İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Religious | ||
Dini | sandik i. | (yahudilikte) sünnet töreni sırasında bebeği tutan kimse |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | sandık | chest i. | ||
On the contrary, they serve to replenish the war chest of the Khartoum government. Aksine, Hartum hükümetinin savaş sandığını doldurmaya hizmet ediyorlar. More Sentences |
||||
Yaygın Kullanım | sandık | crate i. | ||
There is a crate under the table. Masanın altında bir sandık var. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | sandık | box i. | ||
Tom is carefully stacking the boxes. Tom sandıkları dikkatle yığıyor. More Sentences |
||||
Genel | sandık | trunk i. | ||
There's nothing in the trunk. Sandıkta bir şey yok. More Sentences |
||||
Genel | sandık | ballot box i. | ||
Where the ballot box is an option, violence is not. Sandığın bir seçenek olduğu yerde şiddet bir seçenek değildir. More Sentences |
||||
Genel | sandık | chest i. | ||
Is everything you own in that chest? Sahip olduğun her şey o sandıkta mı? More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | sandık | box | ||
Winston doesn't want to buy a book, because he already has many boxes full of books. Winston bir kitap satın almak istemiyor, çünkü zaten birçok sandık dolusu kitabı var. More Sentences |
||||
Automotive | ||||
Otomotiv | sandık | crate | ||
Tom helped Mary open the crate. Tom, Mary'ye sandığı açması için yardımcı oldu. More Sentences |
||||
Star Wars | ||||
Star Wars | sandık | crate i. | ||
I don't know what is in the crate. Sandıkta ne olduğunu bilmiyorum. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | sandık | packing case i. | ||
Genel | sandık | ark i. | ||
Genel | sandık | soapbox i. | ||
Genel | sandık | fund i. | ||
Genel | sandık | bank i. | ||
Genel | sandık | bin i. | ||
Genel | sandık | coffer i. | ||
Genel | sandık | case i. | ||
Genel | sandık | cabinet i. | ||
Genel | sandık | capcase [obsolete] i. | ||
Genel | sandık | shrine i. | ||
Genel | sandık | standard [obsolete] i. | ||
Genel | sandık | crt (crate) kısalt. | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | sandık | keester i. | ||
Konuşma Dili | sandık | keyster i. | ||
Konuşma Dili | sandık | kiester i. | ||
Idioms | ||||
Deyim | sandık | can-shaker i. | ||
Deyim | sandık | can-shaker i. | ||
Technical | ||||
Teknik | sandık | case | ||
Teknik | sandık | bin | ||
Teknik | sandık | caisson | ||
Teknik | sandık | container | ||
Furniture | ||||
Mobilya | sandık | bahut i. | ||
Marine | ||||
Denizcilik | sandık | caisson |