|
- Tom knelt down next to Mary, checked for a pulse, and then looked up and shook his head.
- Tom Mary'nin yanına diz çöktü, nabzını kontrol etti ve sonra başını kaldırıp başını salladı.
- Why do people kneel down to pray?
- İnsanlar dua etmek için neden diz çöküyorlar?
- Mary knelt down.
- Mary diz çöktü.
- They knelt down and prayed that the war would end soon.
- Onlar diz çöktü ve savaşın yakında sona ermesi için dua etti.
- Tom knelt down.
- Tom diz çöktü.
- Why do people kneel down to pray?
- İnsanlar neden dua etmek için diz çöker?
- We knelt down to pray.
- Dua etmek için diz çöktük.
- You knelt down, begging God for forgiveness.
- Diz çöktün, af için Tanrı'ya yalvarıyordun.
- You knelt down, begging God for forgiveness.
- Diz çöküp Tanrı'dan af diliyordunuz.
- She knelt down as she came into the church.
- Kiliseye girerken diz çöktü.
- We all knelt down to pray.
- Hepimiz dua etmek için diz çöktük.
- We knelt down to pray.
- Biz dua etmek için diz çöktük.
- Tom knelt down and lifted up the floorboard.
- Tom diz çöktü ve döşeme tahtasını kaldırdı.
- They knelt down and prayed that the war would end soon.
- Diz çöküp savaşın bir an önce bitmesi için dua ettiler.
- We all knelt down to pray.
- Dua etmek için hepimiz diz çöktük.
- I knelt down to tie my shoes.
- Ayakkabılarımı bağlamak için diz çöktüm.
Show More (13)
|