Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | yayımlamak | publish v. | ||
It would then only be permitted to publish objective information in a non-commercial context. Bu durumda sadece ticari olmayan bir bağlamda objektif bilgilerin yayınlanmasına izin verilecektir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | yayımlamak | publish v. | ||
Is it possible to publish documents approved by the Council in the OJ and on the website? Konsey tarafından onaylanan belgelerin RG'de ve internet sitesinde yayınlanması mümkün mü? More Sentences |
||||
General | yayımlamak | post v. | ||
She posted the image on the company website. Resmi şirketin web sitesinde yayınladı. More Sentences |
||||
Telecom | ||||
Telecom | yayımlamak | publish v. | ||
In fact, my advice would be to publish those Minutes even earlier than is now the case. Aslında benim tavsiyem, bu Tutanakların şu anda olduğundan daha da önce yayınlanması olacaktır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | yayımlamak | bring out v. | ||
General | yayımlamak | print v. | ||
General | yayımlamak | put v. | ||
General | yayımlamak | get out v. | ||
General | yayımlamak | beam v. | ||
General | yayımlamak | promulgate v. | ||
General | yayımlamak | carry v. | ||
General | yayımlamak | get something out v. | ||
General | yayımlamak | put forth v. | ||
General | yayımlamak | emit v. | ||
General | yayımlamak | broadcast v. | ||
General | yayımlamak | release v. | ||
General | yayımlamak | issue v. | ||
General | yayımlamak | preconizate v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | yayımlamak | set forth [obsolete] v. | ||
Phrasals | yayımlamak | bring something out v. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | yayımlamak | pub v. |