Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
retrucar (billar)
birinin önüne geçmek imkansız
pearl
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
History
Sentences
Meanings of
"pearl"
in Turkish English Dictionary : 69 result(s)
Category
English
Turkish
Common Usage
1
Common Usage
pearl
n.
inci
In Britain, the 30th anniversary is regarded as the
pearl
anniversary.
İngiltere'de 30. yıldönümü
inci
yıldönümü olarak kabul edilir.
More Sentences
General
2
General
pearl
n.
piko
3
General
pearl
n.
sedef
4
General
pearl
n.
sahte inci
5
General
pearl
n.
çok kıymetli şey
6
General
pearl
n.
tercih edilen şey
7
General
pearl
n.
türünün en asil örneği
8
General
pearl
n.
türünün en iyisi
9
General
pearl
n.
nadirlik
10
General
pearl
n.
enderlik
11
General
pearl
n.
bulunmazlık
12
General
pearl
n.
inciye benzer şey
13
General
pearl
n.
(gözyaşı) küçük yuvarcık
14
General
pearl
n.
küçük küre
15
General
pearl
n.
boynuz tüberkülü
16
General
pearl
n.
inci gibi dişler
17
General
pearl
n.
beyaz parlak dişler
18
General
pearl
n.
taçta yer alan küçük toplar
19
General
pearl
n.
taç incisi
20
General
pearl
n.
(kömür, damla biçimli metal) küçük parça
21
General
pearl
n.
küçük tane
22
General
pearl
n.
renkli zeminde yer alan küçük beyaz daire
23
General
pearl
n.
küçük jelatin kapsül
24
General
pearl
n.
hassas cam ampul
25
General
pearl
n.
inci rengi
26
General
pearl
n.
(mobilya kenarında) inci süsleme
27
General
pearl
n.
boncuk süsleme
28
General
pearl
n.
inci mavisi
29
General
pearl
n.
inci beyazı
30
General
pearl
n.
yüksek çayır yulafı
31
General
pearl
n.
yassı epitel hücre
32
General
pearl
n.
(tümörde) skuamöz epitel hücre
33
General
pearl
n.
ipin burulması
34
General
pearl
n.
ip düğümü
35
General
pearl
n.
sınır
36
General
pearl
n.
şerit
37
General
pearl
v.
top top olmak (ter)
38
General
pearl
v.
sedeflemek
39
General
pearl
v.
inci avlamak
40
General
pearl
v.
incilerle donatmak
41
General
pearl
v.
inci serpiştirmek
42
General
pearl
v.
inciyle süslemek
43
General
pearl
v.
küçük tanelere ayırmak
44
General
pearl
v.
inci rengi vermek
45
General
pearl
v.
inci parıltısı vermek
46
General
pearl
v.
inci ışıltısı vermek
47
General
pearl
v.
inciye benzer boncuk yapmak
48
General
pearl
v.
inci oluşturmak
49
General
pearl
v.
(sıcak şurup) kaynayarak kabarcık oluşturmak
50
General
pearl
v.
kabarcıklanmak
51
General
pearl
v.
(sörf tahtası) dalgaya burun dalışı yapmak
52
General
pearl
adj.
inciye ait
53
General
pearl
adj.
inci ile ilgili
54
General
pearl
adj.
inciye benzer
55
General
pearl
adj.
incili
56
General
pearl
adj.
inciden yapılan
57
General
pearl
adj.
inci ile süslenen
58
General
pearl
adj.
inci renkli
59
General
pearl
adj.
inci gibi parlayan
60
General
pearl
adj.
incimsi
61
General
pearl
adj.
orta taneli
62
General
pearl
adj.
orta partiküllü
Biochemistry
63
Biochemistry
pearl
n.
jelatin kapsülü
Marine Biology
64
Marine Biology
pearl
n.
çivisiz kalkan balığı
Geography
65
Geography
pearl
n.
illinois eyaletinde yerleşim yeri
66
Geography
pearl
n.
mississippi eyaletinde şehir
67
Geography
pearl
n.
mississippi'nin güneyinde bir nehir
68
Geography
pearl
n.
çin'in güneydoğusunda bir nehir
Printery
69
Printery
pearl
n.
beş puntoluk harf
Meanings of
"pearl"
with other terms in English Turkish Dictionary : 173 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
pearl necklace
n.
inci kolye
Tom bought a
pearl necklace
for Mary.
Tom, Mary için bir
inci kolye
aldı.
More Sentences
Common Usage
2
Common Usage
mother of pearl
n.
sedef
General
3
General
cultured pearl
n.
kültive inci
4
General
pearl onion
n.
çok ufak arpacıksoğanı
5
General
pearl fisher
n.
inci avcısı
6
General
pearl millet
n.
hintdarısı
7
General
pearl diver
n.
bulaşıkçı
8
General
pearl fishing
n.
inci avı
9
General
black pearl
n.
siyah inci
10
General
pearl oyster
n.
incili istiridye
11
General
mother-of-pearl
n.
sedef
12
General
pearl barley
n.
öğütülmüş arpa
13
General
pearl barley
n.
frenk arpası
14
General
pearl-gray
n.
soluk mavimsi gri renk
15
General
pearl diving
n.
inci dalgıçlığı
16
General
pearl hunting
n.
inci avcılığı
17
General
white pearl
n.
beyaz inci
18
General
pearl drop
n.
inci tanesi
19
General
pearl filter
n.
inci dolgusu
20
General
pearl essence
n.
inci özü
21
General
pearl gray
n.
inci rengi
22
General
pearl of the aegean
n.
ege'nin incisi
23
General
pearl-grey
n.
soluk mavimsi gri renk
24
General
pearl jam
n.
amerikalı bir rock grubu
25
General
pearl white teeth
n.
inci beyazı dişler
26
General
pearl tea
n.
inci çayı
27
General
pearl handled pistol
n.
inci kabzalı tabanca
28
General
mother-of-pearl
n.
bazı yumuşakça kabuklarının dekoratif objeler yapmak için kullanılan incili iç tabakası
29
General
mabe pearl
n.
mabe incisi
30
General
mabe pearl
n.
yarım küre şeklinde kültive bir inci
31
General
pearl [dialect] [uk]
n.
katarakt
32
General
pearl [dialect] [uk]
n.
gözde oluşan beyazımsı perde
33
General
pearl [dialect] [uk]
n.
balıkçın
34
General
pearl [dialect] [uk]
n.
deniz kırlangıcı
35
General
pearl edge
n.
ince kurdele kenarı
36
General
pearl edge
n.
ince dantel kenarı
37
General
pearl edge
n.
tek boncuklu kenar
38
General
pearl eye
n.
lethe cinsi kelebek
39
General
pearl eye
n.
(inciye benzer) kuş gözü
40
General
pearl fishery
n.
inci istiridyesi avlama alanı
41
General
pearl harbor
n.
yıkıcı etkili sinsi saldırı
42
General
pearl harbor
n.
düşmana karşı beraberlik yaratan etkileyici olay
43
General
pearl powder
n.
inci tozu
44
General
pearl powder
n.
cilt görünümünü iyileştirmek için kullanılan bir kozmetik ürün
45
General
pearl white
n.
inci beyazı madde
46
General
seed pearl
n.
normalinin çeyreği ağırlıkta olan küçük inci
47
General
pearl [uk]
v.
piko geçmek
48
General
pearl [uk]
v.
piko ile bitirmek
49
General
pearl harbor
v.
aniden saldırmak
50
General
pearl grey
adj.
gümüşi
51
General
pearl white
adj.
inci beyazı
52
General
decorated with mother-of-pearl
adj.
sedefli
53
General
made of mother-of-pearl
adj.
sedef
54
General
pearl-gray
adj.
gümüşi
55
General
pearl-grey
adj.
gümüşi
56
General
mother-of-pearl
adj.
parıldayan (cila)
57
General
pearl-handled
adj.
inci saplı
58
General
pearl-handled
adj.
sedef saplı
59
General
pearl-handled
adj.
inci kollu
60
General
pearl-handled
adj.
sedef kollu
61
General
pearl-handled
adj.
inci kabzalı
Idioms
62
Idioms
pearl-clutching
n.
artık normal karşılanan durumlar karşısında şaşırma
63
Idioms
pearl-clutching
n.
ortalığı velveleye verme
64
Idioms
pearl-clutching
n.
yaygara çıkarma
65
Idioms
pearl-clutching
n.
altüst olma
66
Idioms
pearl-clutching
n.
aşırı tepki verme
67
Idioms
pearl-clutching
n.
kendini kaybetme
68
Idioms
pearl-clutching
n.
aklı başından gitme
69
Idioms
a pearl of wisdom
n.
altın öğüt
70
Idioms
a pearl of great price
n.
muazzam değerli şey
71
Idioms
a pearl of great price
n.
aşırı kıymetli şey
72
Idioms
a pearl of great price
n.
paha biçilmez şey
73
Idioms
pearl-clutch
v.
artık normal karşılanan durumlar karşısında şaşırmak
74
Idioms
pearl-clutch
v.
ortalığı velveleye vermek
75
Idioms
pearl-clutch
v.
yaygara çıkarmak
76
Idioms
pearl-clutch
v.
altüst olmak
77
Idioms
pearl-clutch
v.
aşırı tepki vermek
78
Idioms
pearl-clutch
v.
kendini kaybetmek
79
Idioms
pearl-clutch
v.
aklı başından gitmek
80
Idioms
pearl-clutching
adj.
artık normal karşılanan durumlar karşısında şaşıran
81
Idioms
pearl-clutching
adj.
ortalığı velveleye veren
82
Idioms
pearl-clutching
adj.
yaygara çıkaran
83
Idioms
pearl-clutching
adj.
altüst olan
84
Idioms
pearl-clutching
adj.
aşırı tepki veren
85
Idioms
pearl-clutching
adj.
kendini kaybeden
86
Idioms
pearl-clutching
adj.
aklı başından giden
Technical
87
Technical
pearl barley kabul
n.
kabuksuz arpa kırması
88
Technical
mother-of-pearl bead
n.
sedef kaplama boncuk
89
Technical
micro-pearl
adj.
mikro kapsüllü
Textile
90
Textile
automatic pearl setting machine
n.
otomatik ince ve perçin çakma makinesi
91
Textile
pearl setting machine
n.
perçin çakma makinesi
Dyeing
92
Dyeing
smoked pearl
n.
morumsu gri
93
Dyeing
pearl blue
n.
hafifçe maviye çalan bir gri tonu
94
Dyeing
pearl grey
n.
inci grisi
95
Dyeing
pearl grey
n.
açık mavimsi gri renkli
96
Dyeing
pearl white
n.
inci mavisi
97
Dyeing
pearl white
n.
hafif maviye çalan orta bir gri renk
98
Dyeing
pearl gray
adj.
inci grisi
Marine
99
Marine
cave pearl
n.
mağara incisi
Mining
100
Mining
pearl sinter
n.
volkanik tüflerde bulunan bir kayaç türü
101
Mining
pearl sinter
n.
inci parıltılı kaynak taşı
102
Mining
pearl sinter
n.
parlak bir geyserit türü
103
Mining
pearl spar
n.
parıltılı kristal yapıda bir dolomit türü
Medical
104
Medical
epitheliomatous pearl
n.
epitelyoma incisi
105
Medical
pearl eye
n.
katarakt
106
Medical
pearl-eyed
adj.
(göz) beyaz perdeli
107
Medical
pearl-eyed
adj.
(göz) kataraktlı
Pathology
108
Pathology
epithelial pearl
n.
keratin incisi
109
Pathology
epithelial pearl
n.
bazı cilt karsinomlarında gelişen yuvarlak keratin kitlesi
Food Engineering
110
Food Engineering
pearl sago
n.
küçük yuvarlak tanecikli sago nişastası türü
Gastronomy
111
Gastronomy
pearl onion
n.
arpacık soğanı
112
Gastronomy
pearl hominy
n.
orta büyüklükte tanecikler ile yapılan bir mısır lapası
Statistics
113
Statistics
pearl-read curve
n.
pearl-read eğrisi
Chemistry
114
Chemistry
pearl ash
n.
potasyum karbonat
115
Chemistry
pearl ash
n.
potasyum karbonat
116
Chemistry
pearl ash
n.
potasın kısmen saflaştırılmasından elde edilen katışıklı bir ürün
117
Chemistry
pearl white
n.
bizmut subnitrat
118
Chemistry
pearl white
n.
bizmut oksiklorür
119
Chemistry
pearl white
n.
sahte inci yapımında kullanılan sedefli bir karışım
Marine Biology
120
Marine Biology
pearl mullet
n.
inci kefal balığı
121
Marine Biology
pearl mullet
n.
inci kefali
122
Marine Biology
pearl fish
n.
inci balığı
123
Marine Biology
blister pearl
n.
inci
124
Marine Biology
pearl-fish
n.
inci balığı
125
Marine Biology
pearl-fish
n.
bazı deniz canlılarının sindirim kanallarında yaşadığı görülen bir balık
126
Marine Biology
freshwater pearl
n.
tatlı su midyelerinin oluşturduğu küçük inci
127
Marine Biology
pearl octopus
n.
inci ahtapotu
Zoology
128
Zoology
ground pearl
n.
kökkoşnili
129
Zoology
ground pearl
n.
kök zararlısı
Botanic
130
Botanic
pearl millet
n.
inci darısı
131
Botanic
pearl millet
n.
afrika, asya ve abd'de yetişen, yem olarak ve bira yapımında kullanılan, dikenleri kedi kuyruğuna benzeyen bir ot
132
Botanic
pearl barley
n.
frenk arpası
133
Botanic
pearl millet (pennisetum glaucum)
n.
sıçansaçı
134
Botanic
pearl millet (pennisetum glaucum)
n.
kedikuyruğu darısı
135
Botanic
pearl millet (pennisetum glaucum)
n.
mavi zencidarısı
136
Botanic
pearl millet (sorghum vulgare)
n.
kocadarı
137
Botanic
pearl millet (sorghum vulgare)
n.
sorgum
138
Botanic
pearl lupin
n.
lüpen
139
Botanic
pearl lupin
n.
termiye
140
Botanic
pearl lupin
n.
acı bakla
141
Botanic
pearl lupin
n.
delice bakla
142
Botanic
pearl lupin
n.
kurt baklası
143
Botanic
pearl lupin
n.
mısır baklası
144
Botanic
pearl millet
n.
sorgum
145
Botanic
pearl moss
n.
deniz kadayıfı
146
Botanic
pearl moss
n.
kırmızı bir alg türü
147
Botanic
pearl-weed
n.
sagina cinsi bitki
Agriculture
148
Agriculture
pearl onion
n.
arpacık soğan
Fishery
149
Fishery
pearl diver
n.
inci avcısı
150
Fishery
pearl diver
n.
inci dalgıcı
Geography
151
Geography
pearl river
n.
inci ırmağı
152
Geography
pearl river
n.
inci nehri
153
Geography
pearl river
n.
çin'in güneydoğusunda bir nehir
154
Geography
pearl city
n.
illinois eyaletinde yerleşim yeri
155
Geography
pearl river
n.
louisiana eyaletinde yerleşim yeri
156
Geography
pearl harbor
n.
abd donanma üssünün yer aldığı pasifik'te bir körfez
Meteorology
157
Meteorology
pearl-necklace lightning
n.
inci gerdanlık şimşek
158
Meteorology
mother-of-pearl clouds
n.
sedef bulutlar
159
Meteorology
mother-of-pearl cloud
n.
sedef bulut
160
Meteorology
mother-of-pearl cloud
n.
güneş ufkun birkaç derece altındayken görülebilen ve yüksek rakımda bulunan parlayan bulut
Military
161
Military
pearl harbor
n.
abd donanma üssü
Art
162
Art
girl with a pearl earring
n.
inci küpeli kız
163
Art
mother of pearl inlaid
n.
sedef kakma
Music
164
Music
mother of pearl
n.
sedef
Entomology
165
Entomology
pearl crescent
n.
amerika'ya özgü küçük bir kelebek
166
Entomology
mother-of-pearl moth (pleuroptya ruralis)
n.
soluk bir parıltısı olan ve larvaları ısırganotu ile beslenen bir güve
167
Entomology
ground pearl (margarodes formicarum)
n.
coccidae familyasına ait, bahamalar'da boncuk olarak kullanılan bir böcek
168
Entomology
pearl moth
n.
margaritia cinsi güve
169
Entomology
pearl white
n.
bir lahana kelebeği türü
Slang
170
Slang
pearl handle
n.
sigara
British Slang
171
British Slang
pearl necklace
n.
boyna boşalma
172
British Slang
pearl harbour
n.
soğuk hava
Star Wars
173
Star Wars
veda pearl
n.
veda incisi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of pearl
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy