rely - Turco Inglés Diccionario

rely

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "rely" en diccionario turco inglés : 6 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
rely v. güvenmek
Nor will anyone be so keen to rely again on the Commission to protect them.
Kimse de kendilerini koruması için yeniden Komisyona güvenmeye o kadar hevesli olmayacaktır.

More Sentences
General
rely v. dayanmak
In its work, Parliament relies heavily on the Court of Auditors' annual report and its special report.
Parlamento çalışmalarında büyük ölçüde Sayıştayın yıllık raporuna ve özel raporuna dayanmaktadır.

More Sentences
rely v. inanmak
rely v. itibar etmek
rely v. itimat etmek
rely v. emniyet etmek

Significados de "rely" con otros términos en diccionario inglés turco: 36 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
rely on v. güvenmek
They can rely on an alert security service in their vicinity.
Çevrelerindeki alarmlı bir güvenlik hizmetine güvenebilirler.

More Sentences
General
rely on v. dayanmak
I therefore recommend that we rely on the firm foundations of European law and criteria.
Bu nedenle Avrupa hukuku ve kriterlerinin sağlam temellerine dayanmamızı tavsiye ediyorum.

More Sentences
rely upon v. güvenmek
We are relying upon the Italian Presidency to make progress on this issue.
Bu konuda ilerleme kaydedilmesi için İtalya Dönem Başkanlığına güveniyoruz.

More Sentences
rely on v. bel bağlamak
In the interests of all industries that rely on the coast we have to take action, and take it now.
Kıyıya bel bağlayan tüm sektörlerin çıkarları için harekete geçmeliyiz ve bunu hemen yapmalıyız.

More Sentences
rely upon v. dayanmak
Nuclear power plants rely upon the fission of uranium to generate heat.
Nükleer enerji santralleri ısı üretmek için uranyum fisyonuna dayanır.

More Sentences
rely on v. inanmak
We greatly appreciate this, and we rely on a very fruitful campaign in the years to come.
Bunu çok takdir ediyoruz ve önümüzdeki yıllarda çok verimli bir kampanya yürüteceğimize inanıyoruz.

More Sentences
Technical
rely on v. güvenmek
They can rely on an alert security service in their vicinity.
Çevrelerindeki bir alarm güvenlik hizmetine güvenebilirler.

More Sentences
General
rely upon v. itimat etmek
rely upon v. bel bağlamak
rely on v. yaslanmak
rely on v. doğruluğuna güvenmek
rely on tourism v. turizme dayalı olmak
rely on v. -e bel bağlamak
rely on one’s intuitions v. sezgilerine güvenmek
rely upon someone v. birisine güvenmek
rely on someone v. birisine güvenmek
rely on the law to be enacted v. çıkacak yasaya bel bağlamak
rely [obsolete] v. toplanmak
rely [obsolete] v. seferber olmak
rely to [obsolete] v. bağlı olmak
rely to [obsolete] v. ait olmak
rely in [obsolete] v. meydana gelmek
rely in [obsolete] v. mevcut olmak
rely on v. muhtaç olmak
rely on v. eline bakmak
rely on v. medet ummak
Phrasals
rely on someone v. birine bel bağlamak
rely upon (someone or something) v. (birine/bir şeye) bel bağlamak
rely upon (someone or something) v. (birine/bir şeye) dayanmak
rely upon (someone or something) v. (birine/bir şeye) güvenmek
rely upon (someone or something) v. (birine/bir şeye) itimat etmek
Idioms
rely heavily on v. bel bağlamak
Trade/Economic
rely heavily on outside financial sources v. dışa aşırı bağımlı olmak
Law
rely on v. istinad etmek
Tourism
rely on tourism v. turizme dayalı olmak (ülke ekonomisi vb)
Technical
rely on v. itimat etmek