flaunt - Turkish English Dictionary

flaunt

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "flaunt" in Turkish English Dictionary : 19 result(s)

English Turkish
General
flaunt v. gösteriş yapmak
Tom doesn't flaunt his wealth.
Tom servetiyle gösteriş yapmaz.

More Sentences
flaunt n. gösteriş
flaunt v. hava atmak
flaunt v. azametle dalgalanmak
flaunt v. sergilemek
flaunt v. göz önüne sermek
flaunt v. övünerek göstermek
flaunt v. kibirlenmek
flaunt v. havasını atmak
flaunt v. caka satmak
flaunt v. böbürlenmek
flaunt v. (kural veya yasayı) takmamak
flaunt v. İhlal etmek
flaunt v. ihlal etmek
flaunt v. görmezden gelmek
flaunt v. göz ardı etmek
flaunt v. (kural) yokmuş gibi davranmak
flaunt v. el sallamak
flaunt v. dalgalanmak

Meanings of "flaunt" with other terms in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

English Turkish
General
flaunt [obsolete] n. gösteriş yapılan şey
flaunt [obsolete] n. havası atılan şey
Proverb
ıf you have it flaunt it mütevazı olma gerçek sanırlar
Speaking
If you've got it, flaunt it expr. gösterecek bir şeyin varsa, göster