gümrüksüz - Turkish English Dictionary

gümrüksüz

Meanings of "gümrüksüz" in English Turkish Dictionary : 12 result(s)

Turkish English
Common Usage
gümrüksüz duty-free adj.
Our producers are also concerned about the prospect of duty-free entry from the 48 least-developed countries.
Üreticilerimiz ayrıca 48 az gelişmiş ülkeden gümrüksüz giriş yapılması ihtimalinden de endişe duymaktadır.

More Sentences
Trade/Economic
gümrüksüz duty-free adj.
Between 2006 and 2009, these three products will become entirely duty-free.
2006 ve 2009 yılları arasında bu üç ürün tamamen gümrüksüz hale gelecektir.

More Sentences
gümrüksüz duty free adj.
Duty free was abolished, to the benefit of the taxpayer, and there was absolutely no disaster.
Vergi mükellefinin yararına olacak şekilde gümrüksüz satış kaldırıldı ve kesinlikle hiçbir felaket yaşanmadı.

More Sentences
gümrüksüz non-dutiable adj.
gümrüksüz free from duty adj.
gümrüksüz customs free adj.
gümrüksüz dutyfree adj.
gümrüksüz customs-free adj.
gümrüksüz uncustomed adj.
gümrüksüz free of duty adj.
gümrüksüz dutyfree adj.
gümrüksüz free of tariff adj.

Meanings of "gümrüksüz" with other terms in English Turkish Dictionary : 27 result(s)

Turkish English
Trade/Economic
gümrüksüz satış mağazası duty-free shop n.
Tom bought a bottle of vodka and some perfume at the duty-free shop.
Tom gümrüksüz satış mağazasından bir şişe votka ve biraz parfüm aldı.

More Sentences
General
gümrüksüz mallar mağazası duty free shop n.
gümrüksüz satış mağazası in-bond shop [caribbean] n.
Colloquial
gümrüksüz satış mağazasında satılan mallar duty-frees [uk] n.
Trade/Economic
gümrüksüz mallar uncustomed goods n.
gümrüksüz ithalat free import n.
gümrüksüz antrepoya konmuş mal bonded goods n.
gümrüksüz mal antrepolanan liman bonded port n.
gümrüksüz depo unbonded warehouse n.
gümrüksüz mal antrepolanan bölge bonded zone n.
gümrüksüz depolama unbonded warehouse n.
gümrüksüz mallar listesi free list n.
gümrüksüz mal listesi free list n.
gümrüksüz mal antrepolanan serbest bölge bonded zone n.
gümrüksüz mal deposu unbonded warehouse n.
gümrüksüz bölge free zone n.
gümrüksüz antrepodan ihraç edilen malları gösterir sertifika landing certificate n.
malın gümrüksüz olarak indirildiği liman free port n.
ülke topraklarından geçiş sırasında hiç durmadan başka bir ülkeye geçen mallar için gümrüksüz geçme transit n.
vergisiz/gümrüksüz satış mağazası duty-free shop n.
yabancı malların gümrüksüz saklandığı kapalı yer entrepot n.
vergiden muaf şekilde ithal edilen ve yalnızca gümrüksüz satış mağazalarında satılabilen ticari mallar duty-free goods n.
gümrüksüz işlem görmek be exempted from customs duty and excise taxes v.
gümrüksüz işlem görmek be cleared free of duty v.
gümrüksüz işlem görmek be cleared duty-free v.
gümrüksüz şekilde duty-free adv.
Marine
yabancı malların gümrüksüz saklandığı liman transshipment center n.