zayıflatmak - Türkisch Englisch Wörterbuch

zayıflatmak

Bedeutungen von dem Begriff "zayıflatmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 92 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
zayıflatmak weaken v.
Dividing resources is of no use whatsoever, except to weaken the women’s movement.
Kaynakları bölmenin kadın hareketini zayıflatmaktan başka bir yararı yoktur.

More Sentences
General
zayıflatmak undermine v.
The right of women to make their own decisions over their bodies is a fundamental right which must not be undermined.
Kadınların kendi bedenleri üzerinde kendi kararlarını verme hakkı, zayıflatılmaması gereken temel bir haktır.

More Sentences
zayıflatmak prejudice v.
This false news might prejudice my chances for admission.
Bu yalan haber benim kabul alma ihtimalimi zayıflatabilir.

More Sentences
zayıflatmak reduce v.
He tried to reduce his weight.
O zayıflamaya çalıştı.

More Sentences
zayıflatmak slim v.
I am getting slim!
Zayıflıyorum!

More Sentences
zayıflatmak emasculate v.
The new regulations emasculated the company's ability to compete.
Yeni düzenlemeler şirketin rekabet etme kabiliyetini zayıflattı.

More Sentences
zayıflatmak weaken v.
The open society must never be weakened by undemocratic methods.
Açık toplum asla demokratik olmayan yöntemlerle zayıflatılmamalıdır.

More Sentences
Technical
zayıflatmak weaken v.
Tabling sections of the Charter for discussion will only weaken this excellent piece of work.
Şart'ın bazı bölümlerinin tartışmaya açılması bu mükemmel çalışmayı zayıflatmaktan başka bir işe yaramayacaktır.

More Sentences
General
zayıflatmak geld n.
zayıflatmak labefy v.
zayıflatmak unbrace v.
zayıflatmak pull somebody down v.
zayıflatmak lower v.
zayıflatmak cripple v.
zayıflatmak thin down v.
zayıflatmak wear away v.
zayıflatmak debilitate v.
zayıflatmak disable v.
zayıflatmak diminish v.
zayıflatmak unstring v.
zayıflatmak impair v.
zayıflatmak soften v.
zayıflatmak emaciating v.
zayıflatmak macerate v.
zayıflatmak evirate v.
zayıflatmak thin of v.
zayıflatmak indispose v.
zayıflatmak deaden v.
zayıflatmak damp down v.
zayıflatmak emaciate v.
zayıflatmak attenuate v.
zayıflatmak impoverish v.
zayıflatmak thin out v.
zayıflatmak enervate v.
zayıflatmak relax v.
zayıflatmak fade v.
zayıflatmak thin v.
zayıflatmak depress v.
zayıflatmak cutting edge v.
zayıflatmak wear down v.
zayıflatmak sap v.
zayıflatmak depotentiated v.
zayıflatmak depotentiate v.
zayıflatmak lame v.
zayıflatmak allay v.
zayıflatmak unbrace v.
zayıflatmak emacerate [obsolete] v.
zayıflatmak emolliate v.
zayıflatmak enerve [obsolete] v.
zayıflatmak entender v.
zayıflatmak unknit v.
zayıflatmak unnervate [obsolete] v.
zayıflatmak unrig v.
zayıflatmak macerate v.
zayıflatmak etiolate v.
zayıflatmak eviscerate v.
zayıflatmak extenuate v.
zayıflatmak meager v.
zayıflatmak meagre v.
zayıflatmak melt v.
zayıflatmak honeycomb v.
zayıflatmak retund v.
zayıflatmak hurt v.
zayıflatmak mull v.
zayıflatmak decay [obsolete] v.
zayıflatmak delay [obsolete] v.
zayıflatmak denude v.
zayıflatmak impoor [obsolete] v.
zayıflatmak disflesh [obsolete] v.
zayıflatmak dishabilitate v.
zayıflatmak dismantle v.
zayıflatmak dispirit [obsolete] v.
zayıflatmak dissolve v.
zayıflatmak infirm [obsolete] v.
zayıflatmak infringe [obsolete] v.
zayıflatmak dwine v.
zayıflatmak savage v.
zayıflatmak geld v.
zayıflatmak sharpen v.
zayıflatmak sink v.
zayıflatmak crumple v.
zayıflatmak slake v.
Phrasals
zayıflatmak wash out v.
zayıflatmak pick away at (one) v.
zayıflatmak trim away v.
Colloquial
zayıflatmak underminde v.
zayıflatmak laine v.
Idioms
zayıflatmak cut the claws of v.
Archaic
zayıflatmak aslake v.
zayıflatmak weak v.
zayıflatmak deject v.
Slang
zayıflatmak queer up v.

Bedeutungen, die der Begriff "zayıflatmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
(birini) zayıflatmak gaunt v.
I recoiled when I saw how gaunt she had become.
Ne kadar zayıfladığını görünce irkildim.

More Sentences
itibarını zayıflatmak discredit v.
düşmanın gücünü zayıflatmak soften up v.
hakimiyetini zayıflatmak weaken the dominance of v.
hakimiyetini zayıflatmak lessen the dominance of v.
bağışıklık sistemini zayıflatmak weaken the immune system v.
çok zayıflamak ya da zayıflatmak tabefy v.
yıpratarak zayıflatmak attrit v.
(psikoloji, sağlık) zayıflatmak break v.
yoksunluk, öz disiplin veya kendi kendine acı veya rahatsızlık vererek zayıflatmak mortify v.
aç bırakarak zayıflatmak gant [dialect] v.
aşama aşama zayıflatmak grind v.
(vücudu veya zihni) zayıflatmak imbecilitate v.
etkisini zayıflatmak disfigure v.
erkeksi özelliklerini zayıflatmak disman [obsolete] v.
Phrasals
(hayvanı) zayıflatmak let down v.
birini inceltmek/zayıflatmak slim someone down v.
bir şeyi zayıflatmak water something down v.
ateşi zayıflatmak damp something down v.
(daha ucuz ve az gelişmiş ülkelerin mallarını kullanarak) bir ülkenin endüstri ve üretim sektörünü zayıflatmak hollow out v.
(bir şeyi bir miktar) zayıflatmak/daraltmak reduce (something) by (something) v.
bir miktar zayıflatmak/daraltmak reduce by v.
(bir şeyden bir şeye) zayıflatmak reduce from (something) to (something) v.
(bir şeyi) zayıflatmak strike at (something) v.
(bir şeyi bir şeyle) azaltmak/zayıflatmak trim (something) with (something) v.
(birinin) iradesini azaltmak/zayıflatmak wear away at (someone) v.
Colloquial
hislerini zayıflatmak fuzz out v.
Idioms
(bir şeyi) sarsmak/zayıflatmak rip the heart out of (something) v.
bir şeyi sarsmak/zayıflatmak rip/tear the heart out of something v.
Technical
banyoyu zayıflatmak lessen a bath v.
su veya sıvı karıştırarak inceltmek veya zayıflatmak dilute v.
Textile
ağartma, boyama, baskı gibi işlemlerde (kumaşı) zayıflatmak tender v.
banyoyu zayıflatmak lessen a bath v.
Military
düşmanı yıpratarak zayıflatmak attrit v.
askeri gücünü zayıflatmak soften v.
Archaic
(birini) zayıflatmak meagre v.
(birini) zayıflatmak meager v.
fiziksel olarak zayıflatmak craze v.
Slang
erkeksi özelliklerini zayıflatmak queer up v.