uğursuz

Meanings of "uğursuz" in English Turkish Dictionary : 55 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	uğursuz	sinister adj.
Failure to do so gives this whole affair a rather sinister undertone. Bunu yapmamak, tüm bu olaya oldukça uğursuz bir hava katmaktadır. More Sentences
2	Common Usage	uğursuz	ominous adj.
The accompanying vulgar cartoon from the Zimbabwean state paper The Herald underlines this ominous message. Zimbabve devlet gazetesi The Herald'ın buna eşlik eden kaba karikatürü bu uğursuz mesajın altını çiziyor. More Sentences
3	Common Usage	uğursuz	inauspicious adj.
The rainy weather on their wedding day was seen as an inauspicious start to their marriage. Düğün günlerinde yağmur yağması, evlilikleri için uğursuz bir başlangıç olarak yorumlandı. More Sentences
General
4	General	uğursuz	inauspicious adj.
This is inauspicious. Bu, uğursuzdur. More Sentences
5	General	uğursuz	portentous adj.
The dark clouds and eerie silence created a portentous atmosphere. Kara bulutlar ve ürkütücü sessizlik uğursuz bir hava yaratıyordu. More Sentences
6	General	uğursuz	evil adj.
Leave him alone, you evil bastard! Onu yalnız bırak, seni uğursuz piç! More Sentences
7	General	uğursuz	unlucky adj.
Some people say thirteen is an unlucky number. Bazı insanlar, on üçün uğursuz bir sayı olduğunu söyler. More Sentences
8	General	uğursuz	jinxed adj.
I'd just as soon go up with a green gunner than a jinxed morning, fellas. Bir an önce acemi bir topçuyla gitmeyi uğursuz bir sabaha tercih ederim, çocuklar. More Sentences
9	General	uğursuz	demon n.
10	General	uğursuz	hoodoo n.
11	General	uğursuz	cacodemon n.
12	General	uğursuz	bloody adj.
13	General	uğursuz	accursed adj.
14	General	uğursuz	boding adj.
15	General	uğursuz	dire adj.
16	General	uğursuz	ill adj.
17	General	uğursuz	daemonic adj.
18	General	uğursuz	black adj.
19	General	uğursuz	baleful adj.
20	General	uğursuz	fateful adj.
21	General	uğursuz	unhappy adj.
22	General	uğursuz	ill omened adj.
23	General	uğursuz	direful adj.
24	General	uğursuz	malignant adj.
25	General	uğursuz	ill-boding adj.
26	General	uğursuz	ill-omened adj.
27	General	uğursuz	ill-fated adj.
28	General	uğursuz	eerie adj.
29	General	uğursuz	accurst adj.
30	General	uğursuz	daemonical adj.
31	General	uğursuz	demonic adj.
32	General	uğursuz	omnious adj.
33	General	uğursuz	thundery adj.
34	General	uğursuz	unauspicious adj.
35	General	uğursuz	unpropitious adj.
36	General	uğursuz	wisht [uk] adj.
37	General	uğursuz	witchlike adj.
38	General	uğursuz	bodeful adj.
39	General	uğursuz	hellion adj.
40	General	uğursuz	gravid adj.
41	General	uğursuz	grim adj.
42	General	uğursuz	inauspicate [obsolete] adj.
43	General	uğursuz	infortunate adj.
44	General	uğursuz	doomful adj.
45	General	uğursuz	fatal [obsolete] adj.
46	General	uğursuz	favorless [obsolete] adj.
47	General	uğursuz	favourless [obsolete] adj.
48	General	uğursuz	fell adj.
49	General	uğursuz	portentive [obsolete] adj.
50	General	uğursuz	oracular adj.
51	General	uğursuz	plightful adj.
52	General	uğursuz	sinister-handed adj.
53	General	uğursuz	sinistrous adj.
Archaic
54	Archaic	uğursuz	disastrous adj.
55	Archaic	uğursuz	sideral adj.

Meanings of "uğursuz" with other terms in English Turkish Dictionary : 29 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	uğursuz bir gün	an unlucky day n.
It is said that Friday the 13th is an unlucky day. 13. Cuma'nın uğursuz bir gün olduğu söylenir. More Sentences
2	General	uğursuz şey	jinx n.
3	General	uğursuz kimse	jinx n.
4	General	uğursuz şey	hoodoo n.
5	General	uğursuz tip	hoodoo n.
6	General	uğursuz bir gün	an unfortunate day n.
7	General	değersiz veya uğursuz şey	ambsace n.
8	General	çok heybetli ve uğursuz olma	thunderousness n.
9	General	uğursuz kimse	mockers n.
10	General	uğursuz şey	mockers n.
11	General	uğursuz söz	osse [obsolete] n.
12	General	uğursuz gelmek	bring bad luck v.
13	General	uğursuz bir ses çıkarmak	knell v.
14	General	uğursuz gelmek	jinx v.
15	General	uğursuz gelmek	put the moz on v.
16	General	çok heybetli ve uğursuz	thunderous adj.
17	General	uğursuz veya üzücü bir şeyin gelişini bekleyen	gravid adj.
18	General	uğursuz veya üzücü bir şeyin gelişini gösteren	gravid adj.
19	General	uğursuz (gün)	dismal [obsolete] adj.
20	General	uğursuz bir şekilde	evilly adv.
21	General	uğursuz bir saatte	in an evil hour adv.
22	General	uğursuz bir anda	in an unhappy moment adv.
23	General	uğursuz bir saatte maalesef	in an evil hour adv.
Idioms
24	Idioms	uğursuz kişi	bird of ill omen n.
25	Idioms	uğursuz bir gün	a bad hair day n.
26	Idioms	uğursuz kimse	son of belial n.
Astrology
27	Astrology	uğursuz gezegen	infortune n.
Archaic
28	Archaic	önceden hissetmek (özellikle uğursuz bir şeyi)	forebode v.
Slang
29	Slang	uğursuz kadın	typhoid mary n.