tahmin etmek - Turkish English Dictionary

tahmin etmek

Meanings of "tahmin etmek" in English Turkish Dictionary : 68 result(s)

Turkish English
Common Usage
tahmin etmek estimate v.
The UN estimates that seven and a half million people are at risk of famine in this devastated country.
BM, bu harap olmuş ülkede yedi buçuk milyon insanın kıtlık riski altında olduğunu tahmin ediyor.

More Sentences
tahmin etmek guess v.
It is not hard to guess what the position of these Governments would be if they were the ones taking the decision.
Kararı alan onlar olsaydı bu Hükümetlerin tutumunun ne olacağını tahmin etmek zor değil.

More Sentences
tahmin etmek forecast v.
No one had forecast that the rain would last so long.
Kimse yağmurun bu kadar uzun süreceğini tahmin etmemişti.

More Sentences
General
tahmin etmek presume v.
I presume this amendment refers to the non-inclusion of synthetic alcohol in the proposal for agricultural alcohol.
Bu değişikliğin, tarımsal alkol teklifine sentetik alkolün dahil edilmemesine atıfta bulunduğunu tahmin ediyorum.

More Sentences
tahmin etmek foresee v.
Who could have foreseen this happening?
Bunun olacağını kim tahmin edebilirdi ki?

More Sentences
tahmin etmek suppose v.
The injury was more serious than they had supposed.
Sakatlık tahmin ettiklerinden daha ciddiydi.

More Sentences
tahmin etmek reckon v.
This olive tree is reckoned to be at least 200 years old.
Bu zeytin ağacının en az 200 yaşında olduğu tahmin ediliyor.

More Sentences
tahmin etmek judge v.
I can't judge distance.
Mesafeyi tahmin edemem.

More Sentences
tahmin etmek predict v.
Nobody predicted such high attendance.
Bu kadar yüksek bir katılım olacağını kimse tahmin etmemişti.

More Sentences
tahmin etmek anticipate v.
I anticipate our prosecuting war criminals ourselves, if we have any.
Eğer varsa, savaş suçlularını kendimiz yargılayacağımızı tahmin ediyorum.

More Sentences
tahmin etmek guess v.
We can only ever guess the reasons why no proposals are presented to us.
Bize hiçbir öneri sunulmamasının nedenlerini ancak tahmin edebiliriz.

More Sentences
tahmin etmek speculate v.
As to what happened there, one can only speculate.
Orada ne olduğuna gelince sadece tahmin edebiliriz.

More Sentences
tahmin etmek forecast v.
Who could have forecast 60 years ago where we all are now?
60 yıl önce hepimizin şu anda nerede olduğunu kim tahmin edebilirdi?

More Sentences
tahmin etmek second-guess v.
There is no point in second-guessing or trying to second-guess our intentions.
Niyetimizi ikinci kez tahmin etmenin veya tahmin etmeye çalışmanın bir anlamı yoktur.

More Sentences
Trade/Economic
tahmin etmek presume v.
Three people are still missing and presumed dead.
Üç kişi hala kayıp ve öldükleri tahmin ediliyor.

More Sentences
Technical
tahmin etmek estimate v.
The towns concerned estimate that it will be spread over 40 years.
İlgili kentler bunun 40 yıla yayılacağını tahmin etmektedir.

More Sentences
tahmin etmek guess v.
It is not hard to guess what the position of these Governments would be if they were the ones taking the decision.
Kararı verenler kendileri olsaydı bu Hükümetlerin tutumunun ne olacağını tahmin etmek zor değil.

More Sentences
General
tahmin etmek divine v.
tahmin etmek approximate v.
tahmin etmek extrapolate v.
tahmin etmek dope v.
tahmin etmek take stock of v.
tahmin etmek daresay v.
tahmin etmek hazard a guess v.
tahmin etmek envisage v.
tahmin etmek project v.
tahmin etmek conjecture v.
tahmin etmek calculate v.
tahmin etmek put down v.
tahmin etmek surmise v.
tahmin etmek dope out v.
tahmin etmek augurate v.
tahmin etmek calcule v.
tahmin etmek cal'late v.
tahmin etmek rekne [obsolete] v.
tahmin etmek ettle [scotland] v.
tahmin etmek make v.
tahmin etmek measure v.
tahmin etmek harp [obsolete] v.
tahmin etmek ghess [obsolete] v.
tahmin etmek rove [obsolete] v.
tahmin etmek infer v.
tahmin etmek count v.
tahmin etmek place v.
tahmin etmek portend v.
tahmin etmek divine v.
tahmin etmek foreguess v.
tahmin etmek presage v.
tahmin etmek set v.
tahmin etmek pretell v.
tahmin etmek prevision v.
tahmin etmek supputate [obsolete] v.
tahmin etmek suppute [obsolete] v.
Phrasals
tahmin etmek size up v.
tahmin etmek conjecture on v.
tahmin etmek gamble on v.
Idioms
tahmin etmek take a guess v.
tahmin etmek make a guess v.
tahmin etmek form an estimate v.
tahmin etmek hazard a guess v.
tahmin etmek feel (it) in your bones v.
tahmin etmek feel in your bones v.
Archaic
tahmin etmek harp v.
tahmin etmek gesse v.
tahmin etmek devise v.
tahmin etmek foredoom v.
tahmin etmek predicate v.
Slang
tahmin etmek come at [australia] v.

Meanings of "tahmin etmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 92 result(s)

Turkish English
General
doğru tahmin etmek guess right v.
I guessed right.
Ben doğru tahmin ettim.

More Sentences
tahmin etmek (bir şeyin olacağını) suspect v.
doğru tahmin etmek nick v.
gelecek olayları önceden tahmin etmek previse v.
önceden tahmin etmek forecast v.
kristal küreyle geleceği tahmin etmek ya da görmek scry v.
olduğundan fazla tahmin etmek overestimation v.
geleceği tahmin etmek extrapolate v.
az tahmin etmek underestimate v.
düşük tahmin etmek underestimate v.
az olarak tahmin etmek underestimate v.
önceden tahmin etmek forespeak v.
tersine tahmin etmek backcast v.
bilinmeyen kelimelerin anlamlarını tahmin etmek guess the meanings of unknown words v.
doğru tahmin etmek call v.
yeniden tahmin etmek re-estimate v.
bir şeyin birim büyüklüğünü tahmin etmek measure v.
yanlış tahmin etmek misconjecture v.
yanlış tahmin etmek misestimate v.
yanlış tahmin etmek misguess v.
yanlış tahmin etmek misreckon [obsolete] v.
(bir şeyi) kaldırarak ağırlığını tahmin etmek heft v.
doğru tahmin etmek hit v.
kilosunu tahmin etmek peise [dialect] [uk] v.
ağırlığını tahmin etmek peise [dialect] [uk] v.
daha çok tahmin etmek outreckon v.
(birinin) niyetini önceden tahmin etmek second-guess v.
ileriyi güvenle tahmin etmek presume v.
önceden tahmin etmek presurmise v.
Phrasals
(yağış vb) tahmin etmek call for v.
yazının basılı uzunluğunu tahmin etmek cast up v.
(birini/bir şeyi sıralamada başka birinden/bir şeyden) arkasında/gerisinde bitireceğini tahmin etmek place someone or something behind someone or something v.
bir şey üzerinden bir şeyi tahmin etmek extrapolate something from something v.
değerini tahmin etmek assess at v.
değerini tahmin etmek assess something at something v.
(bir şeyi) tahmin etmek gamble on (something) v.
bir şeyi tahmin etmek dope something out v.
olarak tahmin etmek envisage as v.
-den bir şeyi tahmin etmek extrapolate from v.
(bir şeyi) tahmin etmek figure on (something) v.
doğru tahmin etmek hit on v.
(bir şeyi) tahmin etmek gamble on (something) v.
(bir şeyin) fiyatını/değerini tahmin etmek put (something) at v.
(bir şeyi) tahmin etmek reckon on (something) v.
(bir şeyi) tahmin etmek reckon upon (something) v.
ileride/gelecekte olacakları tahmin etmek see ahead v.
(bir şeyin) ötesini/ilerisini tahmin etmek/hayal etmek see beyond (something) v.
(bir şeyden) sonra ne olacağını görmek/tahmin etmek/hayal etmek see beyond (something) v.
(birini bir şey) olduğunu tahmin etmek take (one) for (something) v.
Colloquial
bir şeyi ilk seferde doğru tahmin etmek get something in one v.
tahmin konusunda yenilgiyi kabul etmek bite v.
(birinin/bir şeyin) nasıl davranacağını önceden tahmin etmek zor you never know with (someone or something) expr.
tahmin etmek mümkün değil (there's) no saying expr.
tahmin etmek çok zor/imkansız it's anyone's call expr.
tahmin etmek çok zor/imkansız it's anybody's call expr.
Idioms
bir şeyin olacağını önceden tahmin etmek/ hissetmek see it coming v.
bir şeyin olacağını önceden tahmin etmek/hissetmek see it coming v.
(maliyetini) olarak hesaplamak/tahmin etmek estimate the cost at v.
(bir şeyi) önceden görmek/tahmin etmek see (something) a mile off v.
(bir şeyin) yaklaştığını tahmin etmek see (something) a mile off v.
(birinin veya bir şeyin) başarısız olacağını tahmin etmek point the bone at (someone or something) [australia] v.
(bir şeyi) tahmin etmek take a punt at [australia/new zealand] v.
yanlış tahmin etmek miss one's guess v.
(bir şeyi) tahmin etmek get an inkling (of something) v.
maliyeti (bir şey) olarak tahmin etmek estimate the cost at (something) v.
fiyatı (bir şey) olarak tahmin etmek estimate the cost at (something) v.
tutarı (bir şey) olarak tahmin etmek estimate the cost at (something) v.
(bir şeyi) tahmin etmek feel something in your bones v.
(birinin/bir şeyin) ne yapacağını/tepkisini önceden tahmin etmek outguess (someone or something) v.
(bir şeyi) öngörmek/tahmin etmek put (one's) money on (something) v.
(bir şeyi) öngörmek/tahmin etmek put (one's) shirt on (something) v.
(bir şeyi) öngörmek/tahmin etmek put your shirt on [uk] v.
(bir şeyi) önceden tahmin etmek see (something) coming v.
bir şeyin yaklaştığını tahmin etmek see, spot, smell something a mile off v.
tahmin etmek mümkün değil there is no telling expr.
tahmin etmek mümkün değil there's no telling expr.
Speaking
tahmin etmek o kadar da zor değil it's not so hard to guess expr.
Trade/Economic
ürün tamamen piyasaya sürülmeden önce hedef pazardaki başarısını ufak bir denemeyle tahmin etmek test-market v.
düşük tahmin etmek underestimate v.
fazla tahmin etmek overestimate v.
(bir şeyin) rayiç değerini olduğundan fazla tahmin etmek overcapitalize v.
(bir şeyin) rayiç değerini olduğundan fazla tahmin etmek overcapitalise v.
Technical
değerini tahmin etmek rate v.
Math
iki bilinen değer arasındaki fonksiyon veya dizinin değerini tahmin etmek interpolate v.
Statistics
tahmin etmek için kullanılan varyans parametresi estimand n.
tarihsel bir olayı doğru tahmin edip edemeyeceğini gözlemleyerek (matematiksel modeli) test etmek hindcast v.
Military
mesafe tahmin etmek estimate distance v.
Card
(başka oyuncunun elindeki kartları) tahmin etmek count v.
Wagering
üçten fazla yarışmacının katıldığı karşılaşmada birinci ve ikinci olacak yarışmacıları tahmin etmek dual forecast n.
Printery
(yazının) basılı uzunluğunu tahmin etmek cast v.
yazının basılı uzunluğunu tahmin etmek cast off v.
yazının basılı uzunluğunu tahmin etmek cast off v.