düşünme - Turc Anglais Dictionnaire

düşünme

Sens de "düşünme" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 31 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
düşünme consideration n.
Has anyone given any consideration to how these fine words can be reconciled with the harsh reality?
Bu güzel sözlerin acı gerçeklerle nasıl bağdaştırılabileceğini düşünen var mı?

More Sentences
General
düşünme contemplation n.
A trivial problem doesn't require long contemplation.
Önemsiz bir sorun uzun uzun düşünmeyi gerektirmez.

More Sentences
düşünme cogitation n.
A trivial problem does not require a long cogitation.
Önemsiz bir sorun uzun uzun düşünmeyi gerektirmez.

More Sentences
düşünme reasoning n.
I am sympathetic to her reasoning, although I do not think we can make such a statement.
Her ne kadar böyle bir açıklama yapabileceğimizi düşünmesem de, gerekçesini anlayışla karşılıyorum.

More Sentences
düşünme reflection n.
We find ourselves at the end of the period of reflection.
Kendimizi düşünme döneminin sonunda buluyoruz.

More Sentences
düşünme thinking cap n.
Put your thinking cap on!
Düşünme şapkanı tak!

More Sentences
düşünme head n.
She needs to keep a clear head for her interview.
Görüşme için sakin kafayla düşünmesi gerekiyor.

More Sentences
Speaking
düşünme don't think expr.
Be generous; don't think only of his faults.
Cömert ol; sadece hatalarını düşünme.

More Sentences
Philosophy
düşünme thought n.
A doctor is always full of thought for her patients.
Bir doktor her zaman hastalarını düşünür.

More Sentences
Common Usage
düşünme thinking n.
General
düşünme pondering n.
düşünme think n.
düşünme meditativeness n.
düşünme drift n.
düşünme study n.
düşünme cerebration n.
düşünme excogitation n.
düşünme reflexion n.
düşünme deliberation n.
düşünme mentation n.
düşünme reason n.
düşünme regardfulness n.
düşünme thoft [dialect] n.
düşünme thocht [scottish] n.
düşünme thought process n.
düşünme thowt [dialect] n.
düşünme ideation n.
düşünme opination n.
düşünme considerance [obsolete] n.
düşünme contemplation [obsolete] n.
Psychology
düşünme thinking n.

Sens de "düşünme" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 211 résultat(s)

Turc Anglais
General
üzerinde düşünme consideration n.
That is an issue for consideration and discussion.
Bu, üzerinde düşünülmesi ve tartışılması gereken bir konudur.

More Sentences
mantıksal düşünme logical thinking n.
Logical thinking is not my strength.
Mantıksal düşünme benim gücüm değil.

More Sentences
derinlemesine düşünme reflection n.
We recognise the need to react quickly but believe, at the same time, that thorough reflection is important.
Hızlı tepki verme ihtiyacının farkındayız ancak aynı zamanda derinlemesine düşünmenin de önemli olduğuna inanıyoruz.

More Sentences
düşünme tarzı way of thinking n.
Those ideas are alien to our way of thinking.
Bu fikirler düşünme tarzımıza uymaz.

More Sentences
sesli düşünme thinking aloud n.
I was just thinking aloud.
Yalnızca sesli düşünüyordum.

More Sentences
stratejik düşünme strategic thinking n.
It is true, we need more strategic thinking and vision.
Daha fazla stratejik düşünmeye ve vizyona ihtiyacımız olduğu doğru.

More Sentences
hızlı düşünme quick thinking n.
Tom's quick thinking saved the day.
Tom'un hızlı düşünmesi günü kurtardı.

More Sentences
düşünme biçimi way of thinking n.
We have different ways of thinking.
Farklı düşünme biçimlerimiz var.

More Sentences
Idioms
bir daha düşünme a second thought n.
Don't give it a second thought.
Bir daha düşünme.

More Sentences
Psychology
eleştirel düşünme critical thinking n.
What is critical thinking?
Eleştirel düşünme nedir?

More Sentences
soyut düşünme abstract thinking n.
Young children are incapable of abstract thinking.
Küçük çocuklar soyut düşünme yetisinden yoksundur.

More Sentences
General
başkalarını düşünme altruism n.
özgür düşünme freethinking n.
kara kara düşünme pensiveness n.
tek bir şey düşünme single mindedness n.
derin düşünme contemplation n.
derin derin düşünme meditation n.
üzerinde düşünme deliberation n.
derin düşünme musing n.
işlemsel düşünme operational thinking n.
empatik düşünme empathetic thinking n.
mantıklı düşünme reasoning n.
mantıklı düşünme sistemi dialectics n.
süreç düşünme process thinking n.
yaratıcı düşünme creative thinking n.
kendi halini düşünme self consciousness n.
etraflıca düşünme lateral thinking n.
uzun uzadıya düşünme rumination n.
önceden düşünme forethought n.
düşünce ve düşünme thought and thinking n.
geleceği düşünme forward thinking n.
aykırı düşünme divergent thinking n.
uzun uzun düşünme deliberation n.
derin düşünme reverie n.
ciddi düşünme serious mindedness n.
farklı düşünme deviationism n.
yenilikçi düşünme innovative thinking n.
düşünme şekli the way of thinking n.
geçmişi düşünme retrospect n.
kendi halini düşünme self-consciousness n.
enine boyuna düşünme cogitation n.
iyice düşünme cogitation n.
sesli düşünme thinking out loud n.
sesli düşünme think aloud n.
mantıkla düşünme rationalization n.
yeterli oranda düşünme adequate consideration n.
yeterli derecede düşünme adequate consideration n.
düşünme gücü power of thinking n.
iyice düşünme contemplating n.
tarihsel şartlara göre (düşünme vb.) historico-pragmatic n.
felsefi düşünme philosophising n.
felsefi düşünme philosophizing n.
fevri düşünce/düşünme impulsive thinking n.
cepte sanma/diye düşünme durumu taken-for-grantedness n.
mantıklı düşünme clear-thinking n.
düşünme becerisi thinking skill n.
mantıkla düşünme rationalisation n.
açık düşünme clear thinking n.
sayısal düşünme computational thinking n.
çözüm odaklı düşünme solution-oriented thinking n.
tasarım odaklı düşünme design thinking n.
derin düşünme reflectiveness n.
düşünme eksikliği nonthinking n.
düşünme süreci thought process n.
insanın bir şeyler hakkında düşünme şekli thought patterns n.
insanın bir şeyler hakkında düşünme şekli thought processes n.
dikkatli düşünme excogitation n.
mantıklı düşünme witcraft [rare] n.
geçmişi düşünme retrospection n.
üzerinde düşünme maturity [obsolete] n.
bir sorunu sürekli düşünme brooding n.
olumlu düşünme hopefulness n.
ileriyi düşünme long view n.
kendisi üzerine gereğinden fazla düşünme omphaloskepsis n.
olumlu düşünme optimism n.
fazla düşünme overspeculation n.
bir karar üzerine uzun uzun ve takıntılı biçimde düşünme rumination n.
ikinci kez düşünme deuteroscopy n.
sapkın düşünme deviance n.
sapkın düşünme deviancy n.
düşünme tarzı diet [obsolete] n.
düşünme biçimi diet [obsolete] n.
düşünme becerisinden yoksunluk incogitance n.
düşünme becerisinden yoksunluk incogitancy [obsolete] n.
düşünme becerisinden yoksunluk incogitativity n.
üzerine düşünme ponder n.
derin düşünme ponder n.
detaylı düşünme ponderment n.
derin düşünme contemplance n.
ayrık düşünceler zinciri şeklinde ilerleyen yaratıcı düşünme prosedürü divergent thinker n.
mistik düşünme orison n.
yaratıcı düşünme out-of-the-box thinking n.
alışılmış olanın dışında düşünme out-of-the-box thinking n.
düşünme çılgınlığı phronemomania n.
kendini düşünme self-concern n.
kendi kendine düşünme self-contemplation n.
yalnızca kendini düşünme self-involvement n.
kendi iyiliğini ve mutluluğunu düşünme self-love n.
kendini düşünme self-regard n.
kendi çıkarlarını düşünme self-view n.
kendini düşünme self-view n.
karşı olgusal düşünme counterfactual thinking n.
derinlemesine düşünme beard-stroking n.
sağlıklı düşünme sanity n.
düşünme işlemini geri almak unthink v.
düşünme kabiliyeti olan dianoetic adj.
alkolün etkisiyle doğru düzgün düşünme yeteneğini yitirmiş befogged adj.
alkolün etkisiyle doğru düzgün düşünme yeteneğini yitirmiş befuddled adj.
Phrasals
(birini/bir şeyi) düşünme bile forget about (someone or something) v.
Phrases
büyük işler yapmak istiyorsan küçük düşünme if you want to go big, stop thinking small expr.
ve şunu/bunu düşünme artık and be done with it expr.
Proverb
düşünme yap gitsin it's better to ask forgiveness than permission
Colloquial
durup düşünme gut check n.
şapkayı önüne koyup düşünme gut check n.
kıvrak düşünme fast footwork n.
hızlı ve akıllıca düşünme fast footwork n.
sadece kendini düşünme I'm all right, Jack [uk] expr.
(olduğunu) düşünme bile don't even think about it (happening) expr.
fazla düşünme don't give (something) a second thought expr.
geçmişi düşünme don't look back expr.
sen (bir şeyi) düşünme never (you) mind (something) expr.
Idioms
şapkayı/takkeyi önüne koyup düşünme bite of the reality sandwich n.
normlarla ya da yerleşik inançlarla sınırlı kalmadan düşünme blue-sky thinking n.
sınırsız/özgürce düşünme blue-sky thinking n.
açık fikirli/kural dışı düşünme blue-sky thinking n.
sadece kendini ve kendi sorunlarını düşünme navel-contemplation n.
sadece kendini ve kendi sorunlarını düşünme navel-gazing n.
düşünme gücü little grey cells n.
çözüm yolu için yaratıcı düşünme thinking way out of the box n.
çözüm için sınırların ötesinde düşünme thinking way out of the box n.
sorunu çözmek için yaratıcı düşünme thinking way out of the box n.
eleştirel düşünme gücü little gray cells n.
eleştirel düşünme bilgisi little gray cells n.
sakince düşünme quiet reflection n.
derin düşünme quiet reflection n.
bilimsel bir düşünme biçimi/şekli a scientific turn of mind n.
belli bir düşünme biçimi a school of thought n.
genelden farklı bir düşünce tarzı/düşünme biçimi a school of thought n.
sayılarla düşünme a numbers game n.
sayısal olarak düşünme a numbers game n.
sayılarla düşünme the numbers game n.
sayısal olarak düşünme the numbers game n.
durup dinlenme/düşünme breathing spell n.
öncelikle kendini düşünme looking out for number one n.
mantığını/mantıklı düşünme yetisini yitirmek lose touch with sanity v.
her şeyi düşünme on balance expr.
Speaking
artık düşünme! don't give it another thought! expr.
çok düşünme don't think much expr.
düşünme şansım olmadı I haven't had a chance to think expr.
Trade/Economic
analitik düşünme analytical thinking n.
iktisadi düşünme economic thinking n.
kıymetten düşünme debasement n.
soyut düşünme yeteneği gerektiren beceriler conceptual skill n.
Law
etraflıca düşünme deliberation n.
önceden düşünme premeditation n.
Politics
küresel düşünme/düşünce global thinking n.
Technical
güdülenmiş düşünme motivated reasoning n.
Telecom
görsel düşünme visualising thinking n.
Medical
düşünme durgusu mental block n.
mantıksız düşünme paralogia n.
Psychology
ampirik düşünme empirical thinking n.
aşırı düşünme hyper reflection n.
birincil süreç düşünme primary process thinking n.
büyülü düşünme magical thinking n.
dolambaçlı düşünme thinking aside n.
düşünme ve davranışlarda belirgin yavaşlama hypokinesis n.
durgun/uyuşuk/düşünme/düşünce (hali) sluggish thinking n.
düşünme endişesi phronemophobia n.
formel işlemsel düşünme formal operational thinking n.
işlemsellik öncesi düşünme preoperational thought n.
kendi üzerine düşünme self-reflection n.
mantıksız düşünme illogical thinking n.
mantık öncesi düşünme prelogical thinking n.
mantık ötesi düşünme paralogical thinking n.
nedensellik öncesi düşünme precausal thinking n.
otistik düşünme autistic thinking n.
önbilinçli düşünme preconscious thinking n.
paleolojik düşünme paleological thinking n.
somut düşünme concrete thinking n.
sterotipik düşünme stereotypical thinking n.
sözlü düşünme verbal thought n.
torrance yaratıcı düşünme testi torrance tests of creative thinking n.
ya hep ya hiç tarzı düşünme all-or-nothing thinking n.
yüklemli düşünme predicate thinking n.
bedenin bazı kısımlarının kendine ait olmadığını düşünme apotemnophilia n.
bedenin bazı kısımlarının kendine ait olmadığını düşünme body integrity identity disorder n.
güven veren alışıldık düşünme sistemleri mooring n.
güven veren alışıldık düşünme sistemleri moorings n.
Logic
dikey düşünme vertical thinking n.
Social Sciences
amerikan kültürünün diğer kültürlerden daha önemli olduğunu düşünme eğilimi americentrism n.
amerikan kültürünün diğer kültürlerden daha önemli olduğunu düşünme eğiliminde olan americentric adj.
Education
bilişimsel düşünme computational thinking n.
sayısal düşünme computational thinking n.
hesaplamalı düşünme computational thinking n.
ileri seviye düşünme süreçleri higher order thinking processes n.
bilgi işlemsel düşünme computational thinking n.
yakınsak düşünme yöntemini benimseyen kimse convergent thinker n.
yakınsak düşünme convergent thinking n.
ıraksak düşünme divergent thinking n.
Linguistics
latincenin özelliği, karakteri veya düşünme biçimi latinism n.
seçme, adlandırma, düşünme bildiren fiil ve dolaysız nesne objective complement n.
Religious
sürekli günahkar olduğunu düşünme scrupulosity n.
(hristiyanlıkta) derin düşünme contemplation n.
Philosophy
düşünme yasaları laws of thought n.
olmayan bir şeyi varmış gibi düşünme counterfactual thinking n.
dünya üzerine düşünme şeklimizi konu alan felsefi çalışma descriptive metaphysics n.
tümevarımlı mantıksal düşünme logical induction n.
Archaic
üzerine düşünme revolution n.
tartışma üzerine düşünme revolution n.
Modern Slang
her şeyi kendi başına yapabileceğini düşünme achilles complex n.
her şeyi yardım almadan yapabileceğini düşünme achilles complex n.