iyi geçinmek

Sens de "iyi geçinmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 14 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	iyi geçinmek	hit it off v.
We didn't exactly hit it off. Biz tam olarak iyi geçinmedik. More Sentences
2	General	iyi geçinmek	get on with v.
I get on with him well. Onunla iyi geçinirim. More Sentences
Phrasals
3	Phrasals	iyi geçinmek	get along with v.
I get along with everybody. Ben herkesle iyi geçiniyorum. More Sentences
Colloquial
4	Colloquial	iyi geçinmek	hit it off v.
I thought Tom and Mary would hit it off. Tom ve Mary'nin iyi geçineceğini düşündüm. More Sentences
General
5	General	iyi geçinmek	agree v.
6	General	iyi geçinmek	hit it off with v.
Phrasals
7	Phrasals	iyi geçinmek	ease along v.
Colloquial
8	Colloquial	iyi geçinmek	rub along with v.
9	Colloquial	iyi geçinmek	get on famously [old-fashioned] v.
10	Colloquial	iyi geçinmek	get along famously [old-fashioned] v.
Idioms
11	Idioms	iyi geçinmek	trot in double harness v.
12	Idioms	iyi geçinmek	hitch horses together [us] v.
13	Idioms	iyi geçinmek	get on famously [old-fashioned] v.
14	Idioms	iyi geçinmek	get along famously [old-fashioned] v.

Sens de "iyi geçinmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 38 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	ile iyi geçinmek	get along with v.
The humble man is getting along with his neighbors. Alçak gönüllü adam komşuları ile iyi geçiniyor. More Sentences
2	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	get on (with someone) v.
They are always there and help us in Europe to understand each other better, and to get on better with each other. Her zaman oradalar ve Avrupa'da birbirimizi daha iyi anlamamıza ve birbirimizle daha iyi geçinmemize yardımcı oluyorlar. More Sentences
3	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	get along (with someone) v.
I always get along well with him. Onunla her zaman iyi geçinirim. More Sentences
General
4	General	biriyle iyi geçinmek	get on with v.
5	General	biriyle iyi geçinmek	get along with v.
6	General	birisiyle iyi geçinmek	be nice to someone v.
Phrasals
7	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	coexist with (someone or something) v.
8	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	coexist with someone or something v.
9	Phrasals	biriyle iyi geçinmek	get along v.
10	Phrasals	biriyle iyi geçinmek	get something on someone v.
11	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	ease (someone or something) along v.
12	Phrasals	biriyle iyi geçinmek	ease someone or something along v.
13	Phrasals	ile iyi geçinmek	coexist with v.
14	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	get along with (one) v.
15	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	get down with (someone) v.
16	Phrasals	(biriyle) iyi geçinmek	get on with (someone) v.
Colloquial
17	Colloquial	(iyi geçinmek anlamında) anlaşmak	vibe off v.
18	Colloquial	(biriyle) iyi geçinmek	get along famously (with someone) v.
19	Colloquial	iyi anlaşmak/geçinmek	have way with v.
Idioms
20	Idioms	iyi geçinmek/anlaşmak	be in good with (someone) v.
21	Idioms	biriyle iyi geçinmek	get in good with somebody v.
22	Idioms	biriyle iyi geçinmek	keep somebody sweet v.
23	Idioms	biriyle iyi geçinmek	keep in good with someone v.
24	Idioms	biriyle iyi geçinmek	get along well with someone v.
25	Idioms	iyi geçinmek/anlaşmak	get on well with v.
26	Idioms	iyi anlaşmak/geçinmek	have a way with someone v.
27	Idioms	(biriyle) iyi geçinmek	be in good odour (with somebody) v.
28	Idioms	(biriyle) iyi geçinmek	be in good odor with (one) v.
29	Idioms	biriyle iyi geçinmek	be in good with someone v.
30	Idioms	biriyle iyi geçinmek	be in with someone v.
31	Idioms	biriyle iyi geçinmek	get on someone's good side v.
32	Idioms	biriyle iyi geçinmek	be in good odour with someone v.
33	Idioms	(biriyle) iyi geçinmek	get in good with (someone) v.
34	Idioms	(biriyle) iyi geçinmek	keep (one) sweet v.
35	Idioms	ile iyi geçinmek	keep in good with v.
36	Idioms	(biriyle) iyi geçinmek	keep in good with (one) v.
37	Idioms	biriyle iyi geçinmek	keep someone sweet [uk] v.
38	Idioms	başkalarıyla iyi geçinmek	play well with others v.