|
- He likes beans.
- O, fasulyeyi seviyor.
- I am planting beans in my garden.
- Bahçeme fasulye ekiyorum.
- I like beans.
- Fasulyeyi severim.
- What's your favorite way to cook beans?
- Fasulye pişirmenin en sevdiğiniz yolu nedir?
- You like beans.
- Fasulye seviyorsun.
- Do you have any beans in your garden?
- Bahçenizde hiç fasulye var mı?
- Beans have a lot of iron.
- Fasulye yüksek miktarda demir içerir.
- Beans have a lot of iron.
- Fasulyede çok demir var.
- Tom loves beans and rice.
- Tom kuru fasulye pilavı sever.
- The man eats beans.
- Adam fasulye yiyor.
- The man is eating beans.
- Adam fasulye yiyor.
- Tom put the cans of beans on the shelf.
- Tom fasulye konservelerini rafa koydu.
- He says he doesn't eat beans because it makes him fart.
- Onu osurttuğu için fasulye yemediğini söylüyor.
- Tom loves beans and rice.
- Tom fasulye ve pilavı sever.
- Do you have any beans in your garden?
- Bahçende hiç fasulye var mı?
- Mary likes beans.
- Mary fasulye sever.
- We've been eating a lot of beans lately.
- Son zamanlarda çok fasulye yiyoruz.
- There were garbanzo beans in the salad as well as in the hummus.
- Humusun yanı sıra salatada da garbanzo fasulyesi vardı.
- Foods rich in vitamin E include dark-green, leafy vegetables, beans, nuts and whole-grain cereals.
- E vitamini bakımından zengin gıdalar, koyu yeşil, yapraklı sebzeler, fasulye, sert kabuklu yemişler ve tam taneli hububatları içermektedir.
- You like beans, don't you?
- Fasulye seviyorsun, değil mi?
- She likes beans.
- Fasulye sever.
- What's your favorite way to cook beans?
- Fasulye pişirmek için favori tarzın nedir?
- My sister shelled the beans.
- Kız kardeşim fasulyeleri ayıkladı.
- Mary likes beans.
- Mary fasulyeyi seviyor.
- I'll boil the beans for you.
- Ben sizin için fasulye kaynatacağım.
- She likes beans.
- O, fasulyeyi seviyor.
- How much is the kilo of beans?
- Fasulyenin kilosu ne kadar?
- I hate beans.
- Fasulyeden nefret ediyorum.
- I don't want any beans.
- Fasulye falan istemiyorum.
- You like beans.
- Sen fasulye seversin.
- I'll boil you the beans.
- Sana fasulye haşlayacağım.
- My new can opener is sturdier than the old one, so hopefully it won't take 2 minutes to get at my beans anymore.
- Yeni konserve açacağım eskisinden daha sağlam, umarım artık fasulyelerime ulaşmak 2 dakika sürmez.
- Foods rich in vitamin E include dark-green, leafy vegetables, beans, nuts and whole-grain cereals.
- E vitamini açısından zengin gıdalar arasında, koyu yeşil, yapraklı sebzeler, fasulye, fındık ve tam taneli tahıllar bulunur.
- Tom ate some beans and a tortilla.
- Tom biraz fasulye ve tortilla yedi.
- Tom loves beans and rice.
- Tom fasulye ve pilava bayılır.
- I ate too many beans and now my backside cannot stop singing.
- Çok fazla fasulye yedim ve şimdi kıçım şarkı söylemeden duramıyor.
- How much is the kilo of beans?
- Kuru fasulyenin kilosu kaça?
- I'll boil the beans for you.
- Fasulyeleri senin için haşlayayım.
- I like beans.
- Fasulyeyi seviyorum.
- They like beans.
- Onlar fasulyeyi seviyorlar.
- They like beans.
- Fasulye severler.
- How much is the kilo of beans?
- Kuru fasulyenin kilosu kaç para?
- Tom put the cans of beans on the shelf.
- Tom fasulye kutularını rafa koydu.
- He likes beans.
- Fasulye sever.
- You like beans, don't you?
- Sen fasulyeden hoşlanıyorsun, değil mi?
- Who likes beans?
- Kim fasulye sever?
- We like beans.
- Biz fasulyeyi seviyoruz.
- We've been eating a lot of beans lately.
- Son zamanlarda çok fazla fasulye yiyoruz.
- Could you pass the beans?
- Fasulyeleri uzatabilir misin?
- Tom often eats beans, rice, potatoes or pasta.
- Tom genellikle fasulye, pirinç, patates ya da makarna yer.
- We like beans.
- Biz fasulye severiz.
- Tom likes beans.
- Tom fasulye sever.
- How many beans are in the jar?
- Kavanozda kaç tane fasulye var?
Show More (50)
|