delay - Turc Anglais Dictionnaire

delay

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "delay" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 51 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
delay n. rötar
The bus has a ten-minute delay.
Otobüsün, on dakikalık rotarı var.

More Sentences
delay n. gecikme
There will be a slight delay in tonight's program.
Bu akşamki programda ufak bir gecikme olacak.

More Sentences
delay v. ertelemek
What the newspapers will tell them is that Parliament delayed discussing it until it had talked about its own pay.
Gazetelerin onlara söyleyeceği şey, Parlamento'nun kendi maaşları hakkında konuşana kadar bunu tartışmayı ertelediğidir.

More Sentences
General
delay n. geç kalma
We need to set up the tents without delay.
Çadırları geç kalmadan kurmamız gerekiyor.

More Sentences
delay n. gecikme
If the delay was on the part of the Commission, we should ask why there was a delay.
Gecikme Komisyon'dan kaynaklandıysa neden gecikme olduğunu sormalıyız.

More Sentences
delay v. geç kalmak
The busses were delayed because of a landslide.
Heyelan yüzünden otobüsler geç kaldı.

More Sentences
Insurance
delay n. gecikme
There are many arguments in favour of adopting this text without a delay.
Bu metnin gecikmeksizin kabul edilmesi lehinde pek çok argüman bulunmaktadır.

More Sentences
Technical
delay v. ertelemek
I will, of course, delay going into greater detail on this aspect because it was raised only yesterday.
Elbette bu hususta daha fazla ayrıntıya girmeyi erteleyeceğim çünkü bu konu daha dün gündeme geldi.

More Sentences
Automotive
delay v. geciktirmek
Delaying going to the doctor will only make it worse.
Doktora gitmeyi geciktirmek durumu daha da kötüleştirecektir.

More Sentences
Common Usage
delay n. tehir
delay n. ertelenme
delay v. gecikmek
General
delay n. tecil
delay n. vade
delay n. geciktirme
delay n. sürünceme
delay n. mühlet
delay n. erteleme
delay n. asıntı
delay n. geri kalma
delay n. devre arası
delay n. zaman aralığı
delay n. iki olay arası geçen süre
delay n. ertelenme
delay v. oyalanmak
delay v. eğlenmek
delay v. savsaklamak
delay v. alıkoymak
delay v. sonraya bırakmak
delay v. eğlemek
delay v. aksatmak
delay v. mühlet vermek
delay v. oyalamak
delay v. ağırdan almak
delay v. tecil etmek
delay v. mani olmak
delay v. zaman kaybettirmek
Technical
delay n. geciktirme
delay n. tehir
delay n. zaman kaybı
delay v. tehir etmek
Automotive
delay v. gecikmek
Sport
delay n. topu oyuna geç sokma
Ottoman Turkish
delay n. tavik
delay n. tevvakuf
delay n. teahhür
delay n. teehhür
delay v. tehir etmek
Archaic
delay v. (birini) bekletmek
delay v. (birini borç ödeme konusunda) oyalamak
delay v. (birini) ertelemek

Sens de "delay" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 437 résultat(s)

Anglais Turc
General
delay the start v. başlamasını geciktirmek
The weather will delay the start of the race.
Hava yarışın başlamasını geciktirecek.

More Sentences
without delay adv. gecikmeden
We hoped that the Council and the Commission would be prepared to give undertakings along these lines without delay.
Konsey ve Komisyonun gecikmeksizin bu doğrultuda taahhütler vermeye hazır olacağını umuyoruz.

More Sentences
without delay adv. vakit kaybetmeden
She'll come without delay.
O vakit kaybetmeden gelecek.

More Sentences
Phrases
without delay expr. gecikme olmaksızın
The Red Cross gets help to disaster victims without delay.
Kızıl Haç gecikme olmadan felaket kurbanlarına yardım sağlıyor.

More Sentences
Trade/Economic
avoidable delay n. önlenebilir gecikme
In 28% of cases, it is a lack of transparency or the withholding of information, and in 24% avoidable delays.
Vakaların %28'inde şeffaflık eksikliği veya bilgi saklanması, %24'ünde ise önlenebilir gecikmeler söz konusudur.

More Sentences
Common Usage
patient and doctor delay n. hasta ve doktor gecikmesi
General
court congestion and delay n. mahkeme kalabalığı ve gecikme
delay penalty n. gecikme cezası
delay fine n. gecikme cezası
minimum delay coding n. en az geciktirme kodlaması
delay circuit n. geciktirici devre
minimum delay code n. minimum gecikme kodu
magnetic delay line n. manyetik gecikme hattı
delay time n. gecikme süresi
delay angle n. gecikme açısı
delay in delivery n. teminde gecikme
delay in delivery n. teslimatta gecikme
time-delay relay n. geciktirici röle
penalty for delay n. gecikme cezası
round-trip delay n. gidiş geliş gecikmesi
a brief delay n. kısa süreli bir gecikme
a short delay n. kısa bir gecikme
a brief delay n. kısa bir gecikme
a short delay n. kısa süreli bir gecikme
delay of order n. sipariş gecikmesi
order delay n. sipariş gecikmesi
communication delay n. komünikasyon gecikmesi
communication delay n. iletişim gecikmesi
communication delay n. haberleşme gecikmesi
communication delay n. iletişim gecikmesi
not to delay v. aksatmamak
apologize for delay v. gecikme için özür dilemek
grant a delay v. mühlet vermek
grant a delay v. süre vermek
extend the delay v. vadesini uzatmak
extend the delay v. mühletini uzatmak
delay indefinitely v. süresiz ertelemek
delay indefinitely v. süresiz olarak ertelemek
be a delay to occur v. gecikme olmak
delay the signs of aging v. yaşlanma belirtilerini geciktirmek
prevent the delay v. gecikmeyi engellemek
delay the payment v. ödemeyi geciktirmek
have a delay v. gecikme yaşamak
have a delay v. gecikme olmak
have a delay v. gecikme yaşanmak
delay [obsolete] v. hafifletmek
delay [obsolete] v. azaltmak
delay [obsolete] v. şiddetini azaltmak
delay [obsolete] v. yatıştırmak
delay [obsolete] v. dindirmek
delay [obsolete] v. zayıflatmak
delay [obsolete] v. seyreltmek
delay-free adj. aksaksız
without delay adv. tez elden
without delay adv. gecikmesiz
without delay adv. acilen
without delay adv. gecikmeksizin
without delay adv. aksatmadan
without delay adv. beklemeksizin
without delay adv. süresiz
without delay adv. hemen derhal
without undue delay adv. fazla gecikmeden
with delay adv. gecikmeli olarak
Phrases
without any delay expr. beklemeksizin
apologies for the delay expr. gecikme için kusura bakma
apologies for the delay expr. gecikme için kusuruma bakmayın
apologies for the delay expr. gecikme için özür dilerim
apologies for the delay expr. gecikme için kusura bakmayın
sorry for the delay expr. gecikme için kusura bakmayın
without any delay expr. gecikmeksizin
without any delay expr. gecikmeden
without any delay expr. hemen
without a moment's delay expr. vakit kaybetmeden
without a moment's delay expr. vakit geçirmeden
Proverb
truth hates delay hakikatin tecellisi tehiri sevmez
truth hates delay gerçek geciktirilmeyi sevmez
truth hates delay hakikat tehiri sevmez
Colloquial
delay spray expr. geciktirici sprey
Speaking
there will be delay expr. gecikme olacak
sorry for the delay expr. gecikme için kusura bakmayın
sorry for the delay expr. gecikme için kusura bakma
there will be delay expr. rötar olacak
Trade/Economic
excusable delay n. affedilebilir gecikme
non-excusable delay n. affedilemez gecikme
delay of payment n. borç ertelemesi
indirect delay n. dolaylı gecikme
unavoidable delay n. elde olmayan nedenlere dayanan gecikme
delay fee n. gecikme bedeli
delay cost n. gecikme maliyeti
interest for delay n. gecikme faizi
liquidated damages for delay n. gecikme tazminatı
penalty for delay n. gecikme cezası
clearance delay n. gümrük gecikmesi
administrative delay time n. idari gecikme süresi
exit trade delay n. işlemden çıkış gecikmesi
entry trade delay n. işlem giriş gecikmesi
non-excusable delay n. kabul edilemez gecikme
unavoidable delay n. kaçınılmaz gecikme
non-excusable delay n. mazur görülmeyen gecikme
delay payment n. ödemede gecikme
delay in payment n. ödemede gecikme
delay of payment n. ödeme ertelemesi
delay payment n. temdit
delay interest n. vade farkı
compulsory delay n. zorunlu geciktirme
compulsory delay n. zorunlu gecikme
levy interest for delay v. gecikme faizi uygulamak
(goods) delay in customs v. (mallar) gümrüğe takılmak
without delay expr. gecikmeksizin
without any delay expr. gecikmeksizin
Law
undue delay n. adalet mekanizmasının haklı nedenlere dayanmadan yavaş ilerlemesi
undue delay n. aşırı gecikme
delay in the introduction of evidence n. delil ikamesinde gecikme
damages for delay in performance n. gecikme tazminatı
delay and penalty n. gecikme ve ceza
period of delay n. iddet müddeti
delay of cancellation n. iptal mühleti
delay of trial n. muhakemenin gecikmesi
prejudicial delay n. zarar tehlikesi olan gecikme
motion to delay n. erteleme kararı
Politics
extension of delay n. tanınmış olan müddetin bitimini biraz daha erteleme
Tourism
unavoidable delay n. önlenemeyen gecikme
departure delay insurance n. yer ayırtılmış bir taşıtın gecikmesini kapsayan sigorta
Technical
time-delay measuring instrument n. iki olay arasındaki zaman farkını ölçmekte kullanılan kronoskop
time-delay measuring system n. iki olay arasındaki zaman farkını ölçmekte kullanılan kronoskop
acoustic delay n. akustik gecikme
sonic delay line n. akustik gecikme hattı
acoustic delay line n. akustik gecikme hattı
acoustic delay line n. akustik geciktirme hattı
mercury delay line n. cıvalı geciktirme hattı
hg delay line n. cıvalı geciktirme hattı
character delay n. damga gecikmesi
pulse delay n. darbe gecikmesi
differential mode delay n. diferansiyel mod gecikmesi
differential delay n. diferansiyel gecikme
tapped delay line n. dallı gecikme hattı
equivalent delay line n. eşdeğer gecikme hattı
electromagnetic delay line n. elektromanyetik gecikme hattı
non-electrical automatic control and delay devices n. elektrikli olmayan otomatik kontrol ve geciktirme cihazları
non-electrical automatic delay device n. elektrikle çalışmayan otomatik gecikme cihazı
minimum delay coding n. en az geciktirme kod laması
minimum delay code n. en az geciktirme kodu
delay element n. geciktirici eleman
delay time n. gecikme süresi
delay action fuse n. gecikmeli sigorta
delay valve n. geciktirme rölesi
delay accuracy n. gecikme doğruluğu
time-delay relay n. gecikmeli röle
delay components n. gecikme bileşenleri
phase-delay distortion n. faz gecikmesi distorsiyonu
delay line storage n. geciktirmen biriktirme
phase delay n. faz gecikmesi
delay count n. gecikme sayısı
time-delay relay n. geciktirici bağlaç
delay relay n. geciktirme rölesi
time delay unit n. geciktirme ünitesi
delay and power calculation standard n. gecikme ve güç hesaplama standardı
mechanical system with input delay n. giriş gecikmeli mekanik sistem
roundtrip delay n. gidiş geliş gecikmesi
group delay n. grup gecikmesi
variation of group delay n. grup gecikmesinin değişimi
operate delay n. işletim gecikmesi
off-delay timer n. kapanış gecikmesi zamanlayıcısı
chemical delay n. kimyasal gecikme
spark delay valve n. kıvılcım geciktirme valfi
weld delay time n. kaynak gecikme süreci
quartz delay line n. kuvars gecikme hattı
magnetostrictive delay line n. manyetostriktif geciktirme hattı
absolute delay n. mutlak gecikme
nickel delay line n. nikelli geciktirme hattı
repair delay time n. onarım gecikmesi zamanı
tapped delay line n. prizli gecikme hattı
injection delay period n. püskürtme gecikmesi periyodu
injection delay n. püskürtme gecikmesi
digit delay device n. sayı geciktirme aygıtı
digit delay element n. sayı geciktirme öğesi
through-connection delay n. santral bağlantı gecikmesi
ultrasonic delay line n. sesüstü gecikim hattı
audio delay n. ses gecikmesi
non-delay fuse n. taviksiz tapa
lumped delay n. toplu gecikme
integrated circuit delay n. tümleşik devre gecikmesi
ignition delay n. tutuşma gecikmesi
thermal time delay relay n. termik zaman geciktirmen röle
response delay n. tepki gecikmesi
long delay echo (lde) n. uzun zaman gecikmeli yankı sinyali
vacuum delay valve n. vakum geciktirme valfi
video delay n. video gecikmesi
long delay echo (lde) n. uzun zaman gecikmeli sinyal yankısı
ultrasonic delay line n. ültrasonik gecikme hattı
delay period n. yakıt yanma gecikmesi
response delay n. yanıt gecikmesi
propagation delay n. yayılma gecikmesi
propagation delay n. yayılım gecikmesi
time delay n. zaman gecikmesi
height delay n. yükseklik gecikmesi
time delay n. zaman geciktirme
envelope-delay distortion n. zarf gecikmesi distorsiyonu
time delay relay n. zaman geciktirme rölesi
time-delay relay n. zaman geciktirme rölesi
time delay device n. zaman geciktirme cihazı
time-delay stopping relay n. zaman gecikmeli durdurma rölesi
time delay control n. zaman geciktirmeli denetim
time-delay switch n. zaman gecikmeli anahtar
time-delay opening relay n. zaman gecikmeli başlatma rölesi
time-delay circuit n. zaman geciktirme devresi
time delay starting or closing relay n. zaman gecikmeli açma/kapama rölesi
time-delay adj. geri kalmış
time-delay adj. gecikmiş
long delay adj. uzun zaman gecikmeli
Computer
acoustic delay line n. akustik geciktirme hattı
start delay n. başlangıç gecikmesi
port delay n. bağlantı noktası gecikmesi
dial tone delay n. çevir sesi gecikmesi
hg delay line n. cıvalı geciktirme hattı
redial delay n. çevirme gecikmesi
mercury delay line n. cıvalı geciktirme hattı
pulse delay n. darbe gecikmesi
loop delay n. döngü gecikmesi
rotational delay n. dönme gecikmesi
panning delay n. dönme gecikmesi
loop delay n. döngü bekleme süresi
minimum delay code n. en az geciktirme kodu
minimum delay coding n. en az geciktirme kodlaması
delay line n. gecikme hattı
delay distortion n. gecikme bozulması
delay circuit n. geciktirme devresi
delay line register n. geciktirme hattı yazmacı
delay element n. geciktirme elemanı
delay angle n. gecikme açısı
phase delay n. evre gecikmesi
delay line storage n. geciktirme hattı belleği
delay equalizer n. gecikme denkleştiricisi
delay element n. geciktirme öğesi
delay time n. gecikme zamanı
delay print n. gecikmeli yazdırma
round trip delay n. gidiş-geliş gecikmesi
video delay n. görüntü gecikmesi
feedback delay n. geri besleme gecikmesi
character delay n. karakter gecikmesi
short delay fb n. kısa gecikme fb
short delay n. kısa gecikme
queueing delay n. kuyruk gecikmesi
queuing delay n. kuyruk gecikmesi
coding delay n. kodlama gecikmesi
magnetic delay line n. manyetik geciktirme hattı
magnetostrictive delay line n. manyetostriktif geciktirme hattı
repair delay time n. onarım gecikmesi zamanı
digit delay device n. sayı geciktirme aygıtı
line delay n. satır gecikmesi
digit delay element n. sayı geciktirme öğesi
through-connection delay n. santral bağlaşım gecikmesi
left delay n. sol gecikme
audio delay n. ses gecikmesi
ultrasonic delay line n. sesüstü gecikim hattı
repeat delay n. tekrarlama gecikmesi
bulk delay n. toplu gecikme
ultrasonic delay line n. ultrasonik gecikme hattı
pulse delay n. vurum gecikmesi
reverb delay n. yankı gecikmesi
response delay n. yanıt gecikmesi
redial delay n. yeniden çevirme gecikmesi
reflect delay n. yans gecikmesi
time read delay n. zaman okuma gecikmesi
envelope delay n. zarf gecikmesi
repeat delay n. yineleme gecikmesi
time-delay n. zaman geciktirme
repeat delay n. yineleme gecikme süresi
bulk delay n. yığınsal gecikme
delay-tolerant adj. gecikme toleranslı
minimize delay expr. gecikmeyi en aza indir
Informatics
tapped delay line n. çıkmalı gecikme hattı
loop delay n. döngüden çıkış denetimi
time-delay network n. geciktirme devresi
delay line register n. gecikme hatlı yazmaç
delay time n. gecikme süresi
phase delay n. evre gecikmesi
delay circuit n. geciktirme devresi
delay line n. gecikme hattı
delay instruction n. geciktirme komutu
delay equalizer n. gecikme denkleştiricisi
phase delay n. faz gecikmesi
delay-dependent guaranteed cost control n. gecikmeye bağımlı garantili maliyet denetimi
time-delay n. gecikme
delay distortion n. gecikme bozulması
service delay n. hizmet gecikmesi
transmission path delay n. iletim yolu gecikmesi
signal delay n. işaret gecikmesi
queuing delay n. kuyruk gecikmesi
pulse delay n. vurum gecikmesi
envelope delay n. zarf gecikmesi
time delay contacts n. zaman gecikmeli bağlantı
time-delay n. zaman gecikmesi
repeat delay n. yinelenme gecikmesi
Telecom
acknowledgement delay period n. alındı bilgisi gecikme süresi
receiver release-time delay n. alıcının alışa geçmedeki gecikmesi
receiver attack-time delay n. alıcının tepki verme gecikme zamanı
link layer delay n. bağlantı katmanı gecikmesi
dial tone delay n. çevirme tonu gecikmesi
dial tone delay n. çevir sesi gecikmesi
multimode group delay n. çok kipli grup gecikmesi
external delay n. dış gecikme
longest delay n. en uzun bekletme
delay dial n. ertelenmiş arama
delay spread n. gecikme yayılımı
delay equalizer n. gecikme denkleştiricisi
delay line n. gecikme hattı
average delay of delayed calls n. gecikmiş çağrıların ortalama gecikmesi
delay announcements n. gecikme anonsları
cost of delay n. gecikme maliyeti
group delay variation n. grup gecikme değişimi
group delay n. grup gecikmesi
cell transfer delay n. hücre aktarım gecikmesi
disconnection delay n. kesinti süresi
queuing delay n. kuyrukta bekleme gecikmesi
absolute delay n. mutlak gecikme
average delay n. ortalama gecikme
audio delay n. ses gecikmesi
carrier sense delay n. taşıyıcı algılama gecikmesi
transmitter attack-time delay n. vericinin gönderme gecikme süresi
propagation delay n. yayılma gecikmesi
envelope delay distortion n. zarf gecikme bozulması
time-delay network n. zaman geciktirmeli şebeke
polling delay n. yoklama gecikmesi
Electric
dependent time delay relay n. bağımlı zaman gecikme rölesi
independent time delay relay n. bağımsız zaman gecikme rölesi
differential delay n. diferansiyel gecikme
equivalent delay line n. eşdeğer gecikme hattı
electric delay line n. elektriksel gecikme hattı
delay cable n. geciktirme kablosu
phase delay n. faz gecikmesi
delay circuit n. geciktirme devresi
delay line n. gecikme hattı
delay line n. geciktirme hattı
phase delay n. evre gecikmesi
delay distortion n. gecikme bozulması
delay equalizer n. gecikme düzleştirici
delay equalizer n. gecikme denkleştiricisi
delay circuit n. geciktirici devre
quartz delay line n. kuvars gecikme hattı
nickel delay line n. nikelli geciktirme hattı
thermal time delay relay n. termik zaman geciktirmeli röle
inverse time delay relay n. ters zaman gecikmeli röle
envelope delay n. zarf gecikmesi
time delay relay n. zaman gecikme rölesi
time delay n. zaman gecikmesi
time-delay adj. (bir cihazda) zaman gecikmeli
Textile
delay pintle n. gecikme pimi
Automotive
ignition delay n. ateşleme gecikmesi
ignition delay n. ateşleme gecikme süresi
ignition delay n. ateşleme süresi
spark delay valve n. ateşleme geciktirme valfı
spark delay valve n. ateşleme geciktirme valfi
spark retard delay valve n. ateşleme rötar erteleme valfı
ignition delay n. çakma gecikmesi
clutch delay valve n. debriyaj geciktirme valfı
differential vacuum delay and separator valve n. diferansiyel vakum geciktirme ve ayırma valfı
egr delay valve n. egr vakum geciktirme valfı
time delay relay n. geciktirme rölesi
delay vacuum bypass system n. geciktirme vakumu baypas düzeni
two-way delay valve n. iki yollu geciktirme valfi
spark delay valve n. kıvılcım geciktirme valfi
headlamp automatic on/off/delay n. ön far otomatik açma/kapama/geciktirme
automatic activation delay n. otomatik hareket geciktirici
injection delay n. püskürtme gecikme süresi
vacuum delay valve n. vakum geciktirme valfi
constant time-delay adj. sabit gecikme süreli
Aeronautic
ignition delay n. ateşleme gecikmesi
base line delay n. baz hattı gecikmesi
ejection gun time delay unit n. fırlatma tertibatı geciktirme ünitesi
causes of delay n. gecikme nedenleri
group delay n. grup gecikmesi
altitude delay n. irtifa geciktirmesi
altitude delay n. irtifada radar gecikmesi
initiation delay n. ilk gecikme
altitude delay n. irtifa gecikmesi
fine delay n. ince ayar göstergesi
departure delay insurance n. kalkış gecikme sigortası
breech time delay unit n. kama zaman geciktirme ünitesi
ignition delay n. rötarlı ateşleme
envelope delay n. zarf geciktirmesi
delay to v. ertelemek
delay to v. tehir etmek
Marine
delay day n. geminin limanda geciktiği günler
Medical
severe psychomotor delay n. ağır psikomotor gerilik
growth and developmental delay n. büyüme gelişme geriliği
surgical treatment delay n. cerrahi tedavi gecikmesi
doctor delay n. doktor gecikmesi
delay in expressive language n. dil gelişiminde gecikme
patient delay n. hasta gecikmesi
mild motor developmental delay n. hafif motor gelişme geriliği
bone mineralization delay n. kemik mineralizasyonunda gecikme
constitutional growth delay n. konstitüsyonel büyüme gecikmesi
delay in the initiation of therapy n. tedaviye başlamada gecikme
diagnostic delay n. tanısal gecikme
delay in the initiation of therapy n. tedavide gecikme
delay in wound healing n. yara iyileşmesinde gecikme
Psychology
cognitive delay n. bilişsel gecikme
delay of gratification n. doyumu erteleme
developmental delay n. gelişimsel gecikme
delay therapy n. geciktirme terapisi
phase delay n. faz geciktirme
delay conditioning n. gecikmeli şartlandırma
interaural delay n. kulaklar arası gecikme
Pathology
delay delivery n. gecikmiş doğum
Food Engineering
delay time n. erteleme
delay time n. gecikme süresi
distance velocity delay n. yol-hız gecikmesi
distance-velocity delay n. yol-hız gecikmesi
Math
nonlinear system with time-varying delay n. zamanla değişen gecikmeli nonlineer sistem
time-varying delay n. zamanla değişen gecikme
Statistics
ratio delay method n. oran erteleme yöntemi
Physics
ionization delay n. iyonlaşma gecikmesi
Chemistry
delay screen n. geciktirme süzgeci
Education
constant time delay procedure n. sabit bekleme süreli öğretim
Military
arming delay service n. ateşleme geciktirme cihazı
delay from successive positions n. birbiri gerisindeki mevzilerde oyalama
delay from alternate n. değiştirme mevzilerinde oyalama
delay on successive position n. derinliğine ve kademeli oyalama mevzii
delay release sinker n. geciktirme şamandırası
delay en route n. gecikme müddeti
fuze delay n. gecikmeli tapa
pyrotechnic delay n. işaret ve aydınlatma mühimmatı ateşleme geciktiricisi
short delay fuze n. kısa tavikli tapa
delay en route n. mehil
delay operation n. oyalama harekatı
delay action n. önceden tespit edilen geciktirilmiş infilak
delay fuze n. tavikli tapa
long-delay fuze n. uzun gecikmeli tapa
long-delay fuze n. uzun tavikli tapa
long delay n. uzun gecikme
delay on alternate position n. yedek mevzide oyalama
arming delay device n. patlayıcı zamanlama cihazı
arming delay device n. mayının yerleştirildikten hemen sonraki süre içinde patlamasını önleyen bir cihaz
delay-action adj. geciktirmeli
delay-action adj. tavikli
Basketball
delay of game v. topun canlı olduğu zamanı azaltmaya çalışmak