Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
embrayage à rattrapage d'usure automatique
descorche
protection of trademarks
poignée extérieure fuselage
net national product
ser una bendición (de dios)
cocus wood
single european market
connection terminal board
bağlamak
rendement retraité des actifs
static discharge head
se renfrogner
to grant an exemption
toe nails
balance-column account form
valve clearance
snow suit
ordinary timber set
pajolero
plunger press
reading materials
uluslar aşırı şirketler
estoy un poco ocupado
at one swoop
(birini) savunmak
Geçmiş
Cümleler
"(birini) savunmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(birini) savunmak
speak up for (one)
f.
"(birini) savunmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(kendini/birini bir şeyle) savunmak
defend (oneself or someone) with (something)
f.
What is worst is when degenerates of this kind are also
defended with
the aid of the law.
En kötüsü de bu türden yozlaşmışların yasaların da yardımıyla
savunulmasıdır.
More Sentences
2
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi savunmak
argue for someone or something
f.
3
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) karşı savunmak
defend (someone or something) against (someone or something)
f.
4
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi biri/bir şey) karşısında savunmak
defend (someone or something) against (someone or something)
f.
5
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi) savunmak
stand up for (someone or something)
f.
6
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi) savunmak
stick up for (someone or something)
f.
7
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi) savunmak/desteklemek
take up for (someone or something)
f.
Idioms
8
Deyim
birini savunmak/kollamak
front for someone
f.
9
Deyim
araya girip (birini) savunmak
leap to (one's) defense
f.
10
Deyim
(birini) savunmak üzere atılmak
leap to (one's) defense
f.
11
Deyim
birini/bir şeyi savunmak
put in a good word for someone/something
f.
12
Deyim
(birini/bir şeyi) savunmak
take up the cudgels for (someone or something)
f.
13
Deyim
(birini/bir şeyi) savunmak
take up the cudgel for (someone or something)
f.
14
Deyim
(birini/bir şeyi) savunmak
take up the cudgels on behalf of (someone or something)
f.
15
Deyim
(birini/bir şeyi) savunmak
take up the cudgel on behalf of (someone or something)
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birini) savunmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy