beam - Türkisch Englisch Wörterbuch

beam

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "beam" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 123 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
beam n. ışın
This lamp sends out a powerful beam.
Bu lamba güçlü bir ışın gönderiyor.

More Sentences
beam n. kiriş
Plants hung from a beam in the living room.
Bitkiler oturma odasındaki bir kirişe asılmıştı.

More Sentences
General
beam n. demet
Cathode rays are beams of electrons.
Katot ışınları elektron demetleridir.

More Sentences
beam n. ışın
This lamp sends out a powerful beam.
Bu lamba güçlü bir ışın gönderir.

More Sentences
beam n. kemere
Ships with larger beams are more stable.
Daha büyük kemere gemiler daha sağlamdır.

More Sentences
beam n. kiriş
These beams will not carry the weight of the roof.
Bu kirişler çatının ağırlığını taşımazlar.

More Sentences
beam n. gülümseme
When she saw us, she broke into a beam of delight.
Bizi görünce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi.

More Sentences
beam v. yüzü sevinçle parlamak
Her face beamed with joy.
Yüzü sevinçle parlıyordu.

More Sentences
beam v. parlamak
Her face beamed with joy.
Sevinçten yüzü parlıyordu.

More Sentences
beam v. yaymak
We beamed the message to the world.
Mesajı dünyaya yaydık.

More Sentences
beam v. ışıldamak
Her entire face beamed with joy.
Tüm yüzü sevinçle ışıldıyordu.

More Sentences
beam v. (ışık) süzülmek
Sunlight beamed through the window.
Güneş ışığı pencereden içeri süzüldü.

More Sentences
Technical
beam n. kiriş
These beams will not carry the weight of the roof.
Bu kirişler çatının ağırlığını taşıyamaz.

More Sentences
Sport
beam n. denge kirişi
The gymnast slipped on the balance beam.
Cimnastikçi denge kirişi üzerinde kaydı.

More Sentences
General
beam n. doğru
beam n. ok
beam n. yanlış
beam n. tatlı bakış
beam n. mertek
beam n. şua
beam n. ışık yay
beam n. araba oku
beam n. ışı
beam n. direk
beam n. saban oku
beam n. ışık demeti
beam n. radyo sinyalleri
beam n. gülümse
beam n. kalça genişliği
beam n. kirişli
beam n. putrel
beam n. ışık
beam n. hatıl
beam n. sinyal
beam n. çulha silindiri
beam n. terazi kolu
beam n. hüzme
beam n. gemi eni
beam n. gemi genişliği
beam n. bir şeyin en geniş olduğu kısım
beam n. pırıltı
beam n. (boynuzda) ana çatal
beam n. boynuz gövdesi
beam v. saçmak (ışık)
beam v. parlamak (yüzü)
beam v. neşretmek
beam v. yayılmak
beam v. ışık saçmak
beam v. yayımlamak
beam v. gözleri parlamak
beam v. ışımak
beam v. sinyal vermek
beam v. yayın yapmak
beam v. gülümsemek
beam v. gözlerinin içi gülmek
beam v. ışın yaymak
beam v. ışınlamak
beam v. yayınlamak
beam v. (yayın/sinyal) yöneltmek
Colloquial
beam n. kalçanın en geniş kısmı
beam n. doğru şey
beam n. ilgili şey
beam n. uygun şey
Technical
beam n. çulha silindiri
beam n. direk
beam n. huzme
beam n. hatıl
beam n. ışık
beam n. ışın demeti
beam n. kalas
beam n. levent
beam n. putrel ışın
beam n. putrel
beam n. seyir ışığı
beam n. motor piston çubuğuna bağlı olan ve krank miline güç iletmek için kullanılan salınımlı kol
beam n. tabaklama işleminde derilerin işlendiği eğimli levha veya çerçeve
beam n. vakum tüpünde yayıcı elektrottan toplayıcı elektrota doğru giden elektron akışı
beam n. mikrofon veya hoparlörün en iyi çalıştığı bölge
beam v. levende sarmak
beam v. bir hoparlörden ses yönlendirmek
beam v. kirişle donatmak
beam v. kirişle desteklemek
beam v. (deriyi) eğimli levha üzerine germek
beam v. (deriyi) eğimli levha üzerinde işlemek
beam adj. belirli bir kirişteki dalga iletimiyle ilgili
Informatics
beam v. verileri kızılötesi ışınlarla bir mobil cihazdan diğerine geçirmek
Telecom
beam n. hüzme
Electric
beam n. elektron demeti
Textile
beam n. dokuma tezgahı silindiri
beam n. köpürge
beam n. levent
beam v. (dokumacılıkta) silindire yerleştirmek
Construction
beam n. çubuk
beam n. kiriş
beam v. (çatıyı) kirişler görünecek şekilde inşa etmek
Automotive
beam n. ışın
beam n. kiriş
Railway
beam n. demiryolunun yükseltilmiş bölümünü ucuza inşa etmek için kullanılan dikdörtgen toprak yığını
Aeronautic
beam n. uçağın yönünü belirleyen radyo sinyali
beam n. bir uçağın simetri düzlemine dik yön
Marine
beam n. en
beam n. kemere
beam n. tam genişlik
beam adj. kemereye doğru ilerleyen
beam adj. kemereye doğru yönlendirilmiş
beam adv. kemere
beam adv. omurgaya dik olarak
beam adv. apazlama
Zoology
beam n. geyiğin boynuz kökü
Agriculture
beam n. pulluk oku
Literature
beam n. at arabasında atların arasında yatay şekilde uzanan ahşap çubuk
Archaeology
beam n. kiriş
Environment
beam n. ışın huzmesi
Geology
beam n. ışık hüzmesi
Military
beam n. hüzme
Music
beam n. birbirini takip eden sekiz notanın gövdesini birbirine bağlayan kalın yatay çizgi
beam v. notaları çizgiyle birbirine bağlamak
Engineering
beam n. enine yerleştirilmiş sert eleman veya yapı
Ornithology
beam n. şahin kanadındaki uzun tüylere verilen ad
Slang
beam n. popo
beam n. arka
beam n. kalça
beam n. kıç

Bedeutungen, die der Begriff "beam" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Colloquial
beam me up expr. ışınla beni
Beam me up.
Işınla beni.

More Sentences
Idioms
a beam of (something) n. (bir şey) ışığı
A beam of sunlight came through the clouds.
Bulutların arasından bir güneş ışığı huzmesi geldi.

More Sentences
Speaking
beam me up expr. beni ışınla
Beam me up, Scotty.
Beni ışınla, Scotty.

More Sentences
Technical
steel beam n. çelik kiriş
The depth of the steel beams provides a wider space for insulation.
Çelik kirişlerin derinliği izolasyon için daha geniş alan sağlar.

More Sentences
General
beam absorber n. ışın huzmesi emicisi
lattice beam n. kafes kiriş
tie beam n. kiriş
continuous beam n. mütemadi kiriş
beam dump n. ışın huzmesi emicisi
scale beam n. terazi kolu
iron beam n. putrel
diagonal beam n. kuşak
sun beam n. güneş ışını
laser beam n. lazer ışını
main beam n. ana kiriş
beam filling n. hımış
floor beam n. döşeme kirişi
laser beam drilling n. lazer ışınıyla delme
wooden beam n. kalas
tie beam n. kuşak
light beam angle n. ışık açısı
beam optics n. ışın optiği
beam compass n. sürgülü pergel
laced beam n. kafes kiriş
horizontal beam n. aşık
trussed beam n. makaslı kiriş
laminated beam n. katmerli kiriş
longitudinal beam n. uzunlamasına kiriş
electron beam n. elektron demeti
edge beam n. kenar enine kirişi
bond beam n. hatıl
tail beam n. ilave parça
be on one's beam ends v. sıfırı tüketmek
beam on somebody v. gözleri parlamak
beam up v. ışınlamak
beam something/someone up v. ışınlamak
beam someone up (to some place) v. birisini bir yere ışınlamak
which has a beam adj. huzmeli
off the beam adj. yanlış yolda
off beam adj. yanlış düşünen
off the beam adj. yanlış
off-beam adj. sıradan bir kalıba uymayan
off-beam adj. sıradan bir türe uymayan
off-beam adj. alışılmamış
on the beam adv. tam
on the beam adv. doğru yönde
on the beam adv. doğru
on the lee beam adv. dosdoğru rüzgaraltına
Phrasals
beam somebody down v. ışınlamak
beam down somebody v. ışınlamak
beam down v. ışınlanmak
beam down v. ışınlanarak gelmek
beam someone or something up (to some place) v. birini/bir şeyi (bir yere) ışınlamak
beam someone or something up (to some place) v. (birini/bir şeyi) bir yere götürmek/taşımak/nakletmek
Phrases
beam in (one's) eye expr. iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır
beam in (one's) eye expr. önce iğneyi kendine batır sonra çuvaldızı ele
beam in (one's) eye expr. kazan kazana kara demiş
beam in (one's) eye expr. yılan kendi eğriliğine bakmaz da devenin boynu eğri der
beam in (one's) eye expr. kendi gözündeki sopayı (değneği) görmez başkasının gözündeki çöpü görür
Colloquial
broad across the beam n. kalçası/güvertesi geniş
broad across the beam n. poposu/bagajı/kaportası büyük
I-beam n. IBM hisse senedi
I-beam n. IBM hissesi
be off beam v. yanılmak
be off beam v. yanlış olmak
be off beam v. hiç tutturamamak
be off beam v. yanlış yolda olmak
broad across the beam adj. kalçası geniş
broad across the beam adj. kalçası kocaman
broad across the beam adj. poposu büyük
broad across the beam adj. koca kıçlı
broad across the beam adj. büyük popolu
broad across the beam adj. geniş basenli
broad across the beam adj. kaidesi yerinde
on the beam adj. doğru izde
on the beam adj. doğru yolda
on the beam adj. denge tahtası performansında
on the beam adj. denge tahtası jimnastiğinde
on the beam adj. akıllı
on the beam adj. zeki
on the beam adj. çabuk kavrayan
on the beam adj. keskin zekalı
on the beam adj. cin gibi
on one's beam ends expr. beş parasız kalmış
on one's beam ends expr. dara düşmüş
on one's beam ends expr. çulsuz
on one's beam ends expr. eli darda
on one's beam ends expr. meteliğe kurşun atan
on one's beam ends expr. parasız
on one's beam ends expr. parasızlıktan dolayı güç durumda
on one's beam ends expr. sıfırı tüketmiş
on one's beam ends expr. para sıkıntısında
beam me down, scotty expr. (gemiden gezegene) ışınla beni, scotty
beam me up, scotty expr. ışınla beni scotty
Idioms
beam in (one's) eye n. başka birinde bulduğun hatanın, kendi hatan yanında devede kulak kalması
a beam in your eye n. başka birinde bulduğun hatanın, kendi hatan yanında devede kulak kalması
beam in (one's) eye n. elin gözündeki çöpü görüp kendi gözündeki merteği görmemek
a beam in your eye n. elin gözündeki çöpü görüp kendi gözündeki merteği görmemek
beam in (one's) eye n. iğneyi kendine batırmadan çuvaldızı başkasına batırma
a beam in your eye n. iğneyi kendine batırmadan çuvaldızı başkasına batırmak
a beam in your eye n. kendindekini görmeyip başkasına söylenen kusur/kabahat
early beam n. sabahın/günün ilk ışıkları/saatleri
early beam n. günün ışıması
early beam n. seher vakti
broad in the beam n. fıçı gibi
the beam in one's own eye n. apaçık hata
a beam of (something) n. (pozitif bir şey) kaynağı
a beam of (something) n. (umut veren bir şey) kaynağı
a beam of (something) n. (pozitif/umut veren bir şey) kapısı
be on her beam ends v. (gemi, tekne) yan yatmak
be on her beam ends v. boşta bekliyor olmak
be on her beam ends v. maddi kaynakları tüketmiş olmak
be way off beam [uk] v. çok yanılmak
be way off beam [uk] v. tamamen yanlış olmak
be way off beam [uk] v. hiç tutturamamak
be way off beam [uk] v. tamamen farklı yerlerde olmak
be way off beam [uk] v. yanlış yerde/yolda olmak
be way off beam [uk] v. çok yanılmak
be way off beam [uk] v. tamamen yanlış olmak
be way off beam [uk] v. hiç tutturamamak
be way off beam [uk] v. tamamen farklı yerlerde olmak
be way off beam [uk] v. yanlış yerde/yolda olmak
beam with pride v. çok gurur duymak
beam with pride v. gözleri gururla parlamak
beam with pride v. yüzü gururla aydınlanmak
beam with pride v. gururdan havalara uçmak
beam from ear to ear v. ağzı kulaklarına varmak
beam from ear to ear v. ağız dolusu gülmek/kahkaha atmak
beam from ear to ear v. sevinçten/mutluluktan havalara uçmak
early beam v. sabahın/günün ilk ışıkları/saatleri doğmak/çıkmak/görünmek
early beam v. gün ışımak
early beam v. seher vakti olmak
steam someone's beam v. birisini sinirlendirmek
steam someone's beam v. birini kızdırmak
steam someone's beam v. çok kızdırmak
steam someone's beam v. küplere bindirmek
be on one's beam ends v. sıfırı tüketmek
be broad in the beam v. (gemi) tam genişliği fazla olmak
be broad in the beam v. (gemi) eni geniş olmak
be broad in the beam v. alt güvertesi geniş olmak
be broad in the beam v. kaportası geniş olmak
be broad in the beam v. büyük popolu olmak
be broad in the beam v. totosu büyük olmak
beam from ear to ear v. ağzı kulaklarına varmak
beam from ear to ear v. ağzı kulaklarında olmak
beam from ear to ear v. çok mutlu görünmek
beam from ear to ear v. ağzı kulaklarına vararak gülmek
broad in the beam adj. toplu (vücut)
on one's beam–ends adj. istiflenmiş
broad in the beam adj. tam genişliği fazla (gemi)
broad in the beam adj. eni geniş (gemi)
broad in the beam adj. alt güvertesi geniş (gemi)
broad in the beam adj. poposu büyük/geniş
broad in the beam adj. kaportası büyük/geniş
broad in the beam adj. koca götlü
on the beam adj. doğru işleyen
on the beam adj. doğru çalışan
on the beam adv. (uçak) bir radyo sinyalini takip ederek
broad in the beam expr. çok şişman
broad in the beam expr. geniş
off the beam expr. yanlış doğrultu
off beam expr. yanlış
off the beam expr. yanlış yön
off the beam expr. yanlış düşünce
early beam expr. sabahın erken saatleri
early beam expr. günün ağardığı saatler
a beam in your eye expr. önce kendine bak
a beam in your eye expr. önce kendine bak sonra başkasını eleştir
a beam in your eye expr. iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır
a beam in your eye expr. yılan kendi eğriliğine bakmaz da devenin boynu eğri der
on the beam-ends expr. riskli durumda
on the beam-ends expr. belirsiz durumda
on the beam-ends expr. çaresiz durumda
on the beam-ends expr. vahim durumda
on your beam ends expr. riskli durumda
on your beam ends expr. belirsiz durumda
on your beam ends expr. çaresiz durumda
on your beam ends expr. vahim durumda
Technical
switched-beam antenna n. anahtarlanmış ışın anteni
angle divergence and beam propagation factor n. açı farkı ve ışık demeti yayılma faktörü
timber beam n. ağaç kiriş
timber beam n. ahşap kiriş
walking beam n. aktarma kirişi
shallow beam n. alçak kiriş
plough main beam n. alet dolabı aydınlatma
principal beam n. ana kiriş
anchorage beam n. ankastre kiriş
cantilever beam n. ankastre kiriş
antenna beam width n. anten ışın genişliği
needle beam n. askıya alma kirişi
spring beam n. atlama kirişi
divider beam n. ayırıcı putrel
balance beam n. balans kirişi
tie beam n. bağlantı kirişi
buckled steel beam n. bağlanmış çelik kiriş
simply supported beam n. basit mesnetli kiriş
bracing beam n. bağlantı kirişi
shallow beam n. basık kiriş
single-span beam n. basit kiriş
walking beam n. balansiye
weather beam n. bir geminin rüzgara bakan tarafı
long-span beam n. büyük açıklıklı kiriş
beam dyeing apparatus n. boyama aparatı
composite beam n. birleşik kiriş
cellular beam n. bölmeli kiriş
collar hammer beam n. bilezikli çekiç kirişi
reinforced concrete beam n. betonarme kiriş
beam-and-block floor n. bloklu döşeme
next beam n. bir sonraki kiriş
dyeing beam n. boyama levendi
dye beam n. boya levendi
hollow beam floor n. boşluklu kirişli döşeme
composite beam n. bileşik kiriş
longitudinal beam n. boyuna kiriş
camber beam n. bombe kiriş
tubular beam n. borulu kiriş
wide-span beam n. büyük açıklıklı kiriş
collar beam n. çatı ara kirişi
steel beam encasement n. çelik kiriş beton kaplanması
steel beam n. çelik putrel
cross beam n. çapraz kiriş
cantilever beam n. çıkma kiriş
double beam n. çift ışın
cross beam electron microscope n. çapraz ışınlı elektron mikroskobu
double-beam cathode ray tube n. çift huzmeli katot ışınlı tüp
non-destructive measurement by split-beam microscope n. çift ışınlı mikroskopla tahribatsız muayene
beam-and-girder floor n. çift yönlü döşeme
beam with overhange n. çıkmalı kiriş
double-beam interference microscopy n. çift ışın girişimli mikroskopi
multiple-beam interferometry method n. çok ışın demeti girişim metodu
rolled beam n. çekme kiriş
doubly reinforced beam n. çift teçhizattı kiriş
collar beam n. çalı ara kirişi
hammer beam n. çekiç başlığı
beam positional stability n. demet konum kararlılığı
beam mold for testing n. deney kirişi kalıbı
beam width n. demet genişliği
beam voltage n. demet voltajı
beam dyeing apparatus n. çözgü levendi
beam angle n. demet açısı
aperture of the beam n. demet açıklığı
wave beam n. dalga demeti
beam modulation n. demet modülasyonu
deflection beam n. defleksiyon kirişi
walking beam n. dengeleme kolu
loom beam n. çözgü levendi
beam welding n. demet kaynağı
beam compass n. çubuklu pergel
balanced beam relay n. dengeli ışın rölesi
suspension beam n. deve boynu
beam current n. demet akımı
outside beam n. dış kiriş
beam interferometer n. demetli girişim ölçer
pencil beam n. dar huzme
beam of variable cross-section n. değişken kesitli kiriş
beam current characteristics n. demet akım karakteristikleri
test beam n. deney kirişi
beam splitter n. demet bölücü
beam mill n. direk haddesi
rectangular beam n. dikdörtgen kesitli kiriş
dynamic beam seal end n. dinamik huzme conta ucu
cantilever beam n. dirsekli kiriş
tie beam n. duvar latası
reinforced concrete plain web beam n. dolu gövdeli betonarme kiriş
axle beam n. dingil kovanı
rectangular beam n. dikdörtgensel kiriş
stacking beam n. dizme kirişi
beam compass n. ek ayaklı pergel
electron-beam machining n. elektron ışınıyla işleme
curved beam n. eğri kiriş
conjugate beam method n. eşlenik kiriş metodu
electron beam welding n. elektron demet kaynağı
electron-beam microprobe n. elektron ışınlı incesonda
electron beam welding machine n. elektron ışın kaynak makinesi
electron-beam alignment n. elektron demeti merkezlemesi
electron beam n. elektron demeti
next beam n. en yakın kiriş
bent-beam specimens n. eğilmiş kiriş numuneleri
e-beam n. elektron ışını/demeti
collar beam n. enkirişi
electron-beam remelting n. elektron ışınlı yeniden eritme
electron-beam evaporation n. elektron ışınıyla buharlaştırma
electron beam n. elektron huzmesi
electron beam processing n. elektron ışını ile işleme
electrode beam n. elektrot demeti
collar beam n. enleme
electron beam n. elektron ışını
electron beam-induced current n. elektron demeti uyarımlı akım
electron beam evaporator n. elektron bombardımanlı buharlaştırma
electron-beam deposition n. elektron ışınıyla bırakım
principal beam n. esas kiriş
electron-beam deposited tips n. elektron ışınıyla bırakımlı uçlar
acceptance inspection of electron beam welding machines n. elektron ışın kaynak makinelerinin kabul muayenesi
electron-beam brightness n. elektron ışını parlaklığı
electron and laser beam welding n. elektron ve lazer ışını demeti ile kaynak
collar beam n. en kirişi
equivalent beam method n. eşdeğer kiriş metodu
cross beam n. enine kiriş
acceptance inspection of electron beam welding machine n. elektron demet kaynak makinesinin kabul muayenesi
electron and laser beam welding n. elektron ve lazer ışını demeti kaynağı
transverse-beam n. enine kiriş
electron-beam brightness n. elektron demeti parlaklığı
electron-beam microprobe analyzer n. elektron ışınlı incesondalı çözümleç
electron beam welding machine n. elektron demet kaynak makinesi
electron-beam cutting n. elektron ışınıyla kesme
electron beam lithography n. elektron ışınlı basım
electron-beam welding n. elektron ışınıyla kaynaklama
main beam n. esas kiriş
useful beam n. faydalı demet
fizeau multiple-beam interferometry method n. fizeau çoklu ışınla interferometri metodu
brake beam n. fren kirişi
incident beam n. gelen ışık/demet/ışın
wide flange beam n. geniş başlıklı i-profili
h-beam n. geniş başlıklı purtel
wide beam lamp n. geniş huzmeli far
large-angle convergent beam electron diffraction n. geniş açılı gelenışınlı elektron kırınımı
rolled beam n. haddelenmiş kiriş
collar beam n. gergi kirişi
broad flanged beam n. geniş tabanlı putrel
broad beam headlight n. geniş hüzmeli far
wide-span beam n. geniş açıklıklı kiriş
beam trolley n. gezer kiriş vinç
wide flange beam mill n. geniş başlıklı ı-profili haddesi
long-span beam n. geniş açıklıklı kiriş
broad beam n. geniş ışın
cellular beam n. gözlü kiriş
broad flanged beam n. geniş ayaklı profil
broad beam headlamp n. geniş hüzmeli far
breast beam n. gergi mili
beam width n. huzme genişliği
beam suppression n. hüzme bastırma
beam forming electrode n. hüzme biçimlendirici elektrot
h-beam n. h-putreli
beam width n. huzme açıklığı
beam deflection valve n. hüzme saptırmalı valf
beam array n. hüzme anten dizisi
beam convergence n. hüzme yaklaştırma
beam forming electrode n. huzme biçimlendirici elektrot
beam angle n. huzme açısı
beam jitter n. hüzme titremesi
beam splitter n. huzme bölücü
beam antenna n. hüzme anten
beam defection valve n. huzme saptırmalı tüp
beam axis n. huzme ekseni
beam deflection tube n. huzme saptırmalı tüp
beam with both ends built in n. her iki ucu ankastre kiriş
beam antenna n. huzme anten
walking beam crude oil surface pumping unit n. hareketli kirişli yerüstü hampetrol üretim pompa ünitesi
beam array n. huzme anten dizisi
beam hole n. hüzme deliği
beam suppression n. huzme bastırma
i-beam n. i profili
beam width n. ışın genişliği
beam of light n. ışın
beam rotation n. ışın demeti dönüşü
beam coherence n. ışın demeti bağdaşımı
ion-beam sputtering n. iyon demetli püskürtüm
beam hole n. ışın demeti deliği
beam broadening n. ışın demeti genişlemesi
ion beam n. iyon demeti
beam width n. ışık demeti genişliği
ionic beam n. iyon demeti
beam current n. ışın akımı
light beam n. ışık huzmesi
beam width n. ışın demeti genişliği
beam action n. ışın eylemi
i-beam n. i-kesitli kiriş
ion-beam lithography n. iyon demetli basım
pencil beam n. ince huzme
i-beam n. i-kiriş
ion-beam sputter coating n. iyon demetli püskürtümlü kaplama
beam stop n. ışın geçmesini engelleyen
beam blank n. ışın saptırma dizisi
two-layer beam n. iki katmanlı ışın demeti
isolated beam n. izole edilmiş kiriş
ion-beam sputter coating unit n. iyon demeti püskürümlü kaplama aygıtı
beam decelaration n. ışın yavaşlaması
beam axis n. ışın eksen
beam waist n. ışın demeti beli
two- beam condition n. iki ışınlı durumu
beam centre adjustment n. ışın demeti merkezi ayarı
beam bender n. iyon tutucu
beam damage n. ışın hasarı
beam centring n. ışın demeti merkezleme
interior beam n. iç kiriş
beam propagation factor n. ışın demeti yayılma faktörü
i-beam pile n. ı-profıli çelik kazık
beam direction indicator n. ışın yönü göstergesi
ion-beam thinning device n. iyon demetli inceltme aygıtı
ion-beam implantation n. iyon demetiyle yerleştirim
beam transmitter n. ışın yayıcısı
ion-beam thinning n. iyon demetli inceltme
beam coils n. ışın saptırma kangalları
beam interaction zone n. ışın etkileşim alanı
beam alignment n. ışın dizilmesi
landing beam n. iniş kılavuzu
light beam n. ışık hüzmesi
beam hardening n. ışın sertleşmesi
ion-beam machining n. iyon-demetli işleme
beam voltage n. ışın demeti gerilimi
beam stop n. ışın durdurucu
beam scattering n. ışın sapması
light beam n. ışın demeti
ion-beam-assisted deposition (ibad) n. iyon demeti destekli bırakım
i-beam n. ı-kirişi
light beam n. ışık demeti
beam divergence n. ışın demeti uzaklaşımı
beam shift n. ışın demeti kayması
beam tilt n. ışın demeti eğilmesi
beam store n. ışın bellek
i beam n. ı kesitli kiriş
beam parameters n. ışın demeti parametreleri
fixed-ended beam n. iki ucu ankastre kiriş
beam splitting prism n. ışın demeti ayırma prizması
ion beam n. iyon ışını
beam deflectors n. ışın saptırıcılar
beam tetrode n. ışınlı tetrot
beam foil spectroscopy n. ışın yaprak spektroskopisi
i-beam n. ı-kesitli kiriş
radiation beam n. ışınım demeti
beam splitter prism n. ışık bölücü prizma
beam splitter n. ışın demeti ayırıcısı
ion-beam sputtering n. iyonlu püskürtüm
beam centre n. ışın demeti merkezi
beam trap n. ışın tutucu
beam power valve n. ışınlı güç tüpü
pencil beam n. kalem biçimli huzme
pencil beam n. kalem huzme
lifting beam n. kaldırma kirişi
needle beam n. kama kiriş
laced beam n. kafes kiriş
fish beam n. karınlı kiriş
camber beam n. kabarık kiriş
pencil beam antenna n. kalem huzmeli anten
gate beam n. kapak kirişi
beam cross-section n. kiriş kesiti
deflection of beam n. kirişin defleksiyonu
beam-and-slab floor n. kirişli döşeme
inelastic deflection of beam n. kirişin elastik olmayan eğilmesi
beam design theory n. kiriş dizaynı teorisi
web of beam n. kiriş gövdesi
beam slab n. kirişli plak
beam and girder slab n. kirişli döşeme
border beam n. kenar kirişi
castellated beam n. kastella kirişi
welded-i-beam n. kaynaklı i-kirişi
short-beam method n. kısa kiriş metodu
edge beam n. kenar kirişi
beam pocket n. kiriş yuvası
beam support n. kiriş taşıyıcısı
modulated light beam n. kiplenik ışık demeti
beam mill n. kiriş haddesi
bending beam rheometer n. kiriş eğme reometresi
main and dipped beam relay n. kısa ve uzun hüzmeli far
beam-and-slab structure n. kirişli döşeme strüktür
welding beam n. kaynak ışını
edge beam n. kenar kiriş
beam cross-section n. kiriş enkesiti
beam blank n. kiriş kütüğü
beam aperture n. kiriş açıklığı
intensity of diffracted beam n. kırınım demeti yeğinliği
direct beam n. kırınımsız ışın
beam strength n. kiriş mukavemeti
modulated beam n. kiplenik demet
cathode beam n. katot ışın demeti
collar beam n. kuşaklama
hollow beam floor n. kutu kirişli döşeme
box beam n. kutu kesitli kiriş
composite beam n. kompozit kiriş
box beam n. kutu kiriş
collimated x-ray beam n. koşutlanmış x-ışınları demeti
beavertail beam n. kunduz kuyruğu ışın
parallel-beam x-ray spectrometer n. koşut demetli x-ışınları görüngeölçeri
cantilever beam n. konsol kiriş
collimated beam n. koşutlanmış ışın demeti
hollow beam floor n. kovuk kirişli döşeme
cloth beam n. kumaş roliği
tie beam n. kuşak
beam dyeing n. levent boyama
laser beam parameters n. lazer ışın demeti paremetreleri
laser beam measuring apparatus n. lazer ışın demetli ölçme cihazı
laser-beam welding n. lazerli kaynaklama
laser beam machine n. lazer ışını kullanan makine
laser beam n. lazer ışını
laser beam-welded joints n. lazer ışın kaynaklı birleştirmeler
laser beam parameters n. lazer demet parametreleri
laser-beam machining n. lazerli işleme
laser beam wavefront n. lazer demeti dalga cephesi
laser beam welding n. lazer demet kaynağı
beam dyeing apparatus n. levendi boyama aparatı
laser-beam cutting n. lazerli kesme
laser beam parameters n. lazer ışık demeti parametreleri
automation of beam changing n. levent değiştirme otomasyonu
laser beam wave front n. lazer demeti dalga cephesi
laser beam n. lazer ışın demeti
laser beam power density distribution n. lazer ışın kuvvet yoğunluğu dağılımı
laser-beam n. lazer ışını
laser beam- induced current n. lazer ışınlı uyarılmış akım
modulated light beam n. modüle ışık demeti
composite beam n. mürekkep kiriş