give out - Türkisch Englisch Wörterbuch

give out

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "give out" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 25 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
give out v. tükenmek
The supplies will give out soon.
Malzemeler yakında tükenecek.

More Sentences
give out v. dağıtmak
A boy was giving out newspapers in the rain.
Bir çocuk yağmurda gazete dağıtıyordu.

More Sentences
give out v. bitmek
The supplies will give out soon.
Kaynaklar yakında bitecek.

More Sentences
Phrasals
give out v. bitmek
I plan to stay here until my money gives out.
Param bitinceye kadar burada kalmayı planlıyorum.

More Sentences
give out v. dağıtmak
Mary is giving out flowers.
Mary çiçekleri dağıtıyor.

More Sentences
give out v. tükenmek
Their patience was about to give out.
Onların sabrı tükenmek üzereydi.

More Sentences
give out v. vermek
I am unable to give out his response to this, as I awoke with something of a shock.
Bir tür şokla uyandığım için buna verdiği yanıtı aktaramıyorum.

More Sentences
give out v. bozulmak
The engine gave out.
Motor bozuldu.

More Sentences
General
give out v. sona ermek
give out v. yaymak
give out v. çok yorulmak
give out v. bildirmek
give out v. yazılı kağıdı dağıtmak
give out v. ilan etmek
Phrasals
give out v. açık açık söylemek
give out v. açık etmek
give out v. açıklamak
give out v. sonuna gelmek
give out v. topluca ilahi okumak
give out v. yeterli gelmemek
give out v. faaliyete dalmak
give out v. kendini bırakmak
Sport
give out v. çok yorulmak
Archaic
give out v. topluca ilahi okunurken uygun bir melodi çalmak
British Slang
give out v. şikayet etmek

Bedeutungen, die der Begriff "give out" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 57 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
give somebody a bawling out v. alabandayı çekmek
give out smoke v. tütmek
give out a sound v. ses vermek
give out a booming sound v. gümlemek
(battery) give out v. pil bitmek
give someone a share out of profit v. kardan pay vermek
give share out of profit v. kardan pay vermek
give (out) light v. ışık yaymak
give someone a good bawling out v. iyice azarlamak
give out food v. yemek dağıtmak
give a shout out v. birine seslenmek (yayın sırasında)
give out for adoption v. bakılmak üzere evlatlık olarak vermek
give a shout out v. (yayında vb) selam göndermek
Phrasals
give something out v. bir şeyi dağıtmak
give something out v. bir şeyi açıklamak
give out (to one) about (someone or something) [ireland] v. (biri/bir şey) hakkında (birine) şikayet etmek
give out (to one) about (someone or something) [ireland] v. (biri/bir şey) hakkında (birine) yakınmak
give out (to one) about (someone or something) [ireland] v. (biri/bir şey) hakkında (birine) söylenmek
give out (to one) about (someone or something) [ireland] v. (biri/bir şey) hakkında (birini) azarlamak
give out (to one) about (someone or something) [ireland] v. (biri/bir şey) hakkında (birini) paylamak
give out with (something) v. (bir şeyi) açığa vurmak
give out with (something) v. (bir şeyi) açık etmek
give out with (something) v. (bir şeyi) açıklamak
give out with (something) v. (bir şeyi) söylemek
give out with (something) v. bağırmak
give out with (something) v. haykırmak
give (out) with something v. bir şeyi açığa vurmak
give (out) with something v. bir şeyi açık etmek
give (out) with something v. bir şeyi açıklamak
give (out) with something v. bir şeyi söylemek
give (out) with something v. bilgi vermek
Colloquial
give (someone) an out v. (birine) bir mazeret uydurmak
give (someone) an out v. bir açık kapı bırakmak
give (someone) an out v. (birine) bir bahane yaratmak
Idioms
give someone a bawling out v. azarlamak
give someone a good bawling out v. azarlamak
give someone a good bawling out v. birisini azarlamak
give out with something v. bağırmak
give someone a good bawling out v. birisine fırça çekmek
give someone a good bawling out v. birini haşlamak
give someone a bawling out v. cezalandırmak
give someone a good bawling out v. cezalandırmak
give out with something v. haykırmak
give (one) a (good) bawling out v. (birini bir güzel/bir temiz) azarlamak
give (one) a (good) bawling out v. (birini bir güzel/bir temiz) haşlamak
give (one) a (good) bawling out v. (birine bir güzel/bir temiz) fırça çekmek
give (one) a (good) bawling out v. (birinin bir güzel) canına okumak
give (one) a (good) bawling out v. (birine bir güzel) gününü göstermek
give a bawling out v. alabandayı çekmek
give a bawling out v. iyice azarlamak
give a bawling out v. azarlamak
give a bawling out v. haşlamak
give a bawling out v. fırça çekmek
Trade/Economic
give out a balance sheet v. bilançolandırmak
give out by contract v. ihale etmek
Painting
give out light v. ışık vermek
Slang
give a shout-out v. teşekkürlerini sunmak