Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
yeteri kadar
"yeteri kadar"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yeteri kadar
sufficient
s.
2
Genel
yeteri kadar
enough
s.
3
Genel
yeteri kadar
sufficiently
zf.
4
Genel
yeteri kadar
adequately
zf.
Tobacco
5
Tütün
yeteri kadar
duly
zf.
"yeteri kadar"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yeteri kadar para
enough money
i.
2
Genel
yeteri kadar vurgulamamak
underemphasize
f.
3
Genel
yeteri kadar yararlanmamak
underutilize
f.
4
Genel
yeteri kadar vermemek
stint
f.
5
Genel
yeteri kadar uyumamak
not sleep enough
f.
6
Genel
yeteri kadar vurgulamamak
underemphasise
f.
7
Genel
yeteri kadar yararlanmamak
underutilise
f.
8
Genel
yeteri kadar tanıtmamak
underexpose
f.
9
Genel
yeteri kadar göstermemek
underexpose
f.
10
Genel
yeteri kadar vermemek
scantle
f.
11
Genel
yeteri kadar vurgulanmamış
underemphasized
s.
12
Genel
yeteri kadar araziye sahip olup nakit para sıkıntısı çeken kişi
land-poor
s.
13
Genel
yeteri kadar vurgulanmamış
underemphasised
s.
14
Genel
yeteri kadar tanıtılmamış
underexposed
s.
15
Genel
yeteri kadar gösterilmemiş
underexposed
s.
16
Genel
yeteri kadar çok
substantially
zf.
17
Genel
yeteri kadar havlu yok
there are no more towels
expr.
Phrasals
18
Öbek Fiiller
yeteri kadar olmak
go around (us)
f.
19
Öbek Fiiller
yeteri kadar olmak
go round (uk)
f.
Colloquial
20
Konuşma Dili
yeteri kadar çok sayıda biri/bir şey
any number of someone or something
expr.
Idioms
21
Deyim
yeteri kadar/çok zamanı olmak
have too much time on one's hands
f.
22
Deyim
(bir şey için) yeteri kadar iyi olmak
make the cut
f.
23
Deyim
(hayvan) annesinden yeteri kadar süt emememek
suck hind tit
f.
24
Deyim
yeteri kadar para olmaması
ain't long enough
expr.
25
Deyim
(biri) yeteri kadar zeki değil
(one's) elevator doesn't go all the way to the top
expr.
Trade/Economic
26
Ticaret/Ekonomi
faizlerin arttığı ancak yeteri kadar yükselmediği dolayısıyla krediye aşırı talebin bulunduğu bir ortamda bazı insanların cari faiz oranından ödünç alacak fon bulamamaları dolayısıyla bir tür kredi dağıtımı durumunun ortaya çıkması
credit crunch
i.
Pathology
27
Patoloji
kemik iliğinin yeteri kadar çalışmamasından kaynaklanıp aplastik anemiye dönüşebilen bir anemi türü
hypoplastic anaemia
i.
28
Patoloji
kemik iliğinin yeteri kadar çalışmamasından kaynaklanıp aplastik anemiye dönüşebilen bir anemi türü
hypoplastic anemia
i.
Slang
29
Argo
yeteri kadar zeki olmama
elevator doesn't go to the top floor
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yeteri kadar
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy