Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | son noktası | extreme i. |
Idioms | ||
Deyim | son noktası | capper i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | bir yolculuğun gidilebilecek en son noktası | ultima thule i. |
Genel | son ipliğin birleşme noktası | fell i. |
Idioms | ||
Deyim | sabrının son noktası | boiling point i. |
Railway | ||
Demiryolu | demiryolu hattının döşenen en son noktası | rail head i. |
Demiryolu | demiryolu veya benzeri bir ulaşım sisteminin son noktası | end of the line i. |
Aeronautic | ||
Havacılık | son yaklaşma noktası | final approach fix i. |
Chemistry | ||
Kimya | doygunluk son noktası | saturation end point i. |
Kimya | titrasyon son noktası | end point i. |
Kimya | titrasyon son noktası | endpoint i. |
Kimya | (titrasyon) son noktası elektrot potansiyelindeki değişime göre belirlenen | potentiometric s. |
Latin | ||
Latince | bir şeyin son derecesi/noktası | ne plus ultra i. |
Modern Slang | ||
Modern Argo | evrimin sonu, evrimin son noktası | an evolutionary dead-end i. |