|
Category |
Turkish |
English |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
sigara içmek |
smoke v.
|
|
Other unhealthy results of smoking included blackened smokers' lungs and rotten teeth.
Sigaranın diğer sağlıksız sonuçları arasında sigara içenlerin kararmış akciğerleri ve çürümüş dişleri yer alıyordu.
More Sentences
|
General |
|
2 |
General |
sigara tiryakisi |
chain smoker n.
|
|
Tom is a chain smoker.
Tom sigara tiryakisi.
More Sentences
|
3 |
General |
sigara tiryakisi |
smoker n.
|
|
The cheap smuggled tobacco has produced new smokers among the young people in the United Kingdom.
Ucuz kaçak tütün, Birleşik Krallık'taki gençler arasında yeni sigara tiryakileri yaratmıştır.
More Sentences
|
4 |
General |
sigara içme |
smoking n.
|
|
Smoking is dangerous both for people who smoke and for those in their vicinity.
Sigara içmek hem içen kişiler hem de çevrelerindeki kişiler için tehlikelidir.
More Sentences
|
5 |
General |
paket (sigara için) |
pack n.
|
|
Look, I had a whole pack, and it's gone.
Bak, elimde koca bir paket vardı ve hepsi gitti.
More Sentences
|
6 |
General |
sigara içen |
smoker n.
|
|
Tom was a heavy smoker most of his life.
Tom hayatının büyük bir bölümünde sigara içti.
More Sentences
|
7 |
General |
sigara dumanı |
cigarette smoke n.
|
|
Cigarette smoke may be unhealthy, but it sure does look pretty.
Sigara dumanı sağlıksız olabilir, ama kesinlikle güzel görünüyor.
More Sentences
|
8 |
General |
sigara kullanımı |
smoking n.
|
|
Cigarette smoking is the single biggest cause of premature death and illness in the whole of the European Union.
Sigara kullanımı tüm Avrupa Birliği'nde erken ölüm ve hastalıkların en büyük nedenidir.
More Sentences
|
9 |
General |
sigara içmeyen |
nonsmoker n.
|
|
All the seats on this train are designated for nonsmokers.
Bu trendeki bütün koltuklar sigara içmeyenler için tasarlanmıştır.
More Sentences
|
10 |
General |
sigara yasağı |
smoking ban n.
|
|
Notification of the smoking ban was posted outside the restaurant yesterday.
Dün restoranın dışına sigara yasağı ilanı asılmıştı.
More Sentences
|
11 |
General |
sigara alışkanlığı |
smoking habit n.
|
|
It's hard to shake the smoking habit.
Sigara alışkanlığından kurtulmak çok zor.
More Sentences
|
12 |
General |
sigara içilmeyen yer |
non-smoking area n.
|
|
I hate people who smoke in non-smoking areas.
Sigara içilmeyen yerlerde sigara içen insanlardan nefret ediyorum.
More Sentences
|
13 |
General |
sigara içmeyen |
non-smoker n.
|
|
I'm a non-smoker.
Ben sigara içmeyen bir kimseyim.
More Sentences
|
14 |
General |
sigara içilen alan |
smoking area n.
|
|
Neither Members nor anyone else should smoke anywhere other than in the designated smoking areas.
Ne Üyeler ne de bir başkası belirlenmiş sigara içme alanları dışında herhangi bir yerde sigara içmemelidir.
More Sentences
|
15 |
General |
elektronik sigara |
electronic cigarette n.
|
|
The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
More Sentences
|
16 |
General |
sigara yanığı |
cigarette burn n.
|
|
The police took pictures of the cigarette burns on Tom's body.
Polis Tom'un vücudundaki sigara yanıklarının fotoğraflarını çekti.
More Sentences
|
17 |
General |
(sigara) marlboro |
marlboro n.
|
|
He smoked a Marlboro cigarette as he sat on the bench.
Bankta otururken bir dal Marlboro tüttürdü.
More Sentences
|
18 |
General |
sigara içmek |
smoke a cigarette v.
|
|
She stopped to smoke a cigarette.
O bir sigara içmek için durdu.
More Sentences
|
19 |
General |
içine çekmek (sigara dumanı vb'ni) |
inhale v.
|
|
Try not to inhale the fumes.
Dumanı içinize çekmemeye çalışın.
More Sentences
|
20 |
General |
sigara içmek |
smoke v.
|
|
Forty-two per cent of the Community population smokes and they are starting younger and younger.
Toplum nüfusunun yüzde kırk ikisi sigara içiyor ve giderek daha genç yaşta başlıyorlar.
More Sentences
|
21 |
General |
içmek (sigara/pipo/puro/afyon vb'ni) |
smoke v.
|
|
Someone who smokes a joint, on the other hand, is not usually a desperado.
Öte yandan esrar içen biri genellikle bir umutsuz değildir.
More Sentences
|
22 |
General |
sigara yakmak |
light up v.
|
|
Layla lit up a cigarette.
Leyla bir sigara yaktı.
More Sentences
|
23 |
General |
(sigara) söndürmek |
stub v.
|
|
Layla had multiple stub wounds to her back.
Layla'nın sırtında çok sayıda sigara söndürme yarası vardı.
More Sentences
|
24 |
General |
sigara kullanmak |
smoke v.
|
|
I don't smoke.
Sigara kullanmıyorum.
More Sentences
|
25 |
General |
bir sigara yakmak |
light a cigarette v.
|
|
She sat and lit a cigarette up.
Oturdu ve bir sigara yaktı.
More Sentences
|
26 |
General |
sigara içilmeyen |
non-smoking adj.
|
|
More and more, we insist on using and meeting in non-smoking areas.
Sigara içilmeyen alanları kullanma ve buralarda toplantı yapma konusunda giderek daha fazla ısrar ediyoruz.
More Sentences
|
27 |
General |
sigara karşıtı |
anti-smoking adj.
|
|
On the contrary, we need to engage in an anti-smoking campaign.
Aksine sigara karşıtı bir kampanya yürütmemiz gerekiyor.
More Sentences
|
28 |
General |
sigara içilmeyen |
no-smoking adj.
|
|
Why are no-smoking areas not enforced?
Sigara içilmeyen alanlar neden uygulanmıyor?
More Sentences
|
|
29 |
General |
sigara içilmez |
no smoking expr.
|
|
No smoking is allowed in this building.
Bu binada sigara içmek yasaktır.
More Sentences
|
Colloquial |
|
30 |
Colloquial |
ağır sigara tiryakisi |
heavy smoker n.
|
|
My father is a heavy smoker.
Benim babam ağır sigara tiryakisi.
More Sentences
|
31 |
Colloquial |
sigara içmek zararlıdır |
smoking is harmful expr.
|
|
There is no denying the fact that smoking is harmful.
Sigara içmenin zararlı olduğu gerçeğini inkar etmek mümkün değildir.
More Sentences
|
Speaking |
|
32 |
Speaking |
sigara içmeyin |
don't smoke expr.
|
|
Please don't smoke in bed.
Lütfen yatakta sigara içmeyin.
More Sentences
|
33 |
Speaking |
sigara içmemelisin |
you shouldn't smoke expr.
|
|
You shouldn't smoke so much.
Çok fazla sigara içmemelisin.
More Sentences
|
34 |
Speaking |
sigara içme |
don't smoke expr.
|
|
Don't smoke here.
Burada sigara içme.
More Sentences
|
35 |
Speaking |
sigara içmek öldürür |
smoking kills expr.
|
|
Smoking kills and there is no nice way to put that.
Sigara içmek öldürür ve bunu ifade etmenin güzel bir yolu yoktur.
More Sentences
|
Trade/Economic |
|
36 |
Trade/Economic |
sigara endüstrisi |
cigarette industry n.
|
|
The rapporteur's approach serves the interests of the cigarette industry and not the interests of the citizen.
Sözcünün yaklaşımı vatandaşın değil sigara endüstrisinin çıkarlarına hizmet etmektedir.
More Sentences
|
Law |
|
37 |
Law |
sigara kaçakçılığı |
cigarette smuggling n.
|
|
The Council says that the aim is to combat tax evasion and cigarette smuggling.
Konsey, amacın vergi kaçakçılığı ve sigara kaçakçılığı ile mücadele etmek olduğunu söylüyor.
More Sentences
|
Technical |
|
38 |
Technical |
sigara içmeyen |
non-smoker n.
|
|
In this hotel there are only rooms for non-smokers.
Bu otelde sadece sigara içmeyenler için odalar var.
More Sentences
|
39 |
Technical |
sigara içmeyen |
nonsmoker n.
|
|
Tom is a nonsmoker, isn't he?
Tom sigara içmiyor, değil mi?
More Sentences
|
Medical |
|
40 |
Medical |
sigara içenler |
smokers n.
|
|
In Belgium, 33% of young people between the ages of 15 and 24 are regular smokers and 51% have smoked.
Belçika'da 15-24 yaş arası gençlerin %33'ü düzenli olarak sigara içmektedir ve %51'i sigara içmiştir.
More Sentences
|
41 |
Medical |
sigara içimi |
smoking n.
|
|
Heavy smoking impaired his health.
Ağır sigara içimi sağlığını bozdu.
More Sentences
|
42 |
Medical |
sigara içmeye başlamak |
start smoking v.
|
|
Recently I started smoking again.
Son zamanlarda tekrar sigara içmeye başladım.
More Sentences
|
Gastronomy |
|
43 |
Gastronomy |
sigara böreği |
spring rolls n.
|
|
Do you know why spring rolls are called spring rolls?
Sigara böreğine neden sigara böreği dendiğini biliyor musun?
More Sentences
|
Tobacco |
|
44 |
Tobacco |
(sigara) düşük katranlı |
low-tar adj.
|
|
Low-tar cigarettes cause just as much damage as normal cigarettes.
Düşük katranlı sigaralar da en az normal sigaralar kadar zarar verir.
More Sentences
|
General |
|
45 |
General |
sigara izmariti |
cigarette stub n.
|
|
46 |
General |
filterli sigara |
filter tip n.
|
|
47 |
General |
sigara tiryakisi |
smoke consumer n.
|
|
48 |
General |
sigara yakacağı |
cigar lighter n.
|
|
49 |
General |
sigara ateşi |
glowing cigarette n.
|
|
50 |
General |
filtreli sigara |
filter tip n.
|
|
51 |
General |
sigara alışkanlığı |
cigarette habit n.
|
|
52 |
General |
sigara kutusu |
cigar box n.
|
|
53 |
General |
sigara içmeyen kimse |
nonsmoker n.
|
|
54 |
General |
sigara filtresi |
cigarette filter n.
|
|
55 |
General |
sigara içen |
tobacco user n.
|
|
56 |
General |
sarma sigara |
twist n.
|
|
57 |
General |
sigara dumanı kirliliği |
tobacco smoke pollution n.
|
|
58 |
General |
mentollü sigara |
menthol cigarette n.
|
|
59 |
General |
sigara içme |
smoke n.
|
|
60 |
General |
sigara satıcısı |
tobacconist n.
|
|
61 |
General |
sigara ağızlığı |
cigarette holder n.
|
|
62 |
General |
sigara izmariti |
stub n.
|
|
63 |
General |
ateş (sigara vb için) |
light n.
|
|
64 |
General |
sigara kullanma (sürekli) |
regular smoking n.
|
|
65 |
General |
sigara kutusu |
cigarette case n.
|
|
66 |
General |
sigara tiryakisi |
cigarette addict n.
|
|
67 |
General |
sigara makinesi |
cigarette machine n.
|
|
68 |
General |
sigara ağızlığı |
mouthpiece n.
|
|
69 |
General |
içine çekme (sigara dumanı vb'ni) |
inhalation n.
|
|
70 |
General |
sigara filtresi |
filter tip n.
|
|
71 |
General |
sigara içen kimse |
smoker n.
|
|
72 |
General |
ucuz sigara |
gasper n.
|
|
73 |
General |
sigara yasağı |
ban on smoking n.
|
|
74 |
General |
sigara tüketimi |
cigarette consumption n.
|
|
75 |
General |
yerli sigara |
domestic tobacco n.
|
|
76 |
General |
yerli sigara |
domestic cigarette n.
|
|
77 |
General |
sigara bağımlılığı |
smoking addiction n.
|
|
78 |
General |
araba sigara çakmağı |
car lighter n.
|
|
79 |
General |
peş peşe sigara içen kimse |
chain smoker n.
|
|
80 |
General |
sigara üretimi |
cigarette production n.
|
|
81 |
General |
sigara içme yasağı |
smoking ban n.
|
|
82 |
General |
sigara içme salonu |
foyer n.
|
|
83 |
General |
sarma sigara |
hand-rolled cigarette n.
|
|
84 |
General |
filtreli sigara |
filter-tipped cigarette n.
|
|
85 |
General |
pasif olarak maruz kalınan sigara dumanı |
second-hand smoke n.
|
|
86 |
General |
sigara içilmeyen kompartıman |
nonsmoker n.
|
|
87 |
General |
esrarlı sigara |
stick n.
|
|
88 |
General |
esrarlı sigara |
reefer n.
|
|
89 |
General |
esrarlı sigara |
marijuana cigarette n.
|
|
90 |
General |
esrarlı sigara |
spliff n.
|
|
91 |
General |
kaçak yollarla yurda sokulan sigara |
bootlegged cigarettes n.
|
|
92 |
General |
kaçak yollarla yurda sokulan sigara |
smuggled cigarettes n.
|
|
93 |
General |
sigara bağımlısı |
cigarette addict n.
|
|
94 |
General |
peş peşe sigara içen |
chain smoker n.
|
|
95 |
General |
sigara içme yasağı |
smoking prohibition n.
|
|
96 |
General |
sigara yasağı |
smoking prohibition n.
|
|
97 |
General |
sigara paketi |
cigarette box n.
|
|
98 |
General |
sigara dumanı gibi yükselen bulutlar |
billowing clouds n.
|
|
99 |
General |
sigara içmeyen kimse |
a nonsmoker n.
|
|
100 |
General |
sigara kullanmayan kişi |
a nonsmoker n.
|
|
101 |
General |
yumuşak paket (sigara) |
soft pack (cigarette) n.
|
|
102 |
General |
sigara molası |
smoke break n.
|
|
103 |
General |
sigara karşıtı yasa |
anti-smoking legislation n.
|
|
104 |
General |
art arda sigara içme |
chain-smoking n.
|
|
105 |
General |
sigara içilmesi yasak bölge |
no smoking area n.
|
|
106 |
General |
sigara içilmesi yasak bölge |
non-smoking zone n.
|
|
107 |
General |
sigara içilmesi yasak bölge |
no smoking zone n.
|
|
108 |
General |
sigara içilmesi yasak bölge |
non-smoking area n.
|
|
109 |
General |
sigara tabakası |
cigarette tin n.
|
|
110 |
General |
sigara tabakası |
cigarette box n.
|
|
111 |
General |
sigara tabakası |
cigarette case n.
|
|
112 |
General |
sigara odası |
smoking lounge n.
|
|
113 |
General |
sigara odası |
smoking room n.
|
|
114 |
General |
sigara içme odası |
smoking lounge n.
|
|
115 |
General |
sigara içme odası |
smoking room n.
|
|
116 |
General |
sigara molası |
cigarette break n.
|
|
117 |
General |
sigara içmenin zararları |
harms of smoking n.
|
|
118 |
General |
(yasağa rağmen) sigara içilmesine müsaade edilen yer |
smokeeasy n.
|
|
119 |
General |
(yasağa rağmen) sigara içilmesine müsaade edilen yer |
smokeasy n.
|
|
120 |
General |
(yasağa rağmen) sigara içilmesine müsaade edilen yer |
smoke-easy n.
|
|
121 |
General |
elektronik sigara |
e-cigarette n.
|
|
122 |
General |
bir kişinin hayatı boyunca alkol, sigara ve uyuşturucudan uzak yaşamayı seçmesi |
straight edge n.
|
|
123 |
General |
sigara içmeyen kimse |
non-smoker n.
|
|
124 |
General |
sigara içilmeyen kompartıman |
non-smoker n.
|
|
125 |
General |
bir paket sigara |
a pack of cigarettes n.
|
|
126 |
General |
sigara izmariti |
butt n.
|
|
127 |
General |
sigara sarma kağıdı |
rolling paper n.
|
|
128 |
General |
sigara kağıdı |
rolling paper n.
|
|
129 |
General |
bir sigara kartonu |
a carton of cigarettes n.
|
|
130 |
General |
elektronik sigara icme |
vaping n.
|
|
131 |
General |
elektronik sigara |
vape n.
|
|
132 |
General |
sigara külü |
cigarette ash n.
|
|
133 |
General |
sarma sigara |
roll-your-own cigarettes n.
|
|
134 |
General |
kişinin kendi sardığı sigara |
roll-your-own cigarettes n.
|
|
135 |
General |
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapan kişi |
cartophilist n.
|
|
136 |
General |
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapma |
cartophily n.
|
|
137 |
General |
sigara tiryakisi |
chain-smoker n.
|
|
138 |
General |
peş peşe sigara içen kimse |
chain-smoker n.
|
|
139 |
General |
metal kasası ve kapağı bulunan sigara çakmağı |
zippo n.
|
|
140 |
General |
sigara veya puroyu içerken tutmak için kullanılan dar boru şeklinde alet |
holder n.
|
|
141 |
General |
elektronik sigara |
hookah n.
|
|
142 |
General |
sigara izmariti |
bumper [australia] n.
|
|
143 |
General |
vücutta sigara söndürme |
burning n.
|
|
144 |
General |
sigara kağıdı |
cigarette card n.
|
|
145 |
General |
sigara içen kimse |
cigarette smoker n.
|
|
146 |
General |
sigara izmariti |
dowp [scotland] n.
|
|
147 |
General |
sigara kağıdı |
paper n.
|
|
148 |
General |
uzun sigara |
corona n.
|
|
149 |
General |
sigara tiryakisi |
puffer n.
|
|
150 |
General |
sigara tüttürme |
puffing n.
|
|
151 |
General |
sigara dumanı üfleme |
puffing n.
|
|
152 |
General |
gençlerin alkol veya sigara kullandıklarını gizlemek için faydalandıkları nefes spreyi |
sen sen n.
|
|
153 |
General |
mısır kabuğuna sarılı sigara veya puro |
shuck n.
|
|
154 |
General |
kebabe içeren sigara |
cubeb n.
|
|
155 |
General |
kebabe içeren sigara |
cubeb cigarette n.
|
|
156 |
General |
sigara olarak içilebilen şey |
smokable n.
|
|
157 |
General |
sigara molası |
smokeho n.
|
|
158 |
General |
sigara yapımında tütünün içine ittirildiği kağıt kılıf |
spill n.
|
|
159 |
General |
kullanmak (sigara/içki vb'ni) |
use v.
|
|
160 |
General |
kullanmak (içki/sigara/uyuşturucu) |
touch v.
|
|
161 |
General |
içmek (sigara içki vb'ni) |
use v.
|
|
162 |
General |
yakmak (sigara/puro/pipo) |
light up v.
|
|
163 |
General |
sigara yakmak |
light v.
|
|
164 |
General |
sigara sarmak |
roll a cigarette v.
|
|
165 |
General |
sigara çıkarmak |
pull on a cigarette v.
|
|
166 |
General |
sigara söndürmek |
extinguish cigarette v.
|
|
167 |
General |
sigara söndürmek |
stub out cigarette v.
|
|
168 |
General |
sigara söndürmek |
put out cigarette v.
|
|
169 |
General |
sigara çıkarmak |
suck on a cigarette v.
|
|
170 |
General |
sigara çıkarmak |
draw on a cigarette v.
|
|
171 |
General |
sigara bırakmak |
stop smoking v.
|
|
172 |
General |
sigara bırakmak |
quit smoking v.
|
|
173 |
General |
sigara kullanmamak |
not to smoke cigarette v.
|
|
174 |
General |
(içki/sigara) bırakmak |
cut out v.
|
|
175 |
General |
sigara söndürmek |
put out a cigarette v.
|
|
176 |
General |
üzerinde sigara söndürmek |
put out a cigarette on somebody's flesh v.
|
|
177 |
General |
üzerinde sigara söndürmek |
burn someone with a lighted cigarette v.
|
|
178 |
General |
peş peşe sigara içmek |
chain-smoke v.
|
|
179 |
General |
birini sigara içerken yakalamak |
catch someone smoking v.
|
|
180 |
General |
ağzına bir sigara koymak |
put a cigarette in one's mouth v.
|
|
181 |
General |
yatakta sigara içerken yakalanmak |
be caught smoking in bed v.
|
|
182 |
General |
peşpeşe sigara içmek |
chainsmoke v.
|
|
183 |
General |
peş peşe sigara içmek |
chain-smoke v.
|
|
184 |
General |
sigara içmek |
have v.
|
|
185 |
General |
(sigara) bastırarak izmarit haline getirmek |
butt v.
|
|
186 |
General |
aşırı sigara içmek |
oversmoke v.
|
|
187 |
General |
çok fazla sigara içmek |
oversmoke v.
|
|
188 |
General |
sigara içmek |
drink [obsolete] v.
|
|
189 |
General |
daha çok sigara içmek |
outsmoke v.
|
|
190 |
General |
sigara içmek |
smeke [scotland] v.
|
|
191 |
General |
sigara içmek |
stog [dialect] v.
|
|
192 |
General |
sigara tüttürmek |
stog [dialect] v.
|
|
193 |
General |
sigara içen |
smoking adj.
|
|
194 |
General |
sigara içilen |
smoking adj.
|
|
195 |
General |
sigara içmiş |
smoked adj.
|
|
196 |
General |
filtreli (sigara) |
filter-tipped adj.
|
|
197 |
General |
sigara içilebilir |
smokable adj.
|
|
198 |
General |
(sigara olarak) içilebilir |
smokable adj.
|
|
199 |
General |
sigara içilmeyen |
nonsmoking adj.
|
|
200 |
General |
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapan |
cartophilic adj.
|
|
201 |
General |
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapma ile ilgili |
cartophilic adj.
|
|
202 |
General |
sigara yasağı bulunan |
no-smoking adj.
|
|
203 |
General |
sigara içilmesini yasaklayan |
smoke-free adj.
|
|
204 |
General |
sigara içenler için olan |
smoking adj.
|
|
205 |
General |
sigara tüttüren |
smoking adj.
|
|
206 |
General |
sigara tüketimini önlemek için |
to prevent cigarette consumption adv.
|
|
207 |
General |
sigara tüketimini önlemek için |
to prevent tobacco consumption adv.
|
|
208 |
General |
sigara tüketimini önlemek için |
to prevent tobacco use adv.
|
|
Phrasals |
|
209 |
Phrasals |
(sigara, pipo) yakmak |
fire up v.
|
|
210 |
Phrasals |
(sigara, puro) söndürmek |
snub out v.
|
|
211 |
Phrasals |
sigara, puro yakmak |
spark up v.
|
|
212 |
Phrasals |
(sigara) içmek |
puff at (something) v.
|
|
213 |
Phrasals |
(sigara, pipo) içmek |
puff away (at something) v.
|
|
Phrases |
|
214 |
Phrases |
sigara içilmez |
non-smoking, please n.
|
|
215 |
Phrases |
burada sigara içmek yasaktır |
no smoking here expr.
|
|
216 |
Phrases |
burada sigara içmek yasak |
smoking is forbidden here expr.
|
|
217 |
Phrases |
sigara içmek sağlığa zararlıdır |
smoking is hazardious to health expr.
|
|
218 |
Phrases |
sigara içmek sağlığa zararlıdır |
smoking is harmful to health expr.
|
|
219 |
Phrases |
sigara sağlığınıza zarar verir |
smoking is harmful to the health expr.
|
|
220 |
Phrases |
sigara sağlığa zararlıdır |
smoking is harmful to health expr.
|
|
221 |
Phrases |
sigara içilmez |
the smoking lamp is out expr.
|
|
222 |
Phrases |
sigara sağlığınıza zarar verir |
smoking damages your health expr.
|
|
223 |
Phrases |
sigara sağlığa zararlıdır |
smoking harms your health expr.
|
|
224 |
Phrases |
sigara sağlığa zararlıdır |
smoking damages your health expr.
|
|
225 |
Phrases |
sigara sağlığınıza zarar verir |
smoking harms your health expr.
|
|
226 |
Phrases |
sigara sağlığa zararlıdır |
smoking is harmful to the health expr.
|
|
Colloquial |
|
227 |
Colloquial |
elektronik sigara içen kimse |
vaper n.
|
|
228 |
Colloquial |
büyük, koni şeklinde esrarlı sigara |
camberwell carrot n.
|
|
229 |
Colloquial |
sigara tiryakisi |
tobaccanalian n.
|
|
230 |
Colloquial |
bir dal sigara |
burn n.
|
|
231 |
Colloquial |
sigara kaçakçılığı |
buttlegging n.
|
|
232 |
Colloquial |
yasa dışı yollarla ülkeye/eyalete sigara sokma |
buttlegging n.
|
|
233 |
Colloquial |
korsan sigara alıp getirme |
buttlegging n.
|
|
234 |
Colloquial |
sarma sigara |
off-brand cigarette n.
|
|
235 |
Colloquial |
bandrolsüz sigara |
off-brand cigarette n.
|
|
236 |
Colloquial |
kapı önünde sigara içerken flört etme durumu |
smirting n.
|
|
237 |
Colloquial |
sigara paketi |
packet of fags n.
|
|
238 |
Colloquial |
bir paket sigara |
deck n.
|
|
239 |
Colloquial |
yarıda söndürülüp sonra içilmek için saklanan sigara |
doofer n.
|
|
240 |
Colloquial |
sonra içmek için saklanan sigara |
doofer n.
|
|
241 |
Colloquial |
sonra içmek için saklanan sigara |
dufer n.
|
|
242 |
Colloquial |
yarıda söndürülüp sonrası için saklanan sigara |
dufer n.
|
|
243 |
Colloquial |
nefes (sigara, pipo) |
drag n.
|
|
244 |
Colloquial |
yarıda söndürülüp sonrası için saklanan sigara |
doofer n.
|
|
245 |
Colloquial |
sonra içmek için saklanan sigara |
doofer n.
|
|
246 |
Colloquial |
sarma sigara için ince/toz halinde tütün (cezaevlerinde) |
dust n.
|
|
247 |
Colloquial |
sigara sarmak için gerekli sarma kağıdı ve tütün |
makings n.
|
|
248 |
Colloquial |
sarma sigara tütünü |
jack n.
|
|
249 |
Colloquial |
boş sigara |
square n.
|
|
250 |
Colloquial |
esrarlı/marihuanalı sigara |
killer n.
|
|
251 |
Colloquial |
dolu sigara |
killer n.
|
|
252 |
Colloquial |
esrarlı sigara |
number n.
|
|
253 |
Colloquial |
marihuanalı sigara |
number n.
|
|
254 |
Colloquial |
dolu sigara |
number n.
|
|
255 |
Colloquial |
başkasından alınmış sigara |
op’s (other people’s cigarettes) n.
|
|
256 |
Colloquial |
başkasından otlanılmış sigara |
op’s (other people’s cigarettes) n.
|
|
257 |
Colloquial |
başkasından ödünç alınmış sigara |
op’s (other people’s cigarettes) n.
|
|
258 |
Colloquial |
başkasının paketinden alınmış sigara |
op’s (other people’s cigarettes) n.
|
|
259 |
Colloquial |
otlanılmış sigara |
op’s (other people’s cigarettes) n.
|
|
260 |
Colloquial |
(jamaika'da) otlu sigara |
spiff n.
|
|
261 |
Colloquial |
(sigara, ot) sündürmek |
bogart v.
|
|
262 |
Colloquial |
sigara içmek |
burn v.
|
|
263 |
Colloquial |
sigara tüttürmek |
burn v.
|
|
264 |
Colloquial |
sigara tellendirmek |
burn v.
|
|
265 |
Colloquial |
(sigara vb) tüttürmek |
puff away v.
|
|
266 |
Colloquial |
nefes çekmek/almak (sigara, pipo) |
drag v.
|
|
267 |
Colloquial |
yerlerde sigara veya izmarit aramak |
field grounders v.
|
|
268 |
Colloquial |
sigara veya izmarit aramak için yerlere bakmak |
field grounders v.
|
|
269 |
Colloquial |
(sigara) çok içmek |
(do something) to excess v.
|
|
270 |
Colloquial |
elektronik sigara ile araç kullanma |
don't drip and drive expr.
|
|
271 |
Colloquial |
sigara içmek kötü bir alışkanlıktır |
smoking is a bad habit expr.
|
|
272 |
Colloquial |
sigara içmek çok kötü bir alışkanlıktır |
smoking is a very bad habit expr.
|
|
Idioms |
|
273 |
Idioms |
esrarlı sigara |
a cigarette with no name n.
|
|
274 |
Idioms |
esrarlı sigara |
cigarette with no name n.
|
|
275 |
Idioms |
güne bir sigara ve bir bardak çay veya suyla başlama |
mexican breakfast n.
|
|
276 |
Idioms |
kahvaltı olarak bir sigara ve bir bardak çay veya su içme |
mexican breakfast n.
|
|
277 |
Idioms |
tüketimi çok gerekli olmayan sigara ve alkol gibi ürünlerin vergisi |
a sin tax n.
|
|
278 |
Idioms |
markasız sigara |
no brand cigarette n.
|
|
279 |
Idioms |
esrarlı sigara |
no brand cigarette n.
|
|
280 |
Idioms |
baca gibi sigara içmek |
smoke like a chimney v.
|
|
281 |
Idioms |
fosur fosur sigara içmek |
smoke like a chimney v.
|
|
282 |
Idioms |
geri başlamak (alkol, sigara) |
fall off the wagon v.
|
|
283 |
Idioms |
bıraktığı sakıncalı/zararlı bir şeye geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) |
fall off the wagon v.
|
|
284 |
Idioms |
son verdiği sakıncalı/zararlı bir şeye geri dönmek (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) |
fall off the wagon v.
|
|
285 |
Idioms |
geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) |
fall off the wagon v.
|
|
286 |
Idioms |
bıraktığı sakıncalı/zararlı bir şeye geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) |
fall off the wagon v.
|
|
287 |
Idioms |
bir süre temiz kaldıktan sonra kaldığı yerden devam etmek (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) |
fall off the wagon v.
|
|
288 |
Idioms |
peş peşe sigara içmek |
chain smoke v.
|
|
289 |
Idioms |
arka arkaya sigara içmek |
chain smoke v.
|
|
Speaking |
|
290 |
Speaking |
bir sigara iç |
have a cigarette interj.
|
|
291 |
Speaking |
bir sigara yaktım |
I lit a cigarette expr.
|
|
292 |
Speaking |
bir daha seni sigara içerken yakalarsam canına okurum |
if I catch you smoking again I'll have your guts for garters expr.
|
|
293 |
Speaking |
bugün kaç tane sigara içtin? |
how many cigarettes have you smoked today? expr.
|
|
294 |
Speaking |
ben sigara içmiyorum |
I don't smoke expr.
|
|
295 |
Speaking |
bugün kaç sigara içtin? |
how many cigarettes have you smoked today? expr.
|
|
296 |
Speaking |
bir sigara alabilir miyim? |
can I have a cigarette? expr.
|
|
297 |
Speaking |
insanlar niye sigara içerler? |
why do people smoke? expr.
|
|
298 |
Speaking |
insanlar niye sigara içer? |
why do people smoke? expr.
|
|
299 |
Speaking |
insanlar neden sigara içer? |
why do people smoke? expr.
|
|
300 |
Speaking |
insanlar neden sigara içerler? |
why do people smoke? expr.
|
|
301 |
Speaking |
kafam güzelken sigara içmeyi severim |
I like smoking cigarettes when I'm high expr.
|
|
302 |
Speaking |
sigara içiyorum |
I smoke expr.
|
|
303 |
Speaking |
sigara içmem |
I don't smoke expr.
|
|
304 |
Speaking |
sigara istersen sorman yeter |
you want a cigarette just ask expr.
|
|
305 |
Speaking |
sigara kullanmamalısın |
you shouldn't smoke expr.
|
|
306 |
Speaking |
sigara içmemelisin |
you should not smoke expr.
|
|
307 |
Speaking |
sigara içmiyorum |
I don't smoke expr.
|
|
308 |
Speaking |
sigara içmeyi bırakamıyor |
he can't stop smoking expr.
|
|
309 |
Speaking |
sigara içmeyi bırakamaz |
he can't stop smoking expr.
|
|
310 |
Speaking |
yatakta sigara içme |
don't smoke in bed expr.
|
|
Trade/Economic |
|
311 |
Trade/Economic |
sigara satıcısı |
tobacconist n.
|
|
312 |
Trade/Economic |
sigara satıcısı |
tobacconist shop n.
|
|
313 |
Trade/Economic |
sigara satıcısı |
tobacco shop n.
|
|
314 |
Trade/Economic |
günümüzde irlanda'da üretilen bir ingiliz filtresiz sigara markası |
woodbine® n.
|
|
Law |
|
315 |
Law |
sigara kaçakçısı |
cigarette smuggler n.
|
|
316 |
Law |
sigara kaçakçılığı |
cigarette trafficking n.
|
|
Industry |
|
317 |
Industry |
şişe, sigara gibi ürünlere halka veya şerit geçiren kimse |
ringer n.
|
|
Tourism |
|
318 |
Tourism |
sigara içmenin yasak olduğu alanlar |
non-smoking areas n.
|
|
319 |
Tourism |
sigara içmenin yasak olduğu alanlar |
nonsmoking areas n.
|
|
320 |
Tourism |
tren vb araçlarda sigara içmenin yasak olduğu kısımlar |
nonsmoking n.
|
|
321 |
Tourism |
tren vb araçlarda sigara içmenin yasak olduğu kısımlar |
non-smoking n.
|
|
Advertising |
|
322 |
Advertising |
(elinde sigara tutan) ahşap kızılderili heykeli |
cigar-store indian n.
|
|
Technical |
|
323 |
Technical |
için için yanan sigara |
smoldering cigarette n.
|
|
324 |
Technical |
için için yanan sigara |
smouldering cigarette n.
|
|
325 |
Technical |
rutin analitik sigara içme makinesi |
routine analytical cigarette-smoking machine n.
|
|
326 |
Technical |
sigara çakmağı |
cigarette lighter n.
|
|
327 |
Technical |
sigara duman kondensatı |
cigarette smoke condensates n.
|
|
328 |
Technical |
sigara çakmağı |
lighter n.
|
|
329 |
Technical |
sigara içilmesine izin verilen demiryolu vagonu |
smoking car n.
|
|
Computer |
|
330 |
Computer |
sigara içilmez işareti |
no smoking sign n.
|
|
Woodworking |
|
331 |
Woodworking |
sigara ateşine karşı dayanıklılık |
resistance to glowing cigarette n.
|
|
332 |
Woodworking |
yanma kaynağı olarak için için yanan sigara |
smouldering cigarette as an ignition source n.
|
|
333 |
Woodworking |
yanan sigara |
smouldering cigarette n.
|
|
Automotive |
|
334 |
Automotive |
sigara çakmağı |
cigar lighter n.
|
|
Railway |
|
335 |
Railway |
sigara içmenin yasak olduğu tren vagonu |
nonsmoking car n.
|
|
336 |
Railway |
sigara içilebilen vagon |
smoker n.
|
|
337 |
Railway |
sigara içenler için ayrılan yolcu vagonu |
smoking carriage n.
|
|
338 |
Railway |
sigara içenler için ayrılan yolcu vagonu |
smoking compartment n.
|
|
Marine |
|
339 |
Marine |
sigara kağıdı |
papers n.
|
|
Petrol |
|
340 |
Petrol |
sigara ateşine dayanıklılık |
resistance to cigarette burn n.
|
|
Medical |
|
341 |
Medical |
çevresel sigara dumanı |
environmental tobacco smoke n.
|
|
342 |
Medical |
ebeveynlerinin sigara içme alışkanlıkları |
parental smoking habits n.
|
|
343 |
Medical |
erişkin sigara içen |
adult smoker n.
|
|
344 |
Medical |
gebelik boyunca aktif ve pasif sigara içimi |
active and passive smoking during pregnancy n.
|
|
345 |
Medical |
gebelik sırasında anne adaylarının sigara içmesi |
maternal smoking n.
|
|
346 |
Medical |
halen sigara içen |
current smoker n.
|
|
347 |
Medical |
hayatı boyunca hiç sigara kullanmamış |
lifelong non-smoker n.
|
|
348 |
Medical |
ikinci el sigara dumanı |
secondhand smoke n.
|
|
349 |
Medical |
pasif içicilerin maruz kaldığı sigara dumanı |
secondhand smoke n.
|
|
350 |
Medical |
pasif sigara dumanına maruz kalmış çocuklar |
children exposed to passive smoke n.
|
|
351 |
Medical |
rutin analitik sigara içme makinesi kullanarak toplam ve nikotinsiz kuru parçacık madde tayini |
determination of total and nicotine-free dry particulate matter using a routine analytical smoking machine n.
|
|
352 |
Medical |
sigara içme yaygınlığı |
smoking prevalence n.
|
|
353 |
Medical |
sigara bırakma tedavisi |
treatment of smoking cessation n.
|
|
354 |
Medical |
sigara içme alışkanlığı |
habit of cigarette smoking n.
|
|
355 |
Medical |
sigara bırakma oranı |
smoking cessation rate n.
|
|
356 |
Medical |
sigara kullananlar |
smokers n.
|
|
357 |
Medical |
sigara içmeyen anne |
nonsmoker mother n.
|
|
358 |
Medical |
sigara karşıtı kampanya |
antismoking campaign n.
|
|
359 |
Medical |
sigara bıraktırmanın hekimlik uygulamalarına entegre edilmesi |
integration of smoking cessation into physician practice n.
|
|
360 |
Medical |
sigara bırakma hattı |
smoking cessation hotline n.
|
|
361 |
Medical |
sigara içmeye başlama yaşı |
age to start smoking n.
|
|
362 |
Medical |
sigara kullanım sıklığı |
cigarette use frequency n.
|
|
363 |
Medical |
sigara geçmişi bulunmayan hasta |
patient with no smoking history n.
|
|
364 |
Medical |
sigara içmeyen romatoid artritli hasta |
non-smoker patient with rheumatoid arthritis n.
|
|
365 |
Medical |
sigara geçmişi olmayan hasta |
patient with no smoking history n.
|
|
366 |
Medical |
sigara öyküsü |
smoking history n.
|
|
367 |
Medical |
sigara bırakma kliniği |
smoking cessation clinic n.
|
|
368 |
Medical |
sigara içme süresi |
smoking duration n.
|
|
369 |
Medical |
sigara dumanı kaynaklı oksidatif mtdna hasarı |
cigarette smoke-derived oxidative mtdna damage n.
|
|
370 |
Medical |
sigara içme prevalansı |
prevalence of smoking n.
|
|
371 |
Medical |
sigara içme sıklığı |
smoking frequency n.
|
|
372 |
Medical |
sigara ve akciğer kanseri |
smoking and lung cancer n.
|
|
373 |
Medical |
sigara öyküsü olmayan hasta |
patient with no smoking history n.
|
|
374 |
Medical |
sigara bırakma danışma hattı |
smoking cessation hotline n.
|
|
375 |
Medical |
sigara içme öyküsü |
smoking history n.
|
|
376 |
Medical |
sigara içme isteği |
desire to smoke n.
|
|
377 |
Medical |
üçüncü el sigara dumanı |
thirdhand smoke n.
|
|
378 |
Medical |
uzun süreli sigara içme |
long term smoking n.
|
|
379 |
Medical |
belirli bir sürede içilen sigara miktarını ifade eden bir ölçü birimi |
pack-year n.
|
|
380 |
Medical |
yılda her gün yirmilik bir pakete denk gelen sigara hesaplaması |
pack-year n.
|
|
381 |
Medical |
kronik sigara öksürüğü |
smoker's cough n.
|
|
Pharmaceutics |
|
382 |
Pharmaceutics |
sigara bıraktırmaya yönelik bir ilaç markası |
zyban® n.
|
|
Parasitology |
|
383 |
Parasitology |
sigara böceği |
cigarette beetle n.
|
|
Gastronomy |
|
384 |
Gastronomy |
sigara tablası |
ashtray n.
|
|
385 |
Gastronomy |
sigara böreği |
small rolls of pastry filled with meat n.
|
|
386 |
Gastronomy |
sigara böreği |
deep fried rolls with cheese filling n.
|
|
Statistics |
|
387 |
Statistics |
sigara kağıdı dağılımı |
cigarette card distribution n.
|
|
Botanic |
|
388 |
Botanic |
yaprakları çoğunlukla sigara için kullanılan tropikal amerikan bitkisi |
tobacco (nicotiana tabacum) n.
|
|
389 |
Botanic |
kırmızı veya açık kırmızı sert ve gösterişli kerestesi sigara kutusu yapımı ve iç mekan düzenlemesinde kullanılan, filipinler'e özgü bir ağaç |
philippine cedar (toona calantas) n.
|
|
390 |
Botanic |
kırmızı veya açık kırmızı sert ve gösterişli kerestesi sigara kutusu yapımı ve iç mekan düzenlemesinde kullanılan, filipinler'e özgü bir ağaç |
philippine cedar (cedrela toona) n.
|
|
391 |
Botanic |
kırmızı veya açık kırmızı sert ve gösterişli kerestesi sigara kutusu yapımı ve iç mekan düzenlemesinde kullanılan, filipinler'e özgü bir ağaç |
kalantas (toona calantas) n.
|
|
392 |
Botanic |
kırmızı veya açık kırmızı sert ve gösterişli kerestesi sigara kutusu yapımı ve iç mekan düzenlemesinde kullanılan, filipinler'e özgü bir ağaç |
kalantas (cedrela toona) n.
|
|
393 |
Botanic |
sigara ağacı |
indian bean n.
|
|
394 |
Botanic |
sigara ağacı tohum zarfı |
indian bean n.
|
|
Tobacco |
|
395 |
Tobacco |
düşük katranlı sigara |
lower tar cigarette n.
|
|
396 |
Tobacco |
sigara alışkanlığı |
tobacco n.
|
|
397 |
Tobacco |
sigara satıcısı |
tobacco man n.
|
|
398 |
Tobacco |
sigara, esrarlı sigara veya haşhaşlı pipodan bir nefes çekme |
toke n.
|
|
399 |
Tobacco |
sigara böceği |
tobacco beetle n.
|
|
400 |
Tobacco |
çift boy sigara |
double length cigarette n.
|
|
401 |
Tobacco |
dumana geçen zararlı maddelerin azaltılması için sigara ve sargı kağıdının porozitesinin arttırılması |
ventilation n.
|
|
402 |
Tobacco |
eksik sigara detektörü |
less than 20 cigarette det. n.
|
|
403 |
Tobacco |
filtresiz sigara |
plain cigarette n.
|
|
404 |
Tobacco |
hoper sigara kılavuzu |
cigarette hopper guide n.
|
|
405 |
Tobacco |
karton sigara kutusu |
hard pocket n.
|
|
406 |
Tobacco |
özellikle fransa'da kara tütün kullanılarak imal edilen sigara |
black cigarette n.
|
|
407 |
Tobacco |
satışı ab'de yasak olan ancak norveç ve isveç'te kullanılan gittikçe popülaritesi abd'de artan ve sigara içimini azalttığı iddia edilen isveç menşeli nemli tütün tozu |
snus n.
|
|
408 |
Tobacco |
sigara poşeti |
board n.
|
|
409 |
Tobacco |
sigara ucunun kesilmesi |
cutoff n.
|
|
410 |
Tobacco |
sigara çubuğu |
cigarette rod n.
|
|
411 |
Tobacco |
sigara çevirici |
cigarette turn around n.
|
|
412 |
Tobacco |
sigara detektörleri |
hopper feelers n.
|
|
413 |
Tobacco |
sigara kağıdının hava geçirgenliği |
porosity of cigarette paper n.
|
|
414 |
Tobacco |
sigara veya filtrenin sıkılığı |
flow resistance n.
|
|
415 |
Tobacco |
sigara harmanına gliserin şeker gibi maddelerin katılması |
casing n.
|
|
416 |
Tobacco |
sigara ve puronun yanma bölgesi |
ignition zone n.
|
|
417 |
Tobacco |
sigara kağıdı ile sarılmış tütün çubuğu |
tobacco rod n.
|
|
418 |
Tobacco |
sigara içimi sırasında çekilen her nefes |
puff n.
|
|
419 |
Tobacco |
sigara filtresinde iki ayrı özellikte filtrenin birlikte kullanılması |
double filter n.
|
|
420 |
Tobacco |
sigara sürücü |
cigarette pusher n.
|
|
421 |
Tobacco |
sigara damarları |
cigarette veins n.
|
|
422 |
Tobacco |
sigara ve uç kağıtlarının perfore edilmesi |
ventilation n.
|
|
423 |
Tobacco |
sigara plakası |
cigarette plate n.
|
|
424 |
Tobacco |
sigara ve filtre kesitinin çevresi |
circumference n.
|
|
425 |
Tobacco |
sigara kağıdı |
cigarette paper n.
|
|
426 |
Tobacco |
sigara ucunun kesilmesi |
cut-off n.
|
|
427 |
Tobacco |
sigara ve uç kağıtlarında dumanda bulunan zararlı maddeleri azaltmak amacıyla suni olarak açılan küçük delikler |
perforation n.
|
|
428 |
Tobacco |
sigara paketlerinde kullanılan alüminyumdan yapılmış levha |
aluminyum folio n.
|
|
429 |
Tobacco |
standart olmayan sigara içimi |
nonstandard smoking n.
|
|
430 |
Tobacco |
tütün dumanında bulunan bazı maddeleri tutmak amacıyla sigara filtresinde kullanılan silikajel alüminyum hidrojelkil maddeler |
adsorbent n.
|
|
431 |
Tobacco |
uç kağıdının veya sigara kağıdının yapıştırılmasında kullanılan maddeler |
adhesive n.
|
|
432 |
Tobacco |
uzun tip sigara |
long size n.
|
|
433 |
Tobacco |
üzerinde sigara mihverine dik çizgiler bulunan sigara kağıdı cinsi |
verge paper n.
|
|
434 |
Tobacco |
üzerinde kafes şeklinde çizgiler bulunan sigara kağıdı cinsi |
velin paper n.
|
|
435 |
Tobacco |
yüksek voltaj uygulamak suretiyle sigara dumanında bulunan partiküllerin çöktürülmesi |
electrostatic precipitation n.
|
|
436 |
Tobacco |
sigara hazırlama makinesi operatörü |
auto roller n.
|
|
437 |
Tobacco |
amerika'nın kuzeybatısındaki yerlilerce sigara olarak tüketilen kurutulmuş bitki yaprakları ve kabukları |
kinnikinic n.
|
|
438 |
Tobacco |
amerika'nın kuzeybatısındaki yerlilerce sigara olarak tüketilen kurutulmuş bitki yaprakları ve kabukları |
kinnikinnick n.
|
|
439 |
Tobacco |
elektronik sigara içme |
vape n.
|
|
440 |
Tobacco |
elektronik sigara |
vape pen n.
|
|
441 |
Tobacco |
elektronik sigara |
vaporizer pen n.
|
|
442 |
Tobacco |
ucuz yerli sigara |
biri [india] n.
|
|
443 |
Tobacco |
sigara ağızlığının ucu |
bit n.
|
|
444 |
Tobacco |
sigara tutucunun ucu |
bit n.
|
|
445 |
Tobacco |
güney maryland'de yetiştirilen, sigara ve puro yapımında kullanılan ve tabii atmosferik şartlar altında kurutulmuş parlak bir tütün |
maryland n.
|
|
446 |
Tobacco |
güney maryland'de yetiştirilen, sigara ve puro yapımında kullanılan ve tabii atmosferik şartlar altında kurutulmuş parlak bir tütün |
maryland tobacco n.
|
|
447 |
Tobacco |
woodbine markasına ait sigara |
woodbine n.
|
|
448 |
Tobacco |
mentollü sigara |
menthol n.
|
|
449 |
Tobacco |
(şaka amaçlı kullanılan) patlayıcı sigara |
load n.
|
|
450 |
Tobacco |
(sigara sarımında kullanılan) geniş yapraklı ot |
darks n.
|
|
451 |
Tobacco |
tütün yaprağına sarılı sigara |
cigarito n.
|
|
452 |
Tobacco |
filtre izmaritli sigara |
filter-tipped cigarette n.
|
|
453 |
Tobacco |
sigara sarmak için gerekli sarma kağıdı ve tütün |
rollings n.
|
|
454 |
Tobacco |
sarma sigara |
roll-your-own n.
|
|
455 |
Tobacco |
(sigara) sarmak |
roll v.
|
|
456 |
Tobacco |
(sigara) dumanlı |
tobaccoey adj.
|
|
457 |
Tobacco |
sigara dumanı dolu |
tobaccoey adj.
|
|
458 |
Tobacco |
(sigara) dumanlı |
tobaccoy adj.
|
|
459 |
Tobacco |
sigara dumanı dolu |
tobaccoy adj.
|
|
460 |
Tobacco |
filtresiz (sigara) |
unfiltered adj.
|
|
461 |
Tobacco |
sigara olarak (içilemez) |
unsmokable adj.
|
|
462 |
Tobacco |
içilmemiş (sigara, puro) |
unsmoked adj.
|
|
463 |
Tobacco |
standart uzunluktan fazla olan (sigara) |
king-size adj.
|
|
464 |
Tobacco |
(sigara) sünger filtreli |
cork-tipped adj.
|
|
465 |
Tobacco |
(sigara) sünger izmaritli |
cork-tipped adj.
|
|
466 |
Tobacco |
(puro veya sigara) filtre izmaritli |
filter-tipped adj.
|
|
Social Sciences |
|
467 |
Social Sciences |
sigara karşıtı |
anticigarette adj.
|
|
Environment |
|
468 |
Environment |
sigara dumanı kirliliği |
tobacco smoke pollution n.
|
|
469 |
Environment |
sigara izmariti çöpü |
cigarette litter n.
|
|
470 |
Environment |
sigara izmariti |
cigarette litter n.
|
|
471 |
Environment |
sigara çöpü |
cigarette litter n.
|
|
Printery |
|
472 |
Printery |
sigara kağıdı |
cigarette paper n.
|
|
473 |
Printery |
sigara filtre kağıdı |
cigarette filter paper n.
|
|
474 |
Printery |
sigara filtresi için krepe kağıt |
cigarette filter crape paper n.
|
|
Abbreviation |
|
475 |
Abbreviation |
sigara içmeyen |
n/s (non-smoker) n.
|
|
476 |
Abbreviation |
deri altına azalan miktarlarda nikotin vererek aşamalı olarak sigara bıraktırma metodu |
nrt (nicotine replacement therapy) n.
|
|
477 |
Abbreviation |
sigara ve sağlık hareketi |
ash [brit] n.
|
|
Entomology |
|
478 |
Entomology |
sigara böceği |
tow bug (lasioderma serricorne) n.
|
|
Slang |
|
479 |
Slang |
esrarlı sigara |
blizzy n.
|
|
480 |
Slang |
esrarlı sigara |
blizzy n.
|
|
481 |
Slang |
(sigara) dal |
blower n.
|
|
482 |
Slang |
bir dal sigara |
blower n.
|
|
483 |
Slang |
kalın sarılmış esrarlı/marihuanalı sigara |
submarine n.
|
|
484 |
Slang |
esrarlı sigara |
no-brand cigarette n.
|
|
485 |
Slang |
markasız/isimsiz sigara |
off-brand cigarette n.
|
|
486 |
Slang |
esrarlı sigara |
cigarette with no name n.
|
|
487 |
Slang |
dal (sigara) |
choker n.
|
|
488 |
Slang |
marihuanalı sigara |
a cigarette with no name n.
|
|
489 |
Slang |
esrarlı sigara |
a cigarette with no name n.
|
|
490 |
Slang |
markasız sigara |
a cigarette with no name n.
|
|
491 |
Slang |
marihuanalı sigara |
no-brand cigarette n.
|
|
492 |
Slang |
esrarlı sigara |
no-brand cigarette n.
|
|
493 |
Slang |
markasız sigara |
no-brand cigarette n.
|
|
494 |
Slang |
marihuanalı sigara |
no-name cigarette n.
|
|
495 |
Slang |
esrarlı sigara |
no-name cigarette n.
|
|
496 |
Slang |
markasız sigara |
no-name cigarette n.
|
|
497 |
Slang |
marihuanalı sigara |
cigarette with no name n.
|
|
498 |
Slang |
esrarlı sigara |
cigarette with no name n.
|
|
499 |
Slang |
markasız sigara |
cigarette with no name n.
|
|
500 |
Slang |
marihuanalı sigara |
off-brand cigarette n.
|
|