restrictions - Türkçe İngilizce Sözlük

restrictions

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"restrictions" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
Trade/Economic
restrictions i. kısıtlamalar
The restrictions introduced by the EU are aimed at people whom we regard as responsible for the crisis in the country.
AB tarafından getirilen kısıtlamalar, ülkedeki krizin sorumlusu olarak gördüğümüz kişilere yöneliktir.

More Sentences
General
restrictions i. kısıtlar
Trade/Economic
restrictions i. tahditler
Law
restrictions i. takyidat
Ottoman Turkish
restrictions i. tahdidat

"restrictions" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 57 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
impose (limitations/restrictions) f. (kısıtlama/sınırlandırma) getirmek
This cooperation is, however, always subject to the legal constraints imposed on the Commission.
Ancak bu işbirliği her zaman Komisyona getirilen yasal kısıtlamalara tabidir.

More Sentences
General
quantitative restrictions i. miktar kısıtlamaları
There are neither quantitative restrictions on the inflow of capital, nor on the remittance of capital earnings.
Sermaye girişleri veya sermaye kazançlarının yurt dışına çıkarılması üzerinde miktar kısıtlamaları yoktur.

More Sentences
travel restrictions i. seyahat kısıtlamaları
That is why I advocated leaving the regulation of travel restrictions to the Member States.
Bu nedenle seyahat kısıtlamalarının düzenlenmesinin Üye Devletlere bırakılmasını savundum.

More Sentences
Computer
access restrictions i. erişim kısıtlamaları
We are requesting clear legal and scientific opinions on access restrictions.
Erişim kısıtlamaları konusunda net yasal ve bilimsel görüşler talep ediyoruz.

More Sentences
General
building restrictions i. inşaat sınırlaması
easing of restrictions i. kısıtlamaların yavaş yavaş kaldırılması
pay no attention to restrictions f. kayıt kuyut tanımamak
put restrictions on one's authority f. yetkilerini kısıtlamak
remove the restrictions f. kısıtlamaları kaldırmak
lift the restrictions f. kısıtlamaları kaldırmak
Phrases
without any restrictions imposed expr. herhangi bir kısıtlama yapılmaksızın
without imposing any restrictions expr. herhangi bir kısıtlama yapılmaksızın
without making any restrictions expr. herhangi bir kısıtlama yapılmaksızın
Trade/Economic
discriminatory restrictions i. ayırımcı kısıtlamalar
foreign trade restrictions i. dış ticaret kısıtlamaları
foreign trade restrictions i. dış ticaret kısıtlamaları
foreign exchange restrictions i. döviz kısıtlamaları
foreign exchange restrictions i. döviz piyasası kısıtlamaları
voluntary export restrictions i. gönüllü ihracat kısıtlamaları
voluntary export restrictions i. gönüllü ihracat kısıtlamaları
restrictions on entry i. giriş engelleri
export restrictions i. ihracat kısıtlamaları
import restrictions i. ithalat kısıtlaması
import restrictions i. ithalat kısıntıları
import restrictions i. ithal sınırlamaları
import restrictions i. ithal kısıtlamalar
quantitative import restrictions i. ithalat miktar kısıtlamaları
restrictions on importation i. ithalatın sınırlanması
import restrictions i. ithalat kısıtlamaları
restrictions on exportation i. ihracatın sınırlanması
foreign exchange restrictions i. kambiyo sınırlamaları
quantitative restrictions i. mikdar tahditleri
quantitative restrictions i. miktar kısıtlamaları
quantitative restrictions i. miktara dayalı sınırlamalar
quantity restrictions i. miktar kısıtlamaları
elimination of quantative restrictions i. miktar kısıtlamalarının kaldırılması
trade restrictions i. ticaret kısıtlamaları
non-tariff restrictions i. tarife dışı kısıtlamalar
Law
restrictions on transfer i. devirde sınırlandırmalar
restrictions on the right to alienate i. temlik hakkının tahditleri
prohibition and restrictions i. yasaklar ve sınırlamalar
Politics
exchange restrictions i. döviz alışveriş kısıtlamaları
currency restrictions i. hükumet tarafından ülke içine ve dışına para akışına getirilen kısıtlamalar
quantative import restrictions i. ithalat miktar kısıtlamaları
abolition of restrictions i. kısıtlamaların kaldırılması
quota restrictions i. kota kısıtlamaları
disguised restrictions i. örtülü kısıtlamalar
currency restrictions i. parasal kısıtlamalar
pre-election restrictions i. seçim yasakları
pre-election restrictions i. seçim yasakları
Computer
address restrictions i. adres kısıtlamaları
memory restrictions i. bellek sınırlamaları
Automotive
restrictions on vehicle operation i. araç işletme kısıtlamaları
Traffic
driving license restrictions i. sürücü belgesine ait kısıtlar
Linguistics
co-occurrence restrictions i. eşdizimlilik sınırlaması
Military
restrictions for the transport of military equipment by rail on european railways i. avrupa demiryollarında askeri teçhizatın taşınmasında kısıtlamalar
airspace restrictions i. hava sahası tahditleri