harika!

Sens de "harika!" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 32 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	harika!	great adj.
The trains are down.' 'Great! Now we have to walk 15 blocks.' Trenler çalışmıyor.' "Harika! Şimdi 15 blok yürümemiz gerek.' More Sentences
Common Usage
2	Common Usage	harika!	cool! interj.
General
3	General	harika!	goodie interj.
4	General	harika!	bravissimo interj.
5	General	harika!	great interj.
Colloquial
6	Colloquial	harika!	deal! interj.
7	Colloquial	harika!	super [uk] interj.
8	Colloquial	harika!	(jolly) good show! expr.
9	Colloquial	harika!	neato! expr.
10	Colloquial	harika!	hot dog! expr.
11	Colloquial	harika!	bonus! exclam.
12	Colloquial	harika!	good deal! exclam.
13	Colloquial	harika!	you beaut! [australia/new zealand] exclam.
14	Colloquial	harika!	you beauty! [australia/new zealand] exclam.
Speaking
15	Speaking	harika!	terrific! interj.
16	Speaking	harika!	arriba! interj.
17	Speaking	harika!	woohoo! expr.
Slang
18	Slang	harika!	darb! interj.
19	Slang	harika!	boom daddy! expr.
20	Slang	harika!	ace! expr.
21	Slang	harika!	you little ripper! expr.
22	Slang	harika!	awesome! exclam.
British Slang
23	British Slang	harika!	triffic ! interj.
24	British Slang	harika!	wizard! expr.
25	British Slang	harika!	go to the foot of our stairs! expr.
26	British Slang	harika!	wizzo! expr.
27	British Slang	harika!	job's a good'un! expr.
28	British Slang	harika!	lovely-jubbly! expr.
29	British Slang	harika!	coolio! expr.
30	British Slang	harika!	whizzo! expr.
31	British Slang	harika!	fannytastic! expr.
32	British Slang	harika!	ace! expr.

Sens de "harika!" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	harika	fantastic adj.
The Estonian economy has produced fantastic results, and 4.5% growth is anticipated this year. Estonya ekonomisi harika sonuçlar elde etmiştir ve bu yıl %4.5 büyüme beklenmektedir. More Sentences
2	Common Usage	harika	marvelous adj.
How marvelous, you're fast. Ne harika, hızlısın. More Sentences
3	Common Usage	harika	great adj.
It was great to see all my friends from high school. Liseden tüm arkadaşlarımı görmek harikaydı. More Sentences
4	Common Usage	harika	wonderful adj.
Mr President, I have never before had the honour of speaking for three long minutes in this wonderful Chamber. Sayın Başkan, daha önce bu harika Meclis'te üç dakika boyunca konuşma onuruna erişmemiştim. More Sentences
5	Common Usage	harika	amazing adj.
Amazing device, even gets video. Harika bir aygıt, video bile alıyor. More Sentences
General
6	General	harika	marvel n.
He has done marvels. Harikalar yarattı. More Sentences
7	General	harika	prodigy n.
Tom was a child prodigy. Tom harika bir çocuktu. More Sentences
8	General	harika bir deneyim	quite an experience n.
Our journey by camel was quite an experience. Deveyle yolculuğumuz harika bir deneyimdi. More Sentences
9	General	harika bir hayat	a wonderful life n.
My dog has a wonderful life. Köpeğimin harika bir hayatı var. More Sentences
10	General	harika yer	wonderful place n.
The city has wonderful places to walk with children. Şehirde çocuklarla yürümek için harika yerler var. More Sentences
11	General	harika görünmek	look great v.
Both Tom and Mary look great. Tom da Mary de harika görünüyor. More Sentences
12	General	harika görünmek	look awesome v.
This looks awesome! Bu harika görünüyor! More Sentences
13	General	harika	fabulous adj.
I hope you're having a fabulous day and we need to celebrate our birthdays together soon! Umarım harika bir gün geçiriyorsunuzdur ve yakında doğum günlerimizi birlikte kutlamalıyız! More Sentences
14	General	harika	wonderful adj.
This morning's meeting was a wonderful and very positive symbol. Bu sabahki toplantı harika ve çok olumlu bir semboldü. More Sentences
15	General	harika	beautiful adj.
This caterpillar will become a beautiful butterfly. Bu tırtıl harika bir kelebek olacak. More Sentences
16	General	harika	brilliant adj.
Everyone knew at once that these were brilliant finds. Herkes bunların harika buluntular olduğunu hemen anladı. More Sentences
17	General	harika	phenomenal adj.
I really do feel phenomenal now. Şu an gerçekten harika hissediyorum. More Sentences
18	General	harika	marvellous adj.
This would be a marvellous exercise in supervision! Bu, denetim konusunda harika bir egzersiz olacaktır! More Sentences
19	General	harika	smart adj.
Make a smart decision, and get better results. Akıllıca bir seçim yapın ve harika sonuçlar elde edin. More Sentences
20	General	harika	swell adj.
I think you're swell. Bence sen harikasın. More Sentences
21	General	harika	perfect adj.
It looks just perfect. Tek kelimeyle harika görünüyor. More Sentences
22	General	harika	divine adj.
That meal was simply divine. Yemek tek kelimeyle harikaydı. More Sentences
23	General	harika	magnificent adj.
Life is a magnificent gown full of lice. Yaşam, bitlerle dolu harika bir elbisedir. More Sentences
24	General	harika	gorgeous adj.
Tom has three gorgeous daughters. Tom'un üç harika kızı var. More Sentences
25	General	harika	splendid adj.
It would of course be splendid if the Commission were to take them on board. Komisyon'un bunları dikkate alması elbette harika olurdu. More Sentences
26	General	harika	incredible adj.
You look incredible. Harika görünüyorsun. More Sentences
27	General	harika	superb adj.
Two nice folks don't must make a superb couple. İki iyi insan harika bir ikili de olmak zorunda değil. More Sentences
28	General	harika	tremendous adj.
It truly was a tremendous party. Gerçekten harika bir partiydi. More Sentences
29	General	harika	smashing adj.
You look smashing. Harika görünüyorsun. More Sentences
30	General	harika	terrific adj.
I think Tom is a terrific kid. Bence Tom harika bir çocuk. More Sentences
31	General	harika	excellent adj.
You were excellent. Harikaydın. More Sentences
32	General	harika	cool interj.
That's pretty cool. Bu oldukça harika. More Sentences
Phrases
33	Phrases	kesinlikle harika	absolutely amazing expr.
The menu looks absolutely amazing. Menü kesinlikle harika görünüyor. More Sentences
Colloquial
34	Colloquial	harika bir fikir	a great idea n.
It could also mean a great idea running into the buffers. Bu aynı zamanda harika bir fikrin tamponlara takılması anlamına da gelebilir. More Sentences
35	Colloquial	harika bir kitap	a great book n.
Tom would classify it as a great book. Tom onu harika bir kitap olarak sınıflandırırdı. More Sentences
36	Colloquial	harika	bee's knees expr.
Mary is fairly plain, but Tom thinks she's the bee's knees. Mary oldukça sade biri, ama Tom onun harika olduğunu düşünüyor. More Sentences
Speaking
37	Speaking	harika görünüyorsun	you look wonderful expr.
You look wonderful tonight. Bu gece harika görünüyorsun. More Sentences
38	Speaking	harika görünüyorsun	you look great expr.
You look great in this photo! Bu fotoğrafta harika görünüyorsun! More Sentences
39	Speaking	harika	that sounds great expr.
That sounds great. O, kulağa harika geliyor. More Sentences
40	Speaking	kulağa harika geliyor!	sounds awesome! expr.
That language sounds awesome. Bu dil kulağa harika geliyor. More Sentences
Common Usage
41	Common Usage	harika	wonder n.
42	Common Usage	harika	awesome adj.
General
43	General	harika çocuk	child prodigy n.
44	General	harika	wonderment n.
45	General	harika şey	miracle n.
46	General	harika	masterpiece n.
47	General	harika çocuk	wonder child n.
48	General	harika çocuk	wonder boy n.
49	General	harika şey	pippin n.
50	General	harika	phenomenon n.
51	General	harika	miracle n.
52	General	harika	wonder n.
53	General	en harika	the most wonderful n.
54	General	harika çocuk	infant prodigy n.
55	General	harika kaynak	wonderful resource n.
56	General	harika manzara	tableau n.
57	General	harika olma	marvelousness n.
58	General	harika görünüp aslında aldananları gülünç duruma düşüren şaka	mare's-nest n.
59	General	harika olma	wonderment n.
60	General	harika çocuk	wunderkind n.
61	General	harika iş	hole in one n.
62	General	harika iş	hole-in-one n.
63	General	harika şeyler anlatan kimse	mirabilary [obsolete] n.
64	General	harika şeyler anlatan eser	mirabilary [obsolete] n.
65	General	harika işler başaran adam	miracle-man n.
66	General	harika olma	godlikeness n.
67	General	harika olduğu düşünülen kimse	deity n.
68	General	(kocasına) harika bir eş olmak	make a great wife v.
69	General	harika ışık/güneş almak	get great light v.
70	General	harika görünmek	look gorgeous v.
71	General	harika bir moda anlayışı/zevki olmak	have great fashion sense v.
72	General	bir şeyde harika olmak	be excellent at something v.
73	General	bir şeyde harika olmak	be brilliant at something v.
74	General	harika	wicked adj.
75	General	harika	jolly good adj.
76	General	harika	breathtaking adj.
77	General	harika	wizard adj.
78	General	harika	bully adj.
79	General	harika	corking adj.
80	General	harika	yummy adj.
81	General	harika	scrumptious adj.
82	General	harika	old adj.
83	General	harika	wondrous adj.
84	General	harika	groovy adj.
85	General	harika	questioning adj.
86	General	harika	superiffic adj.
87	General	harika	immense adj.
88	General	harika	prodigious adj.
89	General	harika	dandy adj.
90	General	harika	keen adj.
91	General	harika	fantastical adj.
92	General	harika	terrifical adj.
93	General	harika	far-out adj.
94	General	harika	dreamy adj.
95	General	tek kelimeyle harika	just wonderful adj.
96	General	harika	mirable adj.
97	General	harika	supercalifragilisticexpialidocious adj.
98	General	harika	supercalifragilistic adj.
99	General	...kadar büyük/harika	as great as adj.
100	General	harika	admirable adj.
101	General	harika	trim [obsolete] adj.
102	General	harika	all-right adj.
103	General	harika olmayan	unbrilliant adj.
104	General	harika	safe [uk] adj.
105	General	harika olmayan	untremendous adj.
106	General	harika	jiggy adj.
107	General	harika	kicksy-wicksy adj.
108	General	harika	lash [ireland] adj.
109	General	harika	way-out adj.
110	General	harika	wizardly adj.
111	General	harika	wondered [obsolete] adj.
112	General	harika	brave adj.
113	General	harika	mirific adj.
114	General	harika	mirifical adj.
115	General	harika	godlike adj.
116	General	harika	greet [obsolete] adj.
117	General	harika	gurt [dialect] [uk] adj.
118	General	harika	icebox adj.
119	General	harika	crowned [obsolete] adj.
120	General	harika	ferly adj.
121	General	harika	deadly adj.
122	General	harika	out-of-sight adj.
123	General	harika	out-of-this-world adj.
124	General	harika	phantastic adj.
125	General	harika	phantastical adj.
126	General	harika	precellent [obsolete] adj.
127	General	harika	sick-dog adj.
128	General	harika	star adj.
129	General	harika	superbad adj.
130	General	harika ötesi	superexcellent adj.
131	General	harika	supersonic adj.
132	General	harika	wonder adj.
133	General	harika bir biçimde	tremendously adv.
134	General	harika bir biçimde	awesomely adv.
135	General	harika bir şekilde	resplendently adv.
136	General	harika bir şekilde	splendidly adv.
137	General	harika bir şekilde	magnificently adv.
138	General	harika bir şekilde	gorgeously adv.
139	General	harika bir şekilde	nobly adv.
140	General	harika	toppingly adv.
141	General	harika bir biçimde	excellently adv.
142	General	harika bir şekilde	wonderful [dialect] adv.
143	General	harika bir şekilde	wonderly adv.
144	General	harika bir şekilde	brawly [dialect] [scotland] adv.
145	General	harika bir şekilde	gert [dialect] adv.
146	General	harika bir şekilde	greatly adv.
147	General	harika bir şekilde	fine adv.
148	General	harika bir şekilde	finely adv.
149	General	harika	goodie interj.
150	General	harika	whow interj.
151	General	harika	good-oh interj.
152	General	işte o gün harika bir gün olurdu	that will be the day expr.
Phrases
153	Phrases	bir insanı harika yapan nitelikler	the stuff of greatness n.
154	Phrases	harika	the berries expr.
155	Phrases	harika	it's the berries expr.
156	Phrases	harika	out of this world expr.
157	Phrases	ne harika bir dünya	what a wonderful world expr.
158	Phrases	harika bir şey/biri	he/she/it is something else expr.
Proverb
159	Proverb	harika	litt
Colloquial
160	Colloquial	harika gülüş	killer smile n.
161	Colloquial	harika	a-ok n.
162	Colloquial	harika/süper performans	killer performance n.
163	Colloquial	harika	cat's whiskers n.
164	Colloquial	harika şeyler	flowing with milk and honey n.
165	Colloquial	harika bir anne	a wonderful mother n.
166	Colloquial	harika	top hole n.
167	Colloquial	harika	living end n.
168	Colloquial	harika bir atış	an excellent shot n.
169	Colloquial	harika (biri/bir şey)	hang of a (someone or something) n.
170	Colloquial	gerçekten harika bir fikir (kinayeli)	a (real) winner n.
171	Colloquial	harika bir haber	hell of a note n.
172	Colloquial	harika biri/bir şey	hell of a someone/something n.
173	Colloquial	harika biri/bir şey	helluva someone/something n.
174	Colloquial	harika bir zaman/dönem	hell of a time n.
175	Colloquial	harika	fandabidozi n.
176	Colloquial	harika/mükemmel olmak	kick butt v.
177	Colloquial	harika/muhteşem bir biçimde sonlandırmak	go out with a bang v.
178	Colloquial	(bir şeyi) harika yapmak	(do something) a treat [uk] v.
179	Colloquial	(elbise) harika oturmak	(do something) a treat [uk] v.
180	Colloquial	(gerçekten) harika olmak	be (really) something v.
181	Colloquial	harika gitmek	be going gangbusters [us] v.
182	Colloquial	harika olmak	be the business [uk] v.
183	Colloquial	harika olmak	(have) got it going on v.
184	Colloquial	harika olmamak	be nothing special v.
185	Colloquial	harika olmak	slap v.
186	Colloquial	harika olmak	go hard v.
187	Colloquial	harika	rattling adj.
188	Colloquial	harika	boffo adj.
189	Colloquial	harika	bogus adj.
190	Colloquial	harika	slamming adj.
191	Colloquial	harika	bumping adj.
192	Colloquial	harika	doosy adj.
193	Colloquial	harika	marvy adj.
194	Colloquial	harika	bonny adj.
195	Colloquial	harika	way-cool adj.
196	Colloquial	harika	bonnie adj.
197	Colloquial	harika	cosmic adj.
198	Colloquial	harika	cranking adj.
199	Colloquial	harika	crunk adj.
200	Colloquial	harika	krunk adj.
201	Colloquial	harika	super dooper adj.
202	Colloquial	harika	dude adj.
203	Colloquial	harika	dudical adj.
204	Colloquial	harika	fat adj.
205	Colloquial	harika olmayan	unawesome adj.
206	Colloquial	harika	whale on adj.
207	Colloquial	harika	narly adj.
208	Colloquial	bir harika	real gone adj.
209	Colloquial	harika	magic adj.
210	Colloquial	harika	nummers adj.
211	Colloquial	harika	nummy adj.
212	Colloquial	harika	primo adj.
213	Colloquial	harika	world adj.
214	Colloquial	harika	bold adj.
215	Colloquial	harika	bomb adj.
216	Colloquial	harika	chillin' adj.
217	Colloquial	harika	gear adj.
218	Colloquial	harika görünen	good enough to eat adj.
219	Colloquial	harika	gravycakes adj.
220	Colloquial	harika	hard-core adj.
221	Colloquial	harika	hi-res adj.
222	Colloquial	harika	chronic adj.
223	Colloquial	harika	stokin' adj.
224	Colloquial	harika	super-dooper adj.
225	Colloquial	harika	super-duper adj.
226	Colloquial	harika	wicky adj.
227	Colloquial	harika	pearler [australia] adj.
228	Colloquial	harika	five-by-five adj.
229	Colloquial	harika	snazzy adj.
230	Colloquial	harika	superterrific adj.
231	Colloquial	şahane/harika/enfes (bir şey veya kişi)	a hell of a someone or something adv.
232	Colloquial	şahane/harika/enfes (bir şey veya kişi)	a helluva someone or something adv.
233	Colloquial	harika	cool beans interj.
234	Colloquial	harika	cool beans! interj.
235	Colloquial	harika	cool bananas! interj.
236	Colloquial	için harika/mükemmel!	bully for! interj.
237	Colloquial	senin/onun/onlar için harika/mükemmel	bully for you/him/her/them interj.
238	Colloquial	harika	bully interj.
239	Colloquial	çok iyi/sıkı/süper/harika (kişi/şey)	one heck of a (something or someone) expr.
240	Colloquial	harika	like a million dollars expr.
241	Colloquial	harika	dog's bollocks expr.
242	Colloquial	harika	a bit of all right expr.
243	Colloquial	harika	bang up expr.
244	Colloquial	harika	deathly expr.
245	Colloquial	harika	the glassy [australia] expr.
246	Colloquial	harika	just the glassy expr.
247	Colloquial	sayende geçirdiğim (güzel, harika) zaman için teşekkürler	thank you for a (some kind of) time expr.
248	Colloquial	(harika, güzel) vakit geçirdim, teşekkürler	thank you for a (some kind of) time expr.
249	Colloquial	birlikte geçirdiğimiz (güzel, harika) zaman için teşekkürler	thank you for a (some kind of) time expr.
250	Colloquial	harika bir şey/biri	he/she/it is something else expr.
251	Colloquial	harika görünüyorsun	you look like a million expr.
252	Colloquial	(ve) bu harika bir haber	(and) a good job too expr.
253	Colloquial	(ve) bu harika oldu	(and) a good job too expr.
254	Colloquial	(ve) bu harika bir haber	(and) a good thing too expr.
255	Colloquial	(ve) bu harika oldu	(and) a good thing too expr.
256	Colloquial	harika	hang of a expr.
257	Colloquial	harika	a hang of expr.
258	Colloquial	harika zaman geçiriyorum, keşke burada olsan	having a wonderful time, wish you were here expr.
259	Colloquial	harika bir şey	quite something expr.
260	Colloquial	(güzel, harika) akşam için teşekkür ederim	thank you for a (some kind of) evening expr.
261	Colloquial	geçirdiğimiz (güzel, harika) akşam için teşekkür ederim	thank you for a (some kind of) evening expr.
262	Colloquial	(güzel, harika) bir akşamdı, teşekkürler	thank you for a (some kind of) evening expr.
263	Colloquial	(güzel, harika akşam için teşekkürler	thanks for a (some kind of) evening expr.
264	Colloquial	geçirdiğimiz (güzel, harika akşam için teşekkürler	thanks for a (some kind of) evening expr.
265	Colloquial	(güzel, harika bir akşamdı, teşekkürler	thanks for a (some kind of) evening expr.
266	Colloquial	(güzel, harika) zaman geçirmemi sağladığın/sağladığınız için teşekkürler	thanks for a (some kind of) time expr.
267	Colloquial	(güzel, harika) vakit geçirdim, teşekkürler	thanks for a (some kind of) time expr.
268	Colloquial	geçirdiğimiz (güzel, harika) zaman için teşekkürler	thanks for a (some kind of) time expr.
269	Colloquial	bu harika	that's sweet expr.
270	Colloquial	harika	the glassy [australia] expr.
271	Colloquial	harika değil mi?	would you believe (it) expr.
272	Colloquial	harika	cool bananas exclam.
273	Colloquial	harika	cool beans exclam.
274	Colloquial	harika	cool bananas exclam.
275	Colloquial	harika	all right exclam.
276	Colloquial	harika	all right exclam.
277	Colloquial	harika	way rad exclam.
278	Colloquial	bu harika	that's lit exclam.
279	Colloquial	harika	fire exclam.
280	Colloquial	harika	def (definitely) abrev.
281	Colloquial	harika	ftw (for the win) abrev.
Idioms
282	Idioms	harika	a 10 n.
283	Idioms	harika	a ten n.
284	Idioms	harika çocuk	golden boy n.
285	Idioms	harika çocuk	wonder boy n.
286	Idioms	şimdiye kadar bulunanlar arasında en harika buluş	greatest thing since indoor plumbing n.
287	Idioms	şimdiye kadar bulunanlar arasında en harika buluş	the greatest thing since sliced bread n.
288	Idioms	sekizinci harika	eighth wonder n.
289	Idioms	harika bir şey/deneyim	stone groove n.
290	Idioms	harika zaman	a whale of a (good) time n.
291	Idioms	harika haber	music to ears n.
292	Idioms	şimdiye kadar bulunanlar arasında en harika buluş	the greatest thing since indoor plumbing n.
293	Idioms	(bir şeyin) mükemmel/harika/kusursuz bir örneği	the soul of (something) n.
294	Idioms	harika bir ses	the voice of an angel n.
295	Idioms	harika hissetmek	feel like a million n.
296	Idioms	harika hissetmek	feel like a million dollars n.
297	Idioms	harika/olağanüstü olmak	be (the) bomb v.
298	Idioms	harika/olağanüstü olmak	be the bomb [us] v.
299	Idioms	harika görünmek	look like a million bucks v.
300	Idioms	harika/mükemmel gitmek	be going great guns v.
301	Idioms	harika hissetmek	feel like a million dollars v.
302	Idioms	harika görünmek	cut a fine figure v.
303	Idioms	harika hissetmek	feel like a million bucks v.
304	Idioms	harika görünmek	look like a million dollars v.
305	Idioms	harika görünmek	look fit to kill v.
306	Idioms	harika görünmek	(be) good enough to eat v.
307	Idioms	harika olur (olumlu veya olumsuz anlamda)	be the living end v.
308	Idioms	bir şeyi harika yapmak	put on a wonderful show v.
309	Idioms	bir konuda harika performans göstermek	put on a wonderful show v.
310	Idioms	bir konuda harika performans sergilemek	put on a wonderful show v.
311	Idioms	harika olmak	be out of this world v.
312	Idioms	harika/mükemmel performans göstermek	be in the groove v.
313	Idioms	bir şeyin mükemmel/harika/kusursuz bir örneği olmak	be the soul of something v.
314	Idioms	harika olmak	be a peach v.
315	Idioms	harika olmak	be good news v.
316	Idioms	harika (bir şey) olmak	be no mean (something) v.
317	Idioms	harika olmak	be the bee's knees v.
318	Idioms	harika olmak	be the cat's whiskers v.
319	Idioms	(biri/bir şey için/üzerinde/ile) harika iş çıkartmak	work miracles (for/on/with somebody/something) v.
320	Idioms	(biri/bir şey için/üzerinde/ile) harika iş çıkartmak	work wonders (for/on/with somebody/something) v.
321	Idioms	(biri/bir şey için/üzerinde/ile) harika iş çıkartmak	do wonders (for/on/with somebody/something) v.
322	Idioms	(biri/bir şey için/üzerinde/ile) harika iş çıkartmak	do miracles (for/on/with somebody/something) v.
323	Idioms	harika hissetmek	feel like a million dollars v.
324	Idioms	harika hissetmek	feel like a million v.
325	Idioms	harika/mükemmel gitmek	be going great guns v.
326	Idioms	kulağa harika bir fikir gibi gelmek	sound like a (real) winner v.
327	Idioms	kulağa harika/uygun biri gibi gelmek	sound like a (real) winner v.
328	Idioms	desene harika biri (kinayeli)	sound like a (real) winner v.
329	Idioms	olağanüstü/harika bir performans sergilemek	stop the show v.
330	Idioms	harika	fine and dandy adj.
331	Idioms	harika	far out adj.
332	Idioms	harika	top-flight adj.
333	Idioms	harika	bad adj.
334	Idioms	harika	the very dinkum adj.
335	Idioms	harika	the very dinky adj.
336	Idioms	çok harika	full well expr.
337	Idioms	görülmedik derecede harika	out of this world expr.
338	Idioms	harika bir iş/parti/hikaye	a whale of a (job/party/story) expr.
339	Idioms	harika	the best thing since sliced bread expr.
340	Idioms	harika	in the groove expr.
341	Idioms	harika	no mean expr.
342	Idioms	harika	a treat expr.
343	Idioms	harika	got it going on expr.
344	Idioms	harika	the greatest thing since sliced bread expr.
345	Idioms	mükemmel/harika durumda	in mint condition expr.
346	Idioms	harika	it's to die expr.
347	Idioms	uğrunda ölecek kadar harika	it's to die expr.
348	Idioms	(ve) bu harika oldu	(and) a good job too expr.
349	Idioms	(ve) bu harika oldu	(and) a good thing too expr.
350	Idioms	harika (bir şey)	a whale of a (something) expr.
351	Idioms	harika	bowl of cherries expr.
352	Idioms	harika	it's to die for expr.
353	Idioms	uğrunda ölecek kadar harika	it's to die for expr.
354	Idioms	harika	it's boss expr.
355	Idioms	harika	that's boss expr.
356	Idioms	harika	like a million expr.
357	Idioms	harika	like a million bucks [us/south africa] expr.
358	Idioms	kulağa harika/çok iyi geliyor!	sounds like a winner! expr.
359	Idioms	harika olacak	that'll be the day! expr.
360	Idioms	harika	the best thing since sliced pan [ireland] expr.
361	Idioms	harika zaman	whale of a time expr.
Speaking
362	Speaking	harika	some pumpkins adj.
363	Speaking	harika	some punkins adj.
364	Speaking	bence harika bir fikir	I think it's a great idea expr.
365	Speaking	bunu duymak harika	that's great to hear expr.
366	Speaking	bugün harika görünüyorsun	you look great today expr.
367	Speaking	bir kere tadına alıştın mı harika geliyor	it's pretty good once you get used to the taste expr.
368	Speaking	burası harika	it's great here expr.
369	Speaking	bu harika bir fikir	that's a great idea expr.
370	Speaking	harika zaman geçiriyorum	I'm having quite a time expr.
371	Speaking	harika gözüküyorsun	you look wonderful expr.
372	Speaking	harika bir iş başardın	you did a great thing expr.
373	Speaking	harika zaman geçiriyorum	I'm having a hell of a time expr.
374	Speaking	harika iş!	great work! expr.
375	Speaking	harika olacak	it will be great expr.
376	Speaking	harika zaman geçiriyorum keşke burada olsan	I'm having a wonderful time; wish you were here expr.
377	Speaking	harika bir aşçısın	you are a great cook expr.
378	Speaking	harika haberlerim var	i have great news expr.
379	Speaking	harika	it is incredible expr.
380	Speaking	harika bir iş yapıyorsun	you're doing a great job expr.
381	Speaking	harika bir baba olacaksın	you're going to be a great father expr.
382	Speaking	harika görünüyorsun	you look gorgeous expr.
383	Speaking	evde olması harika	it's great having him home expr.
384	Speaking	harika olmaz mı?	wouldn't that be great? expr.
385	Speaking	harika görünüyorsunuz	you look great expr.
386	Speaking	harika	that's cool expr.
387	Speaking	harika bir hafta sonu geçirdim	I had a great weekend expr.
388	Speaking	ikiniz de harika görünüyorsunuz	you both look great expr.
389	Speaking	ne harika bir eviniz var	what an amazing house you have expr.
390	Speaking	orada harika vakit geçirdik	we had a great time there expr.
391	Speaking	manzara harika	the view is amazing expr.
392	Speaking	ne harika bir film	what a great movie expr.
393	Speaking	sen harika bir annesin	you're a great mother expr.
394	Speaking	harika bir ekip olduğunuz için teşekkürler	thanks for being a great team expr.
Chat Usage
395	Chat Usage	harika	gr8 (great) abrev.
Media
396	Media	harika bir fırsat	a dream ticket [uk] n.
Art
397	Art	harika manzaraların veya bölümlerin hayali olarak kaynaşıp birbirini izlemesi	diorama [uk] n.
Music
398	Music	(popüler müzik) harika	solid adj.
Theatre
399	Theatre	harika manzara	tableau vivant n.
Archaic
400	Archaic	harika	tall adj.
401	Archaic	harika	trye adj.
402	Archaic	harika	gret adj.
403	Archaic	harika	surprising adj.
Slang
404	Slang	harika kimse/şey	cats meow [old-fashioned] n.
405	Slang	harika şey	cat's pajamas [old-fashioned] n.
406	Slang	harika/mükemmel biri veya şey	butt-kicker n.
407	Slang	harika	bonzer n.
408	Slang	harika	rip snorter n.
409	Slang	harika	pwn n.
410	Slang	harika	jim-dandy n.
411	Slang	harika	ripper n.
412	Slang	harika	da bomb (rap slang) n.
413	Slang	harika	the tops n.
414	Slang	harika	da bomb n.
415	Slang	harika	beauty n.
416	Slang	harika	mickey mouse n.
417	Slang	harika	corker n.
418	Slang	harika gösteri	a kick-ass show n.
419	Slang	harika	the bomb n.
420	Slang	harika	gravy n.
421	Slang	harika kimse	the bomb n.
422	Slang	harika kimse/şey	the dog's bollocks n.
423	Slang	çok harika şey	dynamite n.
424	Slang	harika şey	pip n.
425	Slang	harika olmak	rock v.
426	Slang	harika zaman geçirmek	have a hell of a time v.
427	Slang	harika zaman geçirmek	have a bang-up time v.
428	Slang	harika hissetmek	rock my socks off v.
429	Slang	harika zaman geçirmek	have a blast v.
430	Slang	harika hissetmek	feel groovy v.
431	Slang	harika olmak	kick ass v.
432	Slang	harika olmak	kick butt v.
433	Slang	harika	radical adj.
434	Slang	harika	tawny [us] adj.
435	Slang	harika	tawny [us] adj.
436	Slang	harika	tawny [us] adj.
437	Slang	harika	peng adj.
438	Slang	harika	a stonker of a (something) [uk] adj.
439	Slang	harika	tough adj.
440	Slang	boy ölçüşülemeyecek kadar iyi/harika	unfuckwithable adj.
441	Slang	harika	awesome adj.
442	Slang	harika	fucking awesome adj.
443	Slang	harika	shafty adj.
444	Slang	harika	crunk adj.
445	Slang	harika	badder adj.
446	Slang	harika (vurgulu)	fanfreakintastic adj.
447	Slang	harika	mean adj.
448	Slang	harika	grouse adj.
449	Slang	harika	funky adj.
450	Slang	harika	spiffy adj.
451	Slang	harika	pretty spiffy adj.
452	Slang	harika	cosmic adj.
453	Slang	harika	slick adj.
454	Slang	harika	fan-freakin'-tastic adj.
455	Slang	harika	pimpin adj.
456	Slang	harika	ripping adj.
457	Slang	harika	far-out adj.
458	Slang	harika	def (rap slang) adj.
459	Slang	harika	phat adj.
460	Slang	harika	gnarly adj.
461	Slang	harika	totally cool adj.
462	Slang	harika	badical adj.
463	Slang	harika	rox adj.
464	Slang	harika	aweso adj.
465	Slang	harika	bitchin adj.
466	Slang	harika	supercalifragilisticexpialidocius adj.
467	Slang	harika	rad adj.
468	Slang	harika	dark adj.
469	Slang	harika	tight (rap slang) adj.
470	Slang	harika	tickety adj.
471	Slang	harika	bumpin’ (rap slang) adj.
472	Slang	harika	totally awesome adj.
473	Slang	harika	dench adj.
474	Slang	harika	kickass adj.
475	Slang	harika	lush adj.
476	Slang	harika	fire adj.
477	Slang	harika	froody adj.
478	Slang	harika	bangin' adj.
479	Slang	harika	hotsy-totsy adj.
480	Slang	harika	unreal adj.
481	Slang	harika	fan-dabby-dozy adj.
482	Slang	harika	jamming adj.
483	Slang	harika	jamming adj.
484	Slang	harika	lit adj.
485	Slang	harika	pure fucking magic adj.
486	Slang	harika	pfm (pure fucking magic) adj.
487	Slang	harika	piff [uk] adj.
488	Slang	harika	bitchin' adj.
489	Slang	harika	bitchen adj.
490	Slang	harika	bitching adj.
491	Slang	harika	hype [obsolete] [us] adj.
492	Slang	harika	righteous [us] adj.
493	Slang	harika	ripping adj.
494	Slang	harika	chill adj.
495	Slang	harika	decent adj.
496	Slang	harika	fully sick adj.
497	Slang	harika	smokin' adj.
498	Slang	harika	swellegant adj.
499	Slang	harika	swellelegant [dated] adj.
500	Slang	harika	tripped out adj.