develop - Turkish English Dictionary

develop

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "develop" in Turkish English Dictionary : 98 result(s)

English Turkish
Common Usage
develop v. geliştirmek
This class is designed to help students develop creative skills.
Bu sınıf, öğrencilerin yaratıcı becerilerini geliştirmelerine katkı sağlamak amacıyla tasarlanmıştır.

More Sentences
develop v. gelişmek
If infrastructures do not get there, how are we going to develop?
Altyapılar oraya ulaşmazsa nasıl gelişeceğiz?

More Sentences
General
develop v. edinmek
Developing political awareness takes time.
Siyasi farkındalık edinmek zaman alır.

More Sentences
develop v. ilerlemek
Only through education can a country develop, only through an adequately educated population can a country progress.
Bir ülke ancak eğitim yoluyla kalkınabilir, bir ülke ancak yeterli eğitim almış bir nüfusla ilerleyebilir.

More Sentences
develop v. banyo etmek
I found a photographer who can develop old films.
Eski filmleri banyo edebilecek bir fotoğrafçı buldum.

More Sentences
develop v. kalkındırmak
The plan will develop our city.
Plan şehrimizi kalkındıracak.

More Sentences
develop v. gelişmek
Then we shall see economies developing.
O zaman ekonomilerin geliştiğini göreceğiz.

More Sentences
develop v. kalkınmak
At the same time, everyone wants the poor countries to develop.
Aynı zamanda herkes yoksul ülkelerin kalkınmasını istiyor.

More Sentences
develop v. artmak
Crime is developing as unemployment goes up.
İşsizlik arttıkça suçlar da artıyor.

More Sentences
develop v. oluşmak
Monotony develops when you harp on the same string.
Aynı telden çaldığınızda monotonluk oluşur.

More Sentences
develop v. haline gelmek
Our tiny company developed into an international giant.
Ufacık şirketimiz uluslararası alanda bir dev haline geldi.

More Sentences
develop v. (duygu) beslemek
I can tell he has developed strong feelings for me.
Bana karşı güçlü hisler beslediğini söyleyebilirim.

More Sentences
develop v. (sorun vb.) çıkmak
The train developed some brake problems, so they called for maintenance.
Trenin frenlerinde bazı sorunlar çıkmıştı, bu nedenle bakım servisini çağırdılar.

More Sentences
develop v. uygun hale getirmek
Our lands were developed for industrial use.
Arazilerimiz endüstriyel kullanıma uygun hale getirilmiştir.

More Sentences
Trade/Economic
develop v. gelişmek
Furthermore, in the field of vocational training, the situation will develop very quickly.
Ayrıca, mesleki eğitim alanında durum çok hızlı bir şekilde gelişecektir.

More Sentences
Technical
develop v. film banyo etmek
Please develop this film.
Lütfen bu filmi banyo edin.

More Sentences
Pathology
develop v. (hastalığa) yakalanmak
Smokers are far more likely to develop lung cancer than non-smokers are.
Sigara içenlerin akciğer kanserine yakalanma olasılığı içmeyenlere göre çok daha yüksektir.

More Sentences
General
develop v. yıkamak (film)
develop v. açınmak
develop v. açıklamak
develop v. adet edinmek
develop v. inkişaf etmek
develop v. şekillendirmek
develop v. kalkınmak (ülke/bölge)
develop v. yıkamak
develop v. abad etmek
develop v. olgunlaşmak
develop v. oluşmak (fırtına, basınç alanı vb)
develop v. açınım yapmak
develop v. genişletmek
develop v. tab etmek
develop v. açmak
develop v. gelişme kaydetmek
develop v. genişlemek
develop v. gelişme göstermek
develop v. büyümek
develop v. artırmak
develop v. (film) banyo etmek
develop v. harekete geçmek
develop v. işlenecek hale getirmek
develop v. görünmeye başlamak
develop v. ortaya çıkmak
develop v. büyütmek
develop v. imara açmak
develop v. banyo etmek (fotoğraf)
develop v. neşvünema bulmak
develop v. açmak
develop v. açılmak
develop v. sermek
develop v. açık ve detaylı bir şekilde geliştirmek
develop v. (bir şeyin) tam boyut ve şeklini kararlaştırmak
develop v. netleştirmek
develop v. genişleterek ifade etmek
develop v. rahat konuşmak
develop v. kendini açmak
develop v. fiilen kullanılabilir hale getirmek
develop v. (araziyi) konut veya iş için uygun hale dönüştürmek
develop v. kademeli olarak açmak
develop v. (bina, inşaat ile) arazinin değerini artırmak
develop v. (bina, inşaat ile) arazinin kullanım amacını değiştirmek
develop v. (ülkenin, bölgenin) doğal kaynaklarını sömürmek
develop v. (ülkenin, bölgenin) doğal kaynaklarını kullanılabilir hale getirmek
develop v. sonucu olarak izlemek
develop v. sonucu olarak takip etmek
develop v. birbirini takip etmek
develop v. sonradan gelmek
develop v. yaratmak
develop v. oluşturmak
develop v. meydana getirmek
develop v. olgunlaştırmak
develop v. üremek
develop v. üretmek
develop v. alışkanlık olarak edinmek
develop v. endüstrileşmek
develop v. ekonomik açıdan gelişmek
develop v. (hastalığı) olmak
Trade/Economic
develop v. inkişaf etmek
Technical
develop v. büyümek
develop v. görünür yapmak
develop v. film veya baskı kağıdını bazı kimyasal çözeltilere sokarak resmi görünür hale getirmek
develop v. inkişaf ettirmek
develop v. (maden yataklarını) cevher çıkarılması için hazırlamak
develop v. (maddeyi) rengini ortaya çıkarmak için işlemek
develop v. (görünmez mürekkebi ısı, kimyasal vb. ile) görünür hale getirmek
Medical
develop v. yürütmek
Math
develop v. açındırmak
develop v. (yüzeyi) herhangi bir elemanı büyütüp küçültmeden düzlem üzerine yansıtmak
Biology
develop v. açınmak
develop v. evrim geçirtmek
develop v. embriyonik formdan erişkin forma geçirmek
develop v. embriyonik formdan erişkin forma geçmek
develop v. ontogenezin erken evrelerinden son evrelerine ilerlemek
develop v. filogenezin erken evrelerinden son evrelerine ilerlemek
develop v. cinsel olgunluğa erişmek
Sport
develop v. (bilardo) topu daha açık ve sonradan oynanması kolay konuma getirmek
Chess
develop v. (satranç taşını) asıl konumundan daha avantajlı konuma hareket ettirmek
Music
develop v. (müzik parçasını) geliştirerek detaylandırmak
Photography
develop v. develope etmek

Meanings of "develop" with other terms in English Turkish Dictionary : 147 result(s)

English Turkish
General
develop a strategy v. strateji geliştirmek
The industry has had decades to develop a strategy of self-regulation here.
Sektörün burada bir öz düzenleme stratejisi geliştirmek için onlarca yılı olmuştur.

More Sentences
develop a policy v. politika geliştirmek
The European Union has been developing a policy of constructive dialogue with Cuba.
Avrupa Birliği Küba ile yapıcı bir diyalog politikası geliştirmektedir.

More Sentences
develop rapidly v. hızla gelişmek
With advances in technology, this is an area that is developing rapidly.
Teknolojideki ilerlemelerle birlikte bu alan hızla gelişmektedir.

More Sentences
develop resistance to v. (bir şeye karşı) direnç geliştirmek
We already have enough problems with the increasing number of people developing resistance to antibiotics.
Antibiyotiklere karşı direnç geliştiren insan sayısının giderek artmasıyla ilgili zaten yeterince sorunumuz var.

More Sentences
develop [obsolete] v. keşfetmek
They developed a treatment for this disease.
Bu hastalığın tedavisini keşfettiler.

More Sentences
Phrasals
develop into (someone or something) v. (yeni/farklı birine/bir şeye) dönüşmek
We hope this directive will develop into a new partnership between workers and management and strengthen dialogue.
Bu yönergenin çalışanlar ve yönetim arasında yeni bir ortaklığa dönüşeceğini ve diyaloğu güçlendireceğini umuyoruz.

More Sentences
develop into (someone or something) v. (yeni/farklı biri/bir şey) haline gelmek
We must resolve the various minority situations before they develop into problems.
Çeşitli azınlık durumlarını sorun haline gelmeden çözmeliyiz.

More Sentences
General
develop a business v. bir firmayı genişletmek
develop/get abscess v. apse olmak
develop a passion v. merak sarmak
develop an attitude towards v. tavır almak
begin to develop v. filizlenmek
grow and develop v. boylanıp poslanmak
develop a mole v. benlenmek
develop branches v. dal budak salmak
develop wings v. kanatlanmak
develop behaviour v. davranış geliştirmek
develop a behaviour v. davranış oluşturmak
develop trust v. güven yaratmak
develop an attitude v. tutum geliştirmek
develop one's market v. pazarını genişletmek
develop one's market v. piyasasını genişletmek
develop a method v. yöntem geliştirmek
develop one's market v. pazar genişletmek
develop pneumonia v. zatürreeye yakalanmak
develop a great interest in v. merak sarmak
develop a passion for v. merak sardırmak
develop a passion for v. merak sarmak
develop a great interest in v. merak sardırmak
develop a project v. proje geliştirmek
develop identity v. kimlik kazanmak
develop market v. pazar genişletmek
develop an idea v. fikir geliştirmek
develop a cooperation v. işbirliği geliştirmek
develop a profile v. profilini çıkarmak
develop a program v. program geliştirmek
develop a profile v. profilini çıkartmak
develop a skill v. beceri geliştirmek
develop empathy v. empati kurmak
develop a plan v. plan oluşturmak
develop a hypothesis v. hipotez geliştirmek
develop a style v. tarz geliştirmek
develop an infection v. enfeksiyon kapmak
(an infection) to develop v. enfeksiyon oluşmak
develop a system v. sistem geliştirmek
develop a grudge (against) v. garezi olmak
develop a grudge (against) v. kin beslemek
develop a grudge (against) v. kin gütmek
develop a grudge (against) v. kin duymak
develop trust v. güven oluşturmak
develop technology v. teknoloji üretmek
not develop empathy v. empati kurmamak
can not develop empathy v. empati kuramamak
develop a system v. sistem oluşturmak
develop understanding v. anlayış geliştirmek
develop a new understanding v. yeni bir anlayış geliştirmek
develop a profile v. profil çıkarmak
develop an understanding v. anlayış geliştirmek
develop a point of view v. bakış açısı geliştirmek
develop a policy v. politika üretmek
develop a method v. metod geliştirmek
develop a solution v. çözüm geliştirmek
develop out of v. -den kaynaklanmak
develop out of v. -den ortaya çıkmak
develop prostate cancer v. prostat kanserine yakalanmak
develop prostate cancer v. prostat kanseri olmak
develop prostate cancer v. prostat olmak
develop the characters v. karakterleri geliştirmek
an intimacy develop with v. ile aralarında bir yakınlık gelişmek
develop intimacy with v. yakınlık kurmak
develop intimacy with v. yakınlık geliştirmek
develop a disease v. bir hastalığa yakalanmak
develop new selling strategies v. yeni satış stratejileri geliştirmek
develop a new discourse v. yeni bir söylem geliştirmek
develop the sense of responsibility v. sorumluluk duygusunu geliştirmek
develop resistance to v. (bir şeye karşı) direnç kazanmak
develop a rash v. pişik olmak
develop immunity to v. bağışıklık kazanmak
develop an intimacy with v. -ile aralarında bir yakınlık gelişmek
develop an intimacy with v. -ile yakınlık geliştirmek
develop an intimacy with v. -ile yakınlaşmak
develop a relationship v. ilişki geliştirmek
develop a product v. ürün geliştirmek
develop a hobby v. hobi edinmek
develop obesity v. obez olmak
develop a film v. resim çıkarmak (film rulosu)
develop familiarity v. aşinalık yaratmak
develop a behaviour v. davranış geliştirmek
develop depression v. depresyona girmek
develop reputation v. ün kazanmak
develop reputation v. şöhret elde etmek
develop reputation v. ün kazanmak
develop reputation v. şöhret elde etmek
develop pneumonia v. zatürre olmak
develop a grudge (against) v. kin tutmak
develop a friendship v. arkadaşlık geliştirmek
develop [obsolete] v. açığa vurmak
develop [obsolete] v. meydana çıkarmak
develop [obsolete] v. açığa çıkarmak
develop [obsolete] v. ortaya çıkarmak
develop [obsolete] v. ifşa etmek
develop [obsolete] v. ele vermek
develop [obsolete] v. su yüzüne çıkarmak
develop [obsolete] v. saptamak
develop [obsolete] v. tespit etmek
develop [obsolete] v. bulmak
develop a verruca v. (ayakta vb.) siğil oluşmak
(veruca) to develop v. (siğil) çıkmak
develop a habit v. alışkanlık geliştirmek
develop a habit v. huy edinmek
develop a habit v. alışkanlık edinmek
more likely to develop adj. gelişme olasılığı daha yüksek
Phrasals
develop into v. ... haline gelmek
develop from someone or something (into someone or something) v. birinden veya bir şeyden (birine/bir şeye) evrilmek
develop from someone or something (into someone or something) v. birinden veya bir şeyden (birine/bir şeye) doğru gelişmek/gelişim göstermek
develop from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) başka birine veya bir şeye dönüşmek
develop from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) başka birine veya bir şeye yükselmek
develop from (someone or something) into (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) yeni (birine/bir şeye) dönüşmek
develop from (someone or something) into (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) farklı (birine/bir şeye) dönüşmek
develop from (someone or something) into (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) farklı (biri/bir şey) haline gelmek
develop from v. -den evrilmek
develop from v. -den gelişim göstermek
develop from v. -den dönüşmek
develop from v. -den yükselmek
develop into (someone or something) v. (birine/bir şeye) evrilmek
develop into (someone or something) v. (birine/bir şeye) doğru gelişim göstermek/gelişmek
develop into (someone or something) v. (birine/bir şeye) yükselmek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden birine/bir şeye) evrilmek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden birine/bir şeye) doğru gelişmek/gelişim göstermek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden başka birine/bir şeye) dönüşmek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden başka birine/bir şeye) yükselmek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden yeni birine/bir şeye) dönüşmek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden farklı birine/bir şeye) dönüşmek
develop into (someone or something) from (someone or something) v. (birinden/bir şeyden farklı biri/bir şey) haline gelmek
Colloquial
develop an appetite v. acıkmak
Idioms
develop liking v. kanı kaynamak
Trade/Economic
develop business relation v. iş ilişkisini geliştirmek
Computer
develop algorithm v. algoritma geliştirmek
develop a software v. yazılım geliştirmek
develop an application v. bir uygulama geliştirmek
Medical
develop over a path n. belirlenen aralıkta yürütme
develop a vaccine v. bir aşı geliştirmek
develop major complication v. majör komplikasyon gelişmek
develop complication during therapy v. tedavide komplikasyon geliştirmek
Geometry
develop a curved surface on a plane v. kıvrımlı bir yüzeyi her noktası düzleme değecek şekilde yuvarlamak
Zoology
develop into a pupa v. pupa evresini geçirmek
Sport
develop muscles v. kas geliştirmek