devamsızlık

Meanings of "devamsızlık" in English Turkish Dictionary : 10 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	devamsızlık	absence n.
We had requested a report on sickness absence for this year. Bu yıl için hastalık devamsızlığıyla ilgili bir rapor talep etmiştik. More Sentences
Education
2	Education	devamsızlık	absence n.
We had requested a report on sickness absence for this year. Bu yılki hastalık devamsızlığına ilişkin bir rapor talep etmiştik. More Sentences
Common Usage
3	Common Usage	devamsızlık	absenteeism n.
General
4	General	devamsızlık	lack of continuity n.
5	General	devamsızlık	discontinuation n.
6	General	devamsızlık	discontinuance n.
7	General	devamsızlık	cutback n.
8	General	devamsızlık	discontinuity n.
Trade/Economic
9	Trade/Economic	devamsızlık	absenteeism n.
Technical
10	Technical	devamsızlık	discontinuity n.

Meanings of "devamsızlık" with other terms in English Turkish Dictionary : 42 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	devamsızlık (işe/okula vb'ne)	absenteeism n.
Harassment has repercussions for the economy of the company, leads to absenteeism, inefficiency and low productivity. Tacizin şirket ekonomisine yansımaları vardır; devamsızlığa, verimsizliğe ve düşük üretkenliğe yol açar. More Sentences
2	General	işe devamsızlık	absenteeism n.
3	General	devamsızlık oranı	absentee rate n.
4	General	devamsızlık oranı	absence rate n.
5	General	işe devamsızlık	absence n.
6	General	devamsızlık durumu	noncontinuance n.
7	General	aşırı devamsızlık	excessive absenteeism n.
8	General	aşırı devamsızlık	excessive absence n.
9	General	geçici devamsızlık	discontinuance [obsolete] n.
10	General	devamsızlık eden kimse	discontinuer n.
11	General	devamsızlık yapmak	be absent from school v.
12	General	(öğrenci vb) hiç devamsızlık yapmamak	have perfect attendance v.
13	General	devamsızlık yüzünden kalmak	fail due to absence v.
14	General	devamsızlık yüzünden sınıfta kalmak	fail due to absence v.
15	General	devamsızlık yüzünden kalmak	fail because of absence v.
16	General	devamsızlık yüzünden sınıfta kalmak	fail because of absence v.
Phrasals
17	Phrasals	devamsızlık yapmak	lay out [dialect] v.
Colloquial
18	Colloquial	okula devamsızlık	hooky n.
Trade/Economic
19	Trade/Economic	ara sıra meydana gelen devamsızlık	occasional absence n.
20	Trade/Economic	daimi süreli devamsızlık	inveterate absence n.
21	Trade/Economic	devamsızlık oranı	absenteeism rate n.
22	Trade/Economic	devamsızlık oranı	absence rate n.
23	Trade/Economic	daimi süreli devamsızlık	habitual absence n.
24	Trade/Economic	işçi devamsızlık yoklaması	floor check n.
25	Trade/Economic	işe devamsızlık	absenteeism n.
26	Trade/Economic	mazeretli devamsızlık	excused absence n.
27	Trade/Economic	mazeretsiz devamsızlık	unexcused absence n.
28	Trade/Economic	müzmin devamsızlık	chronic absence n.
29	Trade/Economic	müzmin devamsızlık	inveterate absence n.
30	Trade/Economic	müzmin devamsızlık	habitual absence n.
31	Trade/Economic	müzmin devamsızlık	chronic unexcused absence n.
32	Trade/Economic	sürekli devamsızlık	habitual absence n.
33	Trade/Economic	süreli devamsızlık	chronic absence n.
Psychology
34	Psychology	devamsızlık sicili	absenteeism n.
Education
35	Education	bilerek işlenen devamsızlık suçu	pipping n.
36	Education	devamsızlık yapmamış öğrenci	student with perfect attendance n.
37	Education	devamsızlık yapan öğrencileri araştıran memur	educational welfare officer [brit] n.
38	Education	devamsızlık yapan öğrencileri araştıran memur	school attendance officer n.
39	Education	devamsızlık yapan öğrencileri araştıran memur	truancy officer n.
40	Education	izin verilenden fazla yapılan devamsızlık (okul, kolej)	overcut n.
41	Education	(katılımın zorunlu olduğu derste) gönüllü devamsızlık	cut n.
Military
42	Military	devamsızlık günü	day of absence n.