lose

Sens de "lose" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 43 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	lose v.	kaybetmek
It is now more than 1000 days into the Intifada and 3000 people have lost their lives. İntifada'nın üzerinden 1000 günden fazla zaman geçti ve 3000 kişi hayatını kaybetti. More Sentences
2	Common Usage	lose v.	yitirmek
Do we want citizens to have lost all hope in Europe? Vatandaşların Avrupa'ya olan tüm umutlarını yitirmelerini mi istiyoruz? More Sentences
General
3	General	lose v.	mağlup olmak
I'm pretty sure that we'll lose. Mağlup olacağımızdan oldukça eminim. More Sentences
4	General	lose v.	kaybolmak
I don't want to lose. Kaybolmak istemiyorum. More Sentences
5	General	lose v.	kaybettirmek
Pitching the figure higher than this would lose money to other sectors including rural development. Bu rakamın üzerine çıkılması kırsal kalkınma da dahil olmak üzere diğer sektörlere para kaybettirecektir. More Sentences
6	General	lose v.	yenilmek
In the pharmaceutical industry, Europe is losing out to the United States. İlaç endüstrisinde Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri'ne yenilmektedir. More Sentences
7	General	lose v.	kaçırmak
Layla lost an opportunity. Layla bir fırsatı kaçırdı. More Sentences
8	General	lose v.	geri kalmak (saat)
My watch loses three minutes a day. Saatim bir günde üç dakika geri kalır. More Sentences
9	General	lose v.	yitirmek
Today some of them have lost their credibility and all means to act. Bugün bazıları güvenilirliklerini ve harekete geçme imkanlarını yitirmiş durumdalar. More Sentences
10	General	lose v.	kaybetmek
Should I give up making explanations of vote just because I have lost my voice? Sesimi kaybettim diye oy açıklamaları yapmaktan vazgeçmeli miyim? More Sentences
11	General	lose v.	sapmak
We have completely lost the plot. Hedeften tamamen sapmış durumdayız. More Sentences
12	General	lose v.	(kilo) vermek
How many pounds do you think I should lose? Sence kaç kilo vermeliyim? More Sentences
13	General	lose v.	zayıflamak
Tom has lost a lot of weight, hasn't he? Tom çok zayıfladı, değil mi? More Sentences
Technical
14	Technical	lose v.	kaybetmek
I wept for the Israeli soldier who had lost his humanity. İnsanlığını kaybetmiş İsrailli asker için ağladım. More Sentences
General
15	General	lose v.	azıtmak
16	General	lose v.	mahrum etmek
17	General	lose v.	heba etmek
18	General	lose v.	elden kaçırmak
19	General	lose v.	zayi etmek
20	General	lose v.	şaşırmak
21	General	lose v.	kazanamamak
22	General	lose v.	duyamamak
23	General	lose v.	görememek
24	General	lose v.	anlayamamak
25	General	lose v.	gündelik gerçekliklerden uzaklaşıp fantezi dünyasına kapılmak
26	General	lose v.	amaçsızca tüketmek
27	General	lose v.	boşa harcamak
28	General	lose v.	sıyrılmak
29	General	lose v.	geride bırakmak
30	General	lose v.	mahvolmak
31	General	lose v.	kahrolmak
32	General	lose v.	yavaş çalıştırmak
33	General	lose v.	yavaş işletmek
34	General	lose v.	(bir şeyi veya kimseyi) daha fazla takip edememek
35	General	lose v.	kafasını bulandırmak
36	General	lose v.	(peşindekini) atlatmak
37	General	lose v.	çıkarıp atmak
Irregular Verb
38	Irregular Verb	lose v.	lost - lost
Trade/Economic
39	Trade/Economic	lose v.	zarar etmek
Medical
40	Medical	lose v.	(hastayı) kaybetmek
41	Medical	lose v.	(hastayı) yaşatamamak
42	Medical	lose v.	özellikle düşük sebebiyle bebeği doğumda kaybetmek
Sport
43	Sport	lose v.	aracın hakimiyetini kaybetmek

Sens de "lose" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	lose weight v.	zayıflamak
There are different reasons why people want to lose weight. İnsanların zayıflamak istemelerinin farklı nedenleri vardır. More Sentences
General
2	General	lose face v.	küçük düşmek
To lose face means to be humiliated. İtibar kaybetmek, küçük düşmek demektir. More Sentences
3	General	lose money v.	zarar etmek
The CEO raised his salary even though the company was losing money. Şirket zarar etmesine rağmen CEO kendi maaşını artırdı. More Sentences
4	General	lose air v.	hava kaçırmak
The tyre is losing air. Lastik hava kaçırıyor. More Sentences
5	General	lose confidence v.	güven kaybetmek
There is a risk that investors will lose confidence in it. Yatırımcıların güvenini kaybetme riski vardır. More Sentences
6	General	lose time v.	vakit kaybetmek
You'll lose time. Sen vakit kaybedeceksin. More Sentences
7	General	lose blood v.	kan kaybetmek
We are continuously losing blood. Sürekli kan kaybediyoruz. More Sentences
8	General	lose face v.	saygınlığını yitirmek
Tom has lost face. Tom saygınlığını yitirdi. More Sentences
9	General	lose ground v.	geri çekilmek
Tom is losing ground. Tom geri çekiliyor. More Sentences
10	General	lose courage v.	cesaretini yitirmek
We should not lose courage. Cesaretimizi yitirmemeliyiz. More Sentences
11	General	lose weight v.	kilo vermek
There are different reasons why people want to lose weight. İnsanların kilo vermek istemelerinin farklı nedenleri vardır. More Sentences
12	General	lose courage v.	cesaretini kaybetmek
We shouldn't lose courage. Cesaretimizi kaybetmemeliyiz. More Sentences
13	General	lose count v.	hesabını şaşırmak
I've lost count. Hesabı şaşırdım. More Sentences
14	General	lose its taste v.	tadı kaçmak
The gum has lost its taste. Sakızın tadı kaçtı. More Sentences
15	General	lose sight of v.	gözden kaybetmek
He lost sight of the bird. O, kuşu gözden kaybetti. More Sentences
16	General	lose time v.	zaman kaybetmek
We have had some problems of interpretation here and we have lost time on both sides. Burada bazı yorumlama sorunları yaşadık ve her iki tarafta da zaman kaybettik. More Sentences
17	General	lose out v.	kaybetmek
Lower prices would not alter the fact that it would still be the consumer who lost out in all this. Daha düşük fiyatlar, tüm bunlardan kaybedenin yine tüketici olacağı gerçeğini değiştirmeyecektir. More Sentences
18	General	lose face v.	itibarını kaybetmek
You still have the chance to decide for the common future of a greater Europe without losing face. Hâlâ, itibarınızı kaybetmeden daha büyük bir Avrupa'nın ortak geleceği için karar verme şansına sahipsiniz. More Sentences
19	General	lose consciousness v.	bayılmak
Tom is losing consciousness. Tom bayılıyor. More Sentences
20	General	lose sight of v.	unutmak
Don't lose sight of what you're here for. Ne için burada olduğunu unutma. More Sentences
21	General	lose the bet v.	bahsi kaybetmek
She lost the bet. O, bahsi kaybetti. More Sentences
22	General	lose heart v.	cesaretini kaybetmek
On the other hand, even if the Galicians have made little progress in their cruel work, they do not lose heart. Öte yandan Galiçyalılar acımasız çalışmalarında çok az ilerleme kaydetmiş olsalar da cesaretlerini kaybetmiyorlar. More Sentences
23	General	lose track of v.	izini kaybetmek
I've lost track of him. Onun izini kaybettim. More Sentences
24	General	lose a case v.	davayı kaybetmek
This lawyer has never lost a case. Bu avukat hiç dava kaybetmedi. More Sentences
25	General	lose control of (the car) v.	arabanın kontrolünü kaybetmek
Tom lost control of his car and crashed into a wall. Tom arabasının kontrolünü kaybetti ve bir duvara çarptı. More Sentences
26	General	lose power v.	güç kaybetmek
The Taliban may have lost power, but their spirit still haunts Afghanistan. Taliban gücünü kaybetmiş olabilir, ancak ruhları hala Afganistan'ın peşini bırakmıyor. More Sentences
27	General	lose control v.	kontrolü kaybetmek
I lost control. Kontrolü kaybettim. More Sentences
28	General	lose money v.	para kaybetmek
We have to face the fact that the company is losing money. Şirketin para kaybettiği gerçeği ile yüzleşmek zorundayız. More Sentences
29	General	lose point v.	puan kaybetmek
Don't give in too fast, or you'll lose points. Çok çabuk pes etmeyin, yoksa puan kaybedersiniz. More Sentences
30	General	lose hope v.	umudunu kaybetmek
Tom is starting to lose hope. Tom umudunu kaybetmeye başlıyor. More Sentences
31	General	lose patience v.	sabrını yitirmek
I lost patience with him. Ona olan sabrımı yitirdim. More Sentences
32	General	lose the right v.	hakkını kaybetmek
National parliaments lose the right to ratify international treaties without this House gaining that right. Ulusal parlamentolar, bu Meclis bu hakkı elde etmeden uluslararası anlaşmaları onaylama hakkını kaybeder. More Sentences
33	General	lose the thread v.	ipin ucunu kaçırmak
The experts are beginning to lose the thread, and the citizens are completely lost. Uzmanlar ipin ucunu kaçırmaya başladı ve vatandaşlar tamamen kayboldu. More Sentences
34	General	lose sight of v.	gözden kaçırmak
Last but not least, we do not want our reforms to lose sight of the need for cohesion. Son olarak reformlarımızın uyum ihtiyacını gözden kaçırmasını istemiyoruz. More Sentences
35	General	lose the case v.	davayı kaybetmek
I have lost the case after all. Sonuçta davayı kaybettim. More Sentences
36	General	lose customer v.	müşteri kaybetmek
For some reason, we seem to be losing customers. Bazı nedenlerden dolayı, müşteri kaybediyor gibi görünüyoruz. More Sentences
37	General	lose the race v.	yarışı kaybetmek
I lost the race. Yarışı kaybettim. More Sentences
Phrasals
38	Phrasals	lose by v.	(belli bir sayıyla, payla, farkla) kaybetmek
We lost by a score of three to one. Bire karşı üç sayıyla kaybettik. More Sentences
39	Phrasals	lose in v.	içinde kaybolmak
We are also opposed to the concept of public service being lost in the pursuit of profit. Kamu hizmeti kavramının kâr arayışı içinde kaybolmasına da karşıyız. More Sentences
Colloquial
40	Colloquial	lose heart v.	cesaretini kaybetmek
Despite everything that has happened, we have a duty not to lose heart. Yaşanan her şeye rağmen, cesaretimizi kaybetmemek gibi bir görevimiz var. More Sentences
Common Usage
41	Common Usage	lose one's passion v.	hevesi kırılmak
42	Common Usage	lose oneself v.	kendini kaybetmek
General
43	General	lose office n.	kayıp eşya bürosu
44	General	lose colour n.	soluk renk
45	General	lose colour n.	uçuk renk
46	General	lose [obsolete] n.	ün
47	General	lose [obsolete] n.	şan
48	General	lose [obsolete] n.	övgü
49	General	lose one's senses v.	aklını peynir ekmekle yemek
50	General	lose everything v.	aç açık kalmak
51	General	lose one's temper v.	sinirlenmek
52	General	lose one's grip v.	artık işlerin üstesinden gelememek
53	General	lose one's bearings v.	yolunu kaybetmek
54	General	lose one's appetite v.	iştahı kesilmek
55	General	lose one's control v.	kontrolünü kaybetmek
56	General	lose one's bearings v.	kaybolmak
57	General	lose oneself in v.	dalmak
58	General	lose one's life v.	hayatını kaybetmek
59	General	lose time v.	geri kalmak (saat)
60	General	lose one's head v.	zıvanadan çıkmak
61	General	lose oneself v.	kendinden geçmek
62	General	lose one's memory v.	belleğini yitirmek
63	General	lose strength v.	kuvvetten düşmek
64	General	lose one's temper v.	öfkelenmek
65	General	lose one's cool v.	tepesinin tası atmak
66	General	lose one's reason v.	aklı başından gitmek
67	General	lose one's temper v.	küplere binmek
68	General	lose heart v.	cesaretini yitirmek
69	General	lose one's breath v.	tıkanmak
70	General	lose one's virginity v.	bekaretini kaybetmek
71	General	lose my gead v.	delirmek
72	General	lose money v.	içeri girmek
73	General	lose control of something v.	kontrolünü yitirmek (bir aracın vb)
74	General	lose consciousness v.	kendinden geçmek
75	General	lose confidence in v.	güveni sarsılmak
76	General	lose one's way v.	yolunu kaybetmek
77	General	lose temper v.	gözü kararmak
78	General	lose one's all v.	varını yoğunu kaybetmek
79	General	lose one's temper v.	itidalini kaybetmek
80	General	lose one's bearings v.	sapıtmak
81	General	lose its meaning v.	anlamını kaybetmek
82	General	lose one's head v.	cinleri başına toplanmak
83	General	lose one's way v.	yolunu şaşırmak
84	General	lose one's temper v.	kızmak
85	General	lose its currency v.	güncelliğini yitirmek
86	General	lose mental balance v.	akıl dengesini kaybetmek
87	General	lose tract v.	izini kaybetmek
88	General	cause somebody to lose concentration v.	dikkati dağıtmak
89	General	lose one's grip v.	tutunamamak
90	General	lose as casualties v.	kurban vermek
91	General	lose one's power v.	güçten düşmek
92	General	lose one's sight v.	kör olmak
93	General	lose ones' bearings v.	kaybolmak
94	General	lose one's stake v.	kumarda koyduğu parayı kaybetmek
95	General	lose one's hair v.	saçları dökülmek
96	General	lose one's temper v.	öfkeye kapılmak
97	General	lose count of v.	sayısını hatırlamamak
98	General	lose its charm v.	tadı tuzu kalmamak
99	General	lose one's sleep v.	uykusu kaçmak
100	General	lose its significance v.	önemini kaybetmek
101	General	lose one's footing v.	ayağı kaymak
102	General	lose one's grip v.	ipin ucunu kaçırmak
103	General	lose on points v.	sayı ile kaybetmek
104	General	lose one's head v.	aklı başından gitmek
105	General	lose control of v.	ipin ucunu kaçırmak
106	General	lose one's way v.	şaşmak
107	General	lose one's human feeling v.	insanlıktan çıkmak
108	General	lose confidence v.	güveni sarsılmak
109	General	lose one's bearings v.	şaşırmak
110	General	lose one's marbles v.	delirmek
111	General	lose one's reputation v.	itibarını kaybetmek
112	General	lose all sense of shame v.	ar damarı çatlamak
113	General	lose the toss v.	yazı turada kaybetmek
114	General	lose the thread of v.	ucunu kaçırmak
115	General	not lose one’s calm v.	soğukkanlılığını kaybetmemek
116	General	lose one's reputation v.	itibar kaybına uğramak
117	General	lose interest v.	hevesi kaçmak
118	General	lose a game v.	oyun vermek
119	General	lose one's grip v.	eli kaymak/kurtulmak
120	General	lose mental balance v.	şirazeden çıkmak
121	General	lose sight of v.	gözden kaybetmek (birini/bir hayvanı)
122	General	lose strength v.	cılızlaşmak
123	General	cause to lose control v.	kontrolü kaybetmesine neden olmak
124	General	lose one's shirt v.	tüm parasını yitirmek
125	General	lose one's head v.	paniğe kapılmak
126	General	lose its significance v.	önemini yitirmek
127	General	lose consciousness v.	kendini kaybetmek
128	General	lose one's prestige v.	prestijini kaybetmek
129	General	lose one’s position v.	yerinden olmak
130	General	lose its meaning v.	anlamı kalmamak
131	General	lose one's bearings v.	yolunu şaşırmak
132	General	lose ground v.	kötüye gitmek (hastanın durumu)
133	General	lose one’s place v.	yerinden olmak
134	General	lose one's balance v.	dengesini kaybetmek
135	General	lose one's temper v.	gözü kararmak
136	General	lose by a hair's breadth v.	kıl payı kaybetmek
137	General	lose its novelty v.	alışılmak
138	General	lose ground v.	kayıplara uğramak
139	General	lose ground v.	gerilemek
140	General	lose its value v.	değerden düşmek
141	General	lose one's head v.	kendinden geçmek
142	General	lose trust v.	güven kaybetmek
143	General	lose one's appetite v.	boğazına dizilmek
144	General	lose one's prestige v.	prestij kaybına uğramak
145	General	lose one's seat v.	yerini kaybetmek
146	General	lose one's nerve v.	cesaretini kaybetmek
147	General	lose one's reason v.	aklını kaçırmak
148	General	lose the thread of v.	ipin ucunu kaçırmak
149	General	lose weight v.	süzülmek
150	General	lose one's footing v.	ayağı sürçmek
151	General	cause somebody to lose concentration v.	dikkatini dağıtmak
152	General	lose altitude v.	alçalmak
153	General	lose one's power v.	kuvvetten düşmek
154	General	lose flesh v.	zayıflamak
155	General	lose weight v.	incelmek
156	General	lose a vote of confidence v.	güvenoyu almamak
157	General	lose one's heart to v.	gönül vermek
158	General	lose one's temper v.	tepesi atmak
159	General	lose out v.	kaybolmak
160	General	lose one's head/temper v.	zıvanadan çıkmak
161	General	lose productivity v.	verimden düşmek
162	General	lose one's footing v.	tökezlemek
163	General	lose top soil and become desert v.	çölleşmek
164	General	lose freshness v.	tazeliğini kaybetmek
165	General	stand to lose v.	muhtemelen kaybedebilmek
166	General	lose one's nerve v.	ürkmek
167	General	lose face v.	bozulmak
168	General	lose one's temper v.	çileden çıkmak
169	General	lose one's bearings v.	pusulayı şaşırmak
170	General	lose one's marbles v.	aklını kaçırmak
171	General	lose one's marbles v.	keçileri kaçırmak
172	General	lose height v.	irtifa kaybetmek
173	General	lose altitude v.	irtifa kaybetmek
174	General	cause someone to lose v.	kayba uğratmak
175	General	lose productiveness v.	verimden düşmek
176	General	lose one's position v.	yerinden olmak
177	General	lose fruitfulness v.	verimden düşmek
178	General	lose weight v.	zayıf düşmek
179	General	lose one's sleep v.	uykuları kaçmak
180	General	lose one's sanity v.	akıl sağlığını yitirmek
181	General	lose one's mind v.	akıl sağlığını yitirmek
182	General	lose the balance v.	dengeyi yitirmek
183	General	lose value v.	değer yitirmek
184	General	lose the balance v.	dengeyi kaybetmek
185	General	lose one's bearings v.	yanlış yolda olmak
186	General	lose one's teeth through age v.	dişleri dökülmek
187	General	lose one's wealth v.	servetini kaybetmek
188	General	lose one's wealth v.	servet kaybetmek
189	General	lose one´s life v.	yaşamını yitirmek
190	General	lose meaning v.	anlamını yitirmek
191	General	lose meaning v.	anlam yitirmek
192	General	lose control of (the vehicle) v.	aracın kontrolünü kaybetmek
193	General	lose one's trust v.	birinin güvenini kaybetmek
194	General	lose one's memory v.	hafızasını kaybetmek
195	General	lose one's concentration v.	konstrasyonunu kaybetmek
196	General	lose one's trust v.	güvenini kaybetmek
197	General	lose one's seat v.	yerini kaptırmak
198	General	lose one's hair v.	saç dökmek
199	General	lose one's place v.	yerinden olmak
200	General	lose one's hair v.	saçı dökülmek
201	General	lose one's position v.	yerini kaptırmak
202	General	lose one's place v.	yerini kaybetmek
203	General	lose tender v.	ihale dışı kalmak
204	General	lose one's capacity to cope v.	mücadele yeteneğini kaybetmek
205	General	lose one's market v.	pazar kaybetmek
206	General	lose speed v.	ivme kaybetmek
207	General	lose performance v.	performans kaybetmek
208	General	lose acceleration v.	ivme kaybetmek
209	General	lose one's market v.	pazarını kaybetmek
210	General	lose one's value v.	değerini yitirmek
211	General	lose pounds v.	kilo vermek
212	General	lose touch with life v.	dünyadan el çekmek
213	General	lose touch with life v.	dünyadan geçmek
214	General	lose one's interest in life v.	dünyasından geçmek
215	General	lose validity v.	geçerliliği yitirmek
216	General	lose sensibility v.	hassasiyeti azalmak
217	General	lose prestige v.	prestij kaybına uğramak
218	General	lose one's arm v.	kolunu kaybetmek
219	General	lose prestige v.	prestij kaybetmek
220	General	lose a tender v.	ihale kaybetmek
221	General	lose patience v.	sabırsızlanmak
222	General	lose patience v.	tahammülü kalmamak
223	General	lose one's affection completely (for) v.	buz gibi soğumak
224	General	lose one's charm v.	cazibesini yitirmek
225	General	lose hope v.	umut kaybetmek
226	General	lose motivation v.	motivasyonu kaybetmek
227	General	lose war v.	savaş kaybetmek
228	General	lose out on v.	hakkını kaybetmek
229	General	lose the chance v.	hakkını kaybetmek
230	General	lose one's function v.	işlevini yitirmek
231	General	lose validity v.	geçerliğini yitirmek
232	General	lose validity v.	geçerliliği kalmamak
233	General	lose one's faith in someone/something v.	sıtkı sıyrılmak
234	General	lose one's hope v.	ümidini kaybetmek
235	General	lose one's effect v.	etkisini kaybetmek
236	General	lose one's influence (over) v.	nüfuzunu kaybetmek
237	General	lose one's influence v.	etkisini yitirmek
238	General	lose one's influence v.	etkisini kaybetmek
239	General	lose one's effect v.	etkisini yitirmek
240	General	lose consciousness v.	kendinde olmamak
241	General	lose one's appetite v.	iştahı kapanmak
242	General	lose one's appetite v.	iştahı kaçmak
243	General	lose one's nerve v.	sinirlenmek
244	General	lose one's nerve v.	siniri bozulmak
245	General	lose sleep over someone or something v.	birisi ya da bir şey için uykusu kaçmak
246	General	lose one's shirt v.	meteliğe kurşun atmak
247	General	lose heart v.	gözü yılmak
248	General	lose one's heart v.	abayı yakmak
249	General	lose one's self-respect v.	kendine olan saygısını kaybetmek
250	General	lose one's self-control v.	kendinden geçmek
251	General	lose one's self-control v.	dağıtmak
252	General	lose self-control v.	gözü kararmak
253	General	lose one's self-confidence v.	kendine olan güvenini kaybetmek
254	General	lose one's self-confidence v.	kendine güvenini kaybetmek
255	General	lose track of v.	dikkat etmemek
256	General	lose track of v.	aklında tutmamak
257	General	lose track of v.	takip etmemek
258	General	cause someone to lose time v.	zaman kaybına neden olmak
259	General	lose customer v.	müşteri kaptırmak
260	General	lose customer v.	müşteriyi kaptırmak
261	General	lose one's temper v.	çılgına dönmek
262	General	lose one's head v.	pusulayı şaşırmak
263	General	lose oneself v.	kendini kaybetmek
264	General	lose one's head v.	kafası karışmak
265	General	lose heart v.	cesareti kırılmak
266	General	lose erection v.	ereksiyon kaybetmek
267	General	lose the street credit v.	karizmayı çizdirmek
268	General	lose the street cred v.	karizmayı çizdirmek
269	General	lose face v.	karizmayı çizdirmek
270	General	lose one’s topicality v.	güncelliğini yitirmek
271	General	lose one's actuality v.	güncelliğini yitirmek
272	General	lose one’s resistance v.	direncini kaybetmek
273	General	lose one’s resistance v.	direncini yitirmek
274	General	lose attraction v.	çekiciliğini yitirmek
275	General	lose attractiveness v.	çekiciliğini yitirmek
276	General	lose charm v.	çekiciliğini yitirmek
277	General	lose in value v.	değerinden kaybetmek
278	General	lose favour v.	rağbetini kaybetmek
279	General	lose on the goods v.	maldan kaybetmek
280	General	lose usefulness v.	değerden düşmek
281	General	lose usefulness v.	kullanılma değerini kaybetmek
282	General	lose one's hearing v.	duyma yeteneğini yitirmek
283	General	lose one's hearing v.	sağırlaşmak
284	General	lose one's hearing v.	sağır olmak
285	General	lose one's balance v.	dengesini yitirmek
286	General	lose touch with v.	birisiyle olan temasını kaybetmek
287	General	lose contact with v.	birisiyle olan bağlantısını kaybetmek
288	General	lose touch with v.	birisiyle olan bağlantısını kaybetmek
289	General	lose contact with v.	birisiyle olan temasını kaybetmek
290	General	lose all trace of v.	izini kaybetmek
291	General	lose one's sense of responsibility v.	sorumluluk hissini yitirmek
292	General	lose one's sense of responsibility v.	sorumluluk duygusunu yitirmek
293	General	lose validity v.	geçerliliğini kaybetmek
294	General	lose validity v.	geçerliliğini yitirmek
295	General	lose favor v.	gözden düşmek
296	General	lose one's life in the hospital he/she was taken v.	kaldırıldığı hastanede yaşamanı yitirmek
297	General	lose one's self-confidence v.	kendine olan güvenini yitirmek
298	General	lose one's self-confidence v.	özgüvenini yitirmek
299	General	not to lose faith v.	inancını kaybetmemek
300	General	lose its essence v.	özünü yitirmek
301	General	lose contact v.	irtibatı kesilmek
302	General	lose one's battle with cancer v.	kanserle savaşını kaybetmek
303	General	lose one's battle against cancer v.	kanserle olan savaşını kaybetmek
304	General	lose in value v.	değerini kaybetmek
305	General	lose one's battle against cancer v.	kanserle savaşını kaybetmek
306	General	lose one's battle with cancer v.	kanserle olan savaşını kaybetmek
307	General	lose one's battle with cancer v.	kansere yenik düşmek
308	General	lose its essence v.	özünü kaybetmek
309	General	lose one's battle against cancer v.	kansere yenik düşmek
310	General	lose confidence v.	güven yitirmek
311	General	not lose faith v.	inancını yitirmemek
312	General	lose in value v.	değer kaybetmek
313	General	lose contact v.	irtibat kesilmek
314	General	lose hope v.	ümitsizliğe düşmek
315	General	lose heart v.	ümitsizliğe düşmek
316	General	lose one's chance v.	şansını kaybetmek
317	General	lose one's self confidence v.	özgüvenini kaybetmek
318	General	lose steering control v.	direksiyon hakimiyetini kaybetmek
319	General	lose one's hope v.	umudunu kaybetmek
320	General	not lose one's hope v.	umudunu yitirmemek
321	General	not lose one's hope v.	umudunu kaybetmemek
322	General	lose steering control v.	direksiyonun hakimiyetini kaybetmek
323	General	lose one's hope v.	ümidini yitirmek
324	General	lose one's hope v.	umudunu yitirmek
325	General	lose one's balance and fall v.	dengesini kaybedip düşmek
326	General	lose popularity v.	gündemden düşmek
327	General	cause someone to lose time v.	zaman kaybettirmek
328	General	make someone lose time v.	zaman kaybettirmek
329	General	lose the point v.	dikkatini yitirmek
330	General	lose the point v.	sayı kaybetmek
331	General	lose favour v.	gözden düşmek
332	General	lose weight v.	kilo kaybetmek
333	General	lose track of time v.	saatin kaç olduğunu unutmak
334	General	lose belly fat v.	göbek eritmek
335	General	lose one's belly fat v.	göbeğini eritmek
336	General	lose cohesion v.	bütünlüğü bozulmak
337	General	lose one's integrity v.	bütünlüğü bozulmak
338	General	lose integrity v.	bütünlüğü bozulmak
339	General	lose trace of someone v.	izini kaybetmek
340	General	lose the tender v.	ihaleyi kaybetmek
341	General	lose leaves v.	yaprak dökmek
342	General	lose one's job v.	işinden olmak
343	General	lose one's desire to eat v.	iştahı kaçmak
344	General	lose one's consciousness v.	bilinci kapanmak
345	General	lose one's consciousness v.	bilincini kaybetmek
346	General	lose forever v.	sonsuza dek kaybetmek
347	General	lose forever v.	ilelebet kaybetmek
348	General	lose sight of v.	dikkate almamak
349	General	lose sight of v.	gözden uzak tutmak
350	General	lose track of time v.	zamanın nasıl geçtiğini anlamamak
351	General	lose its legitimacy v.	yasallığını kaybetmek
352	General	lose its legitimacy v.	yasallığını yitirmek
353	General	lose one's passion v.	hevesini yitirmek
354	General	lose one's passion v.	hırsını kaybetmek
355	General	lose a lot of money v.	çok para kaybetmek
356	General	lose one's belief v.	inancını yitirmek
357	General	lose one's faith v.	inancını yitirmek
358	General	lose one's confidence v.	inancını kaybetmek
359	General	lose one's belief v.	inancını kaybetmek
360	General	lose one's faith v.	inancını kaybetmek
361	General	lose one's confidence v.	inancını yitirmek
362	General	lose one's attention v.	dikkati dağılmak
363	General	lose attention v.	dikkati dağılmak
364	General	lose one's virginity v.	bakireliğini kaybetmek
365	General	lose communication with the ground v.	yerle iletişimi kaybetmek
366	General	lose someone v.	birisini kaybetmek
367	General	lose someone so close v.	çok yakın birisini/birini kaybetmek
368	General	lose someone v.	birini kaybetmek
369	General	lose one’s powers v.	güçlerini kaybetmek
370	General	lose one’s several fingers v.	birkaç parmağını kaybetmek
371	General	lose an hour's sleep v.	uykusu kaçmak/bölünmek
372	General	lose control on the icy road v.	buzlu yolda kontrolünü kaybetmek
373	General	lose control on the icy road v.	buzlu yolda kontrolden çıkmak
374	General	lose all one’s money v.	tüm parasını kaybetmek
375	General	lose one's efficiency v.	etkinliğini kaybetmek
376	General	lose one's efficiency v.	etkinliğini yitirmek
377	General	lose one's activity v.	etkinliğini kaybetmek
378	General	lose one's activity v.	etkinliğini yitirmek
379	General	lose one's job v.	işini kaybetmek
380	General	lose one’s faith v.	inancını yitirmek
381	General	lose one’s faith v.	inancını kaybetmek
382	General	lose one’s share v.	hissesini kaybetmek
383	General	lose value v.	değer kaybetmek
384	General	lose its importance v.	önemini kaybetmek
385	General	lose its importance v.	önemini yitirmek
386	General	lose a friend to gang violence v.	bir arkadaşını çete kavgasında kaybetmek
387	General	lose a lot of money v.	çok para kaybetmek/yitirmek
388	General	lose a lot of time v.	çok zaman kaybetmek
389	General	lose to v.	-e kaybetmek
390	General	lose track of v.	irtibatını kaybetmek
391	General	lose one's title to last year's runner-up v.	unvanını geçen yılın ikincisine kaptırmak
392	General	lose control of one's car v.	arabasının kontrolünü kaybetmek
393	General	lose control of one's car v.	arabanın kontrolünü kaybetmek
394	General	lose the title v.	unvanı kaybetmek
395	General	lose somebody he/she loves v.	sevdiği birini kaybetmek
396	General	lose somebody he/she loves v.	sevdiği birisini kaybetmek
397	General	lose one's motivation v.	motivasyonunu yitirmek
398	General	lose one's motivation v.	motivasyonunu kaybetmek
399	General	lose hair due to stress v.	stresten saçı dökülmek
400	General	lose hair due to stress v.	stresten saçları dökülmek
401	General	lose one's hair v.	kel kalmak
402	General	lose communication v.	irtibatı kaybetmek
403	General	lose contact v.	irtibatı kaybetmek
404	General	lose one's entire family v.	bütün ailesini kaybetmek
405	General	lose one's entire family in an accident v.	bütün ailesini bir kazada kaybetmek
406	General	lose one's entire family v.	tüm ailesini kaybetmek
407	General	lose one's entire family in an accident v.	bütün ailesini bir kazada yitirmek
408	General	lose its fizz v.	asidi kaçmak
409	General	lose the game v.	oyunu kaybetmek
410	General	lose control of oneself v.	kendinden geçmek
411	General	lose control of oneself v.	kendini kaybetmek
412	General	lose control of oneself v.	kontrolünü kaybetmek
413	General	lose its actuality v.	aktüalitesini yitirmek
414	General	lose its actuality v.	aktüalitesini kaybetmek
415	General	lose count of v.	sayısını unutmak
416	General	lose one's relative v.	akrabasını kaybetmek
417	General	lose one's relative v.	yakınını kaybetmek
418	General	lose reputation v.	itibar kaybetmek
419	General	lose consciousness unexpectedly v.	bir anda/birden bilincini yitirmek
420	General	lose consciousness v.	bilincini yitirmek
421	General	lose a tail v.	(araba ile) peşindekilerden kurtulmak
422	General	lose touch with v.	görüşememek
423	General	lose one's necklace v.	kolyesini kaybetmek
424	General	lose a pencil v.	kalem kaybetmek
425	General	lose its legitimacy v.	meşruiyetini kaybetmek
426	General	lose caste v.	gözden düşmek
427	General	lose caste v.	önemini yitirmek
428	General	lose caste v.	itibarsızlaşmak
429	General	lose caste v.	toplumdaki yerini kaybetmek
430	General	lose caste v.	alt mevkiye düşmek
431	General	lose sensation v.	his kaybına uğramak
432	General	lose sensation v.	his kaybı yaşamak
433	General	lose interest v.	ilgisi azalmak
434	General	lose track v.	güncel kalamamak
435	General	lose track v.	haberdar olmamak
436	General	lose command over v.	kontrolü kaybetmek
437	General	lose mass v.	kütle kaybetmek
438	General	lose faith in humanity v.	insanlığa dair inancını kaybetmek
439	General	lose mass v.	kütlesi azalmak
440	General	lose-lose adj.	birbirine muhalif tarafların ikisinin de zararda olduğu duruma ait veya ilişkin
Phrasals
441	Phrasals	lose ground v.	geri kalmak
442	Phrasals	lose out to v.	avantajsız duruma düşmek
443	Phrasals	lose at something v.	bir şeyde (maç vb) kaybetmek
444	Phrasals	lose something in something v.	bir şeyi bir şeyin içinde kaybetmek
445	Phrasals	lose oneself in v.	kendini kaptırmak
446	Phrasals	lose count of v.	sayısını şaşırmak
447	Phrasals	lose count of v.	sayarken şaşırmak
448	Phrasals	lose count of v.	sayarken geldiği sayıyı unutmak
449	Phrasals	lose out to v.	tarafından yenilgiye uğramak
450	Phrasals	lose out to v.	tarafından hezimete uğramak
451	Phrasals	lose by ten points v.	(maçı vb) on sayıyla kaybetmek
452	Phrasals	lose out to someone or something v.	-e yenilmek
453	Phrasals	lose out on v.	(bir etkinliği vb) kaçırmak (katılamamak)
454	Phrasals	lose out to someone or something v.	-e kaybetmek
455	Phrasals	lose out to someone or something v.	-e mağlup olmak
456	Phrasals	lose out in (something) v.	(bir şeydeki) şansını kaybetmek
457	Phrasals	lose out in (something) v.	(bir şeydeki) şansını kaçırmak
458	Phrasals	lose out in (something) v.	(bir şeyi) kaybetmek/kaçırmak
459	Phrasals	lose out v.	beklenen kazancı elde edememek
460	Phrasals	lose out v.	dezavantajlı duruma düşmek
461	Phrasals	lose out v.	dezavantajlı olmak
462	Phrasals	lose at v.	-de (maç, oyun) kaybetmek
463	Phrasals	lose something at something v.	bir şeyde (kumarda) bir şey kaybetmek
464	Phrasals	lose by v.	ile kaybetmek
465	Phrasals	lose in v.	-de kaybetmek
466	Phrasals	lose in v.	içine dalıp gitmek
467	Phrasals	lose out on (something) v.	(bir şey) şansını kaybetmek
468	Phrasals	lose out on (something) v.	(bir şey) fırsatını yitirmek
469	Phrasals	lose out on (something) v.	(bir şey) hakkını kaybetmek
470	Phrasals	lose out on (something) v.	(bir şeyi) kaçırmak (katılamamak)
Phrases
471	Phrases	no matter if we win or lose expr.	kazansak da kaybetsek de
472	Phrases	freedom is just another word for nothing left to lose expr.	özgürlük kaybedecek hiçbir şeyin kalmaması demektir
473	Phrases	you snooze, you lose expr.	sona kalan, dona kalır
474	Phrases	no matter if we win or lose expr.	yensek de yenilsek de
475	Phrases	move it or lose it expr.	hareket ettir veya kaybet
Proverb
476	Proverb	you must lose a fly to catch a trout	kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez
477	Proverb	you win some, you lose some	her zaman başarılı olamazsın
478	Proverb	you win a few, you lose a few	her zaman başarılı olamazsın
479	Proverb	you cannot lose what you never had	sahip olmadığın şeyi kaybedemezsin
480	Proverb	you must lose a fly to catch a trout	kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
481	Proverb	you can't lose what you never had	sahip olmadığın şeyi kaybedemezsin
Colloquial
482	Colloquial	lose one's head v.	aklı başından gitmek
483	Colloquial	lose one's heart v.	aşık olmak
484	Colloquial	lose interest in v.	beğenmemek
485	Colloquial	lose an eye v.	bir gözünü kaybetmek
486	Colloquial	lose heart v.	cesareti kırılmak
487	Colloquial	lose one's head v.	delirmek
488	Colloquial	lose one's shirt v.	dımdızlak kalmak
489	Colloquial	lose one's head v.	çıldırmak
490	Colloquial	lose one's hold over v.	hakimiyetini yitirmek
491	Colloquial	lose one's heart v.	gönlünü kaptırmak
492	Colloquial	lose one's shirt v.	herşeyini kaybetmek
493	Colloquial	lose one's head v.	fıttırmak
494	Colloquial	lose one's hold on v.	hakimiyetini yitirmek
495	Colloquial	lose interest in v.	ilgisini yitirmek
496	Colloquial	lose one's heart v.	kalbini kaptırmak
497	Colloquial	lose one's hold on v.	kontrolünü yitirmek
498	Colloquial	lose one's hold over v.	kontrolünü yitirmek
499	Colloquial	lose oneself v.	kendinden geçmek
500	Colloquial	lose one's head v.	kendini kaybetmek