gölgede bırakmak

Sens de "gölgede bırakmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 35 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	gölgede bırakmak	overshadow v.
The first of these, and the one that overshadows everything else, involves the implementation of the budget. Bunlardan ilki ve diğer her şeyi gölgede bırakanı bütçenin uygulanmasıyla ilgilidir. More Sentences
General
2	General	gölgede bırakmak	upstage v.
The actor tried to upstage his co-star by stealing the limelight. Aktör, ilgiyi üzerine çekerek rol arkadaşını gölgede bırakmaya çalıştı. More Sentences
3	General	gölgede bırakmak	outshine v.
Sami hoped to outshine his siblings by doing well at school. Sami okulda başarılı olarak kardeşlerini gölgede bırakmayı arzu ediyordu. More Sentences
4	General	gölgede bırakmak	eclipse v.
Now for the good news, because this actually eclipses the bad news. Şimdi iyi habere gelelim çünkü bu aslında kötü haberi gölgede bırakıyor. More Sentences
5	General	gölgede bırakmak	shame v.
Your excellent work puts me to shame. Mükemmel çalışman beni gölgede bırakıyor. More Sentences
6	General	gölgede bırakmak	eclipse v.
European policy on employment should not eclipse local and regional initiatives. Avrupa istihdam politikası yerel ve bölgesel girişimleri gölgede bırakmamalıdır. More Sentences
7	General	gölgede bırakmak	surpass v.
8	General	gölgede bırakmak	dwarf v.
9	General	gölgede bırakmak	excel v.
10	General	gölgede bırakmak	put into the shades v.
11	General	gölgede bırakmak	supplant v.
12	General	gölgede bırakmak	cut out v.
13	General	gölgede bırakmak	overshade v.
14	General	gölgede bırakmak	top v.
15	General	gölgede bırakmak	trump v.
16	General	gölgede bırakmak	far overweigh v.
17	General	gölgede bırakmak	bescreen v.
18	General	gölgede bırakmak	exuperate v.
19	General	gölgede bırakmak	overshine v.
20	General	gölgede bırakmak	overtop v.
21	General	gölgede bırakmak	paragon [obsolete] v.
22	General	gölgede bırakmak	outflash v.
23	General	gölgede bırakmak	outlustre v.
24	General	gölgede bırakmak	precel [obsolete] v.
Phrasals
25	Phrasals	gölgede bırakmak	burn up v.
Colloquial
26	Colloquial	gölgede bırakmak	ace v.
Idioms
27	Idioms	gölgede bırakmak	steal someone's thunder v.
28	Idioms	gölgede bırakmak	put in the shade v.
29	Idioms	gölgede bırakmak	rub the shine off v.
30	Idioms	gölgede bırakmak	put someone in the shade v.
31	Idioms	gölgede bırakmak	be far and away v.
32	Idioms	gölgede bırakmak	steal thunder v.
Archaic
33	Archaic	gölgede bırakmak	overpeer v.
34	Archaic	gölgede bırakmak	overplay v.
Slang
35	Slang	gölgede bırakmak	ace out v.

Sens de "gölgede bırakmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 33 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	bir şeyi gölgede bırakmak	put something to shame v.
2	General	birini gölgede bırakmak	put someone to shame v.
3	General	(ışığıyla) gölgede bırakmak	blind v.
4	General	(güzelliği ile) gölgede bırakmak	stain [obsolete] v.
Phrasals
5	Phrasals	diğerlerini gölgede bırakmak	run away with v.
6	Phrasals	birini/bir şeyi belli bir oranda gölgede bırakmak	exceed someone or something by something v.
7	Phrasals	birini/bir şeyi bir konuda gölgede bırakmak	exceed someone or something in something v.
8	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyde geride/gölgede bırakmak	surpass someone or something in something v.
9	Phrasals	(bir oranda) gölgede bırakmak daha baskın olmak	exceed by v.
10	Phrasals	(bir konuda) gölgede bırakmak	exceed in v.
11	Phrasals	'-de geride/gölgede bırakmak	surpass in v.
Colloquial
12	Colloquial	(birini/bir şeyi) bir konuda gölgede bırakmak	have (got) it over (someone or something) v.
13	Colloquial	-i gölgede bırakmak	have it over v.
Idioms
14	Idioms	diğer her şeyi gölgede bırakmak	cap the climax v.
15	Idioms	birini gölgede bırakmak	run circles around someone v.
16	Idioms	birini gölgede bırakmak	run rings round someone v.
17	Idioms	birini gölgede bırakmak	put someone in the shade v.
18	Idioms	birini gölgede bırakmak	run rings around someone v.
19	Idioms	birini gölgede bırakmak	have (got) it all over v.
20	Idioms	birini gölgede bırakmak	have it all over (someone) v.
21	Idioms	birini ya da bir şeyi (bir şeyde) gölgede bırakmak	have it (all) over someone or something (in something) v.
22	Idioms	(bir şeyi) gölgede bırakmak	be far and away the (something) v.
23	Idioms	(birini) gölgede bırakmak	beat the (living) daylights out of (one) v.
24	Idioms	(birini) gölgede bırakmak	do (one) one better v.
25	Idioms	(birini/bir şeyi bir konuda) gölgede bırakmak	have (got) it over (someone or something) in (something) v.
26	Idioms	(birini/bir şeyi) gölgede bırakmak	put (someone or something) in the shade v.
27	Idioms	(birini/bir şeyi) gölgede bırakmak	put (someone or something) to shame v.
28	Idioms	birini/bir şeyi gölgede bırakmak	put somebody/something in the shade v.
29	Idioms	(birini/bir şeyi) gölgede bırakmak	run circles around (someone or something) v.
30	Idioms	(birini/bir şeyi) gölgede bırakmak	run circles round (someone or something) v.
31	Idioms	(birini/bir şeyi) gölgede bırakmak	run rings around (someone or something) v.
32	Idioms	(birini/bir şeyi) gölgede bırakmak	run rings round (someone or something) v.
Archaic
33	Archaic	(bir şeyi) bunaltıcı şekilde gölgede bırakmak	overbulk v.