ortadan kaldıran

"ortadan kaldıran" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	ortadan kaldıran	deletory i.

"ortadan kaldıran" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 36 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	sisi ortadan kaldıran aygıt	defogger i.
2	Genel	ekonomik bir süreci ortadan kaldıran veya devam etmesini engelleyen özel bir durum	margin i.
3	Genel	ortadan kaldıran kimse	ridder i.
4	Genel	ortadan kaldıran şey	ridder i.
5	Genel	ortadan kaldıran kimse	driver i.
6	Genel	kendini ortadan kaldıran kimse	self-destroyer i.
7	Genel	ortadan kaldıran veya zayıflatan şey	solvent i.
8	Genel	şüpheleri ortadan kaldıran	conclusive s.
9	Genel	tıkanmayı ortadan kaldıran	ecphractic s.
10	Genel	saf inancı ortadan kaldıran	disillusioning s.
11	Genel	kendini ortadan kaldıran	self-destruct s.
12	Genel	(kötü bir şeyi) ortadan kaldıran anlamı veren son ek	-buster snk.
13	Genel	ortadan kaldıran anlamına gelen son ek	-clast snk.
14	Genel	ortadan kaldıran anlamına gelen son ek	-clastic snk.
Trade/Economic
15	Ticaret/Ekonomi	tekelleri ortadan kaldıran	trustbuster i.
Law
16	Hukuk	kendi aleyhine tanıklık etmeyi reddetme hakkını ortadan kaldıran muafiyet	testimonial immunity i.
17	Hukuk	nedensellik bağlantısını ortadan kaldıran neden	intervening cause i.
18	Hukuk	en ağır suçtan yargılanma için gerekli olan kasıtlı eylemi ortadan kaldıran akıl hastalığı, sarhoş olma sebebiyle kısıtlı ehliyet	diminished capacity i.
19	Hukuk	amme senedini ortadan kaldıran, geçersiz kılan veya değiştiren gizli yazı	counter deed i.
Politics
20	Siyasal	hukuka aykırılığı ortadan kaldıran durum	enabling act i.
21	Siyasal	avrupa içerisindeki sınır kontrollerini ortadan kaldıran 1985 tarihli anlaşma	schengen convention i.
Technical
22	Teknik	kireç uygulamasının etkisini ortadan kaldıran ve deriyi yumuşatan alkali bir çözelti	bate i.
23	Teknik	binaları ortadan kaldıran kimse	wrecker i.
24	Teknik	binaları ortadan kaldıran kimse	housewrecker i.
Telecom
25	Telekom	abone hatlarındaki sorunun yerini saptayan, testten geçiren ve ortadan kaldıran çalışan	dispatcher i.
Textile
26	Tekstil	kumaştaki iplik, düğüm gibi kusurları ortadan kaldıran kimse	burler i.
Pharmaceutics
27	Eczacılık	hareketten kaynaklı mide bulantısını ortadan kaldıran	anti-motion-sickness s.
Physics
28	Fizik	dolanıklığı ortadan kaldıran cihaz	disentangler i.
29	Fizik	dolanıklığı ortadan kaldıran sistem	disentangler i.
Social Sciences
30	Sosyal Bilimler	toplumsal eşitsizliği ortadan kaldıran şey	leveler i.
31	Sosyal Bilimler	toplumsal eşitsizliği ortadan kaldıran şey	leveller i.
Religious
32	Dini	engelleri ortadan kaldıran hindu tanrısı	ganesa i.
33	Dini	engelleri ortadan kaldıran hindu bilgelik tanrısı	ganesh i.
34	Dini	engelleri ortadan kaldıran hindu bilgelik tanrısı	ganesha i.
35	Dini	hükmü ortadan kaldıran	diriment [rare] s.
Engineering
36	Engineering	çapı 10 mikrondan az olan partikülleri ortadan kaldıran mühendislik filtrelemesi	ultra filtration i.