|
Kategorie |
Englisch |
Türkisch |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
travel n.
|
yolculuk |
|
For a fee, the organisation Trees for Travel plants trees after each plane trip you make.
Trees for Travel adlı kuruluş, belli bir ücret karşılığında yaptığınız her uçak yolculuğundan sonra ağaç dikiyor.
More Sentences
|
2 |
Common Usage |
travel n.
|
seyahat |
|
The travel ban against Mugabe and senior members of his regime has not been effectively enforced.
Mugabe ve rejiminin üst düzey üyelerine yönelik seyahat yasağı etkili bir şekilde uygulanmamıştır.
More Sentences
|
3 |
Common Usage |
travel n.
|
gezi |
|
Gulliver's Travels was written by a famous English writer.
Gulliver'in Gezileri, ünlü bir İngiliz yazar tarafından yazılmıştır.
More Sentences
|
4 |
Common Usage |
travel v.
|
gezmek |
|
I travel, I trade, I meet people, I hear things.
Çok gezer, alışveriş yapar, yeni insanlarla tanışırım ve bir sürü şey duyarım.
More Sentences
|
5 |
Common Usage |
travel v.
|
seyahat etmek |
|
His mother is currently travelling to Burma, hoping to see him.
Annesi şu anda onu görmek umuduyla Burma'ya seyahat ediyor.
More Sentences
|
6 |
Common Usage |
travel v.
|
yolculuk etmek |
|
In order to know a man, you have only to travel with him a week.
Bir erkeği tanımak için onunla yalnızca bir hafta yolculuk etmen yeter.
More Sentences
|
General |
|
7 |
General |
travel v.
|
yolculuk etmek |
|
Tom traveled on the legendary Orient Express from Paris to Istanbul.
Tom, Paris'ten İstanbul'a efsanevi Orient Express'le yolculuk etti.
More Sentences
|
8 |
General |
travel v.
|
dolaşmak |
|
Our young people travel throughout Europe.
Gençlerimiz tüm Avrupa'yı dolaşıyor.
More Sentences
|
9 |
General |
travel v.
|
gitmek |
|
I am talking about plasma donation, where you have to travel some distance to fixed machinery and it takes half a day.
Sabit makinelere gitmek için belli bir mesafe kat etmeniz gereken ve yarım gün süren plazma bağışından bahsediyorum.
More Sentences
|
10 |
General |
travel v.
|
yolculuk yapmak |
|
Now we fly to Frankfurt or Zurich direct and then travel by car for three hours.
Artık Frankfurt ya da Zürih'e doğrudan uçuyor ve ardından üç saatlik bir araba yolculuğu yapıyoruz.
More Sentences
|
11 |
General |
travel v.
|
ilerlemek |
|
Many supporters travel to that destination.
Birçok destekçi bu hedefe doğru ilerliyor.
More Sentences
|
Trade/Economic |
|
12 |
Trade/Economic |
travel v.
|
seyahat etmek |
|
How often while travelling around Europe have we seen beautiful towns and beautiful agricultural landscapes?
Avrupa'da seyahat ederken ne kadar sıklıkla güzel kasabalar ve güzel tarım manzaraları gördük?
More Sentences
|
Tourism |
|
13 |
Tourism |
travel n.
|
seyahat |
|
It is imperative that rules for travel costs should be transparent and comprehensible.
Seyahat masraflarına ilişkin kuralların şeffaf ve anlaşılır olması zorunludur.
More Sentences
|
Technical |
|
14 |
Technical |
travel n.
|
seyahat |
|
Travel has opened up new horizons and new opportunities for human contact.
Seyahat yeni ufuklar ve insani temas için yeni fırsatlar yaratmıştır.
More Sentences
|
15 |
Technical |
travel v.
|
hareket etmek |
|
Light waves travel through space and various kinds of materials.
Işık dalgaları uzayda ve çeşitli maddelerde hareket eder.
More Sentences
|
16 |
Technical |
travel v.
|
yolculuk yapmak |
|
Now we fly to Frankfurt or Zurich direct and then travel by car for three hours.
Şimdi doğrudan Frankfurt ya da Zürih'e uçuyoruz ve ardından üç saat araba yolculuğu yapıyoruz.
More Sentences
|
Automotive |
|
17 |
Automotive |
travel v.
|
seyahat etmek |
|
Now the plan is to allow Mugabe and his entourage to travel to Paris.
Şimdi plan, Mugabe ve beraberindekilerin Paris'e seyahat etmesine izin vermek.
More Sentences
|
General |
|
18 |
General |
travel n.
|
hareket |
|
19 |
General |
travel n.
|
işleme |
|
20 |
General |
travel n.
|
sefer |
|
|
21 |
General |
travel n.
|
hareket hızı |
|
22 |
General |
travel n.
|
hareket gücü |
|
23 |
General |
travel n.
|
trafik yoğunluğu |
|
24 |
General |
travel n.
|
rotada ilerleme |
|
25 |
General |
travel v.
|
almak |
|
26 |
General |
travel v.
|
işlemek |
|
27 |
General |
travel v.
|
görmek |
|
28 |
General |
travel v.
|
geçmek |
|
29 |
General |
travel v.
|
yol almak |
|
30 |
General |
travel v.
|
kaçmak |
|
31 |
General |
travel v.
|
gazlamak |
|
32 |
General |
travel v.
|
birlikte gezmek |
|
33 |
General |
travel v.
|
rota izlemek |
|
34 |
General |
travel v.
|
(şirkete, gruba) katılmak |
|
35 |
General |
travel v.
|
ortaklık kurmak |
|
36 |
General |
travel v.
|
iş gezisi yapmak |
|
37 |
General |
travel v.
|
yayılmak |
|
Colloquial |
|
38 |
Colloquial |
travel v.
|
hızla hareket etmek |
|
Technical |
|
39 |
Technical |
travel n.
|
kurs |
|
40 |
Technical |
travel v.
|
belli bir alanda gidip gelmek |
|
|
Mechanic |
|
41 |
Mechanic |
travel n.
|
makine parçasının belirli yönde ileri geri hareketi |
|
42 |
Mechanic |
travel n.
|
(piston) hareket aralığı |
|
Automotive |
|
43 |
Automotive |
travel n.
|
hareket mesafesi |
|
Transportation |
|
44 |
Transportation |
travel v.
|
ulaşıma dahil olmak |
|
45 |
Transportation |
travel v.
|
dağıtıma girmek |
|
Basketball |
|
46 |
Basketball |
travel v.
|
steps yapmak |
|
|
Kategorie |
Englisch |
Türkisch |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
travel guide n.
|
seyahat rehberi |
|
What is your favorite travel guide?
En sevdiğiniz seyahat rehberi hangisi?
More Sentences
|
General |
|
2 |
General |
travel restrictions n.
|
seyahat kısıtlamaları |
|
That is why I advocated leaving the regulation of travel restrictions to the Member States.
Bu nedenle seyahat kısıtlamalarının düzenlenmesinin Üye Devletlere bırakılmasını savundum.
More Sentences
|
3 |
General |
space travel n.
|
uzay yolculuğu |
|
Space travel should be given new impetus.
Uzay yolculuğuna yeni bir ivme kazandırılmalıdır.
More Sentences
|
4 |
General |
travel agent n.
|
seyahat acentesi |
|
Some of the best travel agents who have served the Members of this House are going to leave.
Bu Meclisin Üyelerine hizmet veren en iyi seyahat acentelerinden bazıları ayrılıyor.
More Sentences
|
5 |
General |
travel agency n.
|
seyahat acentesi |
|
Now we have a new travel agency coming into takeover, maybe to save the Community a few pounds.
Şimdi devreye giren yeni bir seyahat acentemiz var, belki de Topluluğa birkaç sterlin kazandırmak için.
More Sentences
|
6 |
General |
travel office n.
|
seyahat ofisi |
|
I wish to raise a point about yet another problem with the travel office in Strasbourg.
Strazburg'daki seyahat ofisi ile ilgili bir başka soruna dikkat çekmek istiyorum.
More Sentences
|
7 |
General |
time travel n.
|
zaman yolculuğu |
|
Time travel is really cool.
Zaman yolculuğu gerçekten harika.
More Sentences
|
8 |
General |
travel arrangement n.
|
seyahat ayarlaması |
|
I'll take care of all the travel arrangements.
Tüm seyahat ayarlamalarıyla ben ilgileneceğim.
More Sentences
|
9 |
General |
travel magazine n.
|
seyahat dergisi |
|
I had the article accepted by a travel magazine.
Makaleyi bir seyahat dergisine kabul ettirdim.
More Sentences
|
10 |
General |
space travel n.
|
uzay seyahati |
|
Space travel is dangerous.
Uzay seyahati tehlikelidir.
More Sentences
|
11 |
General |
visa-free travel n.
|
vizesiz seyahat |
|
Visa-free travel is not, however, today's issue.
Ancak vizesiz seyahat bugünün meselesi değildir.
More Sentences
|
12 |
General |
air travel n.
|
uçak yolculuğu |
|
He lived in the days when air travel was considered dangerous.
Uçak yolculuğunun tehlikeli sayıldığı günlerde yaşadı.
More Sentences
|
13 |
General |
travel agent n.
|
seyahat danışmanı |
|
Who's your travel agent?
Seyahat danışmanın kim?
More Sentences
|
14 |
General |
travel by v.
|
yolculuk etmek |
|
Most people travel by train.
Çoğu insan trenle yolculuk eder.
More Sentences
|
15 |
General |
travel around v.
|
etrafında dolaşmak |
|
There are nine planets travelling around the sun, the earth being one of them.
Güneşin etrafında dolaşan dokuz gezegen vardır, dünya da bunlardan biridir.
More Sentences
|
16 |
General |
travel abroad v.
|
yurtdışına seyahat etmek |
|
People and organisations have been put on lists and suddenly forbidden to travel abroad.
Kişi ve kuruluşlar listelere alınmış ve aniden yurtdışına seyahat etmeleri yasaklanmıştır.
More Sentences
|
17 |
General |
travel alone v.
|
yalnız seyahat etmek |
|
She's traveling alone.
O yalnız seyahat ediyor.
More Sentences
|
Trade/Economic |
|
18 |
Trade/Economic |
travel agency n.
|
seyahat acentesi |
|
Apparently, a contract has been signed by a new travel agency to replace Wagonlit.
Görünüşe göre Wagonlit'in yerini alacak yeni bir seyahat acentesi ile sözleşme imzalandı.
More Sentences
|
Tourism |
|
19 |
Tourism |
travel bureau n.
|
seyahat bürosu |
|
Let's get some brochures from the travel bureau.
Seyahat bürosundan bazı broşürler alalım.
More Sentences
|
20 |
Tourism |
travel agency n.
|
seyahat acentesi |
|
I work for a travel agency.
Bir seyahat acentesinde çalışıyorum.
More Sentences
|
21 |
Tourism |
travel agencies n.
|
seyahat acenteleri |
|
At the same time, the activity of travel agencies has undergone a profound change.
Aynı zamanda, seyahat acentelerinin faaliyetleri de köklü bir değişim geçirmiştir.
More Sentences
|
22 |
Tourism |
foreign travel n.
|
yurtdışı seyahat |
|
He has experience of foreign travel.
Onun yurtdışı seyahat deneyimi var.
More Sentences
|
Technical |
|
23 |
Technical |
air travel n.
|
hava yolculuğu |
|
Although we are not experts, we know about air travel and have experience of it.
Her ne kadar uzman olmasak da hava yolculuğu konusunda bilgi ve deneyim sahibiyiz.
More Sentences
|
General |
|
24 |
General |
travel bargain n.
|
seyahat anlaşması |
|
25 |
General |
travel kit n.
|
seyahat takımı |
|
26 |
General |
automobile travel n.
|
otomobil seyahati |
|
27 |
General |
travel book n.
|
seyahatname |
|
28 |
General |
ground travel n.
|
kara yolculuğu |
|
29 |
General |
water travel n.
|
su yolculuğu |
|
30 |
General |
ticketless travel n.
|
biletsiz yolculuk |
|
31 |
General |
travel agents n.
|
seyahat acentaları |
|
32 |
General |
travel bureau n.
|
seyahat acentası |
|
33 |
General |
travel costs n.
|
seyahat maliyeti |
|
34 |
General |
health aspects travel n.
|
sağlık açısından seyahat |
|
|
35 |
General |
travel allowance n.
|
seyahat izni |
|
36 |
General |
universal air travel plan n.
|
iata'nın yürüttüğü kredi kartı planı |
|
37 |
General |
description and travel n.
|
betimleme ve seyahat |
|
38 |
General |
travel in literature n.
|
edebiyatta gezi |
|
39 |
General |
universal air travel plan n.
|
evrensel hava yolculuğu planı |
|
40 |
General |
travel expense law n.
|
harcırah kanunu |
|
41 |
General |
travel photography n.
|
seyahat fotoğrafçılığı |
|
42 |
General |
travel expenditures n.
|
turizm harcamaları |
|
43 |
General |
travel contracts n.
|
seyahat sözleşmeleri |
|
44 |
General |
description and travel n.
|
seyahat ve betimleme |
|
45 |
General |
car travel n.
|
araba seyahati |
|
46 |
General |
car travel n.
|
araba yolculuğu |
|
47 |
General |
astral travel n.
|
astral seyahat |
|
48 |
General |
astral travel n.
|
astral yolculuk |
|
49 |
General |
travel allowance n.
|
yol harcı |
|
50 |
General |
travel allowance n.
|
yolluk |
|
51 |
General |
travel allowance n.
|
yol parası |
|
52 |
General |
travel expenses n.
|
yol masrafları |
|
53 |
General |
train travel n.
|
tren yolculuğu |
|
54 |
General |
travel-time n.
|
varış süresi |
|
55 |
General |
travel-time curve n.
|
varış zamanı eğrisi |
|
56 |
General |
travel requisites n.
|
gezi gereçleri |
|
57 |
General |
travel ticket n.
|
gezi bileti |
|
58 |
General |
travel receipts n.
|
turizm gelirleri |
|
59 |
General |
pen travel n.
|
kalem yolalımı |
|
60 |
General |
travel programme n.
|
gezi programı |
|
61 |
General |
travel programme n.
|
seyahat programı |
|
62 |
General |
travel in time n.
|
zamanda yolculuk |
|
63 |
General |
travel in time n.
|
zaman yolculuğu |
|
64 |
General |
time travel n.
|
zamanda yolculuk |
|
65 |
General |
travel writings n.
|
gezi yazıları |
|
66 |
General |
travel writing n.
|
gezi yazısı |
|
67 |
General |
travel notes n.
|
gezi notları |
|
68 |
General |
travel article n.
|
gezi makalesi |
|
69 |
General |
night travel n.
|
gece yolculuğu |
|
70 |
General |
travel case n.
|
seyahat çantası |
|
71 |
General |
travel film n.
|
gezi filmi |
|
72 |
General |
travel literature n.
|
gezi edebiyatı |
|
73 |
General |
travel memories n.
|
gezi anıları |
|
74 |
General |
travel notes n.
|
gezi anıları |
|
75 |
General |
travel cash and airline ticket n.
|
yolculuk parası ve uçak bileti |
|
76 |
General |
date of travel n.
|
seyahat tarihi |
|
77 |
General |
travel journal n.
|
gezi günlüğü |
|
78 |
General |
travel compartment n.
|
nakil kompartımanı (büyük hayvanlar için) |
|
79 |
General |
travel compartment n.
|
(baş üstü) bagaj bölmesi |
|
80 |
General |
travel compartment n.
|
taşıma çantası (küçük hayvanlar için) |
|
81 |
General |
travel by public transport n.
|
toplu taşımayla seyahat |
|
82 |
General |
travel bed n.
|
seyahat yatağı |
|
83 |
General |
aircraft travel n.
|
uçak yolculuğu |
|
84 |
General |
travel security program n.
|
seyahat güvenliği programı |
|
85 |
General |
travel warrant n.
|
seyahat izin belgesi |
|
86 |
General |
day of travel n.
|
yolculuk günü |
|
87 |
General |
travel nursing n.
|
gezici hemşirelik |
|
88 |
General |
travel nurse n.
|
gezici hemşire |
|
89 |
General |
general travel ban n.
|
genel seyahat yasağı |
|
90 |
General |
travel club n.
|
gezi kulübü |
|
91 |
General |
travel news n.
|
seyahat haberleri |
|
92 |
General |
right to travel n.
|
seyahat hakkı |
|
93 |
General |
travel alert n.
|
seyahat uyarısı |
|
94 |
General |
travel advisory n.
|
seyahat uyarısı |
|
95 |
General |
travel warning n.
|
seyahat uyarısı |
|
96 |
General |
travel pillow n.
|
seyahat yastığı |
|
97 |
General |
travel pillow n.
|
yolcu yastığı |
|
98 |
General |
air travel n.
|
havacılık |
|
99 |
General |
air travel n.
|
uçuş |
|
100 |
General |
air travel n.
|
tayyarecilik |
|
101 |
General |
travel bag n.
|
seyahat çantası |
|
102 |
General |
travel [obsolete] n.
|
sancı |
|
103 |
General |
travel [obsolete] n.
|
eziyet |
|
104 |
General |
travel iron n.
|
seyahat ütüsü |
|
105 |
General |
fast travel n.
|
ışınlanma |
|
106 |
General |
fast travel n.
|
birden gitme |
|
107 |
General |
travel away v.
|
uzaklara gitmek |
|
108 |
General |
cause to travel v.
|
seyahat etmesine yol açmak |
|
109 |
General |
travel over v.
|
katetmek |
|
110 |
General |
travel on foot v.
|
yürüyerek dolaşmak |
|
111 |
General |
travel light v.
|
az eşyayla seyahat etmek |
|
112 |
General |
travel along with v.
|
yolculuk etmek |
|
113 |
General |
travel back and forth v.
|
mekik dokumak |
|
114 |
General |
travel first class v.
|
birinci mevkide seyahat etmek |
|
115 |
General |
travel around the world v.
|
dünyayı gezmek |
|
116 |
General |
give travel allowance v.
|
harcırah vermek |
|
117 |
General |
travel the city v.
|
şehri gezmek |
|
118 |
General |
travel from hand to hand v.
|
elden ele dolaşmak |
|
119 |
General |
travel non-stop v.
|
molasız seyahat etmek |
|
120 |
General |
travel through v.
|
molasız yolculuk yapmak |
|
121 |
General |
have no restriction to travel v.
|
seyahat engeli bulunmamak |
|
122 |
General |
have no obstacle to travel v.
|
seyahat engeli olmamak |
|
123 |
General |
have no restriction to travel v.
|
seyahat engeli olmamak |
|
124 |
General |
have no obstacle to travel v.
|
seyahat engeli bulunmamak |
|
125 |
General |
be free to travel v.
|
seyahat engeli bulunmamak |
|
126 |
General |
be free to travel v.
|
seyahat engeli olmamak |
|
127 |
General |
travel around the world v.
|
dünya etrafında dolaşmak |
|
128 |
General |
plan to travel v.
|
seyahat planı yapmak |
|
129 |
General |
make a travel plan v.
|
seyahat planı yapmak |
|
130 |
General |
travel alone v.
|
tek başına gezmek |
|
131 |
General |
travel alone v.
|
tek başına seyahat etmek |
|
132 |
General |
travel around the country v.
|
ülkenin dört bir yanını gezmek |
|
133 |
General |
go to travel v.
|
seyahate gitmek/çıkmak |
|
134 |
General |
travel by air v.
|
hava yolu ile seyahat etmek |
|
135 |
General |
travel on an empty stomach v.
|
boş mide ile seyahat etmek |
|
136 |
General |
travel the dust around v.
|
tozutmak ( odayı/belli bir ortamı) |
|
137 |
General |
travel through time v.
|
zamanda yolculuk etmek |
|
138 |
General |
travel through time v.
|
zamanda yolculuk etmek |
|
139 |
General |
travel by dak v.
|
tahtırevanla gitmek |
|
140 |
General |
travel post v.
|
at arabası değiştirerek seyahat etmek |
|
141 |
General |
travel [dialect] v.
|
yürüyerek gitmek |
|
142 |
General |
travel [obsolete] v.
|
eziyet çekmek |
|
143 |
General |
travel [obsolete] v.
|
sancılanmak |
|
144 |
General |
travel rapidly v.
|
hızla hareket etmek |
|
145 |
General |
travel to v.
|
ziyaret etmek |
|
146 |
General |
travel-sick adj.
|
seyahatten rahatsız olan |
|
147 |
General |
travel-sore adj.
|
yol yorgunu |
|
148 |
General |
fit-to-travel adj.
|
seyahat edebilir |
|
149 |
General |
fit-to-travel adj.
|
seyahat etmeye müsait |
|
150 |
General |
worn or tired by travel adj.
|
yol yorgunu |
|
151 |
General |
travel-worn adj.
|
yol yorgunu |
|
152 |
General |
travel-stained adj.
|
seyahat sırasında kirlenmiş |
|
153 |
General |
travel-soiled adj.
|
seyahat sırasında kirlenmiş |
|
154 |
General |
travel-tainted adj.
|
yol yorgunu |
|
155 |
General |
travel-tainted adj.
|
seyahatten yorgun düşmüş |
|
Phrasals |
|
156 |
Phrasals |
travel across v.
|
boydan boya/bir uçtan bir uca seyahat etmek |
|
157 |
Phrasals |
travel with someone v.
|
ile seyahat etmek |
|
158 |
Phrasals |
travel on something v.
|
(otobüs/tren vb) de/ile seyahat etmek |
|
159 |
Phrasals |
travel across (something or some place) v.
|
(bir şey/bir yer) boyunca seyahat etmek |
|
160 |
Phrasals |
travel across (something or some place) v.
|
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/uçtan uca gezmek |
|
161 |
Phrasals |
travel across (something or some place) v.
|
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya geçmek |
|
162 |
Phrasals |
travel by (something) v.
|
(bir araçla) seyahat etmek |
|
163 |
Phrasals |
travel by (something) v.
|
(bir şey) yoluyla yolculuk etmek |
|
164 |
Phrasals |
travel by (something) v.
|
(gece/gündüz) seyahat/yolculuk etmek |
|
165 |
Phrasals |
travel by (something) v.
|
(bir şey) ışığında seyahat etmek/ilerlemek |
|
166 |
Phrasals |
travel for v.
|
amaçlı/amacıyla seyahat etmek |
|
167 |
Phrasals |
travel for v.
|
için/nedeniyle seyahate çıkmak |
|
168 |
Phrasals |
travel for (something) v.
|
(iş) için seyahat etmek |
|
169 |
Phrasals |
travel for (something) v.
|
(bir şey) amaçlı/amacıyla seyahat etmek |
|
170 |
Phrasals |
travel for (something) v.
|
(bir şey) için/nedeniyle seyahate çıkmak |
|
171 |
Phrasals |
travel on v.
|
-de/ile seyahat etmek |
|
172 |
Phrasals |
travel on (something) v.
|
(bir şey) üzerinde seyahat etmek |
|
173 |
Phrasals |
travel on (something) v.
|
(bir şeyden/bir yerden) gitmek |
|
174 |
Phrasals |
travel on (something) v.
|
(bir şey) yoluyla seyahat etmek |
|
175 |
Phrasals |
travel on (something) v.
|
(bir araçla/bir şeyle) gitmek/seyahat etmek |
|
176 |
Phrasals |
travel on (something) v.
|
(bir araca) binip seyahat etmek |
|
177 |
Phrasals |
travel on (something) v.
|
(bir geçiş izniyle, izinle, belgeyle) seyahat etmek |
|
178 |
Phrasals |
travel over (something or some place) v.
|
(bir şeyi/bir yeri) baştan sona geçmek |
|
179 |
Phrasals |
travel over (something or some place) v.
|
(bir şeyi/bir yeri) kat etmek |
|
180 |
Phrasals |
travel over (something or some place) v.
|
(bir yerin) dört bir yanını gezmek |
|
181 |
Phrasals |
travel over (something or some place) v.
|
(bir yerin) dört bir yanına seyahat etmek |
|
182 |
Phrasals |
travel over (something or some place) v.
|
(bir yerin) her tarafını gezmek |
|
183 |
Phrasals |
travel over (something or some place) v.
|
(bir yerin) her tarafına gitmek |
|
184 |
Phrasals |
travel through (something or some place) v.
|
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/baştan sona geçmek |
|
185 |
Phrasals |
travel through (something or some place) v.
|
(bir şeyi/bir yeri) kat etmek |
|
186 |
Phrasals |
travel through (something or some place) v.
|
(bir şeyden/bir yerden) geçmek |
|
187 |
Phrasals |
travel through (something or some place) v.
|
(bir şey/bir yer) boyunca seyahat etmek |
|
188 |
Phrasals |
travel through (something) v.
|
(bir şeylerin) arasından/içinden geçmek |
|
189 |
Phrasals |
travel through (something) v.
|
(bir şeylerin) arasından/içinden seyahat etmek/ilerlemek |
|
190 |
Phrasals |
travel through (something) v.
|
(bir hava koşulu) içerisinden geçmek |
|
191 |
Phrasals |
travel through (something) v.
|
(bir hava koşulu) içerisinde/altında seyahat etmek/ilerlemek |
|
192 |
Phrasals |
travel with (someone or something) v.
|
(birinin/bir şeyin) başında seyahat etmek |
|
193 |
Phrasals |
travel with (someone or something) v.
|
(birine/bir şeye) nezaret ederek seyahat etmek |
|
194 |
Phrasals |
travel with (someone) v.
|
(biriyle) seyahat etmek |
|
195 |
Phrasals |
travel with (someone) v.
|
(biriyle) birlikte seyahat etmek |
|
196 |
Phrasals |
travel with (something) v.
|
yanında (bir şeyle) seyahat etmek |
|
197 |
Phrasals |
travel with (something) v.
|
(bir hastalığa) yakalanmış halde seyahat etmek |
|
198 |
Phrasals |
travel with (something) v.
|
hastayken seyahat etmek |
|
199 |
Phrasals |
travel with (something) v.
|
(bir rahatsızlığı) varken seyahat etmek |
|
200 |
Phrasals |
travel with (something) v.
|
yaralı halde seyahat etmek |
|
Phrases |
|
201 |
Phrases |
travel broadens the mind expr.
|
seyahat etmek ufku genişletir |
|
Proverb |
|
202 |
Proverb |
It is better to travel hopefully than to arrive
|
göle giden yol gölden daha güzeldir |
|
203 |
Proverb |
It is better to travel hopefully than to arrive
|
geleceği düşünmektense bugünün tadını çıkar |
|
204 |
Proverb |
travel broadens the mind
|
çok gezen çok bilir |
|
Colloquial |
|
205 |
Colloquial |
a travel lover n.
|
seyahatsever |
|
206 |
Colloquial |
travel freak n.
|
seyahat hastası/düşkünü |
|
207 |
Colloquial |
travel expenses n.
|
yolculuk giderleri |
|
208 |
Colloquial |
travel for n.
|
amaçlı/amacıyla seyahat |
|
Idioms |
|
209 |
Idioms |
travel in a body v.
|
grup halinde gitmek |
|
210 |
Idioms |
travel in a body v.
|
hep birlikte varmak/ulaşmak/gelmek |
|
211 |
Idioms |
travel in a body v.
|
topluca gitmek |
|
212 |
Idioms |
have something will travel v.
|
bir iş için gerekli yeteneklere/özelliklere sahip olmak |
|
213 |
Idioms |
be bitten by the travel bug v.
|
gezip dolaşmayı çok istemek |
|
214 |
Idioms |
travel at a fast clip v.
|
hızlı ilerlemek |
|
215 |
Idioms |
travel at a fast clip v.
|
hızlı gitmek |
|
216 |
Idioms |
travel all over (some place) v.
|
(bir yerin) dört bir yanını gezmek |
|
217 |
Idioms |
travel all over (some place) v.
|
(bir yerin) dört bir yanına seyahat etmek |
|
218 |
Idioms |
travel all over (some place) v.
|
(bir yerin) her tarafını gezmek |
|
219 |
Idioms |
travel all over (some place) v.
|
(bir yerin) her tarafına gitmek |
|
220 |
Idioms |
travel on a full stomach v.
|
tok karnına seyahat etmek |
|
221 |
Idioms |
travel on a full stomach v.
|
tok yola çıkmak |
|
222 |
Idioms |
travel on an empty stomach v.
|
aç karnına seyahat etmek |
|
223 |
Idioms |
travel on an empty stomach v.
|
aç yola çıkmak |
|
Speaking |
|
224 |
Speaking |
where are you planning to travel this year? expr.
|
bu yıl nereye seyahat etmeyi planlıyorsunuz? |
|
225 |
Speaking |
where are you planning to travel this year? expr.
|
bu yıl nereye seyahat etmeyi planlıyorsun? |
|
226 |
Speaking |
do you travel a lot? expr.
|
çok seyahat eder misin? |
|
227 |
Speaking |
why do people travel? expr.
|
insanlar neden seyahat eder? |
|
228 |
Speaking |
how often do you travel? expr.
|
ne sıklıkla seyahat ediyorsunuz? |
|
229 |
Speaking |
where do you plan to travel to in the next twelve months? expr.
|
önümüzdeki on iki ay nereye seyahat etmeyi planlıyorsun? |
|
230 |
Speaking |
how often do you travel? expr.
|
ne sıklıkla seyahat edersiniz? |
|
231 |
Speaking |
I love to travel expr.
|
seyahat etmeyi severim |
|
232 |
Speaking |
I travel a lot expr.
|
sık seyahat ederim |
|
233 |
Speaking |
did you travel abroad? expr.
|
yurtdışına seyahat ettin mi? |
|
Trade/Economic |
|
234 |
Trade/Economic |
travel and entertainment account n.
|
masraf hesabı |
|
235 |
Trade/Economic |
travel and entertainment account n.
|
gider hesabı |
|
236 |
Trade/Economic |
foreign travel expenditure tax n.
|
dış seyahat harcamaları vergisi |
|
237 |
Trade/Economic |
foreign travel n.
|
dış turizm |
|
238 |
Trade/Economic |
foreign travel n.
|
dış seyahat |
|
239 |
Trade/Economic |
corporate travel n.
|
firma ziyareti |
|
240 |
Trade/Economic |
travel allowance n.
|
harcırah |
|
241 |
Trade/Economic |
travel pay n.
|
harcırah |
|
242 |
Trade/Economic |
business travel n.
|
iş seyahati |
|
243 |
Trade/Economic |
corporate travel consultant n.
|
kurumsal seyahat danışmanı |
|
244 |
Trade/Economic |
corporate travel n.
|
kurumsal seyahat |
|
245 |
Trade/Economic |
salary and travel allowances n.
|
maaşlar ve harcırahlar |
|
246 |
Trade/Economic |
retail travel agent n.
|
perakende seyahat acentesi |
|
247 |
Trade/Economic |
fixed travel fee n.
|
sabit seyahat ücreti |
|
248 |
Trade/Economic |
travel pay n.
|
resmi seyahat masrafı bedeli |
|
249 |
Trade/Economic |
travel expense n.
|
seyahat masrafı |
|
250 |
Trade/Economic |
travel and accommodation n.
|
seyahat ve konaklama |
|
251 |
Trade/Economic |
salary and travel allowances n.
|
seyahat ödenekleri |
|
252 |
Trade/Economic |
travel agency n.
|
seyahat acentası |
|
253 |
Trade/Economic |
freedom of travel n.
|
seyahat özgürlüğü |
|
254 |
Trade/Economic |
travel restriction n.
|
seyahat engeli |
|
255 |
Trade/Economic |
travel expense n.
|
seyahat gideri |
|
256 |
Trade/Economic |
travel cost n.
|
seyahat masrafı |
|
257 |
Trade/Economic |
travel expenses n.
|
seyahat giderleri |
|
258 |
Trade/Economic |
travel expenses n.
|
seyahat masrafları |
|
259 |
Trade/Economic |
air travel n.
|
uçak seyahati |
|
260 |
Trade/Economic |
food and travel n.
|
yemek ve yol |
|
261 |
Trade/Economic |
food and travel expenses n.
|
yemek ve yol masrafları |
|
262 |
Trade/Economic |
travel expense n.
|
yol masrafı |
|
263 |
Trade/Economic |
travel allowance n.
|
yol gideri |
|
264 |
Trade/Economic |
travel and meal allowance n.
|
yol yemek harcırahı |
|
265 |
Trade/Economic |
travel pay n.
|
yolluk |
|
266 |
Trade/Economic |
travel expenses n.
|
yol gideri |
|
267 |
Trade/Economic |
foreign travel n.
|
yurt dışına yolculuk |
|
268 |
Trade/Economic |
domestic travel n.
|
yurtiçi seyahat |
|
269 |
Trade/Economic |
overseas travel n.
|
yurt dışı yolculuk |
|
270 |
Trade/Economic |
foreign travel n.
|
yurt dışına seyahat |
|
271 |
Trade/Economic |
travel subsistence n.
|
yol parası |
|
272 |
Trade/Economic |
incentive travel n.
|
özendirme seyahat gezisi |
|
273 |
Trade/Economic |
incentive travel n.
|
teşvik gezisi |
|
Law |
|
274 |
Law |
travel documents n.
|
seyahat belgeleri |
|
275 |
Law |
freedom of travel n.
|
seyahat hürriyeti |
|
276 |
Law |
international travel ban n.
|
yurt dışına çıkış yasağı |
|
Politics |
|
277 |
Politics |
european agreement on travel by young persons on collective passports between the member countries of the council of europe n.
|
avrupa konseyine üye devletler arasında genç kişilerin müşterek pasaportla seyahatlerine dair avrupa sözleşmesi |
|
278 |
Politics |
staff travel n.
|
personel yolculuğu |
|
279 |
Politics |
travel warning n.
|
seyahat uyarısı |
|
280 |
Politics |
freedom of travel and residence n.
|
seyahat ve ikamet özgürlüğü |
|
281 |
Politics |
freedom of travel n.
|
seyahat özgürlüğü |
|
282 |
Politics |
convention travel document n.
|
sözleşme seyahat belgesi |
|
283 |
Politics |
international travel regulations n.
|
uluslararası seyahat yönetmelikleri |
|
284 |
Politics |
national travel policy n.
|
ulusal seyahat politikası |
|
285 |
Politics |
law related to residence and travel of foreigners in turkey n.
|
yabancıların türkiye'de ikamet ve seyahatleri hakkında kanun |
|
286 |
Politics |
to issue of travel documents v.
|
seyahat belgesi çıkartmak |
|
Institutes |
|
287 |
Institutes |
european travel commission n.
|
avrupa seyahat komisyonu |
|
288 |
Institutes |
world travel and tourism council (wttc) n.
|
dünya seyahat ve turizm konseyi |
|
289 |
Institutes |
department of travel agencies n.
|
seyahat acentaları dairesi başkanlığı |
|
290 |
Institutes |
international travel association n.
|
uluslararası turizm birliği |
|
291 |
Institutes |
universal federation of travel agents association (uftaa) n.
|
uluslararası seyahat acenteleri federasyonu birliği |
|
Insurance |
|
292 |
Insurance |
association of travel insurance intermediaries (atii) n.
|
seyahat sigorta aracıları birliği |
|
293 |
Insurance |
foreign travel insurance n.
|
yurtdışı seyahat sigortası |
|
294 |
Insurance |
foreign travel insurance n.
|
yurt dışı seyahat sigortası |
|
Tourism |
|
295 |
Tourism |
travel reimbursement n.
|
harcırah |
|
296 |
Tourism |
abta travel agents certificate n.
|
abta seyahat acentaları sertifikası |
|
297 |
Tourism |
surface travel n.
|
adi seyahat |
|
298 |
Tourism |
american society of travel agencies n.
|
amerikan seyahat acentaları birliği |
|
299 |
Tourism |
institute of certified travel agencies n.
|
belgeli seyahat acentaları enstitüsü |
|
300 |
Tourism |
ticketless travel n.
|
biletsiz seyahat |
|
301 |
Tourism |
travel party n.
|
bir gezide birlikte seyahat eden ve giderlerini ortak havuzdan karşılayan ziyaretçilerin oluşturduğu grup |
|
302 |
Tourism |
universal federation of travel agencies n.
|
dünya seyahat acentaları birlikleri federasyonu |
|
303 |
Tourism |
leisure travel agent n.
|
dinlence seyahat acentesi |
|
304 |
Tourism |
the universal federation of travel agencies associations n.
|
dünya seyahat acentaları birlikleri federasyonu |
|
305 |
Tourism |
world travel market n.
|
dünya seyahat fuarı |
|
306 |
Tourism |
travel for learning n.
|
eğitim amaçlı seyahat |
|
307 |
Tourism |
travel content n.
|
gezi içeriği |
|
308 |
Tourism |
daily travel card n.
|
günlük seyahat kartı |
|
309 |
Tourism |
inclusive travel n.
|
götürü yolculuk |
|
310 |
Tourism |
travel guide n.
|
gezi rehberi |
|
311 |
Tourism |
certificate in business travel n.
|
iş seyahati belgesi |
|
312 |
Tourism |
certificate in business travel n.
|
iş seyahati acenteleri loncası'nca verilen belge |
|
313 |
Tourism |
surface travel n.
|
karayolu seyahati |
|
314 |
Tourism |
world travel market n.
|
londra'da düzenlenen seyahat fuarı |
|
315 |
Tourism |
student air travel association n.
|
öğrenci hava seyahati birliği |
|
316 |
Tourism |
pre-travel information n.
|
seyahat öncesi enformasyon |
|
317 |
Tourism |
travel network n.
|
seyahat ağı |
|
318 |
Tourism |
travel insurance n.
|
seyahat sigortası |
|
319 |
Tourism |
travel marketing n.
|
seyahat pazarlaması |
|
320 |
Tourism |
travel company n.
|
seyahat firması |
|
321 |
Tourism |
travel agency operation license n.
|
seyahat acentalığı işletme belgesi |
|
322 |
Tourism |
travel distance n.
|
seyahat mesafesi |
|
323 |
Tourism |
travel industry personnel n.
|
seyahat endüstrisi personeli |
|
324 |
Tourism |
travel cost method n.
|
seyahat maliyet yöntemi |
|
325 |
Tourism |
travel brochure n.
|
seyahat broşürü |
|
326 |
Tourism |
travel trade n.
|
seyahat ticareti |
|
327 |
Tourism |
travel agency n.
|
seyahat acentası |
|
328 |
Tourism |
travel consultant n.
|
seyahat danışmanı |
|
329 |
Tourism |
travel resistant factors n.
|
seyahate direnç faktörleri |
|
330 |
Tourism |
travel guidebook n.
|
seyahat rehberi |
|
331 |
Tourism |
travel company n.
|
seyahat şirketi |
|
332 |
Tourism |
travel agency registry n.
|
seyahat acentası sicili |
|
333 |
Tourism |
travel industry n.
|
seyahat sektörü |
|
334 |
Tourism |
travel writer n.
|
seyahat yazarı |
|
335 |
Tourism |
travel plan n.
|
seyahat planı |
|
336 |
Tourism |
travel marketing n.
|
seyahat pazarlama |
|
337 |
Tourism |
travel guide n.
|
seyahat/tatil rehberi |
|
338 |
Tourism |
travel sickness n.
|
seyahat hastalığı |
|
339 |
Tourism |
travel pattern n.
|
seyahat modeli |
|
340 |
Tourism |
travel informatin manual n.
|
seyahat danışma el kitabı |
|
341 |
Tourism |
travel guide n.
|
seyahat rehberi |
|
342 |
Tourism |
travel bureau n.
|
seyahat acentası |
|
343 |
Tourism |
travel decision n.
|
seyahat kararı |
|
344 |
Tourism |
socio-psychologic travel motive n.
|
sosyo-psikolojik seyahat dürtüsü |
|
345 |
Tourism |
tourist travel n.
|
turistik gezi |
|
346 |
Tourism |
touristic travel n.
|
turistik seyahat |
|
347 |
Tourism |
travel industry personnel n.
|
turizm personeli |
|
348 |
Tourism |
total travel time n.
|
toplam seyahat süresi |
|
349 |
Tourism |
association of turkish travel agencies n.
|
türkiye seyahat acentaları birliği |
|
350 |
Tourism |
association of turkish travel agencies n.
|
türkiye seyahat acenteleri birliği |
|
351 |
Tourism |
travel folder n.
|
turistik depliyan |
|
352 |
Tourism |
travel sickness n.
|
yolculuk esnasındaki hareket kaynaklı mide bulantısı |
|
353 |
Tourism |
domestic travel agency n.
|
yerli seyahat acentası |
|
354 |
Tourism |
travel health insurance n.
|
seyahat sağlık sigortası |
|
355 |
Tourism |
travel purposefully v.
|
bir amaçla seyahat etmek |
|
356 |
Tourism |
association of turkish travel agencies abrev.
|
türsab |
|
Media |
|
357 |
Media |
travel journalist n.
|
gezgin gazeteci |
|
Technical |
|
358 |
Technical |
air travel n.
|
hava ulaşımı |
|
359 |
Technical |
air travel n.
|
havacılık |
|
360 |
Technical |
angular travel method n.
|
açısal yer değişim usulü |
|
361 |
Technical |
angular travel n.
|
açısal yer değişimi |
|
362 |
Technical |
overhead travel information system n.
|
baş yukarısı seyahat bilgi sistemi |
|
363 |
Technical |
maximum travel speed n.
|
en yüksek hız |
|
364 |
Technical |
brake pedal free travel n.
|
fren pedalı boşluğu |
|
365 |
Technical |
indicator travel n.
|
gösterge yolalımı |
|
366 |
Technical |
travel range n.
|
hareket alanı |
|
367 |
Technical |
reversing the travel direction n.
|
hareket yönünün değişmesi |
|
368 |
Technical |
travel time n.
|
intikal süresi (itfaiyecilik) |
|
369 |
Technical |
contact travel n.
|
kontakt kursu |
|
370 |
Technical |
travel indicator n.
|
kurs göstergesi |
|
371 |
Technical |
machine readable travel document n.
|
makine tarafından okunabilir Seyahat dokümanı |
|
372 |
Technical |
overage overall travel speed n.
|
ortalama ticari hız |
|
373 |
Technical |
common path of travel n.
|
ortak seyahat yolu |
|
374 |
Technical |
overage overall travel speed n.
|
ortalama seyahat hızı |
|
375 |
Technical |
piston travel n.
|
piston kursu |
|
376 |
Technical |
piston travel n.
|
piston kursu |
|
377 |
Technical |
piston travel n.
|
piston seyri |
|
378 |
Technical |
overage travel speed n.
|
seyahat hızı |
|
379 |
Technical |
travel time n.
|
seyahat süresi |
|
380 |
Technical |
overage travel speed n.
|
ticari hız |
|
381 |
Technical |
travel time n.
|
ulaşım süresi |
|
382 |
Technical |
valve travel n.
|
valf kursu |
|
383 |
Technical |
travel rack soot blower n.
|
uzun lanslı hareketli kurum üfleyici |
|
384 |
Technical |
travel motor n.
|
yürüyüş motoru |
|
385 |
Technical |
travel charger n.
|
yolda şarj aleti |
|
386 |
Technical |
over the full travel v.
|
maksimum hareketini aşmak |
|
Computer |
|
387 |
Computer |
world travel n.
|
dünya gezisi |
|
388 |
Computer |
travel keys n.
|
gezinti tuşları |
|
389 |
Computer |
indicator travel n.
|
gösterge yolalımı |
|
390 |
Computer |
air travel n.
|
hava gezisi |
|
391 |
Computer |
pen travel n.
|
kalem yolalımı |
|
392 |
Computer |
travel beep n.
|
yolculuk bip |
|
393 |
Computer |
travel move n.
|
yolculuk taşı |
|
394 |
Computer |
travel required expr.
|
seyahat gerekli |
|
395 |
Computer |
travel beam expr.
|
yolculuk ışın |
|
396 |
Computer |
travel wait expr.
|
yolculuk bekle |
|
397 |
Computer |
travel busy expr.
|
yolculuk meşgul |
|
Automotive |
|
398 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
debriyaj pedalı boşluğu |
|
399 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
debriyaj pedalı aralığı |
|
400 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
debriyaj boşluğu |
|
401 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
debriyaj pedal boşluğu |
|
402 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
debriyaj pedal boşluğu |
|
403 |
Automotive |
brake pedal travel sensor n.
|
fren pedalı hareket sensörü |
|
404 |
Automotive |
brake pedal travel n.
|
fren pedalı hareket mesafesi |
|
405 |
Automotive |
reverse travel n.
|
geri hareket |
|
406 |
Automotive |
direction of travel n.
|
hareket yönü |
|
407 |
Automotive |
travel rate n.
|
kaynak hızı |
|
408 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
kavrama pedal boşluğu |
|
409 |
Automotive |
clutch pedal free travel n.
|
kavrama pedalı aralığı |
|
410 |
Automotive |
rack travel n.
|
kramiyer hareketi |
|
411 |
Automotive |
rack travel n.
|
kremayer hareketi |
|
412 |
Automotive |
pedal travel sensor n.
|
pedal hareket sensörü |
|
413 |
Automotive |
free pedal travel n.
|
pedal boşluğu |
|
414 |
Automotive |
pedal travel n.
|
pedal hareket mesafesi |
|
415 |
Automotive |
suspension travel n.
|
süspansiyon hareket mesafesi |
|
416 |
Automotive |
public travel security n.
|
toplu taşıma güvenliği |
|
417 |
Automotive |
travel demand management n.
|
yolculuk talebi yönetimi |
|
418 |
Automotive |
pre-trip travel information n.
|
yolculuk öncesi bilgilendirme |
|
Transportation |
|
419 |
Transportation |
travel trailer n.
|
çekme karavan |
|
420 |
Transportation |
active travel n.
|
aktif ulaşımla bir yere gitme |
|
421 |
Transportation |
utilitarian travel n.
|
faydacıl yolculuk (yürüyüş veya bisiklete binme) |
|
422 |
Transportation |
discretionary travel n.
|
keyfekeder yolculuk |
|
423 |
Transportation |
travel mode n.
|
ulaşım modu/türü |
|
424 |
Transportation |
induced travel n.
|
yol kapasitesindeki artışın yolculukların sayısını artırması |
|
425 |
Transportation |
non-discretionary travel n.
|
zorunlu yolculuk |
|
Traffic |
|
426 |
Traffic |
travel plaza n.
|
dinlenme tesisleri |
|
427 |
Traffic |
travel plaza n.
|
mola yeri |
|
428 |
Traffic |
average travel speed n.
|
ortalama seyahat hızı |
|
429 |
Traffic |
traffic and travel information n.
|
trafik ve seyahat bilgisi |
|
430 |
Traffic |
traffic and travel data dictionary n.
|
trafik ve seyahat veri sözlüğü |
|
Railway |
|
431 |
Railway |
rail travel n.
|
demiryolu seyahati |
|
432 |
Railway |
rail travel n.
|
demiryoluyla yolculuk yapma |
|
Aeronautic |
|
433 |
Aeronautic |
air travel n.
|
uçak kullanma becerisi veya pratiği |
|
434 |
Aeronautic |
air travel n.
|
havacılık |
|
435 |
Aeronautic |
center-of-pressure travel n.
|
basınç merkezi hareketi |
|
436 |
Aeronautic |
air travel n.
|
uçak seyahati |
|
437 |
Aeronautic |
air travel organiser's licence n.
|
uçuş seyahati organizatörleri belgesi |
|
Marine |
|
438 |
Marine |
transoceanic travel n.
|
açık deniz yolculuğu |
|
439 |
Marine |
sea travel n.
|
deniz yolculuğu |
|
440 |
Marine |
travel mix n.
|
iniş karışımı |
|
441 |
Marine |
travel mix n.
|
karışım gaz dalışlarında dip karışımından önce iniş sırasında kullanılan gaz |
|
442 |
Marine |
travel between two points throught a rope n.
|
varagele |
|
Medical |
|
443 |
Medical |
ambulance travel n.
|
ambulans yolculuğu |
|
444 |
Medical |
travel sickness pill n.
|
(seyahat kaynaklı) mide bulantısı hapı |
|
Psychology |
|
445 |
Psychology |
post-travel depression (ptd) n.
|
tatil sonrası bunalımı |
|
446 |
Psychology |
travel anxiety n.
|
yolculuk endişesi/kaygısı |
|
Pathology |
|
447 |
Pathology |
travel-sick n.
|
taşıt tutması |
|
448 |
Pathology |
travel-sick n.
|
yol tutması |
|
Agriculture |
|
449 |
Agriculture |
pet travel scheme n.
|
ev hayvanları seyahat planı |
|
450 |
Agriculture |
travel line n.
|
hareket doğrultusu |
|
Military |
|
451 |
Military |
angular travel method n.
|
açısal hız usulü |
|
452 |
Military |
travel allowance on separation n.
|
askerlikten ayrılma yolluğu |
|
453 |
Military |
travel with troops returning n.
|
dönen kıta ile seyahat |
|
454 |
Military |
travel with troops going n.
|
giden kıta ile seyahat |
|
455 |
Military |
travel order n.
|
görev emri |
|
456 |
Military |
travel allowance n.
|
harcırah |
|
457 |
Military |
leave travel allowance n.
|
izin harcırahı |
|
458 |
Military |
leave travel allowance n.
|
izin yolluğu |
|
459 |
Military |
joint travel regulations n.
|
müşterek seyahat yönetmeliği |
|
460 |
Military |
travel order n.
|
seyahat emri |
|
461 |
Military |
travel pay n.
|
terhis yolluğu |
|
462 |
Military |
travel allowance n.
|
yolluk |
|
463 |
Military |
travel allowance advance n.
|
yolluk avansı |
|
Cinema |
|
464 |
Cinema |
travel shot n.
|
kamera taşıyıcı ile yapılan hareketli film çekimi |
|
465 |
Cinema |
travel ghost n.
|
taşma |
|
Star Wars |
|
466 |
Star Wars |
star liner travel n.
|
yıldız yolcu taşımacılığı |
|