Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
breakthrough
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"breakthrough"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 23 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
breakthrough
n.
ilerleme
2
General
breakthrough
n.
atılım
3
General
breakthrough
n.
buluş
4
General
breakthrough
n.
büyük buluş
5
General
breakthrough
n.
bilimde büyük buluş
6
General
breakthrough
n.
çığır açan buluş
7
General
breakthrough
n.
dönüm noktası
8
General
breakthrough
n.
yenilik
9
General
breakthrough
n.
(engel, kısıtlama, denetim) aşma
10
General
breakthrough
n.
(engel, kısıtlama, denetim) aşılan yer
11
General
breakthrough
adj.
çığır açan
Colloquial
12
Colloquial
breakthrough
n.
aydınlanma
13
Colloquial
breakthrough
n.
farkına varma
14
Colloquial
breakthrough
n.
idrak
Trade/Economic
15
Trade/Economic
breakthrough
n.
fiyat rekoru
Politics
16
Politics
breakthrough
n.
kısıtlamalara karşı istisnalar
Technical
17
Technical
breakthrough
n.
iyileştirme
18
Technical
breakthrough
n.
önemli ilerleme
Mining
19
Mining
breakthrough
n.
iki maden çalışmasını birbirine bağlayan kısa geçit
Geography
20
Geography
breakthrough
n.
suyun geçit oluşturması
Military
21
Military
breakthrough
n.
cepheyi yarıp geçme
22
Military
breakthrough
n.
yarma
Sport
23
Sport
breakthrough
n.
karşı savunmanın içeri girmesi
Bedeutungen, die der Begriff
"breakthrough"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 18 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
breakthrough bleeding
n.
ani kanama
2
General
breakthrough pain
n.
ani sancı
3
General
breakthrough pain
n.
ani ağrı
4
General
technological breakthrough
n.
büyük bir teknolojik buluş
5
General
technological breakthrough
n.
büyük bir teknolojik yenilik
6
General
breakthrough information
n.
çığır açıcı bilgi
7
General
breakthrough change
n.
köklü değişiklik
8
General
stunning breakthrough
n.
çarpıcı yenilik/buluş
9
General
achieve a significant breakthrough in
v.
önemli bir çığır açmak
10
General
make a breakthrough
v.
büyük/önemli bir atılım gerçekleştirmek
11
General
make a breakthrough
v.
çığır açmak
Idioms
12
Idioms
have a breakthrough
v.
çıkış yapmak
13
Idioms
make a breakthrough
v.
çıkış yapmak
Medical
14
Medical
breakthrough pain
n.
kaçak ağrı
15
Medical
virologic breakthrough
n.
viral alevlenme
16
Medical
virological breakthrough
n.
viral alevlenme
Chemistry
17
Chemistry
breakthrough time
n.
hamle zamanı
Military
18
Military
breakthrough forces
n.
herhangi bir büyük savaşta düşmanın savunma hatlarını geçip hava üslerine saldırılar düzenleyerek hava harekatını engellemekle görevli birlikler
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of breakthrough
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy