Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
shore
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"shore"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 46 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
shore
i.
sahil
2
Yaygın Kullanım
shore
i.
kıyı
General
3
Genel
shore
i.
hudutsuz
4
Genel
shore
i.
destek
5
Genel
shore
i.
kara
6
Genel
shore
i.
kırak
7
Genel
shore
i.
kıyı
8
Genel
shore
i.
dayanak
9
Genel
shore
i.
yaka
10
Genel
shore
i.
deniz kenarı
11
Genel
shore
i.
yalı
12
Genel
shore
i.
kenar
13
Genel
shore
i.
deniz kıyısı
14
Genel
shore
i.
payanda
15
Genel
shore
i.
sahil
16
Genel
shore
i.
deniz kıyısı
17
Genel
shore
i.
hudut
18
Genel
shore
i.
sınır
19
Genel
shore
i.
bir sınırın bağlı olduğu ülke
20
Genel
shore
i.
bir sınırın bağlı olduğu bölge
21
Genel
shore
f.
payanda vurmak
22
Genel
shore
f.
desteklemek
23
Genel
shore
f.
kanıtlamak
24
Genel
shore
f.
destek olmak
25
Genel
shore
f.
kıyıya çıkarmak
26
Genel
shore
f.
karaya ayak bastırmak
27
Genel
shore
f.
sınırını belirlemek
28
Genel
shore
f.
tehdit etmek
29
Genel
shore
f.
gözdağı vermek
30
Genel
shore
f.
sunmak
31
Genel
shore
f.
teklif etmek
32
Genel
shore
f.
önermek
33
Genel
shore
s.
kıyıya ait
34
Genel
shore
s.
kıyı ile ilgili
35
Genel
shore
s.
kıyıda yer alan
36
Genel
shore
s.
sahile ait
37
Genel
shore
s.
sahil ile ilgili
38
Genel
shore
s.
sahilde bulunan
Technical
39
Teknik
shore
f.
kuvvetlendirmek
40
Teknik
shore
f.
payandayla dengelemek
41
Teknik
shore
f.
takviye etmek
Railway
42
Demiryolu
shore
i.
destek
Marine
43
Denizcilik
shore
i.
destek
44
Denizcilik
shore
i.
dayak
45
Denizcilik
shore
i.
payanda
46
Denizcilik
shore
i.
sahil
"shore"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 194 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
native shore
i.
vatan
2
Genel
the opposite shore
i.
karşı yaka
3
Genel
shore effect
i.
kıyı etkisi
4
Genel
shore protection
i.
sahil koruma
5
Genel
shore excursions
i.
kıyı gezintileri
6
Genel
shore lark
i.
kulaklı toygar
7
Genel
shore protection
i.
kıyı koruma
8
Genel
shore line
i.
sahil hattı
9
Genel
bosphorus shore
i.
boğaz kıyısı
10
Genel
long-shore current
i.
kıyı akıntısı
11
Genel
shore patrol
i.
kıyı devriyesi
12
Genel
south shore
i.
güney kıyısı
13
Genel
north shore
i.
kuzey kıyısı
14
Genel
opposite shore
i.
karşı kıyı
15
Genel
shore [dialect]
i.
ağzı açık kanalizasyon
16
Genel
shore [dialect]
i.
drenaj çukuru
17
Genel
shore boulder
i.
kıyı kenarında duran kaya parçası
18
Genel
shore boulder
i.
kıyıya sürüklenmiş kaya parçası
19
Genel
shore leave
i.
karaya çıkma izni
20
Genel
shore leave
i.
karada geçirilen süre
21
Genel
shore party
i.
kıyı devriye üyesi
22
Genel
shore up
f.
bir tarafına destek koymak (bir şeyin çökmesini önlemek için)
23
Genel
be washed up onto a shore
f.
karaya vurmak
24
Genel
shore up
f.
payanda vurmak
25
Genel
shore up
f.
desteklemek (fiyatları)
26
Genel
shore up
f.
destek vurmak
27
Genel
sail from the shore
f.
kıyıdan açılmak
28
Genel
walk the shore
f.
sahili dolaşmak
29
Genel
(waves) lap up against the shore softly
f.
(dalgalar) kıyıya hafif hafif vurmak
30
Genel
swim to shore
f.
kıyıya yüzmek
31
Genel
off shore
s.
sahilden biraz uzakta
32
Genel
off shore
s.
kıyıdan uzak
33
Genel
ship-to-shore
s.
gemiden karaya
34
Genel
off shore
zf.
açığında
35
Genel
in shore
zf.
kıyıya yakın
36
Genel
off-shore
zf.
açıkta
37
Genel
along the shore
zf.
sahil boyunca
38
Genel
on the lake shore
zf.
göl kıyısında
39
Genel
by the lake shore
zf.
göl kıyısında
40
Genel
along the shore
zf.
kıyı boyunca
41
Genel
on shore
zf.
sahil yakınında
42
Genel
on shore
zf.
yurt içinden
43
Genel
on shore
zf.
ülke içinde
44
Genel
sp (shore patrol)
kısalt.
kıyı devriye memuru
45
Genel
sp (shore patrol)
kısalt.
kıyı devriye görevlisi
Colloquial
46
Konuşma Dili
a thousand miles off shore
expr.
kıyının bin mil açığı
Idioms
47
Deyim
shore up the votes
f.
oyları toplamak
48
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
yarınını düşünmeden para harcamak
49
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
parayı çarçur etmek
50
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
müsrifçe para harcamak
51
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
çok fazla para harcamak
52
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
har vurup harman savurmak
53
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
sorumsuzca/dikkatsizce para harcamak
54
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
parayı sağa sola saçmak
55
Deyim
spend like a sailor (on shore leave)
f.
su gibi para harcamak
Trade/Economic
56
Ticaret/Ekonomi
off-shore industry
i.
kıyıların ötesindeki endüstri
57
Ticaret/Ekonomi
off-shore banking
i.
kıyı bankacılığı
58
Ticaret/Ekonomi
off-shore banking
i.
kıyı ötesi bankacılığı
59
Ticaret/Ekonomi
ship-to-shore gantry crane
i.
konteynır vinci
60
Ticaret/Ekonomi
ship-to-shore crane
i.
konteynır vinci
61
Ticaret/Ekonomi
off-shore banking
i.
off-shore bankacılığı
Politics
62
Siyasal
off-shore financial center
i.
yurt dışında bulunan finans merkezleri
Tourism
63
Turizm
shore edge line
i.
kıyı kenar çizgisi
64
Turizm
shore excursion
i.
liman turu
65
Turizm
shore excursion agent
i.
liman turu düzenleyen acenta
66
Turizm
shore excursions
i.
seyahat gemilerindeki yolcular için uğranılacak limanlarda düzenlenen kısa geziler
Technical
67
Teknik
off-shore petroleum platform
i.
açık deniz petrol platformu
68
Teknik
sea shore
i.
deniz kıyısı
69
Teknik
off-shore boring
i.
deniz sondajı
70
Teknik
shore connection
i.
destek bağlantısı
71
Teknik
shore formation
i.
göl tortusu
72
Teknik
shore based radar
i.
kıyı radarı
73
Teknik
ship to shore communication
i.
kıyı gemi arası iletişim
74
Teknik
off-shore petroleum platform
i.
kıyıdan uzak petrol platformu
75
Teknik
shore erosion
i.
kıyı erozyonu
76
Teknik
off-shore platform
i.
kıyıdan uzak platform
77
Teknik
long shore
i.
kıyıya pareler akım
78
Teknik
shore formation
i.
kıyı formasyonu
79
Teknik
shore effect
i.
sahil etkisi
80
Teknik
shore guys
i.
sahil gergi halatları
81
Teknik
shore hardness test
i.
shore sertlik deneyi
82
Teknik
shore scleroscope
i.
shore sertlikölçeri
83
Teknik
shore hardness
i.
shore sertliği
84
Teknik
flying shore
i.
uçardestek
85
Teknik
horizontal shore
i.
yatay payanda
86
Teknik
horizontal shore
i.
yatay destek
87
Teknik
shore up
f.
desteklemek
88
Teknik
adjustable shore
s.
ayarlı destek
Informatics
89
Bilişim
ship-to-shore communication
i.
gemiden karayı arama
Telecom
90
Telekom
ship-to-shore communication
i.
gemiden karaya iletişim
Construction
91
İnşaat
concrete shore
i.
beton takoz
92
İnşaat
dead shore needle
i.
dayak kirişi
93
İnşaat
shore hardness tester
i.
destekli sertlik test cihazı
94
İnşaat
dead shore
i.
destek ayak
95
İnşaat
raking shore
i.
eğik destek
96
İnşaat
shore line
i.
kıyı kenar çizgisi
97
İnşaat
raking shore needle
i.
payanda kiriş
98
İnşaat
raking shore
i.
payanda iksa
99
İnşaat
shore d hardness
i.
shore d sertliği
Traffic
100
Trafik
shore protection
i.
kardökon
101
Trafik
shore edge line
i.
kıyı kenar çizgisi
102
Trafik
shore protection
i.
sahil tahkimatı
Marine
103
Denizcilik
table shore
i.
alçak kıyı
104
Denizcilik
shore protection works against erosion
i.
erozyona karşı kıyı koruma çalışmaları
105
Denizcilik
shore protection works against storm surge and waves
i.
fırtına kabarması ve dalgalara karşı kıyı koruma çalışmaları
106
Denizcilik
shore pass
i.
karaya ayak basma belgesi
107
Denizcilik
shore protection works
i.
kıyı koruma çalışmaları
108
Denizcilik
rocky shore
i.
kayalık kıyı
109
Denizcilik
shore protection facilities
i.
kıyı koruma tesisleri
110
Denizcilik
shore fog
i.
kıyı sisi
111
Denizcilik
shore platform
i.
kıyı platformu
112
Denizcilik
gmdss shore based maintenance certificate
i.
küresel deniz tehlike ve emniyet sistemi kıyıda bakım sertifikası
113
Denizcilik
shore duty
i.
sahil görevi
114
Denizcilik
shore bird
i.
sahil kuşu
115
Denizcilik
shore station
i.
sahil istasyonu
116
Denizcilik
lee shore
i.
rüzgar altındaki kıyı
117
Denizcilik
shore patrol
i.
sahil devriyesi
118
Denizcilik
shore pass
i.
(uğranılan limanda) gemi personeline verilen dolaşma izni
119
Denizcilik
lie along the shore
f.
kıyı boyunca uzanmak
120
Denizcilik
off-shore
s.
açık deniz
121
Denizcilik
off shore
s.
açıkta
122
Denizcilik
ship-to-shore
s.
gemiden kıyıya/sahile
123
Denizcilik
off shore
s.
sahilden açılmış
Medical
124
Medikal
off-shore nursing
i.
kıyıların ötesindeki hemşirelik
Gastronomy
125
Mutfak
shore crab
i.
çingene yengeç
126
Mutfak
shore crab
i.
yengeç
127
Mutfak
shore dinner
i.
deniz ürünlerinden oluşan akşam yemeği
Marine Biology
128
Deniz Biyolojisi
shore rockling
i.
gelincik
129
Deniz Biyolojisi
shore rockling
i.
gelincik balığı
130
Deniz Biyolojisi
shore seine
i.
ığrıp
131
Deniz Biyolojisi
shore clingfish
i.
ördek balığı
132
Deniz Biyolojisi
shore clingfish
i.
yapışkan balığı
Zoology
133
Zooloji
shore lark
i.
kulaklı toygar
134
Zooloji
shore bird
i.
sahil kuşu
135
Zooloji
shore crab
i.
libinia cinsi bir örümcek yengeci
136
Zooloji
shore crab
i.
kuzey amerika'nın batı kıyısına özgü bir yengeç
137
Zooloji
shore crab
i.
güney avustralya'ya özgü bir yengeç
138
Zooloji
shore crab
i.
bir kıyı yengeci türü
Botanic
139
Botanik
shore pine
i.
kontorta çamı
140
Botanik
shore arrowgrass
i.
sığ su veya bataklıkta yetişen püsküllü çok yıllık bir bitki
141
Botanik
shore pine
i.
çarpık çam
142
Botanik
shore pine
i.
kıyı çamı
143
Botanik
shore pine
i.
sahil çamı
Environment
144
Çevre
near shore current
i.
kıyı açığı akıntısı
145
Çevre
shore terrace
i.
sahil terası
Geography
146
Coğrafya
cliffed shore
i.
falez kıyı
147
Coğrafya
ocean shore
i.
okyanus kıyısı
148
Coğrafya
cliffed shore
i.
yalıyar kıyı
149
Coğrafya
south shore
i.
kentucky eyaletinde şehir
150
Coğrafya
south shore
i.
güney dakota eyaletinde yerleşim yeri
151
Coğrafya
jersey shore
i.
pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri
152
Coğrafya
lake shore
i.
minnesota eyaletinde şehir
153
Coğrafya
eastern shore
i.
doğu kıyısı
154
Coğrafya
eastern shore
i.
chesapeake körfezi'nin doğusunda kalan bölgeye verilen isim
155
Coğrafya
belleair shore
i.
florida eyaletinde yerleşim yeri
Military
156
Askeri
tactical air groups (shore-based)
i.
taktik hava grubu (kıyıda konuşlanmış)
157
Askeri
shore duty
i.
denizciler için kara görevi
158
Askeri
shore fire control party
i.
deniz destek ateşi kontrol müfrezesi
159
Askeri
ship-shore-ship buffer
i.
gemi sahil gemi tamponu
160
Askeri
ship-to-shore movement
i.
gemiden kıyıya intikal
161
Askeri
shore facilities
i.
kara tesisleri
162
Askeri
shore to shore operation
i.
kıyıdan kıyıya harekat
163
Askeri
shore to shore movement
i.
kıyıdan kıyıya intikal
164
Askeri
shore-to-shore attack
i.
kıyıdan kıyıya taarruz
165
Askeri
shore party group
i.
kıyı lojistik destek grubu
166
Askeri
shore line
i.
kıyı hattı
167
Askeri
shore compound
i.
kıyı birliği
168
Askeri
shore party team
i.
kıyı lojistik destek timi
169
Askeri
shore compound
i.
kıyı üssü
170
Askeri
shore line effect
i.
kıyı hattı etkisi
171
Askeri
shore party
i.
kıyı lojistik destek kıtası
172
Askeri
shore bombardment lines
i.
kıyı bombardıman hatları
173
Askeri
logistics over the shore operations
i.
lojistik kıyı harekatı
174
Askeri
shore cable
i.
rasadi mayın ateşleme kablosu
175
Askeri
near shore supply point
i.
yakın kıyı ikmal noktası
176
Askeri
joint logistics over-the-shore commander
i.
müşterek lojistik kıyı komutanı
177
Askeri
joint logistics over-the-shore operations
i.
müşterek lojistik kıyı harekatı
178
Askeri
logistics over-the-shore operation area (loa)
i.
lojistik kıyı harekatı alanı
179
Askeri
logistics over-the-shore operation area (loa)
i.
lojistik kıyı harekatının başarılı bir şekilde uygulanabileceği coğrafi alan
180
Askeri
shore bombardment line
i.
kıyı bombardıman hattı
181
Askeri
shore-to-shore movement
i.
doğrudan kıyıdan gerçekleştirilen hücum harekatı
182
Askeri
shore based
s.
kıyıda konuşlanmış
183
Askeri
along shore
zf.
kıyı boyunca
Wagering
184
Bahisçilik
off-shore gambling
i.
kıyı kumarhaneciliği
Ornithology
185
Kuşbilim
shore birds
i.
sahil kuşları
186
Kuşbilim
shore birds
i.
göçmen kuşlar
187
Kuşbilim
shore birds
i.
sahil kuşları
188
Kuşbilim
shore plover
i.
resif kocagözü
189
Kuşbilim
shore plover
i.
avustralya'ya özgü büyük gagalı bir yağmur kuşu
190
Kuşbilim
shore snipe
i.
çulluk
191
Kuşbilim
shore snipe
i.
sahil kuşu
192
Kuşbilim
shore teetan (anthus obscurus)
i.
kaya incirkuşu
Entomology
193
Böcek Bilimi
shore bug
i.
saldidae familyasına özgü küçük ve yırtıcı bir böcek
194
Böcek Bilimi
shore fly
i.
ephydridae familyasından olan sinek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of shore
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy