açık sözlü - Turkish English Dictionary

açık sözlü

Meanings of "açık sözlü" in English Turkish Dictionary : 34 result(s)

Turkish English
Common Usage
açık sözlü frank adj.
It was particularly with regard to the country of origin principle that we were more frank.
Özellikle menşe ülke ilkesi konusunda daha açık sözlü davrandık.

More Sentences
açık sözlü outspoken adj.
The politician was known for being outspoken.
Siyasetçi, açık sözlü oluşuyla tanınırdı.

More Sentences
General
açık sözlü forthcoming adj.
The Commission, however, is less than forthcoming on this score.
Ancak Komisyon bu konuda pek de açık sözlü değil.

More Sentences
açık sözlü honest adj.
Be honest and straightforward.
Dürüst ve açık sözlü ol.

More Sentences
açık sözlü blunt adj.
It would be best to be blunt here.
Burada açık sözlü olmak en iyisi olacaktır.

More Sentences
açık sözlü direct adj.
He is very direct about it.
Bu konuda çok açık sözlü.

More Sentences
açık sözlü straightforward adj.
Kelly is very straightforward; she lets you know what she's thinking.
Kelly çok açık sözlü biri; ne düşündüğünü bilmenizi sağlıyor.

More Sentences
açık sözlü outspoken adj.
The Nicholson report is outspoken about this destabilisation strategy.
Nicholson raporu bu istikrarsızlaştırma stratejisi hakkında açık sözlüdür.

More Sentences
açık sözlü forthright adj.
Since I only have one minute in which to speak, I shall be very forthright.
Konuşmak için sadece bir dakikam olduğu için çok açık sözlü olacağım.

More Sentences
açık sözlü ingenuous adj.
açık sözlü explicit adj.
açık sözlü unreserved adj.
açık sözlü plainspoken adj.
açık sözlü plain spoken adj.
açık sözlü bluff adj.
açık sözlü expansive adj.
açık sözlü plump adj.
açık sözlü free-spoken adj.
açık sözlü straight-out adj.
açık sözlü outright adj.
açık sözlü unguarded adj.
açık sözlü unreserved adj.
açık sözlü hardball adj.
açık sözlü open-hearted adj.
açık sözlü round adj.
açık sözlü artless adj.
açık sözlü downright adj.
açık sözlü ingenious [obsolete] adj.
açık sözlü irrepressible adj.
açık sözlü plain-spoken adj.
açık sözlü single adj.
Idioms
açık sözlü blunt-talking adj.
açık sözlü blunt talking and straight shooting expr.
Modern Slang
açık sözlü a buck fifty expr.

Meanings of "açık sözlü" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

Turkish English
General
açık sözlü olmak be frank v.
Do you really want me to be frank?
Gerçekten açık sözlü olmamı mı istiyorsun?

More Sentences
direkt/açık sözlü yaklaşım straight-forward approach n.
doğrudan ve açık sözlü olma downrightness n.
açık sözlü ve mutlak direct adj.
son derece açık sözlü overfrank adj.
açık sözlü bir şekilde forthrightly adv.
açık sözlü bir biçimde ingenuously adv.
açık sözlü bir biçimde forthcomingly adv.
açık sözlü bir şekilde bluffly adv.
açık sözlü bir şekilde downrightly adv.
açık sözlü bir şekilde braid adv.
açık sözlü şekilde plumply adv.
Colloquial
açık sözlü/dürüst olmak play it straight v.
Idioms
dürüst/açık sözlü kişi straight shooter n.
belli bir meseleyi çözmek için açık sözlü bir biçimde yürütülen toplantı come-to-jesus meeting n.
samimi olmak, açık sözlü ve cesur davranmak not to stand on ceremony v.
açık sözlü olmak not pull any punches v.
açık sözlü olmak not pull any punches v.
açık sözlü olmak not pull (one's) punches v.
açık sözlü olmak not pull your punches v.
açık sözlü olmak pull no punches v.
Slang
umuma açık yerde kadınlara yapılan (özellikle sözlü) cinsel taciz eve teasing [india] n.
açık sözlü kimse squarehead [australia] n.