Geçmiş

pure

"pure" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 37 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	pure s.	saf
2	Yaygın Kullanım	pure s.	arı
General
3	Genel	pure s.	halis
4	Genel	pure s.	elmas gibi
5	Genel	pure s.	safkan
6	Genel	pure s.	sırf
7	Genel	pure s.	lekesiz
8	Genel	pure s.	tamamen
9	Genel	pure s.	iffetli
10	Genel	pure s.	namuslu
11	Genel	pure s.	katkısız
12	Genel	pure s.	nezih
13	Genel	pure s.	sağ
14	Genel	pure s.	temiz
15	Genel	pure s.	kötülükten uzak
16	Genel	pure s.	kusursuz
17	Genel	pure s.	salt
18	Genel	pure s.	yalnız
19	Genel	pure s.	masum
20	Genel	pure s.	som
21	Genel	pure s.	sade
22	Genel	pure s.	kuramsal
23	Genel	pure s.	teorik
24	Genel	pure s.	katışıksız
25	Genel	pure s.	has
26	Genel	pure s.	hilesiz
27	Genel	pure s.	safi
28	Genel	pure s.	pak
29	Genel	pure s.	saf
30	Genel	pure s.	katıksız
31	Genel	pure s.	soyut
Technical
32	Teknik	pure s.	katıksız
33	Teknik	pure s.	karışık olmayan
34	Teknik	pure s.	saf
Automotive
35	Otomotiv	pure s.	saf
Philosophy
36	Felsefe	pure i.	şal
Ottoman Turkish
37	Osmanlıca	pure s.	tahir

"pure" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 9 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	püre	puree i.
2	Genel	püre	mash i.
3	Genel	püre	moosh i.
4	Genel	püre	mushed s.
5	Genel	püre	mushed-up s.
Technical
6	Teknik	püre	pap
Food Engineering
7	Gıda	püre	pulp
Gastronomy
8	Mutfak	püre	mashed
9	Mutfak	püre	purée

"pure" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 303 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	pure law i.	salt hukuk
2	Genel	pure vowel i.	ağızsıl ünlü
3	Genel	pure physics i.	teorik fizik
4	Genel	pure gold i.	saf altın
5	Genel	pure binary numeration system i.	kusursuz binary numaralama sistemi
6	Genel	pure sciences i.	abstre bilimler
7	Genel	pure strategy i.	yalın strateji
8	Genel	pure substance i.	arı madde
9	Genel	pure beauty i.	saf güzellik
10	Genel	pure race i.	saf ırk
11	Genel	pure race i.	ari ırk
12	Genel	pure zinc i.	saf çinko
13	Genel	pure water i.	saf su
14	Genel	pure water i.	arı su
15	Genel	pure forest i.	saf orman
16	Genel	pure recall method i.	yardımsız hatırlama yöntemi
17	Genel	pure beauty i.	duru güzellik
18	Genel	pure beauty i.	sade güzellik
19	Genel	pure love i.	masum aşk
20	Genel	pure love i.	saf aşk
21	Genel	pure warmness in one's smile i.	gülüşündeki saf sıcaklık
22	Genel	pure heartiness in one's smile i.	gülüşündeki saf sıcaklık
23	Genel	pure consciousness i.	saf bilinç
24	Genel	pure life i.	saf hayat
25	Genel	pure chance i.	salt şans
26	Genel	pure turkish i.	öztürkçe
27	Genel	pure insight i.	bir olayı hiç bir etki olmadan görme
28	Genel	pure insight i.	saf görme
29	Genel	pure excellence i.	saf mükemmellik
30	Genel	pure danger i.	saf tehlike
31	Genel	pure adoration i.	saf hayranlık
32	Genel	pure gum i.	yalnızca vulkanizasyon için gerekli maddeleri içeren kauçuk bileşimi
33	Genel	simon-pure i.	ciddi ve başarılı amatör
34	Genel	become pure f.	arılaşmak
35	Genel	make pure f.	saflaştırmak
36	Genel	gaze at (him/her) with pure adoration f.	içine düşmek
37	Genel	reflect the pure beauty f.	saf güzelliği yansıtmak
38	Genel	pure and simple s.	bal gibi
39	Genel	pure white s.	apak
40	Genel	pure enough s.	yeterince saf
41	Genel	simon-pure s.	gerçek
42	Genel	pure and simple s.	sadece
43	Genel	pure and simple s.	tek
44	Genel	simon-pure s.	halis
45	Genel	simon-pure s.	saf
46	Genel	pure and simple s.	yalnız
47	Genel	simon-pure s.	lekesiz
48	Genel	pure-blooded s.	cins
49	Genel	pure-blooded s.	safkan
50	Genel	pure-minded s.	iyi niyetli
51	Genel	pure-minded s.	saf
52	Genel	pure-hearted s.	kalbi temiz
53	Genel	pure-hearted s.	temiz kalpli
54	Genel	pure-hearted s.	saf kalpli
55	Genel	simon-pure s.	rüşvet yememiş
56	Genel	simon-pure s.	rüşvetçilikten arınmış
57	Genel	from pure spite zf.	inadına
Colloquial
58	Konuşma Dili	pure merino i.	(tarihte) mahkum olmayıp özgür göçmene verilen ad
59	Konuşma Dili	pure merino i.	zengin ve önde gelen kimse
60	Konuşma Dili	pure luck i.	yalnızca şans
61	Konuşma Dili	pure luck i.	sadece şans
62	Konuşma Dili	pure luck i.	sırf şans
63	Konuşma Dili	pure speculation i.	tamamıyla spekülasyon
64	Konuşma Dili	pure speculation i.	tamamiyle spekülasyon
65	Konuşma Dili	pure merino s.	zengin ve önde gelen
66	Konuşma Dili	pure and simple expr.	bu kadar basit
67	Konuşma Dili	by pure accident expr.	şans eseri
68	Konuşma Dili	by pure luck expr.	şans eseri
69	Konuşma Dili	by pure accident expr.	tesadüfen
70	Konuşma Dili	by pure chance expr.	tamamen şans eseri
71	Konuşma Dili	sweet mother of all that is good and pure expr.	yüce tanrım
Idioms
72	Deyim	the real simon pure [old-fashioned] i.	gerçek kimse/şey
73	Deyim	the real simon pure [old-fashioned] i.	hakiki kimse/şey
74	Deyim	the real simon pure [old-fashioned] i.	asıl kimse/şey
75	Deyim	the real simon pure [old-fashioned] i.	orijinal kimse/şey
76	Deyim	the real simon pure [old-fashioned] i.	sahte olmayan kimse şey
77	Deyim	the real simon pure [old-fashioned] i.	taklit olmayan kimse/şey
78	Deyim	pure in heart f.	içinde hiç kötülük olmamak
79	Deyim	be (as) pure as the driven snow f.	sütten çıkmış ak kaşık olmak
80	Deyim	be (as) pure as the driven snow f.	çocuk gibi saf olmak
81	Deyim	be (as) pure as the driven snow f.	bozulmamış olmak
82	Deyim	be (as) pure as the driven snow f.	erdemli olmak
83	Deyim	be (as) pure as the driven snow f.	faziletli olmak
84	Deyim	be (as) pure as the driven snow f.	ahlaklı olmak
85	Deyim	pure and simple s.	açıkça
86	Deyim	pure in heart s.	iyi yürekli
87	Deyim	pure in heart s.	kalbi temiz
88	Deyim	pure in heart s.	saf
89	Deyim	pure and simple s.	su katılmamış
90	Deyim	pure in heart s.	tertemiz
91	Deyim	pure in heart s.	temiz
92	Deyim	pure as the driven snow s.	çocuk kadar saf
93	Deyim	pure as the driven snow s.	çocuk gibi saf
94	Deyim	pure as the driven snow s.	sütten çıkmış ak kaşık
95	Deyim	pure as the driven snow s.	sütten çıkma ak kaşık
96	Deyim	simon pure s.	halis
97	Deyim	simon pure s.	saf
98	Deyim	simon pure s.	tamamen özgün
99	Deyim	simon pure s.	hakiki
100	Deyim	simon pure s.	tamamen gerçek
101	Deyim	as pure as the driven snow expr.	çocuk gibi saf
102	Deyim	as pure as the driven snow expr.	çocuk kadar saf
103	Deyim	as pure as a melody expr.	nağme gibi saf/ dupduru
104	Deyim	as pure as the driven snow expr.	sütten çıkma ak kaşık
105	Deyim	as pure as the driven snow expr.	sütten çıkmış ak kaşık
Trade/Economic
106	Ticaret/Ekonomi	pure arbitrage i.	arbitraj
107	Ticaret/Ekonomi	pure capitalism i.	denetimsiz kapitalizm
108	Ticaret/Ekonomi	pure oligopoly i.	firmaların homojen ya da tamamen aynı malları sattıkları oligopol türü
109	Ticaret/Ekonomi	pure endowment assurance i.	hayat boyu sigorta
110	Ticaret/Ekonomi	pure discount bond i.	ıskontolu tahvil
111	Ticaret/Ekonomi	pure discount instrument i.	ıskontolu borç araçları
112	Ticaret/Ekonomi	pure public goods i.	kamu malları
113	Ticaret/Ekonomi	pure interest i.	net faiz
114	Ticaret/Ekonomi	pure profit i.	net kar
115	Ticaret/Ekonomi	pure premium i.	net prim
116	Ticaret/Ekonomi	pure market capitalism i.	piyasa kapitalizmi
117	Ticaret/Ekonomi	pure communication i.	saf iletişim
118	Ticaret/Ekonomi	pure arbitrage i.	risksiz işlem
119	Ticaret/Ekonomi	pure gold standard i.	salt altın standardı
120	Ticaret/Ekonomi	pure profit i.	safi kar
121	Ticaret/Ekonomi	pure oligopoly i.	salt oligopol
122	Ticaret/Ekonomi	pure gold i.	saf altın
123	Ticaret/Ekonomi	pure barter economy i.	salt trampa ekonomisi
124	Ticaret/Ekonomi	pure gold i.	safi altın
125	Ticaret/Ekonomi	pure monopoly i.	saf monopol
126	Ticaret/Ekonomi	pure competition i.	serbest rekabet
127	Ticaret/Ekonomi	pure theory of international trade i.	soyut uluslararası ticaret teorisi
128	Ticaret/Ekonomi	pure monopoly i.	tam tekel
129	Ticaret/Ekonomi	pure competition i.	tam rekabet piyasası
130	Ticaret/Ekonomi	pure random process i.	tam tesadüfi işlem
131	Ticaret/Ekonomi	pure competition i.	tam rekabet
132	Ticaret/Ekonomi	pure monopoly i.	tam monopol
133	Ticaret/Ekonomi	pure play i.	tek bir alanda hizmet sunan şirket
134	Ticaret/Ekonomi	pure complements in production i.	üretimde güç ikame edilebilen faktörler
135	Ticaret/Ekonomi	pure strategy i.	yalın strateji
136	Ticaret/Ekonomi	pure risk i.	yalnızca zarar olasılığıyla ilgili bulunan risk
Law
137	Hukuk	pure personalty i.	gayrimenkuller harici menkul mallar
Politics
138	Siyasal	pure democracy i.	doğrudan demokrasi
139	Siyasal	pure vegetable oil i.	saf bitkisel yağ
140	Siyasal	pure democracy i.	saf demokrasi
141	Siyasal	army of the pure i.	hindistan'ı islami yönetime geçirmek için savaşan bir terör örgütü
Institutes
142	Kurum/Kuruluş	international union of pure and applied chemistry (iupac) i.	uluslararası temel ve uygulamalı kimya birliği
Technical
143	Teknik	pure water i.	arı su
144	Teknik	pure substance i.	arı madde
145	Teknik	pure metal i.	arı metal
146	Teknik	pure oxide i.	arı oksit
147	Teknik	hyper-pure germanium detector i.	aşırı saf germanyum algılayıcısı
148	Teknik	pure bending i.	basit eğilme
149	Teknik	pure number i.	boyutsuz sayı
150	Teknik	resistance of flat surfaces of vitreous and porcelain enamels to pure boiling citric acid i.	düz camsı ve porselen emaye yüzeylerin kaynayan saf sitrik aside dayanıklılığı
151	Teknik	pure tension i.	eksenel çekme
152	Teknik	pure-tone air conduction audiometer i.	hava iletimli saf tonlu odyometre
153	Teknik	pure silk i.	has ipek
154	Teknik	pure linen i.	has keten
155	Teknik	chemically pure i.	kimyevi saf
156	Teknik	chemically pure i.	kimyaca arı
157	Teknik	chemically pure i.	kimyaca saf
158	Teknik	pure science i.	kuramsal bilim
159	Teknik	pure coal i.	saf kömür
160	Teknik	pure oil i.	saf yağ
161	Teknik	pure oxygen i.	saf oksijen
162	Teknik	pure grade of aluminium sulphate i.	saf alüminyum sülfat
163	Teknik	pure storage i.	saf bellek
164	Teknik	properties of pure gases i.	saf gazların özellikleri
165	Teknik	pure hydrocarbon i.	saf hidrokarbon
166	Teknik	pure procedures i.	saf prosedürler
167	Teknik	pure tones i.	saf tonlar
168	Teknik	pure memory i.	saf bellek
169	Teknik	pure colour i.	saf renk
170	Teknik	pure water control valve i.	saf su reglaj valfi
171	Teknik	pure water i.	saf su
172	Teknik	pure code i.	saf kod
173	Teknik	pure state i.	saf hal
174	Teknik	pure water conductivity i.	saf su iletkenliği
175	Teknik	pure tone i.	salt ton
176	Teknik	pure agglomerated i.	saf aglomera
177	Teknik	pure silk i.	saf ipek
178	Teknik	pure metal i.	saf metal
179	Teknik	pure-tone bone-conduction audiometry i.	saf ton kemik iletimi odiyometresi
180	Teknik	pure wool i.	saf yün
181	Teknik	pure linen i.	saf keten
182	Teknik	pure generator i.	saf üreteç
183	Teknik	pure uranyl nitrate solution i.	saf uranil nitrat çözeltisi
184	Teknik	pure culture i.	saf kültür
185	Teknik	pure tone air conduction threshold audiometry i.	saf ton hava iletimi eşik odiyometrisi
186	Teknik	pure metal crystals i.	saf metal kristalleri
187	Teknik	pure shear i.	saf kesme
188	Teknik	pure science i.	soyut bilim
189	Teknik	basic pure tone air and bone conduction threshold audiometry i.	temel saf ton hava ve kemik iletimi eşik odyometrisi
190	Teknik	pure variable-pressure turbine i.	tam değişken basınçlı türbin
191	Teknik	pure impulse stage i.	tam aksiyon kademesi
192	Teknik	commercially pure aluminium i.	tecimsel arılıkta aluminyum
193	Teknik	super pure metal i.	tam arı metal
194	Teknik	commercially pure copper i.	tecimsel arılıkta bakır
195	Teknik	pure air i.	temiz hava
196	Teknik	uranium concentration pure uranyl nitrate solution i.	uranyum konsantrasyonu
197	Teknik	pure bending i.	yalın eğilme
198	Teknik	pure strategy i.	yalın strateji
199	Teknik	pure tension i.	yalın çekme
200	Teknik	pure shear i.	yalın kesme
201	Teknik	chemically pure s.	kimyasal arılıklı
202	Teknik	commercially pure s.	tecimsel arılıkta
203	Teknik	commercially pure s.	ticari saflıkta
Computer
204	Bilgisayar	pure code i.	saf kod
205	Bilgisayar	pure procedures i.	saf prosedürler
206	Bilgisayar	pure storage i.	saf bellek
207	Bilgisayar	pure generator i.	saf üreteç
208	Bilgisayar	pure binary data i.	saf ikili veri
209	Bilgisayar	pure memory i.	saf bellek
210	Bilgisayar	pure tone i.	salt sinüzoidal ton
211	Bilgisayar	pure tone i.	sinüzoidal ton
212	Bilgisayar	pure black and white expr.	yalnızca siyah ve beyaz
Informatics
213	Bilişim	pure alphabetic i.	salt alfabetik
214	Bilişim	pure tone i.	sinüs biçimli ton
215	Bilişim	pure numeric s.	salt sayısal
Telecom
216	Telekom	pure binary numeration system i.	salt ikili numaralandırma sistemi
217	Telekom	pure tone audiogram i.	saf ton ses diyagramı
218	Telekom	pure-play i.	tek bir alanda hizmet sunan şirket
Textile
219	Tekstil	pure linen i.	has keten
220	Tekstil	pure silk i.	has ipek
221	Tekstil	pure silk i.	saf ipek
222	Tekstil	pure nylon i.	saf naylon
223	Tekstil	pure linen i.	saf keten
224	Tekstil	pure wool i.	saf yün
Automotive
225	Otomotiv	pure substance i.	saf madde
226	Otomotiv	pure-electric car i.	sadece elektrikle giden otomobil
227	Otomotiv	pure-stock s.	orijinal
228	Otomotiv	pure electric s.	saf elektrikli
Medical
229	Medikal	pure stress incontinence complaints i.	saf stres inkontinans yakınmaları
230	Medikal	pure steam i.	saf buhar
231	Medikal	pure menstrual migraine i.	pür menstrüel migren
232	Medikal	pure tone bone conduction audiometry i.	saf ton kemik iletimi odiyometrisi
233	Medikal	pure alexia i.	yazılı metinleri anlama yeteneğinin bütünüyle yitirilmesi
234	Medikal	pure absence i.	komplikasyonsuz ani bilinç kaybı
Psychology
235	Psikoloji	pure meaning i.	arı anlam
236	Psikoloji	pure research i.	arı araştırma
237	Psikoloji	pure motion i.	saf hareket
238	Psikoloji	pure erotomania i.	saf erotomani
Pathology
239	Patoloji	acquired pure red cell aplasia i.	kazanılmış saf kırmızı hücre aplazisi
240	Patoloji	pure hyperglyceridaemia i.	saf hipergliseridemi
241	Patoloji	pure sensory lacunar syndrome i.	saf duyusal laküner sendrom
242	Patoloji	pure hypercholesterolaemia i.	saf hiperkolesterolemi
243	Patoloji	pure red cell aplasia i.	saf kırmızı hücre aplazisi
244	Patoloji	pure motor lacunar syndrome i.	saf motor laküner sendrom
Food Engineering
245	Gıda	pure culture i.	saf kültür
Gastronomy
246	Mutfak	chestnut pure i.	kestane püresi
247	Mutfak	pure olive oil i.	saf zeytinyağı
Math
248	Matematik	pure subgroup i.	arı altöbek
249	Matematik	pure mathematics i.	arı matematik
250	Matematik	pure subgroup i.	pür altgrup
251	Matematik	pure mathematics i.	soyut matematik
252	Matematik	pure imaginary number i.	yalın sanal sayı
Statistics
253	İstatistik	pure strategy i.	yalın strateji
254	İstatistik	pure birth process i.	yalın doğum süreci
255	İstatistik	pure random process i.	yalın rasgele süreç
Physics
256	Fizik	pure spectrum i.	arı izge
257	Fizik	pure physics i.	kuramsal fizik
258	Fizik	pure spectrum i.	saf spektrum
259	Fizik	pure liquid i.	saf sıvı
260	Fizik	pure physics i.	teorik fizik
Chemistry
261	Kimya	chemically pure butane gas i.	kimyasal saflıkta bütan gazı
262	Kimya	pure naphthalene i.	saf naftalin
263	Kimya	pure teraphthalic acid i.	saf teraftalik asit
264	Kimya	pure liquid chemical i.	saf sıvı kimyasal
265	Kimya	pure liquid chemical i.	saf sıvı kimyasal madde
266	Kimya	chemically pure s.	kimyaca saf
Biology
267	Biyoloji	pure breeding i.	arı döl
268	Biyoloji	pure dna i.	saf dna
269	Biyoloji	pure race i.	saf ırk
270	Biyoloji	pure line i.	saf hat
Biochemistry
271	Biyokimya	ultra pure water i.	ultra saf su
Zoology
272	Zooloji	pure-bred s.	safkan
Apiculture
273	Arıcılık	pure-line breeding i.	saf soy yetiştirme
274	Arıcılık	pure strain i.	saf hat
Tobacco
275	Tütün	pure nicotine salts i.	saf nikotin tuzları
Forestry
276	Ormancılık	pure stand i.	saf meşçere
Linguistics
277	Dilbilim	pure test i.	özlü sınav
278	Dilbilim	pure vowel i.	tek ünlü
Religious
279	Dini	pure land buddhism i.	saf kara budizmi
Philosophy
280	Felsefe	pure reason i.	salt akıl
281	Felsefe	pure intuition i.	salt görü
Environment
282	Çevre	ultra-pure water sample i.	ultra saf su numunesi
Cinema
283	Sinema	pure cinema i.	arı sinema
Ottoman Turkish
284	Osmanlıca	pure and clean love i.	ihlas
Slang
285	Argo	pure fucking magic s.	muhteşem
286	Argo	pure fucking magic s.	harika
287	Argo	pure fucking magic s.	inanılmaz
288	Argo	pure fucking magic s.	büyüleyici
289	Argo	pure fucking magic s.	büyük hayranlık uyandıran
290	Argo	pure fucking magic s.	olağanüstü
291	Argo	pure fucking magic s.	akla hayale sığmaz
292	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	muhteşem
293	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	sihir gibi
294	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	harika
295	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	inanılmaz
296	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	büyüleyici
297	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	büyük hayranlık uyandıran
298	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	olağanüstü
299	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	akla hayale sığmaz
300	Argo	pure fucking magic s.	akılalmaz
301	Argo	pfm (pure fucking magic) s.	akılalmaz
British Slang
302	İngiliz Argosu	pure bead s.	pahalı
303	İngiliz Argosu	pure bead expr.	aşırı zengin