görünüşte

Meanings of "görünüşte" in English Turkish Dictionary : 22 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	görünüşte	apparently adv.
Behaviour which is apparently irrational usually has an explanation. Görünüşte mantıksız olan davranışların genellikle bir açıklaması vardır. More Sentences
General
2	General	görünüşte	seeming adj.
This seemingly straightforward desire seems difficult, nigh impossible, to implement. Görünüşte basit olan bu arzunun hayata geçirilmesi zor, hatta neredeyse imkansız görünüyor. More Sentences
3	General	görünüşte	apparent adj.
These seemingly apparent ideas are invisible and blind and unattainable to human beings because they can't think of them. Görünüşte apaçık olan bu fikirler insanlar için görünmez, kör ve ulaşılmazdır çünkü onları düşünemezler. More Sentences
4	General	görünüşte	on the surface adv.
This problem seems to be easy on the surface, but it's really difficult. Bu problem görünüşte kolay gibi ama gerçekten zor. More Sentences
5	General	görünüşte	in appearance adv.
Yoshio resembles his mother in personality and his father in appearance. Yoshio kişilik olarak annesine ve görünüş olarak babasına benziyor. More Sentences
6	General	görünüşte	seemingly adv.
Bob is faced with a seemingly impossible decision. Bob görünüşte imkansız bir kararla karşı karşıya. More Sentences
7	General	görünüşte	apparently adv.
Behaviour which is apparently irrational usually has an explanation. Görünüşte mantıksız olan davranışların genellikle bir açıklaması vardır. More Sentences
8	General	görünüşte	ostensibly adv.
The subject of the report is ostensibly the effect of the EU Charter of Fundamental Rights. Raporun konusu görünüşte AB Temel Haklar Şartı'nın etkisidir. More Sentences
9	General	görünüşte	ostensible adj.
10	General	görünüşte	surface adj.
11	General	görünüşte	virtual adj.
12	General	görünüşte	on the face of it adv.
13	General	görünüşte	outward adv.
14	General	görünüşte	outwardly adv.
15	General	görünüşte	superficially adv.
16	General	görünüşte	nominally adv.
17	General	görünüşte	officially adv.
18	General	görünüşte	on paper adv.
Colloquial
19	Colloquial	görünüşte	make-believe expr.
Idioms
20	Idioms	görünüşte	on the face of it expr.
21	Idioms	görünüşte	by all appearances expr.
Construction
22	Construction	görünüşte	pseudo adj.

Meanings of "görünüşte" with other terms in English Turkish Dictionary : 54 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	görünüşte olan	apparentness n.
2	General	görünüşte önemli değersiz buluş	mare's nest n.
3	General	görünüşte önemli değersiz buluş	mare’s-nest n.
4	General	görünüşte önemli değersiz buluş	mares-nest n.
5	General	görünüşte makul olma durumu	meretriciousness n.
6	General	görünüşte depresiflikten zevk alma	miserabilism n.
7	General	görünüşte depresiflikten zevk alma	miserablism n.
8	General	görünüşte makul olan şey	plausibility n.
9	General	görünüşte anlayışsızlaştırmak	make dull in appearance v.
10	General	görünüşte fransızlaştırmak	make french in appearance v.
11	General	görünüşte çekici hale getirmek	varnish v.
12	General	görünüşte kanıtlamak	presume v.
13	General	görünüşte önemsiz	seemingly trivial adj.
14	General	görünüşte olan	ostensive adj.
15	General	görünüşte doğru ancak gerçekte yanlış olan	specious adj.
16	General	görünüşte olan	apparent adj.
17	General	görünüşte etkileyici	important-looking adj.
18	General	görünüşte yasal	pseudo-legal adj.
19	General	sadece görünüşte alakalı olan	tangental adj.
20	General	sadece görünüşte alakalı olan	tangential adj.
21	General	görünüşte bolluk içinde	barmecidal adj.
22	General	görünüşte bolluk içinde	barmecide adj.
23	General	yalnızca görünüşte doğru olan	fair adj.
24	General	görünüşte cazip olan	fair adj.
25	General	görünüşte kibar	genteel adj.
26	General	görünüşte kültürlü	glossy adj.
27	General	görünüşte dindar olan	pious adj.
28	General	görünüşte güvenilir olan	presumable adj.
29	General	görünüşte olan	presumptive adj.
Phrases
30	Phrases	en azından görünüşte	on the surface at least expr.
Idioms
31	Idioms	görünüşte önemli değersiz buluş	a mare's nest n.
32	Idioms	dış görünüşte yapılan değişiklik	lipstick on a pig n.
33	Idioms	görünüşte rahatsızlık hissetmek	green about the gills v.
34	Idioms	dış görünüşte değişiklik yapmak	put lipstick on a pig v.
35	Idioms	ilk görünüşte	at the first blush expr.
36	Idioms	ilk görünüşte	at the first glance expr.
37	Idioms	görünüşte masum/mütevazı/mesafeli	butter won't melt (in one's mouth) expr.
38	Idioms	görünüşte masum/mütevazı/mesafeli	butter wouldn't melt expr.
39	Idioms	görünüşte masum	butter wouldn't melt (in someone's mouth) expr.
40	Idioms	görünüşte masum/mütevazı/mesafeli olmak	looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth) expr.
41	Idioms	görünüşte masum/mütevazı/mesafeli olan	butter wouldn't melt in one's mouth expr.
Speaking
42	Speaking	görünüşte masum	seemingly innocuous expr.
43	Speaking	görünüşte masum	seemingly innocent expr.
Trade/Economic
44	Trade/Economic	görünüşte kar	fictitious profit n.
Law
45	Law	görünüşte kusur	apparent defect n.
Construction
46	Construction	görünüşte plastik	pseudoplastic adj.
Psychology
47	Psychology	kişilik veya görünüşte köklü değişiklik	metanoia n.
Geometry
48	Geometry	sadece görünüşte alakalı olan	tangential adj.
Statistics
49	Statistics	görünüşte ilişkisiz regresyon	seemingly unrelated regression n.
Botanic
50	Botanic	çin'de yetişen görünüşte karaağaca benzeyen çok dayanıklı bir ağaç	tu-chung (eucommia ulmoides) n.
51	Botanic	çin'de yetişen görünüşte karaağaca benzeyen çok dayanıklı bir ağaç	du zhong n.
Archaic
52	Archaic	görünüşte akla yatkın	plausive adj.
Slang
53	Slang	kişinin görünüşte imkansız olan hedeflere ulaşmak için korkularını, güvensizliklerini ve şüphelerini geride bıraktığı ruhsal durumu ifade eden argo terim	grindset n.
Modern Slang
54	Modern Slang	görünüşte zengin olup parası olmayan kimse	all flash no cash expr.