daima - Turc Anglais Dictionnaire

daima

Sens de "daima" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 43 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
daima always adv.
We shall always have to say these two in one breath.
Bu ikisini daima bir solukta söylemek zorunda kalacağız.

More Sentences
daima forever adv.
Tom will forever live in my heart.
Tom daima kalbimde yaşayacak.

More Sentences
General
daima forever adv.
We will be best friends forever.
Biz daima en iyi arkadaşlar olacağız.

More Sentences
daima ever adv.
Nothing is ever secure.
Hiçbir şey daima güvende değildir.

More Sentences
daima at all times adv.
Layla carried that gun with her at all times.
Leyla yanında daima o silahı taşıyordu.

More Sentences
daima all the time adv.
Bill is honest all the time.
Bill, daima dürüsttür.

More Sentences
daima always adv.
Security issues are always best addressed collectively.
Güvenlik sorunları daima en iyi şekilde toplu olarak ele alınır.

More Sentences
daima constantly adv.
I constantly talk to myself.
Daima kendi kendime lakırdı ederim.

More Sentences
Technical
daima always adv.
Helping its disadvantaged regions to catch up has always been one of Turkey's objectives.
Geri kalmış bölgelerin kalkınmasını desteklemek, daima Türkiye'nin amaçlarından biri olmuştur.

More Sentences
General
daima everlasting adj.
daima eternal adj.
daima permanent adj.
daima ageless adj.
daima evermore adv.
daima ever more adv.
daima for ever adv.
daima perpetually adv.
daima forever and ever adv.
daima unfailingly adv.
daima eternally adv.
daima still adv.
daima all along adv.
daima in perpetuity adv.
daima every time adv.
daima forever more adv.
daima e'er adv.
daima sempre adv.
daima everlastingly adv.
daima ever in on adv.
daima everywhen adv.
daima habitually adv.
daima right along adv.
Colloquial
daima for ever and a day expr.
daima for keeps expr.
daima in all things expr.
Idioms
daima for good and all expr.
daima till hell freezes over expr.
daima until hell freezes over expr.
Latin
daima semper adv.
daima aeterno adv.
daima in aeternum adv.
Archaic
daima alway adv.
daima still adv.

Sens de "daima" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 94 résultat(s)

Turc Anglais
General
nerdeyse daima almost always adv.
Tom almost always goes to bed before midnight.
Tom neredeyse daima gece yarısından önce yatağa gider.

More Sentences
krala daima sadık olan loyalist n.
daima yeşil kalan bitki evergreen n.
daima var olma durumu sempiternity n.
daima kusur bulmak nag v.
daima beklenti içinde olmak overhope [dialect] [uk] v.
daima değişen ever changing adj.
daima azalan ever-decreasing adj.
daima yeşil evergreen adj.
daima yürürlükte standing adj.
daima tetikte ever-vigilant adj.
daima uyanık/ihtiyatlı ever-vigilant adj.
daima uyanık/dikkatli ever alert adj.
daima muzaffer all-conquering adj.
daima sessiz olan silentious adj.
daima aynı tarzda uniformly adv.
ondan sonra daima ever after adv.
daima ve inatla consistently and stubbornly adv.
daima yukarı excelsior interj.
Phrases
yarın daima dünden iyidir tomorrow is always better than yesterday expr.
yarın daima bugünden iyidir tomorrow is always better than today expr.
daima senin olan ever yours [old-fashioned] expr.
daima/her zaman seninim ever yours [old-fashioned] expr.
Proverb
yavaş ve istikrarlı olan daima kazanır slow and steady always wins the race
Colloquial
daima kendisini yücelten erkek sendromu mansplaining n.
daima mutlu bir şekilde happily ever after adv.
daima mutlu happily ever after adv.
bundan/ondan sonra daima forever after expr.
daima senin olan yours ever [old-fashioned] expr.
daima/her zaman sana ait olan yours ever [old-fashioned] expr.
Idioms
hemen hemen daima nine times out of ten n.
anısını daima kalbinde taşımak enshrine someone's memory v.
anısını daima kalbinde taşımak enshrine someone in one's heart v.
daima dikkatli olmak always be on (one's) guard v.
daima tetikte olmak always be on (one's) guard v.
daima uyanık olmak always be on (one's) guard v.
daima tedbirli olmak always be on (one's) guard v.
daima ihtiyatlı olmak always be on (one's) guard v.
daima dikkatli olmak always be on (one's) guard v.
daima tetikte olmak always be on (one's) guard v.
daima uyanık olmak always be on (one's) guard v.
daima tedbirli olmak always be on (one's) guard v.
daima ihtiyatlı olmak always be on (one's) guard v.
daima genç kalmak stop the clock v.
daima ileri (giden) onward and upward expr.
daima ileri (giden) onwards and upwards expr.
daima mevcut/ulaşılır easy to come by expr.
daima irlanda erin go bragh expr.
Speaking
arkasında (hep/daima) enkaz bırakmak leave it all in ruins v.
ben daima erken yatarım I always go to bed early expr.
ben daima erken kalkarım I always wake up early expr.
biz tatillerde daima alanya'ya gideriz we always go to alanya on holidays expr.
ben daima erken uyanırım I always wake up early expr.
birbirimizi daima seveceğiz we will always love each other expr.
daima ellerini yıka always wash your hands expr.
daima aklımdasın you are always on my mind expr.
daima ellerini yıkayın always wash your hands expr.
daima kazanmak için oynuyoruz we always play to win expr.
daima hatıra always remember expr.
daima bir istisna vardır there is always an exception expr.
daima beraber olacağız we will always be together expr.
neden daima geç kalıyorsun? why are you always late? expr.
seni daima seveceğim I will always love you expr.
seni daima seveceğim sevgilim I will always love you my darling expr.
umarım daima mutlu olursun I hope you will be always happy expr.
o daima geç kalır he is always late expr.
o daima geç kalır she is always late expr.
Trade/Economic
daima yüzer halde always afloat adv.
daima yüzer halde değil not always afloat expr.
Law
ana daima bellidir mater semper certa est expr.
ana daima bellidir the mother is always certain expr.
Politics
daima yürürlükte olan emir standing order n.
Technical
belini aralıklarla kesilen fakat daima aynı yönde akan bir elektrik akımı intermittent current n.
Marine
daima yüzer durumda always afloat adj.
daima emniyetle yüzer halde always safely afloat adv.
Chemistry
bileşikleri oluşturan elementlerin arasında daima sabit oran bulunduğunu savunan kanun law of definite proportions n.
Botanic
tropik iklimlere ait daima yeşil kalan ağaç türü sapota n.
yeni zelanda'da yetişen ve daima yeşil kalan bir çalı cinsi entelea n.
fundagiller familyasına ait, daima yeşil kalan tırmanıcı çalıların bulunduğu bir bitki cinsi epigaea n.
daima yeşil kalan tropik bir bitki sapodilla n.
tropik iklimlere ait daima yeşil kalan ağaç türü sapodilla'ya ait olan sapotaceous adj.
Geography
yüzey sıcaklığı daima 4°c'nin üzerinde olan göl tropical lake n.
Military
daima sadık semper fi expr.
Latin
tiranlara daima böyle olur sic semper tyrannis (thus always to tyrants) n.
Slang
daima gergin tightly wound adj.
daima esnek semper gumby expr.
Modern Slang
daima arkasında olmak always has your back v.
daima korumak always has your back v.
daima, ebediyen ve cidden afs (always, forever and seriously) expr.
daima kalbimde/kalbimdesin aimh (always in my heart) expr.
daima kalbimizde aioh (always in our hearts) expr.
daima mücadeleye devam akf (always keep fighting) expr.
daima inanmaya devam et aktf (always keep the faith) expr.
daima/her zaman bir adım önde always one step ahead expr.