gölgelemek

Historia Frases

Significados de "gölgelemek" en diccionario inglés turco : 22 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General

1	General	gölgelemek	cloud v.
It is imperative not to allow this frustration to cloud our vision. Bu hayal kırıklığının vizyonumuzu gölgelemesine izin vermemeliyiz. More Sentences
2	General	gölgelemek	overshadow v.
Combating terrorism must not overshadow freedoms of expression and assembly. Terörizmle mücadele ifade ve toplanma özgürlüklerini gölgelememelidir. More Sentences
Construction

3	Construction	gölgelemek	obscure v.
This would only obscure the real dialogue and the real debate needed. Bu sadece gerçek diyaloğu ve ihtiyaç duyulan gerçek tartışmayı gölgeleyecektir. More Sentences
General

4	General	gölgelemek	embower v.
5	General	gölgelemek	leave in the shade v.
6	General	gölgelemek	cast a cloud on something v.
7	General	gölgelemek	shade in v.
8	General	gölgelemek	put into the shades v.
9	General	gölgelemek	imbower v.
10	General	gölgelemek	cast a suspicion on v.
11	General	gölgelemek	overshade v.
12	General	gölgelemek	shadow v.
13	General	gölgelemek	canopy v.
14	General	gölgelemek	nubilate [obsolete] v.
15	General	gölgelemek	eclipse v.
16	General	gölgelemek	umbrate [obsolete] v.
17	General	gölgelemek	bower v.
18	General	gölgelemek	dim v.
19	General	gölgelemek	stain [obsolete] v.
Idioms

20	Idioms	gölgelemek	cast a cloud over v.

Computer

21	Computer	gölgelemek	shade v.
Slang

22	Slang	gölgelemek	rosa [australia] v.

	Categoría	Turco	Inglés
General

1	General	gölgelemek (resimde)	shade v.
2	General	gölgelemek (ağaçlar)	embower v.
3	General	gölgelemek (ağaçlar/ağaç dalları)	embower v.
4	General	üzerini gölgelemek	overtop v.
Phrasals

5	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) gölgelemek	submerge (something) under (something) v.
Idioms

6	Idioms	(birinin/bir şeyin) popülerliğini gölgelemek	gain ground on (someone or something) v.
Photography

7	Photography	(fotoğrafın bir kısmını) yoğunluğu azaltmak için çıktısını alma esnasında gölgelemek	hold back v.