decided - Turkish English Dictionary

decided

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "decided" in Turkish English Dictionary : 29 result(s)

English Turkish
Common Usage
decided adj. kararlı
He was quite decided in his determination.
Kararlılığında oldukça kararlıydı.

More Sentences
General
decided adj. karar verilmiş
His fate is already decided.
Onun kaderine zaten karar verildi.

More Sentences
decided adj. kesin
Tom's height gave him a decided advantage in the game.
Tom'un boyu ona oyunda kesin bir avantaj sağladı.

More Sentences
decided adj. belli
Everything will be decided on Monday.
Her şey pazartesi günü belli olacak.

More Sentences
decided adj. azimli
decided adj. muhakkak
decided adj. açık
decided adj. kararlaştırılmış
decided adj. şüphesiz
decided adj. tartışmasız
decided adj. ölçülü
decided adj. net
decided adj. anlaşılır
decided adj. değişmez
decided adj. emin
decided adj. sebatkar
decided adj. inatçı
decided adj. kesin kararlı
decided adj. fikir sahibi
decided adj. kanaat sahibi
decided adj. azimkar
decided adj. azmetmiş
decided adj. kati
decided adj. vazıh
decided adj. su götürmez
decided adj. şüpheye yer vermeyen
decided adj. tereddüde yer vermeyen
Trade/Economic
decided adj. açık
Ottoman Turkish
decided adj. mukarrer

Meanings of "decided" with other terms in English Turkish Dictionary : 13 result(s)

English Turkish
General
be decided v. karar verilmek
He explained at length what had been decided.
Neye karar verildiğini uzun uzun açıkladı.

More Sentences
be decided v. kararlaştırılmak
It's been decided that I'll do that tomorrow.
Bunu yarın yapmam kararlaştırıldı.

More Sentences
Speaking
haven't decided expr. henüz karar vermedim
I think I might join you, but I haven't decided yet.
Sanırım sana katılabilirim ama henüz karar vermedim.

More Sentences
it was decided expr. karar verildi
During the February part-session, it was decided to cancel Question Time.
Şubat ayındaki yarı oturumda Soru Saati'nin iptal edilmesine karar verildi.

More Sentences
General
be decided v. kararlaşmak
Phrases
the followings are decided at the end of the meeting expr. toplantının sonunda aşağıdaki kararlar alınmıştır
Colloquial
(decided to) study for another year (after failing the university entrance exam) v. mezuna kalmak
then it's decided expr. karar verilmiştir o zaman
Speaking
I decided to quit the job expr. işi bırakmaya karar verdim
have you decided on the wine? expr. şarap seçimini yaptınız mı?
they decided to move into the city expr. şehre taşınmaya karar verdiler
I decided not to do it expr. yapmamaya karar verdim
Law
if adversely decided expr. aleyhte karar verilmesi halinde