Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
bir mülke belirli bir süre sahip olarak mülkiyet hakkı elde eden kimse
kaçmazlık apresi
sewage treatment
back in
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"back in"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
back in
f.
geri geri sokmak
2
Öbek Fiiller
back in
f.
geri geri girmek
"back in"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 269 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
in the back
zf.
arkadan
He tried to stab me
in the back.
O beni
arkadan
bıçaklamaya çalıştı.
More Sentences
2
Genel
in back of
zf.
arkasında
There is a small pond
in back of
my house.
Evimin
arkasında
küçük bir gölet var.
More Sentences
Idioms
3
Deyim
(in) back of (something)
expr.
(bir şeyin) gerisinde
Tom is sitting in the very
back of
the classroom.
Tom sınıfın çok
gerisinde
oturuyor.
More Sentences
4
Deyim
in the back
expr.
arkada
Please check out these customers while I see if we have any more of those items
in the back.
Ben
arkada
başka ürünümüz olup olmadığına bakarken lütfen bu müşterilerin ödemesini alın.
More Sentences
5
Deyim
in the back
expr.
arkasında
I think what you're looking for is
in the back
of the closet.
Sanırım aradığın şey dolabın
arkasında.
More Sentences
General
6
Genel
stab in the back
f.
kalleşlik etmek
7
Genel
pay back in one's own coin
f.
misilleme yapmak
8
Genel
put one's back in it
f.
canını dişine takmak
9
Genel
stab somebody in the back
f.
kalleşlik etmek
10
Genel
be in the back of one's mind
f.
aklının bir köşesinde bulunmak
11
Genel
be in the back
f.
arkada kalmak
12
Genel
go back in time
f.
zamanda geriye gitmek
13
Genel
go back in time
f.
geçmişe gitmek
14
Genel
stab someone in the back
f.
kalleşlik yapmak
15
Genel
draw back in horror
f.
korkuyla geri çekilmek
16
Genel
go in the back room
f.
arka odaya gitmek
17
Genel
call in for back up
f.
(polis) destek istemek
18
Genel
get back in line
f.
tekrar sıraya (kuyruğa) girmek/geçmek
19
Genel
give 5 dollars back in change
f.
para üstü olarak beş dolar vermek
20
Genel
give 5 dollars back in change
f.
beş dolar para üstü vermek
21
Genel
be due back in court
f.
(...'de/da) tekrar mahkemeye çıkmak
22
Genel
get back in time
f.
zamanında dönmek
23
Genel
in back of
zf.
in arkasında
24
Genel
back in the day
zf.
eskiden
25
Genel
bitd (back in the day)
kısalt.
eskiden
26
Genel
bitd (back in the day)
kısalt.
bir zamanlar
Phrasals
27
Öbek Fiiller
sneak someone in through the back door
f.
birini arka kapından gizlice eve sokmak
28
Öbek Fiiller
pour something back (in)
f.
(bir sıvıyı vb) (bir şeyin içine) tekrar/geri dökmek
29
Öbek Fiiller
stand in back of someone
f.
(desteklemek amacıyla) birisinin arkasında olmak
30
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyi geri toplamak
31
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyi piyasadan toplamak
32
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyin iade edilmesini istemek
33
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyi piyasadan çekmek
34
Öbek Fiiller
pour back in
f.
geri içine dökmek
35
Öbek Fiiller
pour back in
f.
tekrar içine dökmek
36
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) dayanmak
37
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) gelmek
38
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) gönderme yapmak
39
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) ilham almak
40
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(önceki bir şeyden/zamandan) öğeler taşımak
41
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) dayanmak
42
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) gelmek
43
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) gönderme yapmak
44
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) ilham almak
45
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(önceki bir şeyden/zamandan) öğeler taşımak
46
Öbek Fiiller
stand (in) back of (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak/konumlanmak
47
Öbek Fiiller
stand (in) back of (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak/olmak
48
Öbek Fiiller
stand (in) back of (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) destekçisi olmak
Phrases
49
İfadeler
in back light (in back of the light)
zf.
arkadan vuran ışıkta
Colloquial
50
Konuşma Dili
be in the back row
f.
arka sırada olmak
51
Konuşma Dili
take someone in the back
f.
birisini arkaya götürmek
52
Konuşma Dili
get back in the groove again
f.
tekrar havaya girmek
53
Konuşma Dili
pop it back in
f.
(çıkan kol vb) tekrar yerine oturtmak
54
Konuşma Dili
get back in the groove again
f.
yeniden havaya girmek
55
Konuşma Dili
back in the days
expr.
bir zamanlar
56
Konuşma Dili
back in the day
expr.
bir zamanlar
57
Konuşma Dili
back in the old days
expr.
eskiden
58
Konuşma Dili
back in the old days
expr.
o günlerde
59
Konuşma Dili
back in the days
expr.
vaktinde
60
Konuşma Dili
back in the days
expr.
zamanında
61
Konuşma Dili
back in the day
expr.
vaktinde
62
Konuşma Dili
back in the day
expr.
zamanında
Idioms
63
Deyim
a knife in the back
i.
sırtından bıçaklama
64
Deyim
a knife in the back
i.
hainlik yapma
65
Deyim
a knife in the back
i.
ihanet etme
66
Deyim
a knife in the back
i.
kalleşlik etme
67
Deyim
a knife in the back
i.
arkadan vurma
68
Deyim
the boys in the back room
i.
arka plandaki kişiler
69
Deyim
a crick in one's back
i.
bel tutulması
70
Deyim
pat in the back
i.
övgü
71
Deyim
the boys in the back room
i.
perde arkasındaki kişileri
72
Deyim
the boys in the back room
i.
perde arkasındaki kişiler
73
Deyim
the boys in the back room
i.
perde arkasındaki adamlar
74
Deyim
a knife in the back
i.
ihanet
75
Deyim
a knife in the back
i.
kalleşlik
76
Deyim
a stab in the back
i.
kalleşlik
77
Deyim
a stab in the back
i.
sırtından vurma/bıçaklama
78
Deyim
a stab in the back
i.
arkadan vurma/bıçaklama
79
Deyim
a stab in the back
i.
hainlik
80
Deyim
a stab in the back
i.
ihanet
81
Deyim
a stab in the back
i.
hıyanet
82
Deyim
crick in one's back
i.
bel tutulması
83
Deyim
crick in one's back
i.
sırt tutulması
84
Deyim
crick in one's back
i.
sırtında/belinde tutulma
85
Deyim
crick in back
i.
bel tutulması
86
Deyim
crick in back
i.
sırt tutulması
87
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
arkasındaki göz
88
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
etrafında olup biten her şeyi bilme/görme
89
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
etrafında olup biten her şeyin farkında olma
90
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
etrafında olup biten her şeyden haberdar olma
91
Deyim
eyes in the back of your head
i.
arkandaki göz
92
Deyim
eyes in the back of your head
i.
etrafında olup biten her şeyi bilme/görme
93
Deyim
eyes in the back of your head
i.
etrafında olup biten her şeyin farkında olma
94
Deyim
eyes in the back of your head
i.
etrafında olup biten her şeyden haberdar olma
95
Deyim
be back in business
f.
tekrar işe/çalışmaya/işlemeye başlamak
96
Deyim
be back in business
f.
yeniden sahalara dönmek
97
Deyim
be back in business
f.
tekrar/yine çalışır/işler durumda olmak
98
Deyim
keep something in the back of someone's mind
f.
aklının bir köşesinde bulundurmak
99
Deyim
have something in the back of someone's mind
f.
aklının bir köşesinde bulundurmak
100
Deyim
put something in the back of someone's mind
f.
aklının bir köşesine yazmak
101
Deyim
keep something in the back of someone's mind
f.
aklının köşesinde bulundurmak
102
Deyim
have something in the back of someone's mind
f.
aklının köşesinde bulundurmak
103
Deyim
put something in the back of someone's mind
f.
aklının köşesine yerleştirmek
104
Deyim
have eyes in the back of one's head
f.
arkada gözü olmak
105
Deyim
stab a knife in someone's back
f.
arkadan vurmak
106
Deyim
stab in the back
f.
arkadan vurmak
107
Deyim
have eyes in the back of one's head
f.
arkasında gözleri olmak
108
Deyim
stab someone in the back
f.
birine ihanet etmek
109
Deyim
put something in the back of one's mind
f.
bir şeyi aklının bir köşesine yazmak
110
Deyim
stab someone in the back
f.
birini sırtından bıçaklamak
111
Deyim
throw something back in somebody's face
f.
elinin tersiyle itmek
112
Deyim
back in the game
f.
görevine dönmek
113
Deyim
be back in the saddle
f.
göreve tekrar başlamak/dönmek
114
Deyim
stab in the back
f.
hainlik etmek
115
Deyim
be back in the saddle
f.
işe yeniden koyulmak
116
Deyim
pay back in his own coin
f.
kendi silahıyla vurmak
117
Deyim
pay someone back in one’s own coin
f.
kendi silahıyla vurmak
118
Deyim
pat in the back
f.
övmek
119
Deyim
pay someone back in one’s own coin
f.
misilleme yapmak
120
Deyim
back in the game
f.
oyuna dönmek
121
Deyim
have eyes in the back of one's head
f.
kafasının arkasında gözleri olmak
122
Deyim
stab in the back
f.
kalleşlik etmek
123
Deyim
pay one back in his own coin
f.
öcünü almak
124
Deyim
pat in the back
f.
sırtını sıvazlamak
125
Deyim
stab in the back
f.
sırtından bıçaklamak
126
Deyim
stab in the back
f.
sırtından vurmak
127
Deyim
stab in the back
f.
şaşırtmak
128
Deyim
put the genie back in the bottle
f.
sorunun üstesinden gelmek
129
Deyim
back in the game
f.
tekrar faaliyete geçmek
130
Deyim
put the spring back in one's step
f.
toparlanmak
131
Deyim
stab in the back
f.
yaralamak
132
Deyim
put the spring back in one's step
f.
yeniden iyi hissetmek
133
Deyim
throw something back in somebody's face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi vb) reddetmek
134
Deyim
stab in the back
f.
üzmek
135
Deyim
throw something back in somebody's face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi vb) geri çevirmek
136
Deyim
back in harness
f.
(tatilden vs. sonra) işine dönmek
137
Deyim
pay (one) back in kind
f.
yaptığı kötülüğün karşılığını (birine) aynı biçimde ödetmek
138
Deyim
pay (one) back in kind
f.
(biriyle) ödeşmek
139
Deyim
pay (one) back in kind
f.
(birine) misillemede bulunmak
140
Deyim
pay (one) back in kind
f.
(birine) kısasa kısas yapmak
141
Deyim
pay (one) back in kind
f.
kana kan/göze göz/dişe diş istemek
142
Deyim
put it in their back yard
f.
(zehirli maddeleri vs.) kendi bahçelerine koysunlar
143
Deyim
put it in their back yard
f.
(maden ocaklarını vs.) kendi yaşadıkları yere yapsınlar
144
Deyim
put it in their back yard
f.
(o fabrikayı vs.) kendi bahçelerine kursunlar
145
Deyim
be back in business
f.
tekrar çalışmaya hazır olmak
146
Deyim
be back in business
f.
tekrar koşmaya/yüzmeye vb. başlamak
147
Deyim
back in circulation
f.
tekrar sahalarda
148
Deyim
back in circulation
f.
sahalara dönmüş
149
Deyim
back in circulation
f.
sosyal hayata geri dönmüş
150
Deyim
back in circulation
f.
(ilişkiden çıkmış) boşta
151
Deyim
back in circulation
f.
tekrar ilişkiye açık
152
Deyim
back in the saddle
f.
göreve/işe geri dönmüş
153
Deyim
back in the saddle
f.
tekrar işe koyulmuş/başlamış
154
Deyim
back in the saddle
f.
tekrar kaldığı yerden devam eden
155
Deyim
back in the saddle
f.
yeniden başlamış
156
Deyim
back in circulation
f.
tekrar sahalarda
157
Deyim
back in circulation
f.
sahalara dönmüş
158
Deyim
back in circulation
f.
sosyal hayata geri dönmüş
159
Deyim
back in circulation
f.
tekrar sosyalleşmeye başlamış
160
Deyim
back in circulation
f.
(ilişkiden çıkmış) boşta
161
Deyim
back in circulation
f.
tekrar ilişkiye açık
162
Deyim
be back in harness [uk]
f.
işine dönmek
163
Deyim
be back in harness [uk]
f.
tekrar işe başlamak/dönmek
164
Deyim
get in through the back door
f.
yolsuz şekilde yapmak
165
Deyim
get in through the back door
f.
doğru yoldan yapmamak
166
Deyim
get in through the back door
f.
dolaylı yoldan yürütmek
167
Deyim
get in through the back door
f.
el altından yapmak/yürütmek
168
Deyim
have eyes in the back of head
f.
arkada gözü olmak
169
Deyim
have eyes in the back of head
f.
arkasında gözleri olmak
170
Deyim
have eyes in the back of head
f.
kafasının arkasında gözleri olmak
171
Deyim
have eyes in the back of your head
f.
arkada gözü olmak
172
Deyim
have eyes in the back of your head
f.
arkasında gözleri olmak
173
Deyim
have eyes in the back of your head
f.
kafasının arkasında gözleri olmak
174
Deyim
jump back in time
f.
zamanda geriye gitmek/atlamak
175
Deyim
jump back in time
f.
eski bir tarihe dönmek
176
Deyim
jump back in time
f.
geçmişe dönmek
177
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birini kendi silahıyla vurmak
178
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birine misilleme yapmak
179
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birinden intikam almak
180
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birine aynı şekilde karşılık vermek
181
Deyim
put the roses back in (one's) cheeks [uk]
f.
(birinin) yanaklarına renk getirmek
182
Deyim
put the roses back in (one's) cheeks [uk]
f.
(birinin) sağlığını yerine getirmek
183
Deyim
put the roses back in (one's) cheeks [uk]
f.
(birinin) enerjisini yerine getirmek
184
Deyim
throw (something) back in (one's) face
f.
elinin tersiyle itmek
185
Deyim
throw (something) back in (one's) face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi) geri çevirmek
186
Deyim
throw (something) back in (one's) face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi) reddetmek
187
Deyim
back in (one's) box
s.
köşesine çekilmiş
188
Deyim
back in (one's) box
s.
sinmiş
189
Deyim
back in (one's) box
s.
susmuş
190
Deyim
back in (one's) box
s.
ağzını kapamış
191
Deyim
back in (one's) box
s.
göze batmayan
192
Deyim
back in (one's) box
s.
dikkat çekmeyen
193
Deyim
back in your box
s.
köşesine çekilmiş
194
Deyim
back in your box
s.
sinmiş
195
Deyim
back in your box
s.
susmuş
196
Deyim
back in your box
s.
ağzını kapamış
197
Deyim
back in your box
s.
göze batmayan
198
Deyim
back in your box
s.
dikkat çekmeyen
199
Deyim
back in (one's) box
s.
sesi kesilmiş durumda
200
Deyim
back in (one's) box
s.
sesi soluğu çıkmaz durumda
201
Deyim
stabbed in the back
s.
sırtından vurulmuş
202
Deyim
stabbed in the back
s.
sırtından bıçaklanmış
203
Deyim
stabbed in the back
s.
ihanete uğramış
204
Deyim
stabbed in the back
s.
kalleşlik yapılmış
205
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir köşesinde
206
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir köşesine
207
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir yerinde
208
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir yerine
209
Deyim
in the back of beyond
expr.
cehennemin dibinde
210
Deyim
in the back of beyond
expr.
ıssız ve ulaşılması güç bir yerde
211
Deyim
in the back of beyond
expr.
kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde
212
Deyim
in the back of beyond
expr.
ulaşılması güç bir yerde
213
Deyim
(in) back of (something)
expr.
(bir şeyin) arkasında
214
Deyim
in the back of beyond
expr.
ücra bir köşede
215
Deyim
at/in the back of beyond
expr.
ücra bir yerde
216
Deyim
back in the knife drawer, miss sharp
expr.
lafına dikkat et
217
Deyim
back in the knife drawer, miss sharp
expr.
ağzından çıkanı kulağın duysun
218
Deyim
put it in their back yard
expr.
kendi bahçelerine koysunlar
219
Deyim
put it in their back yard!
expr.
kendi bahçelerine koysunlar!
220
Deyim
at/in the back of your mind
expr.
aklının bir köşesinde
221
Deyim
at/in the back of your mind
expr.
aklının bir kenarında
222
Deyim
at/in the back of your mind
expr.
aklının bir yerinde
223
Deyim
not in my back yard
expr.
benden uzak olsun da
224
Deyim
not in my back yard
expr.
benim arka bahçemde değil
225
Deyim
in (one's) (own) back yard
expr.
(birinin kendi) çevresinde/yakınında
226
Deyim
in back
expr.
depoda
227
Deyim
in back
expr.
arka tarafta
228
Deyim
in back
expr.
görünmeyen kısımda
229
Deyim
in back
expr.
stokta
230
Deyim
in the back
expr.
depoda
231
Deyim
in the back
expr.
arka tarafta
232
Deyim
in the back
expr.
görünmeyen kısımda
233
Deyim
in the back
expr.
stokta
234
Deyim
in the back of (one's) mind
expr.
(birinin) aklının bir köşesinde
235
Deyim
in the back of mind
expr.
aklının bir köşesinde
236
Deyim
nImby (not in my back yard)
expr.
benden uzak olsuncu
237
Deyim
pitby (put it in their back yard)
expr.
(zehirli maddeleri) kendi bahçelerine koysunlar
238
Deyim
pitby (put it in their back yard)
expr.
(maden ocaklarını, nükleer santralleri) kendi yaşadıkları yere yapsınlar
Speaking
239
Konuşma
never look back in regret
expr.
asla geçmişe pişmanlıkla/pişmanlık içinde bakma
240
Konuşma
never look back in regret
expr.
asla yaptıklarından pişmanlık duyma/pişman olma
241
Konuşma
I'll be back in five or six days
expr.
beş altı gün içinde döneceğim
242
Konuşma
don’t throw it back in my face later
expr.
bunu daha sonra yüzüme vurma
243
Konuşma
you put us in danger back there
expr.
bizi orada tehlikeye soktun
244
Konuşma
they are interested in some of the works we were doing back then
expr.
eskiden yaptığımız bazı işlerle ilgileniyorlar
245
Konuşma
never look back in regret
expr.
geçmişinden asla pişmanlık duyma
246
Konuşma
I'll be back in 30 minutes tops
expr.
en fazla yarım saate dönerim
247
Konuşma
let's go back in time
expr.
hadi geçmişe dönelim
248
Konuşma
don't go back in there
expr.
oraya geri dönme
249
Konuşma
I am back in town
expr.
şehire döndüm
250
Konuşma
you should have seen me back in the day
expr.
sen beni eskiden görecektin
251
Konuşma
back in change
expr.
para üstü (olarak)
252
Konuşma
if I could go back in time
expr.
zamanda geriye gidebilseydim
253
Konuşma
he will be back in a week
expr.
1 hafta içinde dönecek
254
Konuşma
he will be back in a week
expr.
1 haftaya dönecek
Chat Usage
255
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
birazdan dönerim
256
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
az sonra döneceğim
257
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
birazdan geri geleceğim
258
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
bir dakika
259
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
bir saniye
260
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
birazdan dönerim
261
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
az sonra döneceğim
262
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
birazdan geri geleceğim
263
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
birkaç dakikaya dönerim
264
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
birazdan dönerim
265
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
az sonra döneceğim
266
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
birazdan geri geleceğim
267
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
birkaç dakikaya dönerim
Computer
268
Bilgisayar
paste in back
expr.
arkaya yapıştır
Football
269
Futbol
stole in unmarked at the back post
f.
arka direkte kendisini unutturmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of back in
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy