birikim - Turkish English Dictionary

birikim

Meanings of "birikim" in English Turkish Dictionary : 32 result(s)

Turkish English
Common Usage
birikim saving n.
His parents are saving for his college education.
Ebeveynleri onun kolej eğitimi için birikim yapıyorlar.

More Sentences
birikim accumulation n.
On the second question, he asks me about the accumulation of case-law and fair trading.
İkinci soruda ise bana içtihat birikimi ve adil ticaret hakkında sorular soruyor.

More Sentences
General
birikim savings n.
It affects their pensions and the future of their savings.
Emekli maaşlarını ve birikimlerinin geleceğini etkiler.

More Sentences
Trade/Economic
birikim savings n.
What would happen if the long-term savings of future pensioners were engulfed in a stock-market crash?
Geleceğin emeklilerinin uzun vadeli birikimleri bir borsa çöküşünde yutulursa ne olur?

More Sentences
Computer
birikim backlog n.
There is a tremendous backlog of reform in the EU.
AB'de muazzam bir reform birikimi var.

More Sentences
Food Engineering
birikim accumulation n.
This is an accumulation of an ineffective and inefficient system over years.
Bu, yıllar boyunca etkisiz ve verimsiz bir sistemin birikimidir.

More Sentences
General
birikim depositum n.
birikim aggregation n.
birikim deposition n.
birikim depot n.
birikim reservoir n.
birikim deposit n.
birikim conglomeration n.
birikim accretion n.
birikim fund n.
birikim build-up n.
birikim amassment n.
birikim repertoire n.
birikim accumulated knowledge and experience n.
birikim superfetation n.
Idioms
birikim a nest egg n.
Trade/Economic
birikim budget n.
birikim sav (savings) abrev.
Informatics
birikim backlog n.
Automotive
birikim build up n.
Medical
birikim cumulation n.
Psychology
birikim summation n.
Biochemistry
birikim retention n.
Linguistics
birikim accretion n.
Printery
birikim deposit n.
Archaic
birikim compendium n.
Slang
birikim dry powder n.

Meanings of "birikim" with other terms in English Turkish Dictionary : 97 result(s)

Turkish English
General
kültürel birikim cultural background n.
No cultural background is necessary to understand art.
Sanatı anlamak için hiçbir kültürel birikim gerekmez.

More Sentences
Trade/Economic
bilgi birikim know-how n.
Another point is the know-how in the EU delegations.
Bir diğer nokta ise AB delegasyonlarındaki bilgi birikimidir.

More Sentences
General
fazla birikim overaccumulation n.
aşırı birikim overaccumulation n.
tortullaşma ve birikim sedimentation and deposition n.
kültürel birikim cultural accumulation n.
kültürel birikim cultural richness n.
tekrar birikim reaccumulation n.
maddi birikim savings n.
teknolojik birikim technological experience n.
teknolojik birikim technological knowledge n.
büyük birikim macrosegregation n.
birikim kutusu fairing box n.
(malzeme) birikim buildup n.
aşındırıcı birikim rust [obsolete] n.
birikim tepesi cumulus n.
aşırı birikim superfoetation n.
çok az birikim yapmak undersave v.
birikim ile ilişkili concretional adj.
birikim ile oluşan concretional adj.
birikim ile ilişkili concretionary adj.
birikim ile oluşan concretionary adj.
küçük birikim sertifikası ssc (small-saver certificate) abrev.
bakiye sınırı olmayan mevduat birikim hesabı ssc (small-saver certificate) abrev.
Colloquial
ortak birikim pot n.
Idioms
kötü günler için yapılan birikim safety net n.
acil durumda kullanılacak birikim safety net n.
güvence olarak yapılan birikim safety net n.
gelecek için yapılan birikim a nest egg n.
birikim yapmak/para biriktirmek/köşeye üç beş kuruş atmak build a nest egg v.
Trade/Economic
birikim değerlendirme reserve estimate n.
birikim tutarı amount of accumulations n.
birikim faktörü accumulation factor n.
büyük miktarda birikim large amount of savings n.
esnek birikim flexible accumulation n.
kapitalist birikim capitalist accumulation n.
muhtemel birikim projected accumulation benefit n.
muhtemel birikim projected accumulation n.
yastık altı birikim cushion of capital n.
yönetimsel birikim managerial background n.
minimum limit koymayan birikim bankası penny bank n.
emeklilik birikim planı pension account n.
birleşik krallık'ta kullanılan yatırıma dayalı bir birikim yöntemi pep (personal equity plan) n.
(britanya) aylık yatırımların vergiden muaf faiz getirdiği devlet destekli bir birikim planı save as you earn n.
(britanya) aylık yatırımların vergiden muaf faiz getirdiği devlet destekli bir birikim planı saye (save as you earn) n.
birikim yapmak make savings v.
birikim yapmak build up savings v.
Politics
birikim oyu cumulative vote n.
Insurance
birikim tutarı amount of accumulations n.
muhtemel birikim projected accumulation n.
Technical
ağırlıksal birikim gravitational segregation n.
alt birikim negative segregation n.
bölgesel birikim zonal segregation n.
birikim etkisi cumulative action n.
birikim süreci process of accumulation n.
birikim katsayısı segregation coefficient n.
birikim kuşakları segregation bands n.
birikim çizgisi line of segregation n.
birikim etkeni build-up factor n.
birikim etkisi cumulative effect n.
birikim kuşaklanması segregation banding n.
dallantılararası birikim interdendritic segregation n.
eksenel birikim axial segregation n.
etkin birikim active deposit n.
kaba birikim macrosegregation n.
küçük birikim microsegregation n.
olağan birikim normal segregation n.
noktasal birikim microsegregation n.
radyoaktif birikim radioactive disposal n.
radyasyon birikim faktörü build-up factor n.
sıvı birikim gözesi effusion cell n.
ters birikim negative segregation n.
ters birikim inverse segregation n.
üst birikim positive segregation n.
vadi tabanında birikim oluşumunu engellemek için kullanılan, vadiden daha geniş düz bir metal parça gusset n.
Informatics
birikim sığası storage size n.
Marine
tane boyu birikim eğrisi grain size accumulation curve n.
Mining
petrolün göç ve birikim süreci oil migration and accumulation process n.
Medical
birikim oranı accumulation ratio n.
birikim olasılığı deposition probability n.
kuru birikim dry deposition n.
Psychology
biyolojik birikim bioaccumulation n.
biyolojik birikim biomagnification n.
mekansal birikim spatial summation n.
zamansal birikim temporal summation n.
Physics
bağıl birikim relative accumulation n.
Chemistry
kimyasal birikim chemical segregation n.
Astronomy
birikim diski accretion disk n.
birikim diski accretion disc n.
Philosophy
ilkel birikim primitive accumulation n.
ilk birikim primitive accumulation n.
Environment
radyoaktivite birikim rehberi radioactivity concentration guide n.
Geology
birikim eksikliği nondeposition n.
vadiden aşağıya uzanan uzun ve dar jeolojik birikim train n.
vadiden aşağıya uzanan uzun ve dar jeolojik birikim valley train n.
birikim zonu zone of accumulation n.
Military
birikim mesafesi run-up distance n.