geri kalmak - Turc Anglais Dictionnaire

geri kalmak

Sens de "geri kalmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 17 résultat(s)

Turc Anglais
General
geri kalmak lag behind v.
This report offers numerous opportunities to develop regions lagging behind.
Bu rapor, geri kalmış bölgeleri geliştirmek için sayısız fırsat sunmaktadır.

More Sentences
geri kalmak fall behind v.
He fell behind in his work.
İşinden geri kaldı.

More Sentences
geri kalmak be slow v.
As my watch was slow, I missed the special express.
Saatim geri kaldığı için özel ekspresi kaçırdım.

More Sentences
geri kalmak trail v.
Smith is trailing in the polls.
Smith anketlerde geride kaldı.

More Sentences
geri kalmak hang fire v.
geri kalmak draw back v.
geri kalmak lag v.
geri kalmak hang behind v.
geri kalmak drop behind v.
geri kalmak stay behind v.
geri kalmak hang back v.
geri kalmak keep behind v.
geri kalmak remain behind v.
geri kalmak (for a time piece) be slow v.
Phrasals
geri kalmak lose ground v.
Colloquial
geri kalmak be behind v.
Marine
geri kalmak drop astern v.

Sens de "geri kalmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

Turc Anglais
General
geri kalmak (saat) lose v.
My watch loses three minutes a day.
Saatim bir günde üç dakika geri kalır.

More Sentences
(iş hayatında vb) geri kalmak get behind (with) v.
He is getting behind in his work.
İşinde geri kalıyor.

More Sentences
derslerden geri kalmak fall behind v.
He fell behind in his English class.
İngilizce dersinden geri kaldı.

More Sentences
geri kalmak (saat) lose time v.
geri kalmak (saat) be slow v.
-den geri kalmak lag behind v.
derslerden geri kalmak fall behind in the class v.
hayatının geri kalanı boyunca belden aşağısı felç olarak kalmak be paralyzed from the waist down for the rest of one's life v.
Phrasals
çekinip kararından geri kalmak bottle out v.
(sözü yerine getirmekten) geri kalmak go back on v.
geri planda kalmak bubble under v.
(bir şeyde) geri kalmak get behind in (something) v.
(bir şeyde) geri kalmak get behind with (something) v.
Colloquial
geri planda kalmak keep in the background v.
geri planda kalmak remain in the background v.
ciddi oranda gerilemek/geri kalmak take a hammering v.
Idioms
geri planda kalmak play second fiddle v.
söylediğini (lafını) yutmak (geri almak) zorunda kalmak gulp something back v.
(birine veya başka bir şeye göre) geri/arka planda kalmak take a backseat v.
geri planda kalmak merge into the background v.
-den geri planda kalmak play second fiddle to v.