battle - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
battle savaş n.
  • That is the real battle.
  • Gerçek savaş budur.
  • Without government legislation, bad companies would triumph over the good ones in the competitive battle.
  • Hükümet mevzuatı olmasaydı, kötü şirketler rekabet savaşında iyilere karşı zafer kazanacaktı.
  • Whoever wins this battle between the institutions will make no difference to ordinary people.
  • Kurumlar arasındaki bu savaşı kim kazanırsa kazansın, sıradan insanlar için hiçbir fark yaratmayacaktır.
Show More (67)
battle mücadele n.
  • The battle to defend public services is falling far short of expectations.
  • Kamu hizmetlerini savunmak için verilen mücadele beklentilerin çok gerisinde kalmaktadır.
  • This battle is still taking place here in Europe.
  • Bu mücadele halen Avrupa'da devam etmektedir.
  • In my view, Parliament has fought with him a successful battle towards a breakthrough in Doha on this score.
  • Bana göre Parlamento, Doha'da bu konuda bir ilerleme sağlanması için başarılı bir mücadele vermiştir.
Show More (15)
battle mücadele etmek v.
  • To protect themselves against this, the trade unions in many European countries have battled for years for indexing.
  • Buna karşı kendilerini korumak için birçok Avrupa ülkesindeki sendikalar endeksleme için yıllarca mücadele etti.
  • Nevertheless, we continue to battle on together; we will get there one day.
  • Yine de birlikte mücadele etmeye devam ediyoruz; bir gün oraya varacağız.
  • Sami was battling lung cancer.
  • Sami akciğer kanseriyle mücadele ediyordu.
Show More (4)
battle çatışma n.
  • The battle began, the seemingly vulnerable skeletons were so powerful unexpectedly.
  • Çatışma başladı, görünüşte savunmasız görünen iskeletler beklenmedik bir şekilde çok güçlüydü.
  • They died in battle.
  • Onlar çatışmada öldüler.
Show More (-1)
battle dövüş n.
  • I need a relationship like "Tom and Jerry" battle every day, still can't survive without one another.
  • Her gün "Tom & Jerry" dövüşü gibi bir ilişki istiyorum, her şeye rağmen birbirimiz olmadan yaşayamam.
Show More (-2)
battle kavga n.
  • I really don't want a battle.
  • Gerçekten bir kavga istemiyorum.
Show More (-2)
battle muharebe n.
  • He was wounded in battle.
  • O, muharebede yaralandı.
Show More (-2)