girmesi nedeniyle toprak yüzeyinde meydana gelen hareket |
boil i.
|
|
29 |
Genel |
makine mühendisliği, programlama ve elektronik biliminin birleşiminden meydana gelen, tasarımda ve yeni üretim tekniklerinin geliştirilmesinde kullanılan alan |
mechatronics i.
|
|
30 |
Genel |
taş yığınlarının üzerine dikilmiş taş levhadan meydana gelen sembol yapı |
meerestone i.
|
|
31 |
Genel |
topografik yapıya bağlı olarak iklimde meydana gelen çok küçük geçişleri inceleyen bilim dalı |
microclimatology i.
|
|
|
32 |
Genel |
devredeki akımda meydana gelen istenmeyen değişimlerden veya tüp gibi aksamların mekanik hareketinden kaynaklı olarak hoparlörde duyulan sesler |
microphonics i.
|
|
33 |
Genel |
çiçeğin normal renginde meydana gelen belirgin değişim |
breaking i.
|
|
34 |
Genel |
trendlerde meydana gelen ani ve geçici değişiklik |
bubble i.
|
|
35 |
Genel |
örgütlü grupta meydana gelen bölünme |
rent i.
|
|
36 |
Genel |
yeniden meydana gelen şey |
reoccurrence i.
|
|
37 |
Genel |
ray kafasının bağlantı yerlerinde meydana gelen çıkıntı |
lip i.
|
|
38 |
Genel |
meydana gelen şey |
occurrence i.
|
|
39 |
Genel |
iki gün arasında meydana gelen dalgalanmalar |
daily variation i.
|
|
40 |
Genel |
ham ipek telinin dış kısmındaki çoğunlukla serisinden meydana gelen yapışkan tabaka |
gum i.
|
|
41 |
Genel |
belirli bir zaman aralığında meydana gelen olayların sayısı |
oftenness i.
|
|
42 |
Genel |
(atın arka ayağını ön ayağına vurması sonucu meydana gelen) yaralanma |
overreach i.
|
|
43 |
Genel |
nötron yıldızlarının dönüş süresinde meydana gelen ani bir değişiklik |
glitch i.
|
|
44 |
Genel |
dikkatsizlik sonucu meydana gelen hata |
inadvertence i.
|
|
45 |
Genel |
daha önemli bir şeyin sonucu olarak meydana gelen durum |
incident i.
|
|
46 |
Genel |
firmanın işlerinde meydana gelen ani değişiklik |
inflection point i.
|
|
47 |
Genel |
parçaların eklenmesiyle meydana gelen artış |
concrescence i.
|
|
48 |
Genel |
sonradan meydana gelen ince çıkıntı |
pad i.
|
|
49 |
Genel |
farklı zamanlarda meydana gelen ruhsal aydınlanma |
interspiration [obsolete] i.
|
|
50 |
Genel |
dorsal dudaktaki hücrelerin içe doğru büyümesiyle meydana gelen gastrula oluşumu |
involution i.
|
|
51 |
Genel |
atın her uzun adımı sonrası eyer koltuğunda meydana gelen yükselme |
post i.
|
|
52 |
Genel |
tekrarlayan eriyip donma ile meydana gelen yuvarlak kar kristalleri |
corn snow i.
|
|
53 |
Genel |
tekrarlayan eriyip donma ile meydana gelen yuvarlak kar kristalleri |
spring corn i.
|
|
54 |
Genel |
tekrarlayan eriyip donma ile meydana gelen yuvarlak kar kristalleri |
spring snow i.
|
|
55 |
Genel |
birbirinden ayrılan pulların kenarlarında deliklerden yırtma sonucu meydana gelen diş |
perforation i.
|
|
56 |
Genel |
ayda iki kez meydana gelen şey |
semimonthly i.
|
|
57 |
Genel |
yılda iki kez meydana gelen olay |
semiyearly i.
|
|
58 |
Genel |
altı unsurdan meydana gelen şey |
senary [obsolete] i.
|
|
59 |
Genel |
yedi yılda meydana gelen olay |
septennial i.
|
|
60 |
Genel |
şans eseri meydana gelen durum |
fortuity i.
|
|
61 |
Genel |
mani kaynaklı meydana gelen şiddetli ve ani nöbet |
frenzy i.
|
|
62 |
Genel |
kendiliğinden meydana gelen varlık |
substantive i.
|
|
63 |
Genel |
güneş aktivite yoğunluğunda meydana gelen hafif artış |
surge i.
|
|
64 |
Genel |
farklı zamanlarda meydana gelen olayların eş zamanlı gösterimi |
synchronism i.
|
|
65 |
Genel |
hemen meydana gelen |
instantaneous s.
|
|
66 |
Genel |
ara sıra meydana gelen |
sporadic s.
|
|
67 |
Genel |
gece meydana gelen |
nightly s.
|
|
68 |
Genel |
tesadüfen meydana gelen |
accidental s.
|
|
69 |
Genel |
öldükten sonra meydana gelen |
posthumous s.
|
|
70 |
Genel |
meslek dolayısıyla meydana gelen |
occupational s.
|
|
71 |
Genel |
sonradan meydana gelen |
ensuing s.
|
|
|
72 |
Genel |
ara sıra meydana gelen |
occasional s.
|
|
73 |
Genel |
allahın inayetiyle meydana gelen |
providential s.
|
|
74 |
Genel |
sualtında meydana gelen |
subaqueous s.
|
|
75 |
Genel |
aynı zamanda meydana gelen |
simultaneous s.
|
|
76 |
Genel |
tesadüfen meydana gelen |
incidental s.
|
|
77 |
Genel |
sudan meydana gelen |
aqueous s.
|
|
78 |
Genel |
ara sıra meydana gelen |
odd s.
|
|
79 |
Genel |
güneşin etkisiyle meydana gelen |
solar s.
|
|
80 |
Genel |
topraktan meydana gelen |
terrigenous s.
|
|
81 |
Genel |
kuzeyde meydana gelen veya yaşayan |
northern s.
|
|
82 |
Genel |
eş zamanlı meydana gelen |
equitemporaneous s.
|
|
83 |
Genel |
yerkabuğunun yüzeyinde veya çok derin olmayan bir kısmında meydana gelen |
epigene s.
|
|
84 |
Genel |
aynı zamanda meydana gelen |
coincident s.
|
|
85 |
Genel |
aynı zamanda meydana gelen |
coinciding s.
|
|
86 |
Genel |
aynı zamanda meydana gelen |
cooccurring s.
|
|
87 |
Genel |
aynı zamanda meydana gelen |
concurrent s.
|
|
88 |
Genel |
düzenli aralarla meydana gelen |
periodic s.
|
|
89 |
Genel |
sık sık meydana gelen |
frequentative s.
|
|
90 |
Genel |
yedi yılda bir meydana gelen |
septenary s.
|
|
91 |
Genel |
öğleden önce meydana gelen |
antemeridian s.
|
|
92 |
Genel |
etkisinden meydana gelen |
afflated s.
|
|
93 |
Genel |
hızlı şekilde art arda meydana gelen |
rapid fire s.
|
|
94 |
Genel |
gece meydana gelen |
night s.
|
|
95 |
Genel |
sadece bir kez meydana gelen |
nonce s.
|
|
96 |
Genel |
günde üç defa meydana gelen |
terdiurnal s.
|
|
97 |
Genel |
her üç saatte bir meydana gelen |
trihoral s.
|
|
98 |
Genel |
haftada üç kez meydana gelen |
triweekly s.
|
|
99 |
Genel |
üç haftada bir meydana gelen |
triweekly s.
|
|
100 |
Genel |
24 saat içinde birden fazla meydana gelen |
ultradian s.
|
|
101 |
Genel |
sonbaharda meydana gelen |
autumn s.
|
|
102 |
Genel |
senede bir meydana gelen |
etesian s.
|
|
103 |
Genel |
arka arkaya ve hızlı bir şekilde meydana gelen |
bang-bang s.
|
|
104 |
Genel |
kıyıda meydana gelen |
bankside s.
|
|
105 |
Genel |
alaylardan meydana gelen |
legionary s.
|
|
106 |
Genel |
yer altında meydana gelen |
belowground s.
|
|
107 |
Genel |
yollarda meydana gelen |
viary s.
|
|
108 |
Genel |
yılda iki kez meydana gelen |
bi-annual s.
|
|
109 |
Genel |
iki ayda bir meydana gelen |
bimensal s.
|
|
110 |
Genel |
iki ayda bir meydana gelen |
bi-monthly s.
|
|
111 |
Genel |
ayda iki kez meydana gelen |
bi-monthly s.
|
|
112 |
Genel |
üç ayda iki kez meydana gelen |
biquarterly s.
|
|
113 |
Genel |
kışın meydana gelen |
winterly s.
|
|
114 |
Genel |
kış mevsiminde meydana gelen |
winter s.
|
|
115 |
Genel |
zamanında meydana gelen |
mature [obsolete] s.
|
|
116 |
Genel |
süslü veya egzotik yiyecekler yerine et ve patatesten meydana gelen basit yemekler veren veya bu yemekleri tercih eden |
meat-and-potatoes s.
|
|
117 |
Genel |
nisan'ın ortasında meydana gelen |
mid-april s.
|
|
118 |
Genel |
ağustos'un ortasında meydana gelen |
mid-august s.
|
|
119 |
Genel |
aralık'ın ortasında meydana gelen |
mid-december s.
|
|
120 |
Genel |
gece yarısında meydana gelen |
midnight s.
|
|
121 |
Genel |
yaz ortasında meydana gelen |
midsummer s.
|
|
122 |
Genel |
haftanın ortasında meydana gelen |
midweek s.
|
|
123 |
Genel |
haftanın ortasında meydana gelen |
midweekly s.
|
|
124 |
Genel |
kış ortasında meydana gelen |
midwinter s.
|
|
125 |
Genel |
resmi yılın ortasında meydana gelen |
midyear s.
|
|
126 |
Genel |
akademik yılın ortasında meydana gelen |
midyear s.
|
|
127 |
Genel |
her an meydana gelen |
minutely s.
|
|
128 |
Genel |
hiçbir iç fiziksel sınır içermeyen sistemde meydana gelen |
homogeneal s.
|
|
129 |
Genel |
tek bir geleneksel unsurdan meydana gelen (isim) |
monothematic s.
|
|
130 |
Genel |
ay ışığında meydana gelen |
moonlight s.
|
|
131 |
Genel |
gece meydana gelen |
moonlight s.
|
|
132 |
Genel |
bir olayın sonrasında meydana gelen |
morning-after s.
|
|
133 |
Genel |
belirli bir durumda meydana gelen |
occasional s.
|
|
134 |
Genel |
ara sıra meydana gelen |
daimen [obsolete] [scotland] s.
|
|
135 |
Genel |
şam'da meydana gelen |
damask s.
|
|
136 |
Genel |
beklenmeksizin meydana gelen |
ictic s.
|
|
137 |
Genel |
trafiğin sıkışık olmadığı zamanlarda meydana gelen |
off-hour s.
|
|
138 |
Genel |
tek bir kadından meydana gelen |
one-woman s.
|
|
139 |
Genel |
oyuncunun profesyonel yaşamında meydana gelen |
onscreen s.
|
|
140 |
Genel |
oyuncunun profesyonel yaşamında meydana gelen |
on-screen s.
|
|
141 |
Genel |
söz konusu zamanda meydana gelen |
on-the-spot s.
|
|
142 |
Genel |
söz konusu yerde meydana gelen |
on-the-spot s.
|
|
143 |
Genel |
açık havada meydana gelen |
open-air s.
|
|
144 |
Genel |
açık havada meydana gelen |
open-air s.
|
|
145 |
Genel |
su üzerinde meydana gelen |
overwater s.
|
|
146 |
Genel |
kışın meydana gelen |
overwinter s.
|
|
147 |
Genel |
… nedeniyle meydana gelen |
incidental (upon) s.
|
|
148 |
Genel |
belirli bir anda meydana gelen |
instantaneous s.
|
|
149 |
Genel |
hareketli araçta meydana gelen |
drive-by s.
|
|
150 |
Genel |
belirli bir süre zarfında meydana gelen |
incurrent s.
|
|
151 |
Genel |
birden fazla erkek arasında meydana gelen |
intermale s.
|
|
152 |
Genel |
organize bir yapının içinde meydana gelen |
internal s.
|
|
153 |
Genel |
ruhta veya zihinde meydana gelen |
interpsychic s.
|
|
154 |
Genel |
birden fazla üniversite arasında meydana gelen |
interuniversity s.
|
|
155 |
Genel |
bağırsakta meydana gelen |
intestinal s.
|
|
156 |
Genel |
zihninde meydana gelen |
intrapersonal s.
|
|
157 |
Genel |
ruhta, zihinde veya kişilikte meydana gelen |
intrapsychical s.
|
|
158 |
Genel |
aynı cinsiyetin üyeleri arasında meydana gelen |
intrasexual s.
|
|
159 |
Genel |
beyin veya omuriliğin araknoid membranının altındaki boşlukta meydana gelen |
intrathecal s.
|
|
160 |
Genel |
kaza sonrası meydana gelen |
postaccident s.
|
|
161 |
Genel |
kıyamet sonrası meydana gelen |
postapocalyptic s.
|
|
162 |
Genel |
konser sonrası meydana gelen |
postconcert s.
|
|
163 |
Genel |
kaza sonrası meydana gelen |
postcrash s.
|
|
164 |
Genel |
seçim sonrası meydana gelen |
postelection s.
|
|
165 |
Genel |
seçim sonrası meydana gelen |
post-election s.
|
|
166 |
Genel |
çatlak sonrası meydana gelen |
postfracture s.
|
|
167 |
Genel |
don sonrası meydana gelen |
postfreeze s.
|
|
168 |
Genel |
tatil sonucu meydana gelen |
postholiday s.
|
|
169 |
Genel |
ölüm sonrası meydana gelen |
posthume s.
|
|
170 |
Genel |
çarpma sonrası meydana gelen |
postimpact s.
|
|
171 |
Genel |
yanılma sonrası meydana gelen |
postlapsarian s.
|
|
172 |
Genel |
kalkış sonrası meydana gelen |
postlaunch s.
|
|
173 |
Genel |
gece yarısından sonra meydana gelen |
postmidnight s.
|
|
174 |
Genel |
evlilik sonrası meydana gelen |
postnuptial s.
|
|
175 |
Genel |
çiftleşme sonrası meydana gelen |
postnuptial s.
|
|
176 |
Genel |
uyarım sonrası meydana gelen |
poststimulation s.
|
|
177 |
Genel |
uygulama sonrası meydana gelen |
postworkshop s.
|
|
178 |
Genel |
aynı anda meydana gelen |
co-occurrent s.
|
|
179 |
Genel |
liflerden meydana gelen |
filaceous [obsolete] s.
|
|
180 |
Genel |
düzenli katılımcılardan meydana gelen |
first-string s.
|
|
181 |
Genel |
pullardan meydana gelen |
flakey s.
|
|
182 |
Genel |
pullardan meydana gelen |
flaky s.
|
|
183 |
Genel |
halk içinde meydana gelen |
folk s.
|
|
184 |
Genel |
daha öncesinde meydana gelen |
foregoing s.
|
|
185 |
Genel |
ara sıra meydana gelen |
orra [scotland] s.
|
|
186 |
Genel |
ihtimal ve sonuçlardan meydana gelen |
orra [scotland] s.
|
|
187 |
Genel |
ara sıra meydana gelen |
orrow [scotland] s.
|
|
188 |
Genel |
ihtimal ve sonuçlardan meydana gelen |
orrow [scotland] s.
|
|
189 |
Genel |
başka kasaba veya şehirde meydana gelen |
out-of-town s.
|
|
190 |
Genel |
kahvaltı öncesi meydana gelen |
prebreakfast s.
|
|
191 |
Genel |
fetih öncesi dönemde meydana gelen |
preconquest s.
|
|
192 |
Genel |
toplantı öncesi meydana gelen |
preconvention s.
|
|
193 |
Genel |
ölüm döşeğinde meydana gelen |
predeath s.
|
|
194 |
Genel |
çekişmeden önce meydana gelen |
predebate s.
|
|
195 |
Genel |
münazara öncesi meydana gelen |
predebate s.
|
|
196 |
Genel |
kalkınma öncesi meydana gelen |
predevelopment s.
|
|
197 |
Genel |
yangın çıkmadan önce meydana gelen |
prefire s.
|
|
198 |
Genel |
donma öncesi meydana gelen |
prefreeze s.
|
|
199 |
Genel |
atama öncesi meydana gelen |
preinduction s.
|
|
200 |
Genel |
indüksiyon öncesi meydana gelen |
preinduction s.
|
|
201 |
Genel |
röportaj öncesi meydana gelen |
preinterview s.
|
|
202 |
Genel |
önceki yaşamda meydana gelen |
prelife s.
|
|
203 |
Genel |
yörüngeye girmeden önce meydana gelen |
preorbital s.
|
|
204 |
Genel |
seçim öncesinde meydana gelen |
preselection s.
|
|
205 |
Genel |
geriye kalanlardan meydana gelen |
scrap s.
|
|
206 |
Genel |
çeşitli etkenlerden meydana gelen |
scratch s.
|
|
207 |
Genel |
günde iki kez meydana gelen |
semidiurnal s.
|
|
208 |
Genel |
yarım günde bir meydana gelen |
semidiurnal s.
|
|
209 |
Genel |
ayda iki kez meydana gelen |
semimonthly s.
|
|
210 |
Genel |
yedi yılda meydana gelen |
septennial s.
|
|
211 |
Genel |
kesintisiz meydana gelen |
sequential s.
|
|
212 |
Genel |
sonucunda meydana gelen |
sequential s.
|
|
213 |
Genel |
serpantinden meydana gelen |
serpentinous s.
|
|
214 |
Genel |
kısa aralarla meydana gelen |
frequent s.
|
|
215 |
Genel |
tatlı suda meydana gelen |
freshwater s.
|
|
216 |
Genel |
seyahat öncesinde meydana gelen |
pretravel s.
|
|
217 |
Genel |
küçük parçalardan meydana gelen |
small-grained s.
|
|
218 |
Genel |
birden meydana gelen |
sneak s.
|
|
219 |
Genel |
müttefikler arasında meydana gelen |
social s.
|
|
220 |
Genel |
birden meydana gelen |
spur-of-the-moment s.
|
|
221 |
Genel |
substratta meydana gelen |
substrate s.
|
|
222 |
Genel |
alt tabakada meydana gelen |
substrate s.
|
|
223 |
Genel |
beklenmedik bir anda meydana gelen |
supervenient s.
|
|
224 |
Genel |
(eğitim alanında) gerçek zamanlı meydana gelen |
synchronous s.
|
|
225 |
Genel |
-den meydana gelen |
arising from ed.
|
|
226 |
Genel |
iki kez meydana gelen anlamında ön ek |
bi- ök.
|
|
227 |
Genel |
sonradan meydana gelen anlamı veren bir ön ek |
met- ök.
|
|
228 |
Genel |
başkalaşımla meydana gelen anlamı veren bir ön ek |
meta- ök.
|
|
229 |
Genel |
iki kez meydana gelen anlamındaki ön ek |
semi- ök.
|
|
230 |
Genel |
meydana getiren anlamına gelen son ek |
-ic snk.
|
|
231 |
Genel |
meydana getiren anlamına gelen son ek |
-ical snk.
|
|
232 |
Genel |
yaklaşık olarak belirli bir saatte meydana gelen anlamı veren son ek |
-ish snk.
|
|
233 |
Genel |
sık meydana gelen |
freq (frequent) kısalt.
|
|
234 |
Genel |
sık meydana gelen |
freq (frequentative) kısalt.
|
|
235 |
Genel |
sık meydana gelen |
freq. (frequent) kısalt.
|
|
236 |
Genel |
sık meydana gelen |
freq. (frequentative) kısalt.
|
|
Colloquial |
|
237 |
Konuşma Dili |
arkadan çarpmayla meydana gelen küçük hasarlı kaza |
rear-ender i.
|
|
238 |
Konuşma Dili |
arkadan çarpmayla meydana gelen küçük hasarlı kaza |
back-ender i.
|
|
239 |
Konuşma Dili |
heyecandan meydana gelen kıpırdanmalar |
ripple of excitement i.
|
|
240 |
Konuşma Dili |
akan/dağılan göz makyajından dolayı göz çevresinde meydana gelen siyahlık |
coon eye(s) i.
|
|
Idioms |
|
241 |
Deyim |
kuzey amerika'da meydana gelen bir nükleer reaktördeki erimenin dünyayı delerek çin'e kadar bir delik açması senaryosu |
china syndrome i.
|
|
242 |
Deyim |
aynı anda veya arka arkaya meydana gelen iki olumsuz durum |
a one-two punch i.
|
|
243 |
Deyim |
birbirini ardına veya aynı anda meydana gelen iki olumsuz durum |
a double whammy i.
|
|
244 |
Deyim |
şok eden/bir anda meydana gelen gelişme |
a bolt from the blue i.
|
|
245 |
Deyim |
şok eden/bir anda meydana gelen gelişme |
a bolt out of the blue i.
|
|
246 |
Deyim |
akan/dağılan göz makyajından dolayı göz çevresinde meydana gelen siyahlık |
raccoon eyes i.
|
|
247 |
Deyim |
akan/dağılan göz makyajından dolayı göz çevresinde meydana gelen siyahlık |
raccoon eye i.
|
|
248 |
Deyim |
(bir şeyin) sonucunda meydana gelen durum |
the upshot (of something) i.
|
|
249 |
Deyim |
bir şeyin neticesinde meydana gelen durum |
upshot of something i.
|
|
250 |
Deyim |
iki uçağın havada çarpışması sonucu meydana gelen moloz yağmuru |
aluminum shower i.
|
|
251 |
Deyim |
iki uçağın havada çarpışması sonucu meydana gelen enkaz/metal parçası yağmuru |
aluminum shower i.
|
|
252 |
Deyim |
çeşitli faktörlerin bir araya gelmesiyle meydana gelen felaket |
perfect storm i.
|
|
Trade/Economic |
|
253 |
Ticaret/Ekonomi |
ara sıra meydana gelen devamsızlık |
occasional absence i.
|
|
254 |
Ticaret/Ekonomi |
dolaylı olarak meydana gelen zarar |
consequential loss i.
|
|
255 |
Ticaret/Ekonomi |
dolayısıyla meydana gelen zarar |
consequential loss i.
|
|
256 |
Ticaret/Ekonomi |
ekonomik bir neden ile meydana gelen değişiklik |
endogenous change i.
|
|
257 |
Ticaret/Ekonomi |
meydana gelen masraflar |
the arising expenses i.
|
|
258 |
Ticaret/Ekonomi |
nakliye esnasında meydana gelen hasar |
transport damage i.
|
|
259 |
Ticaret/Ekonomi |
özellikle piyasalarda önemli bir olay sonrasındaki günün sabahında meydana gelen durum |
solid start i.
|
|
260 |
Ticaret/Ekonomi |
denklik bozulmadan hisse sayısında meydana gelen azalma |
reverse stock split i.
|
|
261 |
Ticaret/Ekonomi |
kağıt üzerinde meydana gelen kayıp |
paper loss i.
|
|
262 |
Ticaret/Ekonomi |
bir ürünün üretiminde veya tüketiminde gerçekleşen bir birim artış sonucunda meydana gelen değişimle ilişkili |
marginal s.
|
|
263 |
Ticaret/Ekonomi |
açık pazarda meydana gelen |
open-market s.
|
|
264 |
Ticaret/Ekonomi |
durgunluk sonrası meydana gelen |
postrecession s.
|
|
265 |
Ticaret/Ekonomi |
devir öncesi meydana gelen |
preacquisition s.
|
|
266 |
Ticaret/Ekonomi |
fiyat teklifi öncesi meydana gelen |
prebid s.
|
|
267 |
Ticaret/Ekonomi |
fiyat teklifi öncesi meydana gelen |
prebidding s.
|
|
268 |
Ticaret/Ekonomi |
ekonomik patlama öncesi meydana gelen |
preboom s.
|
|
269 |
Ticaret/Ekonomi |
devlet bütçesi beyanından önce meydana gelen |
prebudget s.
|
|
Law |
|
270 |
Hukuk |
gayrimenkul üzerinde meydana gelen hasardan dolayı kiracıyı suçlama |
impeachment of waste i.
|
|
271 |
Hukuk |
yasal sahibin arazisinden ihracı süresinde meydana gelen kira bedelleri veya kazançlar |
mesne i.
|
|
272 |
Hukuk |
zarar görenin hassas vücut yapısı olması sebebiyle meydana gelen yüksek zarardan davacının sorumlu tutulması |
the egg shell skull rule i.
|
|
273 |
Hukuk |
aynı zamanda meydana gelen |
coincidental s.
|
|
274 |
Hukuk |
tesadüfi meydana gelen |
coincidental s.
|
|
275 |
Hukuk |
yakalama sonrası meydana gelen |
postarrest s.
|
|
276 |
Hukuk |
hapishane sonrası süreçte meydana gelen |
postprison s.
|
|
277 |
Hukuk |
duruşma sonrası meydana gelen |
posttrial s.
|
|
278 |
Hukuk |
mahkumiyet kararı meydana gelen |
preconviction s.
|
|
279 |
Hukuk |
duruşma öncesi meydana gelen |
pretrial s.
|
|
280 |
Hukuk |
duruşma öncesi meydana gelen |
pre-trial s.
|
|
Politics |
|
281 |
Siyasal |
irlanda veya kuzey irlanda'da meydana gelen çeşitli çatışma veya isyanlardan herhangi biri |
the troubles i.
|
|
282 |
Siyasal |
toplum içindeki değişik gruplar arasında meydana gelen ayrılık |
communal subversions i.
|
|
283 |
Siyasal |
çin'de yüksek memurlardan meydana gelen grup |
mandarinate i.
|
|
284 |
Siyasal |
(orta çağ'da) bir mülk ile bu mülk arazisi üzerinde yaşayan farklı özgürlük derecelerine sahip serflere ve kiracılara hükmeden arazi sahibinden meydana gelen ve ekonomik olarak kendi kendine yetebilen sosyal, ekonomik ve idari bir teşkilat |
manor i.
|
|
285 |
Siyasal |
gül haçlılara ait ortasında gül bulunan ve eşit kollu haçtan meydana gelen sembol |
rosy cross i.
|
|
286 |
Siyasal |
(birleşik krallık, avustralya ve yeni zelanda'daki seçim siyasetinde) insanların oy verme davranışlarında meydana gelen küçük bir değişimle bölgede kazanan milletvekili sayısında fark oluşan |
marginal s.
|
|
287 |
Siyasal |
özgürleşme sonrası dönemde meydana gelen |
postliberation s.
|
|
Industry |
|
288 |
Sanayi |
görev sırasında meydana gelen |
on-the-job s.
|
|
289 |
Sanayi |
işe giriş hazırlığında meydana gelen |
pre-employment s.
|
|
Insurance |
|
290 |
Sigortacılık |
bir işin karlılığında maddi etkisi olan kilit adamın ölümü veya sakatlanması sonrasında meydana gelen zarara karşı yapılan sigorta |
keyman insurance i.
|
|
291 |
Sigortacılık |
kusurlu bir fiilden doğmakla birlikte meydana gelen durumun doğal ve zorunlu sonucu olmayan zararlar |
special damages i.
|
|
Media |
|
292 |
Medya |
aniden meydana gelen |
breaking s.
|
|
Technical |
|
293 |
Teknik |
çarpışma sonucu meydana gelen enerji kaybı |
degradation i.
|
|
294 |
Teknik |
d.a giriş güç uçlarında meydana gelen dalgacıklar |
ripples on d.c. input power ports i.
|
|
295 |
Teknik |
denizde meydana gelen depremi |
seaquake i.
|
|
296 |
Teknik |
darbe ile meydana gelen titreşim |
shock-induced vibration i.
|
|
297 |
Teknik |
ısıtmayla boyutlarda meydana gelen kalıcı değişiklik |
permanent change in dimensions on heating i.
|
|
298 |
Teknik |
ince bir hava akımının bir köşeye çarpması sonrasında meydana gelen ses |
edge tone i.
|
|
299 |
Teknik |
makrobükülme sonucu meydana gelen kayıp |
macrobending loss i.
|
|
300 |
Teknik |
nispi nem değişikliğine bağlı olarak boyutlarda meydana gelen değişiklik |
dimensional changes associated with changes in relative humidity i.
|
|
301 |
Teknik |
nispi rutubet değişikliğine bağlı olarak boyutlarda meydana gelen değişiklikler |
dimensional changes associated with changes in relative humidity i.
|
|
302 |
Teknik |
şekillendirilmiş ürünlerin ısıtma ile boyutlarında meydana gelen kalıcı değişiklik |
permanent change in dimension of shaped products on heating i.
|
|
303 |
Teknik |
uçak tekerleğinde meydana gelen anı ve sert titreşim |
shimmy i.
|
|
304 |
Teknik |
yenileme sırasında malzemede meydana gelen kayıp |
reprocessing loss i.
|
|
305 |
Teknik |
yüzeyinde yoğuşum meydana gelen bir madde |
adsorbent i.
|
|
306 |
Teknik |
kristalin ana hatlarını izleyen ve oluşumu sırasında meydana gelen değişiklikleri gösteren yapı |
zonal structure i.
|
|
307 |
Teknik |
reaktörün güç seviyesinde meydana gelen ani artış |
excursion i.
|
|
308 |
Teknik |
mafsallı iki ayrı motor biriminden meydana gelen çok büyük ve güçlü bir buhar lokomotifi |
mallet [us] i.
|
|
309 |
Teknik |
petrol ve asfalt arasında meydana gelen, yapışkan siyah bir madde |
malthite i.
|
|
310 |
Teknik |
rüzgar veya akıntı sebebiyle nehir bariyerindeki kütük zincirinde meydana gelen kavis |
sag i.
|
|
311 |
Teknik |
kayıtta meydana gelen geçici bozulma |
blip i.
|
|
312 |
Teknik |
ışık ve renklerin müzik ve ses efektleri eşliğinde değişik desenler oluşturmasından meydana gelen gösteri şekli |
light show i.
|
|
313 |
Teknik |
kesme tesiri sebebiyle metalik bir kristalin bir bölümünde meydana gelen kalıcı deformasyon |
glide i.
|
|
314 |
Teknik |
(borunun iç üst tarafında meydana gelen) metal çıkıntı |
icicle i.
|
|
315 |
Teknik |
disk yapımında kesme kaleminin aşırı kaymasının bir sonucu olarak meydana gelen oluk hatası |
overcutting i.
|
|
316 |
Teknik |
makine parçasında düzgün çalışabilmek veya başka bir parçanın çalışabilmesi için meydana gelen kısa süreli kesinti |
dwell i.
|
|
317 |
Teknik |
metalik oksitlerin faaliyetleri, ateşin yönlendirilmesi veya yanlışlık sonucu tuğla veya çömlek yüzeyinde meydana gelen renklenme |
flash i.
|
|
318 |
Teknik |
katı cisimde yavaş yavaş meydana gelen kalıcı deformasyon |
flowage i.
|
|
319 |
Teknik |
ses kaydında meydana gelen yankı |
preecho i.
|
|
320 |
Teknik |
elektrik fırtınalarında meydana gelen bir tür parlak elektrik boşalması |
st elmos fire i.
|
|
321 |
Teknik |
aynı anda meydana gelen |
concurrent s.
|
|
322 |
Teknik |
buhar basıncı ile meydana gelen |
pneumatolytic s.
|
|
323 |
Teknik |
çift düzlemde meydana gelen |
biplane s.
|
|
324 |
Teknik |
magmatik kayaç veya magmada katılaşırken meydana gelen metasomatik değişikliklere ait veya ilgili |
deuteric s.
|
|
325 |
Teknik |
magmatik kayaç veya magmada katılaşırken meydana gelen metasomatik değişikliklerden kaynaklanan |
deuteric s.
|
|
326 |
Teknik |
yanma öncesi meydana gelen |
pre-combustion s.
|
|
Computer |
|
327 |
Bilgisayar |
sabit diskte meydana gelen fiziki hasar |
head crash i.
|
|
328 |
Bilgisayar |
aralıklarla meydana gelen program hatalarından muzdarip olan |
wonky s.
|
|
Informatics |
|
329 |
Bilişim |
programdaki kötü kod nedeniyle meydana gelen hata |
software error i.
|
|
330 |
Bilişim |
programdaki kötü kod nedeniyle meydana gelen hata |
programming error i.
|
|
Telecom |
|
331 |
Telekom |
uyduda bulunan ve alıcı frekans çevirici ve vericiden meydana gelen mikrodalga tekrarlayıcı cihaz |
transpondor i.
|
|
Electric |
|
332 |
Elektrik |
başlıca silikon karbürden meydana gelen elektriksel olarak dirençli bir malzeme |
thyrite i.
|
|
333 |
Elektrik |
atmosfer kaynaklı veya anahtarlama sırasında meydana gelen aşırı gerilimlere karşı koruma |
protection against over-voltages of atmospheric origin or due to switching i.
|
|
334 |
Elektrik |
elektrikle meydana gelen mekanik hareket |
electro-motion i.
|
|
335 |
Elektrik |
sabit elektrik akımının şiddetinde meydana gelen hafif dalgalanma |
ripple i.
|
|
336 |
Elektrik |
indüksiyon akımından meydana gelen |
secondary s.
|
|
Mechanic |
|
337 |
Mekanik |
birkaç parçadan meydana gelen parça grubu |
assembly i.
|
|
338 |
Mekanik |
oluklarına matbaa harflerinin veya galvanize klişelerin yerleştirildiği bir silindirden meydana gelen makine |
multigraph i.
|
|
339 |
Mekanik |
bir uyarana cevap olarak meydana gelen |
triggered s.
|
|
Television |
|
340 |
Televizyon |
uyduda bulunan ve alıcı frekans çevirici ve vericiden meydana gelen mikrodalga tekrarlayıcı cihaz |
transponder i.
|
|
Radio |
|
341 |
Radyo |
iyonosferdeki dalgalanmalardan ötürü telsiz irtibatında meydana gelen ciddi bir hata |
twilight effect i.
|
|
Textile |
|
342 |
Tekstil |
bükülme ile meydana gelen hasar oluşumuna karşı dayanım |
resistance to damage by flexing i.
|
|
343 |
Tekstil |
kasıktan omuzlara kadar v şeklinde uzanan ince bir parçadan meydana gelen erkek mayosu |
mankini i.
|
|
344 |
Tekstil |
duvar halısını dokurken iki rengin birleşim yerinde meydana gelen gölge etkisi |
hatching i.
|
|
345 |
Tekstil |
(lif üzerinde kimyasal reaksiyon ile meydana gelen) renk oluşumu ile ilgili |
ingrain s.
|
|
346 |
Tekstil |
(lif üzerinde kimyasal reaksiyon ile meydana gelen) renk oluşumuna ait |
ingrain s.
|
|
Architecture |
|
347 |
Mimarlık |
genelde kabartmalarda kullanılan, tekrar eden yatay ve dikey çizgilerden meydana gelen bir süsleme motifi |
key pattern i.
|
|
348 |
Mimarlık |
genelde kabartmalarda kullanılan, tekrar eden yatay ve dikey çizgilerden meydana gelen bir süsleme motifi |
greek fret i.
|
|
349 |
Mimarlık |
genelde kabartmalarda kullanılan, tekrar eden yatay ve dikey çizgilerden meydana gelen bir süsleme motifi |
greek key i.
|
|
Construction |
|
350 |
İnşaat |
su sızıntısı meydana gelen noktalar |
points of water leakage i.
|
|
351 |
İnşaat |
yığma taşlardan meydana gelen ilkel bir köprü türü |
clapper bridge i.
|
|
Automotive |
|
352 |
Otomotiv |
açılı dişlilerden meydana gelen bir tür fren dişlisi |
pinion and crown wheel i.
|
|
353 |
Otomotiv |
açılı dişlilerden meydana gelen bir tür fren dişlisi |
pinion and ring gear i.
|
|
Transportation |
|
354 |
Ulaştırma |
denizde meydana gelen hasar nedeniyle ortaya çıkan gemi veya yük kaybı |
average i.
|
|
355 |
Ulaştırma |
denizde meydana gelen gemi veya yük kaybının ilgili taraflarca eşit bölüşülmesi |
average i.
|
|
356 |
Ulaştırma |
denizde meydana gelen gemi veya yük kaybından kaynaklı masraf |
average i.
|
|
Aeronautic |
|
357 |
Havacılık |
basınç farkından meydana gelen hastalık |
barotrauma i.
|
|
358 |
Havacılık |
uçak tekerleğinde meydana gelen ani titreşim |
shimmy i.
|
|
359 |
Havacılık |
rotasyonun yatay düzlemdeki bir kapalı devrede lazer ışığında meydana gelen frekans ötelemesinin ölçülerek algılandığı, hava trafiğinde kullanılan bir sistem |
laser ring gyro i.
|
|
360 |
Havacılık |
uçarken meydana gelen anlık irtifa kaybı |
dip i.
|
|
361 |
Havacılık |
esasen pistonlu motor, daimi akışlı gaz türbini ve kompresörden meydana gelen bir tahrik sistemi |
compound engine i.
|
|
Marine |
|
362 |
Denizcilik |
ayın dünyaya en uzak konumda meydana gelen gel-git |
apogean tide i.
|
|
363 |
Denizcilik |
buzdan meydana gelen hasar |
damage by ice i.
|
|
364 |
Denizcilik |
gel-gitle ile meydana gelen yüksek su seviyesi |
high water line i.
|
|
365 |
Denizcilik |
gel git ile meydana gelen maksimum su seviyesi |
high water i.
|
|
366 |
Denizcilik |
gemi gövdesinin kabuğunun şeklindeki değişimle meydana gelen belirgin çıkıntı |
knuckle i.
|
|
367 |
Denizcilik |
langmuir sirkülasyonu nedeniyle deniz yüzeyinde meydana gelen tabaka |
windrow i.
|
|
368 |
Denizcilik |
ay yerberiyi geçtikten sonra meydana gelen bahar gelgitleri |
perigean tides i.
|
|
Mining |
|
369 |
Maden |
seryum metallerinde meydana gelen sarı renkli bir florür |
tysonite i.
|
|
370 |
Maden |
çinko oksit ve alüminyumdan meydana gelen spinel grubuna ait bir mineral |
zinc spinel i.
|
|
371 |
Maden |
mineralde meydana gelen renk değişimi |
macle i.
|
|
372 |
Maden |
maden damarında yığıntı halinde meydana gelen kuvars |
vein quartz i.
|
|
373 |
Maden |
bir madenin çökmesiyle meydana gelen güçlü hava dalgası |
windblast i.
|
|
374 |
Maden |
akikten meydana gelen bir tür mineral |
moss agate i.
|
|
375 |
Maden |
küçük gümüş partiküllü kahverengi demir oksitten meydana gelen toprak görünümlü bir cevher |
paco i.
|
|
376 |
Maden |
yer altı çalışmalarında meydana gelen ani toprak hareketi |
crump i.
|
|
377 |
Maden |
yer altı çalışmalarında meydana gelen ani toprak hareketi |
bump i.
|
|
Medical |
|
378 |
Medikal |
ameliyatta vücut içinde gazlı bez unutulması ve sonrasında meydana gelen komplikasyon |
gossypiboma i.
|
|
379 |
Medikal |
ameliyatta vücut içinde gazlı bez unutulması ve sonrasında meydana gelen komplikasyon |
textiloma i.
|
|
380 |
Medikal |
ameliyatta vücut içinde gazlı bez unutulması ve sonrasında meydana gelen komplikasyon |
retained foreign object (rfo) i.
|
|
381 |
Medikal |
anüste meydana gelen beklenmedik çatlak |
anal fissure i.
|
|
382 |
Medikal |
aşırı kullanma sonucu kas veya bir organda meydana gelen rahatsızlık |
repetitive strain disorder i.
|
|
383 |
Medikal |
aşırı kullanma sonucu kas veya bir organda meydana gelen rahatsızlık |
repetitive strain injury i.
|
|
384 |
Medikal |
bağırsak motor hareketinin durması sonucu meydana gelen bağırsak tıkanıklığı |
ileus i.
|
|
385 |
Medikal |
bağışıklık sisteminin karaciğer hücrelerini tahrip etmesi sonrasında meydana gelen bir karaciğer rahatsızlığı |
autoimmune hepatitis i.
|
|
386 |
Medikal |
belirli aralıklarla meydana gelen ateş |
intermittent fever i.
|
|
387 |
Medikal |
bir kaza sonucu meydana gelen kangren |
traumatic gangrene i.
|
|
388 |
Medikal |
darbenin olduğu yerde meydana gelen kırık |
direct fracture i.
|
|
389 |
Medikal |
endovasküler greftlerde meydana gelen kaçak |
endoleak i.
|
|
390 |
Medikal |
gözün kornea tabakasında meydana gelen beyaz leke |
leucoma i.
|
|
391 |
Medikal |
gözün ön kısmında meydana gelen iltihap |
cyclitis i.
|
|
392 |
Medikal |
göz küresinde meydana gelen konjenital fsitül |
coloboma i.
|
|
393 |
Medikal |
hamilelerde plasentadan gelen zehirlerle meydana gelen bilinç kaybı rahatsızlığı |
eclampsia i.
|
|
394 |
Medikal |
iyi koşullarda muhafaza edilmemiş deniz mahsüllerinden meydana gelen besin zehirlenmesi |
scombroid i.
|
|
395 |
Medikal |
intestinal sistemin dengesinde meydana gelen bozukluklar |
dysbiosis i.
|
|
396 |
Medikal |
kafa kemiğinde meydana gelen yumuşama |
craniotabes i.
|
|
397 |
Medikal |
kan dolaşımında meydana gelen redistribüsyon |
blood flow redistribution i.
|
|
398 |
Medikal |
kalpte meydana gelen morfolojik ve fonksiyonel değişiklikler |
morphologic and structural changes of the heart i.
|
|
399 |
Medikal |
kemiğin içeri girmesi suretiyle meydana gelen kafatası kırığı |
depressed fracture i.
|
|
400 |
Medikal |
kırık bölgesinde meydana gelen sahte eklem |
neoarthrosis i.
|
|
401 |
Medikal |
nöroloji ve psikiyatrinin birleşmesi ile meydana gelen bilim dalı |
neuropsychiatry i.
|
|
402 |
Medikal |
nöroloji ve psikolojinin birleşmesi ile meydana gelen bilim dalı |
neuropsychology i.
|
|
403 |
Medikal |
özellikle yüz ve ensede meydana gelen kıl foliküllerinin iltahaplanması |
tinea barbae i.
|
|
404 |
Medikal |
özellikle yüz ve ensede meydana gelen kıl foliküllerinin iltahaplanması |
folliculitis i.
|
|
405 |
Medikal |
özellikle yüz ve ensede meydana gelen kıl foliküllerinin iltahaplanması |
sycosis vulgaris i.
|
|
406 |
Medikal |
özellikle yüz ve ensede meydana gelen kıl foliküllerinin iltahaplanması |
sycosis barbae i.
|
|
407 |
Medikal |
plevrada meydana gelen kalınlaşma |
Plevral nodularity i.
|
|
408 |
Medikal |
sağ ve sol damak bölümlerinin birleşmemesi nedeniyle meydana gelen konjenital damak yarığı |
cleft palate i.
|
|
409 |
Medikal |
serbest silis zerreciklerinin nefes yoluyla alınması sonucu meydana gelen sanayi parçacıklarının yol açtığı ağır bir hastalık |
silicosis i.
|
|
410 |
Medikal |
sinir bozukluğuna bağlı meydana gelen müzmin ve kaşıntılı rahatsızlık |
neurodermatitis i.
|
|
411 |
Medikal |
soğuktan meydana gelen şiş |
chilblain i.
|
|
412 |
Medikal |
tüberküloz artritinin yol açtığı dizde meydana gelen beyaz şişme |
gonarthrocace i.
|
|
413 |
Medikal |
tiroidin az çalışmasından meydana gelen fiziki ve akli gerilik durumu |
cretinism i.
|
|
414 |
Medikal |
tüberkülozda meydana gelen doku hasarı |
tissue damage in tuberculosis i.
|
|
415 |
Medikal |
travma dışı meydana gelen ani başlangıçlı karın ağrısı |
non-traumatic acute abdominal pain i.
|
|
416 |
Medikal |
uyanıklık halinden uyku haline geçiş sırasında meydana gelen istemdışı kas seğirmesi |
sleep start i.
|
|
417 |
Medikal |
uyanıklık halinden uyku haline geçiş sırasında meydana gelen istemdışı kas seğirmesi |
night start i.
|
|
418 |
Medikal |
uyanıklık halinden uyku haline geçiş sırasında meydana gelen istemdışı kas seğirmesi |
hypnic jerk i.
|
|
419 |
Medikal |
uyanıklık halinden uyku haline geçiş sırasında meydana gelen istemdışı kas seğirmesi |
hypnagogic jerk i.
|
|
420 |
Medikal |
vitaminsizlikten meydana gelen hastalık |
avitaminosis i.
|
|
421 |
Medikal |
albümine benzeyen bir maddenin birikimi sonucu vücuttaki çeşitli organlarda meydana gelen bir hastalık |
amyloid degeneration i.
|
|
422 |
Medikal |
albümine benzeyen bir maddenin birikimi sonucu vücuttaki çeşitli organlarda meydana gelen bir hastalık |
lardaceous degeneration i.
|
|
423 |
Medikal |
albümine benzeyen bir maddenin birikimi sonucu vücuttaki çeşitli organlarda meydana gelen bir hastalık |
waxy degeneration i.
|
|
424 |
Medikal |
kemiklerin eklem yüzeyinde meydana gelen fildişi benzeri sertleşme |
eburnation i.
|
|
425 |
Medikal |
kemiklerin eklem yüzeyinde meydana gelen fildişi benzeri sertleşme |
eburnification i.
|
|
426 |
Medikal |
stres veya anksiyete nedeniyle derinin elektriksel özelliklerinde meydana gelen değişiklik |
electrodermal response i.
|
|
427 |
Medikal |
gırtlak kaslarında meydana gelen ani kasılma |
laryngismus i.
|
|
428 |
Medikal |
kafanın ortasında meydana gelen saç dökülmesi |
male-patterned baldness i.
|
|
429 |
Medikal |
taşıyıcı veya fomitin insan vücuduna temasıyla meydana gelen dolaylı bulaşma |
vehicle-borne transmission i.
|
|
430 |
Medikal |
ayak parmağının en uçtaki ekleminde meydana gelen deformite |
mallet toe i.
|
|
431 |
Medikal |
merminin vücudun yakınından geçmesi sırasında hava basıncı ile meydana gelen kontüzyon |
windage [dated] i.
|
|
432 |
Medikal |
koyu renkli veya siyah pigmentlerin dokularda aşırı miktarda birikmesi veya gelişmesi sonucu meydana gelen diskolorasyon |
melanosis i.
|
|
433 |
Medikal |
cıvanın yutulması veya solunması sebebiyle meydana gelen zehirlenme |
mercury poisoning i.
|
|
434 |
Medikal |
mesanedeki artan basınca karşılık üretral büzücü kasta meydana gelen gevşeme |
micturition reflex i.
|
|
435 |
Medikal |
kan damarlarının yırtılması sonucu göz içinde meydana gelen kanama |
hyphemia i.
|
|
436 |
Medikal |
organ veya damarda meydana gelen ruptür |
rhexis i.
|
|
437 |
Medikal |
solunum borusunda oluşan ronküs sesi sebebiyle göğüs duvarında meydana gelen titreme |
rhonchial fremitus i.
|
|
438 |
Medikal |
retinanın gözün arkasındaki damar tabakasından ayrılması ile meydana gelen görme kaybı |
detached retina i.
|
|
439 |
Medikal |
retinanın gözün arkasındaki damar tabakasından ayrılması ile meydana gelen görme kaybı |
detachment of the retina i.
|
|
440 |
Medikal |
dokuya kan akışının durması ile meydana gelen ve derinin kuruyup kararması ile kendini gösteren bir kangren türü |
mummification i.
|
|
441 |
Medikal |
çiğ balık tüketimi ile meydana gelen yassı kurt infestasyonu |
opisthorchiasis i.
|
|
442 |
Medikal |
salgı bezlerinde meydana gelen bozulmadan kaynaklı bir hastalık |
dyscrinism i.
|
|
443 |
Medikal |
sağlık durumunda meydana gelen değişim |
metabola i.
|
|
444 |
Medikal |
sağlık durumunda meydana gelen değişim |
metabole i.
|
|
445 |
Medikal |
spermle yumurtanın birleşmesi sonucu meydana gelen oluşum |
conception i.
|
|
446 |
Medikal |
mide bağırsak kanalında meydana gelen kanama |
gastrorrhagia i.
|
|
447 |
Medikal |
rahimde meydana gelen septik inflamasyon |
septimetritis i.
|
|
448 |
Medikal |
böbrekte meydana gelen |
nephrogenic s.
|
|
449 |
Medikal |
böbrekte meydana gelen |
nephrogenous s.
|
|
450 |
Medikal |
aralıklarla meydana gelen |
intermittent s.
|
|
451 |
Medikal |
bir yaradan meydana gelen |
traumatic s.
|
|
452 |
Medikal |
kafatasında bulunan ya da meydana gelen |
intracranial s.
|
|
453 |
Medikal |
kendiliğinden meydana gelen |
self-induced s.
|
|
454 |
Medikal |
lepromlardan meydana gelen |
lepromatous s.
|
|
455 |
Medikal |
operasyon sırasında meydana gelen |
intraoperative s.
|
|
456 |
Medikal |
tiroid faaliyeti azlığı veya çıkarılması sonucu meydana gelen |
thyroprival s.
|
|
457 |
Medikal |
zehirden meydana gelen |
toxicogenic s.
|
|
458 |
Medikal |
kan yoluyla meydana gelen |
hematogenous s.
|
|
459 |
Medikal |
bazı ailelerde kalıtsal bir nedenle meydana gelen |
heredofamilial s.
|
|
460 |
Medikal |
kesilmiş bir uzvun bedende kalan bölümünde meydana gelen elektriksel değişimleri tespit edip hareketlere dönüştüren yapay el, kol veya bacağa ilişkin |
myoelectrical s.
|
|
461 |
Medikal |
klonda meydana gelen |
clonal s.
|
|
462 |
Medikal |
kalp krizi sonrası meydana gelen |
postcoronary s.
|
|
463 |
Medikal |
irradyasyon kaynaklı meydana gelen |
postirradiation s.
|
|
464 |
Medikal |
irradyasyon kaynaklı meydana gelen |
postischemic s.
|
|
465 |
Medikal |
kan nakli sonrası meydana gelen |
posttransfusion s.
|
|
466 |
Medikal |
aşı sonrası meydana gelen |
postvaccinal s.
|
|
467 |
Medikal |
aşılanma sonrası meydana gelen |
postvaccination s.
|
|
468 |
Medikal |
intervertebral diskte meydana gelen |
diskogenic [us] s.
|
|
469 |
Medikal |
intervertebral diskte meydana gelen |
discogenic [uk] s.
|
|
470 |
Medikal |
anestetikler öncesi dönemde meydana gelen |
preanaesthetic s.
|
|
471 |
Medikal |
doğum öncesi meydana gelen |
prebirth s.
|
|
472 |
Medikal |
baş ağrısı gelmeden meydana gelen |
preheadache s.
|
|
473 |
Medikal |
hemen önce ya da hemen sonra meydana gelen |
periprocedural s.
|
|
474 |
Medikal |
fetüsün rahim dışında yaşayabileceği kadar gelişmesinden önce meydana gelen |
previable s.
|
|
Anatomy |
|
475 |
Anatomi |
vücut üzerinde siniri oluşturmak için birleşen iki kök grubundan meydana gelen kraniyal sinir yapısı |
nervus accessorius i.
|
|
476 |
Anatomi |
lomber sinirlerden meydana gelen ve uyluğun ön kısmındaki kasları ve deriyi besleyen bir çift sinirden her biri |
nervus femoralis i.
|
|
477 |
Anatomi |
kuyruk sokumundaki sinir ağında meydana gelen ve uyluğun yarısına kadar devam eden sinir |
nervus ischiadicus i.
|
|
478 |
Anatomi |
boyundaki omurilik köklerinden meydana gelen, diyaframı sinir sistemine bağlamak ve nefes alıp vermeyi kontrol etmek için göğüs kafesinden geçen bir çift sinirden her biri |
nervus phrenicus i.
|
|
479 |
Anatomi |
omurilikten sırta doğru meydana gelen ve omuriliği saran yapı |
neural arch i.
|
|
480 |
Anatomi |
kemik üzerinde kasın bağlanması için meydana gelen çıkıntı |
tuberosity i.
|
|
481 |
Anatomi |
kemik üzerinde kasın bağlanması için meydana gelen çıkıntı |
tubercle i.
|
|
482 |
Anatomi |
kemik üzerinde kasın bağlanması için meydana gelen çıkıntı |
eminence i.
|
|
483 |
Anatomi |
lomber sinirlerden meydana gelen ve uyluğun ön kısmındaki kasları ve deriyi besleyen bir çift sinirden her biri |
anterior crural nerve i.
|
|
484 |
Anatomi |
lomber sinirlerden meydana gelen ve uyluğun ön kısmındaki kasları ve deriyi besleyen bir çift sinirden her biri |
femoral nerve i.
|
|
485 |
Anatomi |
burkma gibi sebeplerle alt kol kaslarının zorlanması sonucu dirseğin dış kısmındaki tendonda meydana gelen ağrılı inflamasyon |
lateral epicondylitis i.
|
|
486 |
Anatomi |
burkma gibi sebeplerle alt kol kaslarının zorlanması sonucu dirseğin dış kısmındaki tendonda meydana gelen ağrılı inflamasyon |
lateral humeral epicondylitis i.
|
|
487 |
Anatomi |
burkma gibi sebeplerle alt kol kaslarının zorlanması sonucu dirseğin dış kısmındaki tendonda meydana gelen ağrılı inflamasyon |
tennis elbow i.
|
|
488 |
Anatomi |
epididimisin veya testis boşaltım kanalının mezonefrozdan meydana gelen bölümü |
parorchis i.
|
|
489 |
Anatomi |
(kaburga) aynı yönde sıralanan benzer kısımlardan meydana gelen anatomik yapı |
syntropy i.
|
|
490 |
Anatomi |
ana safra kanalında meydana gelen |
choledochal s.
|
|
491 |
Anatomi |
ana safra kanalında meydana gelen |
choledoch s.
|
|
492 |
Anatomi |
böbreklerde meydana gelen |
intrarenal s.
|
|
493 |
Anatomi |
uterustaki gelişim bölümünde meydana gelen |
intrauterine s.
|
|
494 |
Anatomi |
kaval kemiğinin önünde meydana gelen |
pretibial s.
|
|
Psychology |
|
495 |
Psikoloji |
annelerini kaybeden ve yerini tutacak uygun birini bulamayan bebeklerde meydana gelen şiddetli depresyon |
anaclitic depression i.
|
|
496 |
Psikoloji |
uykudan önceki ara bilinç halinde meydana gelen |
hypnogogic s.
|
|
Mental Health |
|
497 |
Ruhbilim |
(yazıda veya konuşmada) birbirinden uzak konulardan meydana gelen söylem biçimi |
derailment i.
|
|
Dentistry |
|
498 |
Diş Hekimliği |
diş oluşumunu sağlayan dokudan meydana gelen |
odontogenic s.
|
|
Physiology |
|
499 |
Fizyoloji |
mide sindirimi sonucu meydana gelen hemipepton ve antipepton karışımı bir madde |
amphopeptone i.
|
|
500 |
Fizyoloji |
mide ve pankreas sindirimi sonucu meydana gelen ürün |
antipeptone i.
|
|