büyük miktar

Sens de "büyük miktar" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 69 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	büyük miktar	large amount n.
A large amount of money and high-quality research is required. Büyük miktarda para ve yüksek kalitede araştırma gerekmektedir. More Sentences
2	General	büyük miktar	large quantity n.
Thirdly, we still import large quantities of beef from outside Europe. Üçüncü olarak, hala Avrupa dışından büyük miktarlarda sığır eti ithal ediyoruz. More Sentences
3	General	büyük miktar	substantial amount n.
We are pushing substantial amounts of money around as if we were a snow plough. Sanki bir kar küreme aracıymışız gibi büyük miktarlarda parayı etrafa saçıyoruz. More Sentences
4	General	büyük miktar	deal n.
The gambler lost a good deal of money. Kumarbaz büyük miktarda para kaybetti. More Sentences
5	General	büyük miktar	great deal n.
That would have saved the world community a great deal of money, time and embarrassing moments. Bu, dünya kamuoyunu büyük miktarda para, zaman ve utanç verici anlardan kurtarabilirdi. More Sentences
6	General	büyük miktar	muckle n.
7	General	büyük miktar	spate n.
8	General	büyük miktar	considerable amount n.
9	General	büyük miktar	tidy sum n.
10	General	büyük miktar	sight n.
11	General	büyük miktar	mess n.
12	General	büyük miktar	pot n.
13	General	büyük miktar	flock n.
14	General	büyük miktar	batch n.
15	General	büyük miktar	mass n.
16	General	büyük miktar	pile n.
17	General	büyük miktar	mountain n.
18	General	büyük miktar	wad n.
19	General	büyük miktar	stack n.
20	General	büyük miktar	spate n.
21	General	büyük miktar	quite a little n.
22	General	büyük miktar	mint n.
23	General	büyük miktar	mickle n.
24	General	büyük miktar	peck n.
25	General	büyük miktar	passel n.
26	General	büyük miktar	muckle n.
27	General	büyük miktar	hatful n.
28	General	büyük miktar	bait n.
29	General	büyük miktar	blaud n.
30	General	büyük miktar	wilderness n.
31	General	büyük miktar	hantle [scotland] n.
32	General	büyük miktar	meikle [scotland] n.
33	General	büyük miktar	mense [dialect] [uk] n.
34	General	büyük miktar	world n.
35	General	büyük miktar	break n.
36	General	büyük miktar	hill n.
37	General	büyük miktar	host n.
38	General	büyük miktar	mound n.
39	General	büyük miktar	mounds n.
40	General	büyük miktar	mucho n.
41	General	büyük miktar	lob [dialect] [uk] n.
42	General	büyük miktar	gob n.
43	General	büyük miktar	gobs n.
44	General	büyük miktar	ocean n.
45	General	büyük miktar	grist n.
46	General	büyük miktar	hecatomb n.
47	General	büyük miktar	hirst [scotland] n.
48	General	büyük miktar	multitude n.
49	General	büyük miktar	rout n.
50	General	büyük miktar	dicker [obsolete] n.
51	General	büyük miktar	piles n.
52	General	büyük miktar	power n.
53	General	büyük miktar	scad n.
54	General	büyük miktar	skad n.
55	General	büyük miktar	fistful n.
56	General	büyük miktar	flood tide n.
57	General	büyük miktar	school n.
58	General	büyük miktar	siege n.
59	General	büyük miktar	skinful n.
Colloquial
60	Colloquial	büyük miktar	raft n.
61	Colloquial	büyük miktar	barrel n.
62	Colloquial	büyük miktar	bucket-load n.
63	Colloquial	büyük miktar	bushel n.
64	Colloquial	büyük miktar	loads n.
65	Colloquial	büyük miktar	immensity n.
66	Colloquial	büyük miktar	pack n.
Technical
67	Technical	büyük miktar	raft n.
Slang
68	Slang	büyük miktar	oodles n.
British Slang
69	British Slang	büyük miktar	hod full n.

Sens de "büyük miktar" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 32 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	çok büyük miktar	profusion n.
2	General	büyük bir miktar	peck n.
3	General	büyük bir miktar	considerable amount n.
4	General	müsaade edilen en büyük sayı veya miktar	limit n.
5	General	büyük miktar (özellikle para)	mint n.
6	General	büyük bir miktar	round figure n.
7	General	büyük bir miktar	a considerable amount n.
8	General	büyük miktar para	vast sum of money n.
9	General	büyük miktar, sayı veya mesafe	chance [dialect] n.
10	General	büyük su bardağı dolusu miktar	tumbler n.
11	General	büyük bir miktar	bags [uk] n.
12	General	aşırı büyük miktar	gallon(s) n.
13	General	çiğnenip yutulmayan büyük miktar	gob n.
14	General	çok büyük miktar	fluency [obsolete] n.
15	General	büyük bir miktar para	fortune n.
16	General	çok büyük miktar	slump n.
17	General	çok büyük miktar	regiment [dialect] n.
18	General	çok büyük miktar	galaxy n.
19	General	sayı, miktar, güç veya önem bakımından daha büyük olmak	reign v.
20	General	sayı/miktar olarak daha büyük olmak	outstrip v.
21	General	epey büyük (bir miktar)	goodly adj.
22	General	büyük (derece/miktar)	great adj.
23	General	inanılmayacak kadar büyük (miktar)	fantastic adj.
24	General	epey büyük (miktar)	goodlich adj.
Colloquial
25	Colloquial	büyük bir miktar	acres n.
26	Colloquial	çok büyük miktar	bucketload n.
27	Colloquial	belirsiz büyük miktar	bushel n.
Idioms
28	Idioms	küçük bir miktar parayı vermekten kaçınırken uzun vadede daha büyük bir para harcamak zorunda kalmak	be penny-wise and dollar-foolish v.
Marine
29	Marine	aşırı büyük miktar	shipload n.
Wagering
30	Wagering	ortaya koyulan büyük miktar	high stakes n.
Slang
31	Slang	çok büyük miktar	shedload n.
Modern Slang
32	Modern Slang	ortaya koyulan büyük miktar	aces high expr.